2008 yılı gazetecilik başarı ödülleri AC Devlet Başkanı Aslan Thak’uşın tarafından Rusça Cumhuriyet gazetesi “Sovetki Adigey” gazetesi eğitim ve kültür bölümü müdürü Natalya Nikolayeva ile aynı bölüm çalışanı gazeteci Karina Kadiyeva’ya verildi. ”В поисках семейного очага” (Bir aile ocağı arıyoruz) adlı program kapsamında çalışan bir komisyon, gazete yazıları arasından seçmeler yaptılar ve bu basın mensupları seçildiler. Biz de gazetemiz “Adige Mak” (Adige Sesi) adına her iki meslektaşımızı kutladık ve kendileriyle  söyleşide bulunduk.

Adige Mak: Devlet Başkanımız tarafından birer plaketle (шIухьаф­тын) ödüllendirildiğinizi ne zaman öğrendiniz, sizi ilk kez kim kutladı? 

 Yanıt: Haberi cumhuriyet gazetesi “Adige Mak” muhabirlerinden duyduk, ilk kez onlar kutladılar bizi” diyerek konuşmaya başladılar N. Nikolayeva ile K. Kadiyeva. ”Adigey Devlet Başkanı’nın çalışmalarımıza böylesine bir değer biçeceğini hiç ummuyorduk. Bize değer verenlerin ve bizi kutlayanların hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.

Adige Mak: Şu an bile telefonla kutlamalar  alıyorsunuz, biz de söyleşiyi kesip beklemek durumunda kalıyoruz…

Yanıt: Bize telefon edenler sadece “Sovetski Adigey” okuyucuları değil. ”Adige Mak”ta yazılmış olanları okuyanlar da bizi kutluyorlar. Büyük başarılar koyduğumuz düşüncesinde değiliz. Birer gazeteci olarak, yaşam koşullarına değinmeye ve büyük bir tempoyla hızlanmış olan yaşama ilişkin görüşlerimizi kitlelere duyurmaya  çalışıyoruz.

Adige Mak: İnsan, zor anında yardımına koşan kişileri hiç unutmaz. İnsan, bu tür sevinçleri paylaşan kişilerin daha çok gençlerden oluştuğunu gördükçe, daha da seviniyor.

N. Nikolayeva: Seninle senin sevincini paylaşan insane, ayrıca sana değer veriyor demektir, buu anlıyor ve daha da seviniyorsun. Bu konuda gençlerimizin ellerinden gelen herşeyi  yaptıklarını biliyorum.

Adige Mak:  «В поисках семей­ного очага» (Bir aile ocağı sıcaklığını arama) adlı görev kapsamında “Sovetski Adigey” gazetesinde yazdığınız yazıları okuyoruz. İnsanı “üzen” konularda yazılan yazılarda, kimsesiz, yetim ve öksüz bebeklerin ailelerce evlat edinildikleri haberlerini duydukça seviniyoruz. Bu alanı seçtiğinize göre, en çok özen gösterdiğiniz noktaları anlatır mısınız?

Yanıt: Üç yıldan beri öksüz çocuklara ilişkin   yazılar yazıyoruz. Aileleri tarafından sokağa bırakılmış bebeklerden söz ederken, bu çocukların bir aile yuvasına ve sevgisine ne denli bir özlem duymakta olduklarını algılıyoruz. Bizim verdiğimiz bilgiler üzerine bazı ailelerin evlat edindiklerini  görüyoruz.

Adige Mak: Bir örnek verir misiniz?

Yanıt: Çerkaşin ailesi kendi iki öz çocukları yanında,  üç de evlat edindiler. Maykop kenti ile Şevgen ve Krasnogvardeyski rayonlarında ve daha başka yerlerde aileler öksüz çocukları evlat edindiler. Sevindiğimiz başka bir gelişme ise, Rus ya da başka kökenli  bebekleri Adige, Rus ve Tatar (Къэн­дзал) ailelerin de almış olmalarıdır. Bedensel özürlü bebekler de ailelere kabul edilmeye başlandığında, ayrıca bu konu üzerinde de bir sayfa açacağız.

Adige Mak: Yetim çocukların evlat alınmaları olgusuna koşut olarak, ana ve babalarının bebeklerini atmamaları, aile bağlarının sıkılaştırılması üzerine yazılarınız da çok güzel.

Natalya Nikolayeva: Aile güçlü ise, ülke de güçlü olur. Gazetemiz insanların bir birleriyle sıcak ve sevecen ilişkiler kurmalarını, merhametli olmalarını savunuyor, okuyucularımız da bu tür aileleri soruyor, tanımak istiyorlar. Ele aldığımız bu konuyu geliştirmemiz için gazetecimiz yöneticilerinden de büyük bir destek alıyoruz.

Adige Mak: Bu yeni yılda neleri yazmayı düşünüyorsunuz?

Karin Kadiyeva: Yaşamın ilerlediğini, geliştiğini görüyoruz. Natalya bölüm başkanımız, bana belirlediği bazı görevleri verdi, kavrama yeteneği gelişmiş ve son derece destek çıkan biri, konuyu ilerletmeye büyük bir önem veriyor. Daha çok yeni aileler ve bebekler üzerinde durmayı düşünüyoruz.

Adige Mak: İkiniz de “Rusya Gazeteciler Birliği” üyesisiniz. Mutluluk içinde, amaçlarınızı gerçekleştirerek yaşamınızı sürdürmenizi dileriz.

“Teşekkür ederiz” diyorlar birlikte. Gazetecilik mesleğini ilginç kılan şey, hergün insanlarla yüzyüze yaşamak değildir sadece. Konuştuğun kişinin sana güvenerek söylediği şeyleri gerçekleştirmeye çalışman, övsen ya da  en sert biçimde eleştirsen bile, alnın açık olarak onlarla yeniden söyleşide bulunmak, bütün bunlar çok önemli olan  şeylerdir.

Adige Mak: Kalemlerinizin daha da güçlü olmalarını, mutluluğu bu tür çalışmalar içinden arayarak yaşamınızı sürdürmenizi Tanrıdan dileriz.

Yanıt: Sağolun. Yeniden sağolun.