|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
BARDAKOĞLU HAÇ ÇIKARABİLİR Mİ? |
Ertuğrul
Özkök
Hürriyet Gazetesi, 02.12.2006 |
|
|
................... |
’PAPA kıyama
durdu...’Papa’nın ziyareti sayesinde sadece Batı değil
biz de namazla ilgili kavramları manşete çıkardık.
Papa’nın bu jesti hepimizin çok hoşuna gitti.
Şimdi gelin kendimiz için de küçük bir
samimiyet testi yapalım.
Müslümanlık, Hazreti İsa ve Hazreti
Musa’yı da peygamber olarak kabul ediyor değil mi?
Her iki dinin kutsal kitaplarını kabul ediyor
değil mi?
Peki, bir din adamımız veya
siyasetçimiz, Papa’nın yaptığını yapabilir mi?
Mesela bir kiliseye girip "istavroz çıkarabilir
miydi?"
Hadi bu fazla kaçtı.
Hiç
olmazsa İsa tasviri karşısında ellerini birbirine
yapıştırıp dua edebilir mi?
Rakip partililer
buna ne derdi? Bizler ne düşünürdük?
Mesela,
Diyanet İşleri Başkanı aynı jesti bir kilisede
yapabilir miydi?
Makul olanlarınızın cevabını
işitiyorum.
"Tabii yapabilir" diyor.
Hiç acele etmeyin.
Önümde çok taze ve güzel
bir örnek duruyor.
Diyanet İşleri
Başkanlığı’nın 23 Kasım 2006 günü yaptığı bir
açıklama.
Önce olayı anlatayım.
Tempo
Dergisi, Papa’nın ziyaretinden önce bir kapak
yayınladı.
Kapakta, Papa ile Diyanet İşleri
Başkanı Ali Bardakoğlu yan yana duruyordu.
Bardakoğlu’nun eline foto montajla bir haç
verilmişti.
Papa’nın önünde ise üzerine Kuran
konulan bir rahle duruyordu.
Vatikan’ın Türkiye
temsilciliği bu kapakla ilgili tepki vermedi.
Ama bakın Diyanet İşleri Başkanlığı, 23 Kasım günü
nasıl bir açıklama yaptı:
"Semavi din mensuplarının insanlığın huzuru,
toplumların saadeti ve dünya barışının sağlanması gibi
amaçlarla zaman zaman birlikte olmaları, insanlık için
büyük bir önem arz etmektedir. Farklı dinlerin önde
gelen liderlerinin birbirlerine saygı göstererek,
hoşgörü içersinde insanlığın sorunlarına dikkat
çekmeleri, bu sorunlara çözüm üretmeleri ve insanlığın
ortak değerlerinin yaygınlaştırılması için fikir beyan
etmeleri, dünyada barışın tesisine katkı
sağlamaktadır."
Buraya kadar çok güzel.
İtiraz edilecek tek kelime yok.
Ne var ki,
açıklamanın bir sonraki paragrafı çok ilginç:
"Hal böyle iken, söz konusu derginin Papa konusunun
işlendiği son sayısında kullandığı kapak resmi yanlış
anlamalara ve tepkilere neden olabilecektir.
Sayın Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali
Bardakoğlu’nun ayakta gül koklayan bir resminde,
elindeki gülün fotomontaj yöntemiyle alınarak yerine
başka bir dinin sembolünün yerleştirilmesi, dinlerin
özü ve hakikat anlayışını yansıtmadığı gibi, etik
olmayan ve rencide eden bir yayıncılık örneğini de
göstermektedir.
Papa XVI. Benedikt’in ülkemizi
ziyarete hazırlandığı bu süreç içerisinde böyle bir
resmin yayınlanması Başkanlığımızca esefle
karşılanmaktadır."
Demek ki neymiş?
Papa "kıyama
durur", ama fotomontaj olduğu belirtilerek bile
bir Müslüman din adamının eline haç verilemez...
Bu açıklamanın sizce başka yorumu var mı?
Bence bu açıklama, İslam’ın tartışılması gereken bir
zihniyet meselesini acil koduyla önümüze koyuyor.
Ali Bardakoğlu, İslam áleminin en seviyeli,
en modern ve tutarlı insanlarından, en hoşgörülü din
adamlarından biri.
O bile Hıristiyan
sembollerine elini sürmeye cesaret edemiyor.
Oysa Katolik áleminin en "katı" teologlarından
biri olarak kabul edilen XVI. Benedikt,
bir camide kıbleye dönüp kıyama durabiliyor.
Sizce çarpıcı bir zihniyet farkı değil mi?
Biz öteki peygamberleri tanıyor muyuz, tanımıyor
muyuz?
Bu örnek şunu gösteriyor.
Biz
Müslümanlar biraz "empati" duygumuzu
geliştirmeliyiz.
Yani kendimizi başkalarının
yerine koyup, olaylara oradan bakma yeteneğimizi. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|