...................
...................
KAF-DAV BAŞKANI AGAŞE MUHİTTİN ÜNAL’IN AÇIŞ KONUŞMASI

Kaf-Dav

                         
...................
 
...................

Yurt dışından ve yurt içinden gelen değerli katılımcılarıyla, siyasi ve mülki erkanıyla, basın mensupları ve izleyicileriyle muhterem hazirun, sempozyumumuza hoş geldiniz diyor, teşrifinizden dolayı ayrı ayrı teşekkür ediyorum. 

Kafkas tarihini ve kültürünü bilimsel yöntemlerle araştırmak, kaybolmaya yüz tutan değerlerimizi işin uzmanları vasıtasıyla derlemek ve yayın yoluyla da tanıtmak amacıyla kurulan Kafkas Araştırma Kültür ve Dayanışma Vakfı kısa adıyla KAFDAV;

1) Son 6 yıllık zaman içerisinde değişik dillerde ve değişik ülkelerde yayımlanmış binlerce kitabı, dergileri, makaleleri, tezleri, gazeteleri, müzik parçalarını ve benzeri materyali içeren ciddi bir araştırma kütüphanesi oluşturup, genç araştırmacılara hizmet vermeye başlamıştır.

2) Kurduğu; “KAF-DAV Bilimsel Araştırma Merkezi ve Yayıncılık İşletmesi”; vasıtasıyla yine 6 yıllık süre içerisinde 35 ayrı eserin yayımını sağlamış 9 ayrı eserin de tercümelerini yaptırmış ve basıma hazır hale getirmiştir. Sponsor bulundukça o eserlerin de basımı sağlanacaktır.

3) 13 değerli akademisyen ve araştırmacı yazardan oluşan “Vakıf Bilim Kurulu’” ve farklı alanlarda araştırma çalışmalarını yürütmek üzere uzmanlardan kurulu alt komisyonlarının öncülüğü ve gayretleriyle araştırma çalışmalarının gerektirdiği altyapı hazır hale getirilmiş ve burada toplanmamıza neden olan uluslararası katılımlı bu sempozyum kapsamlı ilk çalışma olmuştur. İnanıyorum ki, devamı da gelecektir. Bilim Kurulu Başkanı dahil Profesöründen doktora öğrencisine kadar 30’dan fazla akademisyen ve akademisyen adayının tümüne ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

4) Keza; bu sempozyum giderlerini karşılamak üzere maddi katkıda bulunan Yenimahalle Belediye Başkanımıza, Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma Genel Müdürlüğüne, üyelerimizden  Ahmet Özdoğan, Hayal Altınoluk, Erdem Ünlüçetinkaya, Yaşar Nogay, Aslan Kaya, Nihat Yılmaz, Hikmet Albayrak, Günsel Avcı, Cihan Candemir Selahattin Altaş ve İsmet Boran ile üye olmayan hemşerilerimizden Fatih Turhan, Nurullah Şen ve Fehmi Tanbay’ a da maddi katkılarının miktarına bakmaksızın destek olma iradesi göstermiş olmaları nedeniyle ayrıca teşekkür ediyorum.

Kafkas tarihi ve kültürü konusunda araştırma yapan, anadilini biliyor olmanın avantajıyla Kuzey Kafkasya’daki araştırma ve yayınları yakından takip eden insanlarımız amatörce de olsa; Kuzey Kafkasya+ Anadolu+ Önasya antik kültürleri arasında; arkeolojik, antropolojik, etnolojik ve lingustik bakımından çok önemli ilişkiler bulunduğunu, bilirler ve zaman zaman da yazarlar. Türk Tarih Kurumu ve diğer ulusal kuruluşlar yanında çok sayıda bilim adamı da aynı coğrafya ile ilgili olarak on yıllardır araştırmalar ve önemli yayınlar yaparlar. Ne var ki, bu çalışmalarda Kuzey Kafkasya Kuban havzasının yerel bilim adamlarıyla, araştırma kuruluşlarıyla, arkeolojik kazılar sonucu bulgu ve yayınlarıyla yeterince buluşulamamıştır. Vakfımızın Bilim Kurulu  bünyesindeki akademisyenlerin gayretleri ile biz bu boşluğu doldurmaya, bir nevi kültür köprüsü olmaya varız. Yapabileceklerimizin olduğunun da farkındayız.

Vakfımız örneğinde olduğu gibi amatör ruhla yapılan bu çalışmaların yerini bir an önce akademik disiplin içerisinde daha bir organize olmuş bir yapıya dönüşerek gerçekleştirmeyi hiç kuşkusuz biz de istiyoruz. Doğal olanı da budur. Ne var ki, vakfımız gibi araştırma amaçlı ama gelirleri yetersiz yapıların (ne kadar iyi niyetli ve gayretli olursa olsunlar) başarı şansları sınırlı kalmaktadır. Oysa, ülkemiz benzeri çok kültürlü ülkelerde bu tip araştırma amaçlı kuruluşlar ya Üniversitelerin bünyesinde faaliyet göstermekteler ya da bağımsız olarak Devlet Bütçesinden ödenekli olarak yardım almaktadırlar. Benzeri bir uygulamaya geçişle, gerçekten araştırma amaçlı olarak kurulup çalışmakta olan vakfımız ve benzeri yapıların küçük meblağlarla da olsa ödenekli ve düzenli olarak devlet bütçesiyle desteklenmeye geçilmesi, ülkemizde var olan tüm kültür guruplarına da kültürlere de saygının önemli bir göstergesi olacaktır. Yakın gelecekte bunun gerçekleştirildiğini görme arzumuzu ilgililerin dikkatine önemle sunuyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.