Karaçay Nart mitolojisi
ile
ilgili materyaller henüz tam anlamıyla
toplanamamıştır. Şimdiye kadar çeşitli yerlerde
yayımlanmış olan Karaçay Nart destan ve efsaneleri,
bu zengin kültür hazinemizin ancak onda birini
teşkil etmektedir dersek yanlış olmaz. Karaçay Nart
mitolojisinın hepsi toplanıp yayımlandığı takdirde,
Nart mitolojisiyla ilgili problemlerin açıklığa
kavuşacağını sanıyorum.
Karaçay Nart mitolojisi,
Kuzey Kafkasya’nın diğer halklarının Nart
mitolojisindan
önemli ölçüde farklılıklar göstermektedir. Sözgelimi bu
farklılıkların en önemlilerinden birisi; Kuzey
Kafkasya’nın diğer halklarının Nart
mitolojisi “masal”
özelliğine yakınken, Karaçay Nart mitolojisi ise
bünyesinde “efsane” özelliklerini barındırmaktadır.
Karaçaylı yaşlılar, Nartlarla ilgili
mitolojisi
anlattıkları zaman, Nart kahramanlarının gerçekten
yaşadıklarına inanırlar. Onların yaşadıkları yerlerden
ve kullandıkları aletlerden de bahsederler. Sözgelimi,
Kuban bölgesindeki Sosuruk’un doğduğu taşı, Karakent’te
yaşadığını, Karakent yakınlarındaki Kumuş düzlüğünde
düşmanlarıyla savaştığını, yine Karakent yakınlarında
dikmiş olduğu anıt-taşı ve Narsana’daki mezar taşını
örnek gösterirler.
1947 yılından bu yana, Karaçay Nart mitolojisiyla ilgili
materyalleri yavaş yavaş topluyorum. Ancak, bu
mitolojisin tümünün gün ışığına çıkması için daha uzun
bir zamanın geçeceğini sanıyorum. Yine de, şimdiye kadar
toplanmış olan materyaller, Karaçay Nart
mitolojisinın,
Kuzey Kafkasya’nın diğer Nart mitolojisi arasında önemli
bir yere sahip olduğunu göstermek için yeterlidir.
Halk ağzından toplamış olduğum, Karaçay Nart
mitolojisinda geçen kahraman adları değişik
varyantlarıyla şöyledir:
1. Nart, 2. Örüzmek, Nart oğlu Örüzmek, 3. Puk, Fuk,
Kına Sakallı Kızıl Puk, Muku, Bugun, 4. Sosuruk, Sosurka,
Soslan, 5. Tavas, Davat, Devet, Debet, 6. Sibilçi,
Sibilda, 7. Mırzamek, 8. Erecikav, Raçikav, Reşevka,
Bödenek, Bödene, 9. Alavgan, 10. Gencok, 11. Karaşavay,
Gencok oğlu Karaşavay, Şavay, 12. Edik, 13. Çora, 14.
Gilastan, Gilas, Gilastırhan, Açı Tilli Gilastırhan, 15.
Habiç, 16. Batıraz, Batıras, 17. Hımış, 18. Toturaz,
Toturas, 19. Cönger, Nöger, 20. Turtu, 21. Kazançı,
Kazanç, 22. Alik, Kazanç oğlu Aliy, 23. Cabagı, Kazanç
oğlu Cabagı, 24. Kocak, 25. Buduh, 26. Açey, 27. Açemez,
Açey oğlu Açemez, 28. Nasıran, 29. Açav, 30. Özdenbiy,
31. Gezoh, 32. Sozar, 33. Çiytöppe, 34. Allahberdi, 35.
Can oğlu Can, 36. Kara Batır, 37. Temir, 38. Çüerdi,
Çüerdin, Çüerdim, 39. Aymuş, 40. Aznavur, Bora oğlu
Aznavur, İbak oğlu Aznavur, 41. Satanay, Satanay-Biyçe,
42. Hırs-Biyçe, 43. Misirhan, 44. Boyunçak, 45. Karılgaç,
46. Altınçaç.
Yukarıda sıraladığımız bu kahraman adlarının birçoğu,
Kuzey Kafkasya’nın diğer Nart mitolojisinda da
geçmektedir. Ancak, bu Nart kahraman adları,
Karaçay-Malkar dili temelinde incelendiği zaman açıklığa
kavuşmaktadır:
Nart
Bu söz ile ilgili birçok görüş vardır. V.İ. Abayev bu
sözün, Moğolca “Nar” [güneş] ve “-t” [çokluk eki] nin
birleşmesiyle oluştuğu şeklinde açıklamaktadır [1]. B.H.
Balkarov ise, “Nart” sözünün kökü olan “Nar” sözüyle
ilgili hiçbir şey söylememekte, sadece “-t” ekinin
Abhaz-Adige dillerinde çokluk anlamını ifade ettiğini
belirtmektedir [2].
“Nart” sözü, Türk-Moğol kökenli bir sözdür. Moğolca’da
“Nert/Nertey” sözü “ünlü, namlı, şöhretli” anlamını
ifade eder. Buryatça’da “Nertey” sözü ile Kalmukça’da
“Nerte” sözü “nam salmış adam” anlamını ifade eder.
Moğolca “Nert” sözü, yine Moğolca “ad, soy, soylu, ünlü,
namlı” anlamlarına gelen “Ner” sözünden türemiştir.
Moğolca’da kök-hece içerisindeki “e” sesi, Türkçe’de “a”
sesine dönüşmektedir. Sözgelimi; Moğolca: met- > Karaçay
Türkçesi: matallı [gibi, benzeri]; Moğolca: henz >
Karaçay Türkçe'si: hans [ot, çayır] vs.
Türk lehçelerindeki “Nart” ile Moğolca’da ki “Nert” sözü
yakın anlamlıdır. Karaçay-Malkar Türkçe'sinde “Nart”
sözü “eski, kahraman, pehlivan, güçlü, namuslu, akıllı”
anlamlarına gelir. Kumuk Türkçesinde “Nart” sözü
“kahraman, güçlü adam” anlamlarına gelir. Sagay
Türkçe'sinde “Nart” sözü “kahraman” anlamına gelir.
Karakalpak Türkçe'sinde “Nart” sözü “kahraman, cesur,
gözüpek, hiçbir şeyden korkmayan, iyi insan, mert insan”
anlamlarına gelir. Yakut Türkçe'sinde “Nar” sözü
“çeşitli özelliklere ve niteliklere sahip olan,
becerikli vasıflı kişi” anlamında kullanılmaktadır.
Çuvaş Türkçe'sinde “Nar” sözü, “koyu kızıl, kızıl yüzlü,
güzel kişi” anlamında kullanılmaktadır. Mari dilinde
“Nar-edem/adam” sözü, “pehlivan, güçlü insan” anlamında
kullanılmaktadır.
Nart sözü, “Nar” köküne, “-t” çokluk ekinin gelmesiyle
oluşmuştur. Anlam bakımından da “Nar” sözü, Moğolca
“Nar” sözüyle bağlantılıdır. Verdiğimiz örneklerden de
anlaşılacağı gibi, “Nar” sözü Ural-Altay kökenli bir
sözdür. “Nart” sözü ise Türk-Moğol kökenli bir sözdür.
Nart sözü, komşu Kafkas halklarına da, Karaçay-Malkar ve
Kumuk Türklerinin ataları olan Alan, Bulgar ve Hazar
Türkleri vasıtasıyla girmiştir.
Örüzmek
Bu kahraman adı iki sözden oluşmaktadır: “Örüz” [ırmak,
nehir, su] - “Bek” [bey, prens]. Bu iki söz de
Türkçe’dir. Yani, “Örüzmek” sözünü “ırmağın prensi,
ırmağın [s.34] beyi, ırmağın sahibi/efendisi”
anlamlarında açıklamamız mümkündür. Yakut Türkleri
“Örüs” sözünü “büyük ırmak” anlamında kullanırlar.
Karaçay Nart mitolojisinda anlatıldığına göre; Örüzmek,
Nartlara yağmur yağmasını engelleyen Kına Sakallı Kızıl
Puk’u öldürerek, Nartları kuraklıktan kurtarmıştır.
Böylece, Nart ülkesine yağmur yağar, ırmaklar akmaya
başlar.
Muku
Bu kahraman adının diğer varyantları şöyledir: “Puk, Fuk,
Kına Sakallı Kızıl Puk, Bugun.” Karaçay-Malkar
Türkçe'sinde doğrudan “muku” şeklinde bir söz yoktur.
Ancak bu söz, “mukut” [kaçmak, bozguna uğramak] sözüyle
veya “buk-” [saklanmak, gizlenmek] sözüyle bağlantılı
olmalıdır. Karaçay Nart mitolojisinda; Muku sürekli
olarak Örüzmek’ten kaçmakta, ona yakalanmamak için
saklanmaktadır.
Sosuruk
Karaçay Türkçesinde “sos” sözü “soslan taş, sos taş”
[granit kaya] demektir. Sosuruk sözünü, “Sos-uruk” yani
“sos taşının soyundan olan” şeklinde açıklamak
mümkündür. Karaçay Nart mitolojisinda Sosuruk’un bir
diğer adı da “Soslan”dır. Bu sözü de “sos- ulan” yani
“sos taşının oğlu” şeklinde açıklayabiliriz. Bütün
Kafkasya Nart mitolojisinda olduğu gibi Karaçay Nart
mitolojisinda da, Sosuruk’un soslan taştan yaratıldığı
anlatılır. “Çocuk gördüğünü unutmaz” diye bir söz
vardır. Ben on yaşlarımdayken, 1940 yılının bir yaz
ayında, Karaçay-Şahar’dan otobüsle Uçkulan köyüne
giderken, bir ihtiyar Karaçaylı otobüsü durdurarak,
Kuban ırmağının kenarında duran birkaç tane kayayı
incelemeye başlamış, daha sonra beni yanı çağırarak,
taşlardan birinin Nart Socuk’un yaslandığı taş olduğunu,
diğer taşın ise Nart Sosuruk’un doğduğu taş olduğunu
söylemiş, Satanay-Biyçe’nin de bu iki taşın az ötesinde
yıkandığını anlatmıştı.
Tavas
Bu kahramanın diğer varyantları şöyledir: “Davat, Debet,
Debet.” Tavas, Hırs-Biyçe’nin oğludur. Hırs-Biyçe, “Rus
Prensesi” demektir. Bu sözü türlü şekilde anlamak
mümkündür. Rusça: “Davit” [Rusça’da özel isim dışında:
ezmek, sıkmak], Karaçay Türkçe'sinde ise “Tav- aslı”
[Dağ As’ı, Dağlı As]. Bana göre bu sözü, “Dev
[Dev/kuvvetli] - as/-at/-et [çokluk eki]” şeklinde
açıklamak mümkündür. Karaçay Nart mitolojisina göre;
Tavas dev gibi iri ve kuvvetli bir kahramanmış. İki Nart
kahramanını tek başına atının arkasına bağlayıp alıp
gitmiş.
Sibilçi
Bu sözdeki “-çi” eki, bağlandığı kökün mesleğini,
yaptığı işi ifade eden bir ektir. Karaçay Nart
mitolojisina göre Sibilçi demiri eritip, demirden
silahlar ve tabak çanak gibi ev eşyaları yaparmış. Altay
dillerinde “sabıl” sözü “saplı/kepçeli testi” anlamında
kullanılmaktadır. Moğolca’da “sav” sözü Türk
lehçelerindeki “savut” [kapkacak] anlamında kullanılır.
Bu yüzden, “Sibilçi” sözünün anlamı da “kapkacakçı,
kapkacak yapan kişi” şeklinde olabilir. Ancak bu ad,
Sibilçi’nin gerçek adı değil, yaptığı işten dolayı
kendisine sonradan verilmiş olabilir. Taran dilinde
“sepil”sözü “şehir, duvar” anlamında kullanılır. Bu
bağlamda, “sepil” sözüyle “-çi” ekini birleştirdiğimiz
zaman ortaya “duvarcı” anlamını da çıkarmak mümkündür.
Mırzamek
Mırzamek, Sibilçi’nin kardeşidir. “Mırzamek” sözü iki
sözden oluşmuştur: “Mırza” [sahip/efendi] - “Mek/Bek”
[bey/prens].
Erecikav
Bu söz eski Türkçe’de “erec” yani “sakin, rahat” sözü
ile küçültme eki olan “-kak/-kav” sözünün birleşmesinden
oluşmuştur.
Bödenek
Bödenek, Erecikav’ın diğer adıdır. Diğer bir varyantı da
Bödene’dir. “Bödenek” sözü “Bödene” [bıldırcın] sözünün,
küçültme ve sevgi anlamını ifade eden biçimidir
[bıldırcın-cık]. “Bödenek” sözü, eski Türkçe’deki “bödü”
[kocaman, büyük, büyümek] sözü ile küçültme ve sevgi
anlamını ifade eden “-nek” ekinin birleşmesinden oluşmuş
da olabilir.
Alavgan
Karaçay Türkçesi’nde “Alavgan” sözü “genç ayı” demektir.
Ancak, bu sözü: “Alıp/Alp” [kahraman, dev, pehlivan]
sözüyle de açıklamak mümkündür: “Alavgan”>“Alıphan/Alphan”
[kahraman - han]. Karaçay Nart mitolojisina göre Alavgan,
Nart kahramanlarının içerisinde en güçlü olanıymış.
Gencok
Eski Türkçe’de “kenç” sözü “çocuk., genç” anlamında
kullanılmaktaydı. “Gencok” sözündeki “ok” sözü ise yine
“çocuk” anlamındaki “oğlan” sözünün köküdür. Yani bu
sözü: “Genc [genç]” - “ok [oğlan]” şeklinde açıklamak
mümkündür.
Karaşavay
Karaşavay’a, Gencok oğlu Karaşavay da denilmektedir.
“Karaşavay” sözünü daha önce “Kara-Şav” [ölüm, savaş,
felaket] şeklinde açıklamıştım. Ancak, Karaçay Nart
mitolojisinda anlatıldığına göre bu kahraman bir emegen
[dev, canavar] kadından doğmuş. Kendisi koyu esmer
tenliymiş. Bu kahraman adı, iki ayrı dilden, aynı
anlamlı iki sözün, yani Karaçay-Malkar dilindeki “Kara”
[siyah] sözü ile Osetçe “Sav/Şav” [siyah] sözünün
birleşmesinden oluşmuş olabilir. “Karaşavay” sözündeki
“-ay” sözü ise Karaçay-Malkar Türkçe'sindeki küçültme ve
sevgi anlamını ifade eden bir ektir. “Karaşavay” adı,
herhalde Karaçay-Malkarlılar ile Osetlerin birlikte
yaşadıkları bir dönemde ortaya çıkmış olmalıdır.
Karaşavay adlı kahramana “Kara Batır” ve “Şavay” da
denilmektedir.
Edik
“Edik” adı, Batı Türklerindeki “Edige Batır” adlı
kahramanın adıdır. “Edige” adının anlamı “iyi, güzel,
mükemmel, olağanüstü” demektir. Eski Türkçe’de “edgi”
sözü “iyi” anlamında kullanılmaktaydı.
Çora
“Çora” sözü, Türk lehçelerinde “işçi” anlamında
kullanılmaktadır.
Gilastırhan
Bu kahramanın diğer varyantları: “Gilastan, Gilas, Açı
Tilli Gilastırhan” şeklindedir. “Gilastırhan” sözü iki
sözden oluşmuştur: “Gilas” [Gilaç: eski bir şehir adı] -
“Tırhan” [tarhan]. Anlatılan hikayelere göre Gilastırhan,
Gilaç şehrinde yaşamış. Eski Bulgar ve Hazar
Türkçe'sinde “gil/kil” sözü “ev, bina, köy” anlamında
kullanılıyordu. Bu sözün “şehir” anlamında kullanılması
da mantığa uygundur. Hazar Türklerinin “Sarı Kel” [Şerkel]
adlı şehri ve Nart kahramanlarının yaşamış olduğu
Karaçay’daki “Kıliyan” köyü, Bulgar ve Hazar
Türkçe'sindeki “gil/kil” sözüyle bağlantılıdır.
Habiç
“Habiç” sözü, eski bir Türk-Moğol sözüdür. V.İ. Abayev
bu sözün Moğolca olduğunu söylüyor. Eski Türkçe’de
“Habiç” sözü “dev, asker” anlamında kullanılmaktaydı.
Habiç adlı kahramanın; Mahar, Gondaray, Calan Kol, Habiç
Kaya adlı bölgelerde yaşadığı ileri sürülmektedir.
Batıraz
Bu kahramanın bir diğer varyantı da “Batıras”
şeklindedir. V.İ. Abayev “Batıras” sözünün Moğolca
olduğunu ileri sürmekte ve bu sözü “Batır” [kahraman] -
“As” [As: kavim adı] şeklinde açıklamaktadır. Halbuki
“Batır” sözü Moğolca’dan gelmiş olsaydı “Bagatur”
şeklinde olacaktı. Moğolca’daki “Bagatur” sözü Türkçe’de
“Batır” [kahraman] şeklindedir. Ben, V.İ. Abayev’in bu
açıklamasına da karşı çıkmadan, “Batıraz” sözüne şöyle
bir açıklama getirmek istiyorum; “Batır” [kahraman] -
“Az” [çokluk ve pekiştirme eki].
Toturaz
Bu kahraman adının bir diğer varyantı “Toturas”
şeklindedir. “Toturaz” sözünün kökü olan “tot” sözü,
eski Türkçe’de “doy-” anlamında kullanılmaktaydı.
“Totur” sözünün ilk biçimi de “Totar” [doyar] şeklinde
olmuş olabilir. Bu bağlamda, “Toturaz” sözünü; “Totur”
[doyar] - “Az” [çokluk eki] şeklinde açıklayabiliriz.
“Toturas” sözünü ise şöyle açıklamak mümkündür: “Totur <
Teodor < Feodor” - “As” [As: kavim adı].
Cönger
Bu kahramanın bir diğer varyantı “Nöger” şeklindedir.
İki varyant da Karaçay-Malkar Türkçesinde aynı anlamı
[arkadaş, dost] karşılamaktadır. Ancak bu iki varyant [Cönger/Nöger],
söz olarak, Karaçay-Malkar Türkçe'sine iki ayrı Türk
lehçesinden girmiş olabilir.
Turtu
Bu sözü, eski Türkçe’deki “Türk” [güçlü, kuvvetli]
sözüyle açıklayabiliriz. Bu sözün ilk biçimi “Turktu”
olmalıdır. Buna göre: “Turk” [Türk: güçlü, kuvvetli] -
“tu” [mensubiyet anlamını ifade eden şimdiki -lı eki].
Kazançı
Karaçay-Malkar Türkçe'sinde “Kazançı” sözü, “yemek
başkanı, yemek pişirenlerin başı” anlamlarına
gelmektedir.
Kazanç
Karaçay-Malkar Türkçe'sinde “Kazanç” sözü, “iş,
çalışmak” anlamlarına gelmektedir.
Alik
Bu kahraman adının bir diğer varyantı “Kazanç oğlu Aliy”
şeklindedir. Bu sözü, “Al” [ilk] - “Uk” [soy, sop, oğul]
şeklinde açıklamak mümkündür. Anlatılan hikayelere göre
Alik, Kazanç sülalesinin ilk oğluymuş. Öte yandan, eski
Türkçe’de “Alık” sözü “iyi dualar, iyi dilekler almış
adam” anlamında; “Aluk” sözü de “nezaketsiz, saygısız
adam” anlamında kullanılmaktaydı.
Cabagı
Bu kahramanın bir diğer varyantı “Kazanç oğlu Cabagı”
şeklindedir. “Cabagı” sözü, eski Türk boylarından birin
adıdır. Aynı zamanda, Batı Türklerinde eskiden
yönetimdeki başkanının ünvanı olan “Yabgu” sözüyle eş
anlamlıdır.
Kocak
“Kocak” sözü, Türk lehçelerinin birçoğunda “kahraman”
anlamında kullanılmaktadır. Kumuk Türkçesi’nde de
“Koççak” şeklinde kullanılmaktadır.
Buduh
“Buduh” sözü, eski Türkçe’deki “bödük” [büyük, pehlivan]
sözü ile bağlantılıdır: “Bödü-” [büyümek] - “-k” [isim
yapım eki].
Açey
“Açey” sözü, “Aça” sözüne, küçültme ve sevgi ifade eden
“-y” ekinin gelmesiyle oluşmuştur. Türk lehçelerinde
“Aça” sözü “büyük, büyük kardeş, bir ana-babadan doğan
kardeş, baba, ana, ihtiyar kadın” anlamlarında
kullanılmaktadır. W. Radloff, “aça” sözünü “ataça”
sözünden, yani “atalık” sözünden çıkarmaktadır. Karaçay
Nart mitolojisinda anlatıldığına göre Açey, yedi oğul
babasıymış. Yine, Karaçay Nart mitolojisinda “Açav” adlı
bir sülaleden bahsedilmektedir. Herhalde, “Açav”
sülalesi, Açey’in sülalesi olmalıdır. Çünkü, Açey ve
Açemez hakkında anlatılan destanlar birbirleriyle
bağlantılıdır. Yani bu sözü: “Açak > Açav > Açey”
şeklinde açıklamak mümkündür.
Açemez
“Açemez” sözünü birkaç şekilde açıklamak mümkündür. Türk
lehçelerinde “açı” sözü “küçük kardeş” anlamında
kullanılmaktadır. Bu söze iyelik eki “-mız” geldiği
zaman ortaya “Küçük kardeşimiz” şeklinde bir anlam
çıkmaktadır. Gerçekten de Açemez, Açey’in yedi oğlu
içinde en küçük oğludur. İkinci olarak, “Açı” [acı,
yas]” sözüne, gelecek zamanın olumsuz biçimi “maz/mez”
eklendiği zaman ortaya, “Açımaz” [acımaz, acı görmez]
şeklinde bir anlam çıkmaktadır ki ben bu görüşteyim.
Nasıran
“Nasıran” sözü, Karaçay-Malkar Türkçesi’ne, baş harfi
“c” olan sözleri “n” harfiyle söyleyen Türk
lehçelerinden gelmiş olabilir. Sözgelimi, Sagay Türkleri
baş harfi “c” olan sözleri “n” harfiyle
söylemektedirler: “cangur > nangmır [yağmur]”, “can >
nan [can]”, “ceng > neng [yen, elbise kolu]”, “celke >
netke [ense]” vs. “Nasıran” sözünü, “Cas - eren” yani
“Genç er/yiğit” şeklinde açıklamak mümkündür. “Cas”
hecesinin son harfi olan “s” sesi, Kazak Türkçesi’nde
“ş” olarak söylenmektedir.
Özdenbiy
“Özdenbiy” sözü, Karaçay Nart mitolojisinda sülale adı
olarak geçmektedir. Bu sözü şu şekilde açıklayabiliriz:
“Özden [özgür, asil, soylu]” - “Biy” [bey, prens].
Gezoh
Eski Türkçe’de “Kez” sözü “güçlü” anlamında
kullanılmaktaydı. “Gezoh” sözünü şöyle açıklayabiliriz:
“Kez/Gez” [güçlü] - “oh/ok” [oğul, erkek]. “Ok” sözü,
eski Türkçe’de olduğu gibi Adıge dilinde de “oğul”
anlamında kullanılmaktadır. Bu sözü, kimin kimden
aldığını söylemek oldukça güçtür.
Sozar
“Sozar” adlı kahraman, aslında “uzatır, altın eritir,
işi geciktirir, yıkar” gibi anlamlar dışında, “Sozur” ve
“Cocur” kişi adlarıyla bağlantılıdır. Karaçay
Türkçesinde, “Cocur” sözü “küçük çocuk, yavrucuk”
anlamında kullanılmaktadır. Bu adlar, “Cocuk” ve “Socuk”
gibi adlar ile bağlantılıdır.
Çiytöppe
Anlatılan hikayelere göre, bu kahramanın başı sürekli
“nemli, yaş” olduğu için “Çiytöppe” deniliyormuş. Yine,
bu kahraman uzun boylu olduğu için bazen de “Çüytöpppe”
deniliyormuş.
Allahberdi
Bu söz, “Allah” - “verdi” sözlerinin birleşmesinden
oluşmuştur.
Can oğlu Can
Buradaki “can” sözü, “ruh” [can] anlamında
kullanılmaktadır.
Kara Batır
Bu kahramanın adı ilk önce “Kara” şeklindeydi. Yiğit
biri olduğu “Batır” [kahraman] sözü daha sonra eklendi.
Çüerdi
Bu kahramanın diğer varyantları; “Çüerdin, Çüerdim”
şeklindedir. Anlatılan hikayelere göre Çüerdi’nin annesi
Dağlı bir kadın, babası da Nart Huj imiş. Nart Huj,
Adıge’dir. “Çüerdi” sözü de Adıge diline yakın bir söz
gibi görünüyor.
Aymuş
“Aymuş”, Oğuz Türkçesine ait bir sözdür. “Aymuş” sözü
“ozan, kaval çalan, hikaye anlatan, hikayeci”
anlamlarına gelmektedir. Aymuş sözü “Ay- / ayt-”
[söyle-] fiili ile “-mış” sıfatfiilinin birleşmesinden
oluşmuştur. Aymuş, Karaçay’ın Kart-Curt köyünde yaşarmış
ve “Hurla-Köl”de ölmüş. Aymuş’un “Sıykun” ve “Sınakun”
adında kardeşleri varmış.
Aznavur
Bu kahramanın diğer varyantları: “Bora oğlu Aznavur,
İbak oğlu Aznavur” şeklindedir. Aznavur, Taşlı-Tala
köyünde ölmüş. Aznavur, Karaçay-Malkar Nart
mitolojisinın en son Nart kahramanıdır. “Aznavur” sözü,
Ermenice “zengin kişi” demektir. Aznavur, destanda şöyle
anlatılıyor:
“Aznavur olur Navrushan,
Ovadaki yılkısını [at sürüsünü] dağa taşıyıp tüketen...”
Buradan da anlaşıldığı gibi “Aznavur” sözünü “Az/As -
Navrus - Han” şeklinde hecelere böldüğümüz zaman ortaya
“Asların [kavim adı] Beyleri, Prensleri” gibi bir anlam
çıkmaktadır.
Satanay
Bu kadın Nart kahramanı, Nart Örüzmek’in karısıdır.
Diğer varyantı, “Satanay-Biyçe” şeklindedir. Benim
görüşüme göre, “Satanay” sözü, Sogd dilinden girmiş olan
“Şad” sözü ile Türkçe’deki “ana/anay” sözünün
birleşmesinden oluşmuştur. Eski Türk ve Uygur
Hanlıklarında, yüksek rütbeli askerlere, komutanlara
“Şad” denilirdi. “Şad” sözünün ilk harfi olan “ş”
sesinin “s” sesine dönüşmesinin sebebi ise; eski
dönemlerde yabancı dillerden Karaçay-Malkar Türkçesine
giren, baş harfleri “ş” sesi ile başlayan sözlerin “s”
sesine dönüşmesindendir. Sözgelimi: Şatranç > Satranç,
Şıra > Sıra, vs. İkinci bir görüş olarak; “ş” sesiyle
başlayan sözler, eski Bulgar Türkçesinde “s” sesiyle
söylenmekteydi. Bilindiği gibi, eski Bulgar Türkleri,
Karaçay-Malkarlıların atalarıdır. “Ş” sesiyle başlayan
sözlerin, Karaçay-Malkar dilinde “s” sesine dönüşmesi,
Bulgar Türkçesinden kalmış olabilir. “Satanay” sözüyle
ilgili bütün bu anlattıklarımızdan ortaya, “Asker anası”
şeklinde bir anlam çıkmaktadır. Ancak, bana göre,
eskiden bu kadın Nart kahramanın adı “Satanay” değildi.
Boyunçak
“Boyunçak” sözü, Karaçay-Malkar Türkçesinde “kolye”
demektir.
Karılgaç
“Karılgaç” sözü, Karaçay-Malkar Türkçesinde “kırlangıç”
demektir.
Altınçaç
“Altınçaç” sözü, “Altın” [altın] - “çaç” [saç]”
anlamındadır.
Misirhan
“Misirhan” sözü, “Mısır [ülke]” sözü ile “Han” sözünün
birleşmesinden oluşmuştur.
Hırs-Biyçe
Doğu Slavlarının bir kısmına, “Hros, Hors” adı
verilmektedir. Böyle olunca, “Hırs-Biyçe” sözü “Rus
Prensesi” anlamına gelmektedir.
Nart kahramanlarının adlarının bir kısmı başka dillerden
girmiş olmakla birlikte, Karaçay-Malkar Türkçesinde bu
sözler başka anlamlarda kullanılmış olabilirler. Ancak
bu sözlerin etimolojisini incelediğimiz zaman bu
sözlerin anlamları ile destanlarda anlatılan
kahramanların hikayesi arasında bir uyumluluk olması
gerekir. Nart mitolojisinda anlatılan kahramanların
adlarını, başka dillerin temelinde, V.İ. Abayev [3],
B.H. Balkarov [4], M.A. Kumahov [5], A.M. Hadagatl [6]
da bu şekilde incelemişlerdir.
Dipnotlar
1. B.İ. Abayev, İstoriko-Etimologiçeskiy Slovar
Osetinskogo Yazıka, T.P.L., 1973, str, 158-159.
2. B.H. Balkarov, Adıgskie Elementı B Osetinskom
Yazıke, Nalçik, 1965, str, 55-56.
3. V.İ. Abayev, Osetinskiy Yazık i Folklor,
t.1.M-1, 1949, ego je, İstoriko-Etimologiçeskiy Slovar
Osetinskogo Yazıka, t.1, M-L., 1958, t.p.,. L., 1973.
4. B.H. Balkarov, A.g.e.
5. M.A. Kumahov, O Sootnoşenii Sosrıko i Soslan,
“Uçenıe zapiski ANİİYALİ”, t.v. “Yazıkoznanie”, Krasodar,
Maykop, 1966, str, 61-65.
6. A. M. Hadagatl, Geroiçeskiy Epos Nartı i Ego Genezis,
Maykop, 1967.
|