.

..............................
..



.................
............
............
............
''AKÇAKENT'İN İL OLMASI İÇİN UĞRAŞIRDIM''
NACHQO Umut Türkay
........................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................................

............

............

Geçenler de Kırıkkale'de Dedem NACHQO H. Ömer Türkay hasta olduğu için,
Boğazevci kasabasından bir komşumuz ziyarete gelmişti. Sohbet ederlerken
söz Akçakent'in ilçe oluşuna geldi. Misafirimiz; ''Boğazevci'nin nüfusu
Akçakent'ten çok olmasına karşın, neden 'Boğazevci kasaba oldu da Akçakent ilçe oldu'' dedi.
 
Babam NACGQO Bekir Türkay ile dedem o sıra göz göze geldiler. Dedem hasta
yatağından kafasını hafifçe kaldırdı ve kaşları çatık, anlatmaya başladı.

''Akçakent'in ilçe olması için çalıştığımız zamanlardaydı. Sizin köye (Boğazevci) gittik. O zamanın milletvekilleriyle birlikte. Köy meydanında ilçe olabileceğimizi söylerken, oradaki yaşlılardan biri aynı senin gibi ''Bizim Akçakent'ten nüfusumuz fazla orası neden ilçe oluyor da biz olmuyoruz'' dedi. Bende oturduğum yerden kalktım yüksek ses tonuyla; ''Boğazevci'nin ilçe olması için ne yaptınız? Kaç dilekçe yazdınız? Kaçınız gidip ilçe olmak istediğinizi bildirdiniz'' diye cevap verdim. Hiç kimseden ses çıkmadı. Eğer bizim nüfusumuz Boğazevci'nin nüfusu kadar olsaydı; ben ilçelik için değil şuan burada il olmak için uğraşırdım.''

Thamadenin kızgınlığı hala geçmemişti. ''Şimdi bile bu yaşlı halimle; Akçakent il
olabilir, deseler hasta yatağımdan kalkar giderim. Gerekirse T.B.M.M.'nin
kapısında yatarım. İl olabilmesi için ne gerekiyorsa yaparım'' diye sözünü bitirdi.

Konuşulanlar beni çok etkilemişti. Anlaşılan Akçakent bugünkü halini kolay almamıştı. Buna bizzat şahit olan dedem bile böyle sinirlendiğine göre, Akçakent öyle burada anlattıklarım kadar kolay Akçakent olmamıştı.

Ben inanıyorum ki; 78 yaşındaki dedem ve diğer büyüklerimin zamanında,
20 haneli köyü ilçe yaptıkları gibi, günü geldiğinde Akçakent'in il olması için çaba gösterecek birileri çıkacaktır. Çünkü orası öyle bir yer ki; oradan hiç bir zaman İhsan Yalçınkaya'lar, Eyüp Has'lar, H. Ömer Türkay'lar, Rıza Aslan'lar, Abdullah Türkay'lar eksik olmayacaktır.














 

............

............


............

.................