|
|
................... |
|
................... |
HATİCE
CENAN SULTAN |
GHUNEKHO Savsır Özbay |
|
|
................... |
|
................... |
Cenan Sultan, Anadolu
evliyalarından olup Kafkasya'dan koparılmış bir Çerkes
kızıdır.
Büyük bir kaderi omuzlarında taşıyan bu dünya güzeli kadının
Kafkasya'daki hayatı hakkında hiçbir şey bilinmediği gibi
kendisi de söylememeyi yeğ tutmuştur. Belki de o çocukluk cennetine bir
daha kavuşamamanın kendisi için imkansız olduğunu bildiğinden,
belki anne ve babasına, yurduna, yuvasına ait hatıralarını
yalnız kendisine saklamak istediğindendir.
Ancak yüzüne dikkatle bakanlar latif çehrenin, elif gibi ince
endamın, samur kaşların, yasemin misali zarif ellerin bir
Kafkas yadigarı olduğunu anlatmakla güçlük çekmezlermiş.
Hatice Cenan ilk defa Filibe'de zengin bir ailenin gelini
olarak ortaya çıkar. Yaşamının bundan öncesi hiç
bilinmemektedir.
Çok gençtir. Çok düşünür, az konuşur. Devrin gençlerinden biri
olan kocası ona aşık olmuş ama onun inceliğine, sırrına
erişemediğinden araları her zaman mesafeli olmuştur.
Bu evlilikten Cenan hanım hamile kalınca kocası çocuğu
istemez. Cenan da doğacak çocuğu için her şeyi göze alır.
Ancak kocası bir gece rüyasında çocuğun doğduğunu, göbeğinden
çıkan ulu bir ağacın tüm dünyayı kaplayacak bir şekilde
dallandığını görür ve boşanmaktan da vazgeçer.
Hatice Cenan, doğum yapar ve oğluna Kenko (Khankho) adını
verir. Küçük yaşından beri kanıyla, sütüyle, diliyle ve
gönlüyle çocuğuna şunu aktarır: "İnsanları seveceksin.
Senin içinde tükenmez af, merhamet ve hoşgörü var. Onun için
yalnız insanları değil, tüm yaratıkları aynı şevkle
seveceksin. Sendeki mücevherleri de cömertçe vereceksin.
İnsanları hata ve iyiliklerini bir görüp seveceksin. Senin
insan olarak vazifen, insanların yüzünü samimiyete
çevirmektir. Bunun için bir çok yol vardır ama en kısası, en
güzeli, aşk ve iman yoludur. İnsanlığın çıkış yolu da her
zaman bu olmuştur. Kısaca tanrıya ancak bu yolla
ulaşabilirsin."
Hatice Cenan'ın oğlu Khankho devlet memuru olmuş, aynı
zamanda bestekarlıkta yapmıştır. Cenan'ın Filibe'deki komşusu
olan kadın vefat edince onun en küçük kızı Nuriye'yi oğluyla
birlikte büyütmüş, ona da analık yapmıştır. Nuriye'nin ablası
Bursa Nilüfer'de oturmuş ve Cenan hanımda arada bir onun
ziyaretine gitmiştir.
Bu aileden kalanlar varsa onunla ilgili bilgilere de
ulaşılabilir. Aile Filibe'den İstanbul'a gelip gedik paşaya
yerleşir. Kendisi İstanbul'daki Altay dergahında gömülüdür.
Hatice Cenan her zaman "birbirinizi seviniz" derdi.
Onun üç sıfatı, aşk, iman ve ihlastır. Öylesine bir aşk ki,
yer yüzündeki her zerreyi hakkın bir başka tecellisi olarak
görebilmiş ve hakkı sevmenin ancak halkı sevmekle mümkün
olacağına inanmıştı.
Kaynak:
Anadolu evliyaları.Nezihe araz.1984 atlas kitap evi-İst.SH.451-477 |
|
|
|
|
|
|
|