...................
...................
TÜRKAN ŞORAY

lidya.hacettepe.edu.tr

                         
...................
 
...................

Türkan Şoray bu filmin ardından yeni yeni teklifler almaya başlar. (Bu arada ilk nişanlısından ayrılır. Daha sonra İnanoğlu’yla da nişanlanacak  fakat bu da pek fazla sürmeyecektir.) Çevirdiği filmlerle, özelikle magazin basının dikkatini çeker ve ilk kez, dönemin ün yapmış haftalık popüler dergilerinden “sinemaya” kapak olur (15 Mart 1961, s.18). Ardından artist, Büyük Gazete ve Ses Dergilerine.

Sinema oyunculuğu  sayesinde maddi durumları düzelen Şoray ailesi bu kez Fatih yöresini tümüyle terk edecekti. Şoray’ın  hızlı dönemi başlamıştır artık... Üst üste bir setten öbürüne, bir filmden  diğerine, bir öyküden başkasına geçmektedir. Kimi zaman daha da ötesine  gidilmekte, aynı anda ve iç içe birkaç film  birden çekilmektedir.

O dönemin ünlü şirketleri ve onların sahipleri bu yeni ve parlak yıldızdan filmleri için gün alma çabasındadırlar. (Bu Türk sineması için de bir ilktir. Bir devlet dairesinde, bir bürokratik formdite için gün almaya benziyordu). Böylece Murat Köseoğlu (Aca Film), Osman Seden (Kemal Film), Nevzat Pesen (Pesen film) gibi dönemin ünlü yapımcıları ve film şirketi sahipleri Şoray’dan gün alabilmek için adeta birbirleriyle yarışıyorlardı.

1960 yıllarla birlikte Şoray’ın başarı grafiği de yükseliyordu. Artık yaşamında her şey değişmekteydi ve bu değişiklik sosyal durumdan fiziğine kadar her şeyine yansıyordu. Erkeklerden gördüğü ilgi olsun, artan seyirci ilgisi olsun ona gitgide kendisine güven kazandırıyor ve bu yürüyüşünden, bakışına, gülüşüne her şeyine yansıyordu. Artık kararsızlıktan kurtulup kadınlığa adım atıyordu. Artık daha şuh biri halini alacaktır.

Bu değişimiyle gerek Yeşilçam çevrelerinde gerek seyircisi arasında büyük bir etki gücüne sahip olur. Bu dönemde çevresindeki  tüm erkekler ona aşıktır. Ve o günlerde Türk sinemasının en çok aşık olunan kadınıdır yine bu dönemde dergilere çıplak pozlarda vermeyi ihmal etmez. Bu prodüktörleri korkutur ve onu kaybettiklerini düşünürler (o dönemde genellikle vamp rollerindeki sanatçılar çıplak poz veriyorlardı) fakat Şoray gitmez aksine daha yukarılara doğru tırmanır.


İlk Önemli Aşama

“Acı Hayat” Türkan Şoray’ın  sinema hayatındaki ilk dönüm noktasıdır. “Otobüs Yolcuları” ile bu dönüm noktasının ilk kıpırtılarına veren Şoray “Acı Hayat”la ilk önemli aşamasını da geçer. Çünkü bu filminde ki rolü diğerlerine göre daha tutarlı, tip olarak da gerçeğe daha yakındır. Film o güne kadar yapılmış en başarılı, en şiirsel görüntülü bir aşk filmidir.

1963’te çevirdiği bu filmle 1964’te I. Antalya Film Festivali’nde en iyi kadın oyuncu ödülünü alır. Ayrıca “Acı Hayat” sinema yazarlar tarafından “yılın filmi” seçilir. Türkan Şoray ilk kez bu filmde Türkan Şoray’dır. Artık izliyici de Şoray imgesi oluşmaya başlamıştır. Bundan  böyle  senaryo yazarları onun için öyküler oluşturabilir, yönetmenler filmlerin onun üzerine kurabilir. Afişlerde bile onun ismi en üste yazılabilirdi.