|
|
................... |
|
................... |
KUZEY KAFKASYA'DAN
YEDİ YILDIZ'A |
Yedi Yıldız
Kuzey Kafkasyalılar Derneği Aylık
Dergi, Yedi Yıldız yıl-1 sayı1-1 Ocak 1994 Sayfa 2
|
|
|
|
................... |
|
................... |
Hiçbir şey zamanı gelmiş fikir
kadar güçlü değildir.
Victor Hugo
Yayın kurulumuz Kuzey Kafkasya Kültür Dergisi'ni kapatarak
aylık Yedi Yıldızı çıkarmaya karar vermiş bulunuyor. Bu karar
Kuzey Kafkasyalılar Kültür Demeği'nin elinizdeki sayıda
okuyacağınız manifestosunda deklare edilen görüşleri
doğrultusunda alındı. Yani künye değişikliği derneğin yeni
çizgisinin uzantısı niteliği taşıyor.
Yönetimi bu karara götüren dinamikler neydi? Soğuk savaşın 1990
Malta zirvesiyle resmen bitmesi ve Sovyetler Birliği'nin 1991 Alma
Ata Anlaşması ile ortadan kalkmasının ardından değişen küresel
konjonktür içinde Kuzey Kafkasya tezlerinin yeniden tanımlanması
zorunluluğu ortaya çıktı. Bazı kavramların değiştiği veya bittiği,
birkaç sene önceki ittifak ile rekabetlerin teori ve pratiğinin
geçerliğini yitirdiği, geniş manevra olanaklarının doğduğu yeni
ortamın bize de yansıması gerekiyordu. Tarihsel doğrulara ve
stratejik hedeflere dayalı resmi söylemini saptamış diasporanın
Kafkasya'daki gelişmelerde etkin rol oynaması şarttı. Kitle
iletişim devriminin küçülttüğü dünyada kamuoyu oluşturmak da
yaşamsal önem taşıyordu. Ancak bu hedeflerin gerçekleşmesi
öncelikle fikir ve kadroya dayanıyordu.
Oysa doksanlara gelindiğinde Türkiye diasporasında iki temel
handikap vardı: Seksen sonrasında ülkemize hakim olan
depolitizasyon sürecinde yeni kuşaklar davaya angaje edilememişti
ve mevcut kadrolar güncel konulara eski vizyonlarla bakmakta devam
ediyorlardı. Karşıt tezleri de yansıtsalar, soğuk savaş
dengelerinden esinlenen fikir ve söylemleri, uygulanabilirlikleri
olmadığından güncel sorunlara çözüm üretmede yetersiz kalıyordu.
Kuşak farklılığından kaynaklanan değişik perspektifler sorunsalın
özünü oluşturuyordu. Ne Sovyet Rus statükosuna bağlılık tezi ne de
diaspo-ra gerçeğini yadsıyan ve sorunun Sovyet aparatının
çökmesiyle biteceğini öngören bakış açısı gerçeği yansıtıyordu.
Entelektüel formasyonları soğuk savaş on yıllarında kemikleşmemiş,
yeni oluşan dengeleri yorumlama esnekliğine sahip genç kuşak Kuzey
Kafkasya'nın temel sorununun ideolojik değil değişmeyen sömürge
statüsü olduğunu görerek, zıt gibi görünseler de Rusçu ortak
paydada buluşan geleneksel tezlere alternatif bakış açısı
getiriyor, çözümü birleşik özgür Kuzey Kafkasya biçiminde formüle
ediyordu. Kurulmaları Abhazya'nın işgalinden sonraya rastlayan Kafkas-Abhazya
Dayanışma Komitesi ve Birleşik Kafkas Konseyi de kuşaklar
arasındaki çizgiyi daha da kalınlaşırdı.
Yeni kuşak dönüşümü metropoller başta olmak üzere dernek, vakıf ve
yayın organları bünyelerinde yaygın biçimde izlendi.
Gençliğimizin, Türkiye üst yapısı ile eşzamanlı yaşanan bu trendi
yakalama dinamizmini göstermesi de kuşkusuz toplumumuzun yarını
adına sevindiricidir.
Kuzey Kafkasyalılar Kültür Derneği özelinde yaşanan dönüşümün
kökeni de bahsettiğimiz kuşaksal dinamikten bağımsız değildi.
Geleneksel çizgi sorunun teşhis ve tedavisini ideolojik öğeye
endeksleyerek milliyetçilik faktörünü dışlamıştı. Sovyet
sisteminin yıkılmasını mucize çözüm gibi gören ama Kuzey Kafkasya
sorununun esasını rejim ne olursa olsun Rus hegemonyasının
oluşturduğunu kavrayamayan bir anlayış vardı. Birkaç milyonluk
diaspora kitlesi siyasal angajmanlar mazeretiyle görmezden
gelinebilmişti. Mirasın bu kısmı reddedildi.
Soğuk savaş on yılları içinde yozlaştırılmış da olsa, Kuzey
Kafkasyalılar Kültür Derneği doğruluğu tartışılamayacak birleşik
özgür Kuzey Kafkasya şiarı üzerine kurulmuştu. Dernek aslına rücu
ettirilmeli ve hakettiği konuma getirilmeliydi. Kuzey
Kafkasya'nın, dolayısıyla diasporanın kaderini belirleyecek
gelişmelere birlik ve özgürlük sloganının öncülük etmesine ihtiyaç
vardı. Sessiz çoğunluk da bunu talep ediyordu.
Dernek çizgisini dönüştüren felsefe derginin yayın politikasını da
aynı doğrultuda belirledi. Soğuk savaşın söylem ve mantığını
simgeleyen hiçbir isim ve obje yeni dönemde varlığını
sürdüremezdi. Bu, dönüşüm sloganımıza ters düşer, onu gölgelerdi.
Umut, yeni vizyon ve dinamizm vaadedenler bu yanlışı yapamazlardı.
Neden Yedi Yıldız? Varoluşla yokoluş arasında yol ayrımına gelinen
bu kritik dönemde kamuoyu oluşturma potansiyeline sahip yayın
organlarının mesaj verme niteliklerini öne çıkarmaları gerektiğine
inanıyoruz. Yedi Yıldız çözüm önerimizi simgeliyor; 1918 yılında
ilk defa hayata geçirilen ve yetmiş küsur senenin ardından ide ve
örgüt olarak Kuzey Kafkasyalıların bugün de desteğine sahip olan
Konfederasyonu...
Derginiz Yedi Yıldız diaspora düşün ve yazın hayatında marka
haline gelmiş olan sayın Sefer E. Berzeg'in değerli
birikimlerinden yararlanacak. Sayın Berzeg'in yakın zamana kadar
çıkardığı Kafkasya Gerçeği dergisinde takip ettiğiniz haber ve
yorumları artık Yedi Yıldız sayfalarında bulacaksınız.
Yedi Yıldız içinde bulunduğu dönemin özelliklerini yansıtacak ve
misyon dergisi olacak. Hem güncel hem arşivsel değer taşıyacak.
Kuzey Kafkas diasporası kadar dışımızdaki kamuoyu için de referans
olmayı hedefliyor. Bu bağlamda sayfalarımızda güncel politik
önceliği olmayan folklorik temalar değil, ağırlıklı olarak
Kafkasya, diaspora, dünya üçgeniyle ilgili haber, yorum,
araştırma, analiz ve projeksiyonlar yer alacak. Tarihsel konulara,
güncel gelişmeleri ilgilendirdiği oranda dergimizde yer verilecek.
Ulusça varoluş savaşı verdiğimiz günümüzde aydın olmak çok
dikkatli yapılması gereken tanımlar gerektiriyor.,Tek dergi olarak
yayına başladığımız bir dönemde taşıdığımız sorumluluğun
ayrımındayız. Yedi Yıldız'ın davamıza hayırlı olmasını diliyor,
birleşik özgür Kuzey Kafkasya şiarını bugüne getirenleri ve
yarınlara taşıyacakları selamlıyoruz. |
|
|
|
|
|
|
|