...................
...................
ÇERKESLER, RUSYA VE TÜRKİYE

Mehmet Fatih Öztarsu

                         
...................
 
...................

Çerkesler günümüze kadar bir çok acılar yaşadılar, kısmen de yaşamaktadırlar. Bu yaşananların çoğunluğu ulusallaşamadığımızdan dolayı kendimizden kaynaklanmaktadır. Hal böyle olunca çevremizdeki devletler tarafından kullanılmaya devam edilmekteyiz. 1920’lerde merhum ŞOENU Mehmet Fetgerey’de konuyu ‘’Çerkeslerin Aslı’’ adındaki kitabında ele almıştı ama değişen fazla bir şeyin olduğunu da sanmıyorum. ''Yine geçmişi ve geleceği bakımından Kafkasya ve Kafkaslılarla ilişkilide olanlar Rusya ve Türkiye’dir. Yani Müslüman Asya’nın odak noktası da buranın geleceği de Karadeniz ve Kafkas dağlarına bağlıdır.

Kafkasya Müslümanlığın ana noktalarından biridir. Çünkü Avrupa ve Asya arasında bir sınırdır. Bu bölgenin önemi 17.ci yüzyılda belirginleşmiştir. Hatta daha önemlisi Vladi Kafkasya yolu ile Hindistan’a yol arayanlarında politikasındadır. Bu Rusya için günümüzde de aynıdır. Hiçbir Rus hükümeti, Kafkasya’nın kendileri için vazgeçilir olduğunu günümüze değin göstermemiştir.

Bununla birlikte Kafkasya, Türkiye, İran ve Rusya arasında sorunlar çıkarabilir.


a)
Türkiye kuvvetlenmesine rağmen Kafkaslarda gerilemiştir.
b)
İran şahı Muhammed’in yaptığı en büyük hata 19.cu yüzyılın başlarında bu bölgeyi Çarlara bırakarak kaderi de çizilmiştir. Halkın bağımsızlık ve özgürlükleri de yok edilerek onların bir eğlencesi olarak kullanılmaya başlanmıştır.
c)
Bu olayların bölgenin hakimi olmaya aday olan Rusya’dır. Rusya istediklerini elde etmek için 1760-1864 yılına kadar Kafkaslılarla savaşmak zorunda kalmıştır. Rusya bu tarihten sonra zor kullanarak bir çok ülkeyi zapt etmiştir. Rusya’nın politikasından da anlaşılacağı gibi, Kafkasların istilasının rahatladığı da görülmektedir.

Hatta çarlık Rusya’nın Bolşeviklerinin de izledikleri politikada aynıdır. Moskova diplomatları Kafkasya’nın küçümsenemeyeceğini, oranın çok önemli olduğunu biliyorlardı. Gerçekte, küçük Asya ve Ortaasya’dan önemli olan bölge Kafkaslardır.

İşte İran şahı Mehmet’e Türkmençay anlaşmasını imzalatan General Paskeyeviç’in ödüllendirilmesi de bunu göstermektedir. Ancak Türkiye Kafkasya’yı ihmal etmiştir. Hatta buranın kendisine itaatkar olduğunu görememiştir. İşte bu sebeplerden dolayı kabilelerin Osmanlı’ya sempatizanlıkları ne zaman,ne şekilde oluşmuş bilinmemektedir. Bu konuda yapılan çalışmalarda sonuçsuz kalmıştır... Osmanlılar için Kafkasya ve Kafkasyalılar Eskimolardan farksızdı."

Günümüzde Rusya ve Türkiye bir ortaklığa gitmekte ama yinede iki devlet arasındaki en önemli sorun Kafkaslardır. Geçmişte kurulan tezgahlar yinede farklı bir şekilde kurulmaktadır. Şimdi adına ne derseniz deyin Rusya bize sürgünü yaşattı ama günümüzde de kimliğimizi tanıyarak en büyük hakları da verdi. Tabii ki bunlar politikalarının bir sonucu. Türkiye kuruluşunda çeşitli sebeplerden dolayı Balıkesir Çerkeslerini sürgüne yeltenmedi mi? Osmanlı borçlarından dolayı Kafkasları bırakmadı mı? Halen kimliğimizi tanıdı mı? Hayır. O halde bizler başkalarının bizimle ilgili politikalarını çok iyi tespit edip yolumuza bakmalıyız. Bakın eski Yunanlı ozan yıllar önce ne dedi.

Niçin başka güneş
Başka toprak ararsın?
Yurdundan kaçmakla,
Kendinden kaçabilir misin?

Sürgünü anacağımız 21 Mayıs’ı acılara boğularak değil, geleceğe,aydınlığa yönelik olarak anmalıyız. Geleceğimiz vatan topraklarındaki birlikteliğimizdir.