Her bir fert
için en önemli olan şey kendi olanak ve düşüncelerini kullanarak
yaşamın içerisinde bir yer edinmektir. Vulapeli, saygı duyduğum,
son on yıllarda kaleminin ucundan kitaplar dökülmüş olan, ünlü
öğretmen, yazmaya sevdalı VOJ Remazanıko Askerbıy bu konuda örnek
alınacak insanlar arasındadır.
Askerbıy'i
kendi doğrularını bulmak, arzularını gerçekleştirmek yönünde
verdiği çabalar yıldırmıyor, daha ateşlenmesine, daha da
hareketlenmesine sebep oluyor. Mesleği olan öğretmenliği hakkıyla
yerine getirdikten sonra, 40 yıl boyunca çerkesce ve çerkes
edebiyatı konusunda yetiştirdiği-okuttuğu hala okutmaya devam
ettiği insanlar sadece onu dinlemekle kalmıyor onun önlerine
açtığı yolda ufuktada ilerliyorlar, Askerbıy bu konuda da
başarılı. İyilikle kötülük arasında keskin bir çizgi olmamasına
rağmen iyilik ve kötülüğün ayrımını yaptırarak öğrencilerini iyi
yönde yetiştirebiliyor. Okuma-eğitimin yanısıra yaşamın
geleneklerine de onları hazırlıyor. İşte bu yüzden VOJ Askerbıy’e
okuttuğu öğrenciler, hala okutmakta oldukları kişiler, veliler,
köy sakinleri saygı gösteriyorlar.
VOJ Askerbıy
bu yoğunlukta fırsat bulduğu her an Adige Makh gazetesine de
yazılar yazmakta. Kendi seçtiği temalarda kendi bakış açısını,
sorunları irdeleyerek gazete okuyucularına iletmekte. Gözlerinin
en çok üzerinde olduğu şey ise gençler; onların yanında durarak
yaşamın büyük bir okul olduğunun bilincinde, kökünde gerçekler yer
alan yazılar, sanatsal nitelikli hikayeler şiirler, ağıtlar kaleme
alıyor. İlk kitabı 2008 yılında yayınlanan 'Guğe-Umut' isimli
kitabıdır. Bunun ardından 'Mezeğo Çeş' isimli sanatsal bir soluk
olan, şiir ve hikayelerin yer aldığı kitabı yayınlandı.
VOJ Askerbıy
ufak çocuklar içinde yazıyor. Rusça kaleme aldığı ‘’Jalost- Yufka
Yüreklilik’’' ve ‘’Se Tlıtaç'e Zeseğaş'e - Ben Saymasını
Öğreniyorum’’ isimli eserleri ufak çocuklara yöneliktir.
Eserlerinde yaşam için en önemli olan barış-huzur ve özgürlüğe
sahip olmamızı sağlayan ikinci dünya savaşı ve bu savaşın
kazanılmasında katkıları olan gazilerden çok razı olduğunu ve
barışın yerini tutacak mücevher olmadığını sergiliyor. VOJ
Askerbıy'in beşinci kitabı olan 'Geçmiş Savaşın Yankıları' isimli
eseride bu konuyu tema olarak alıyor. Kendisi savaşın zulmünü
görmedi ‘Tanrı herkesi ondan muhafaza etsin!' fakat onun
etkilerinden haberdar. Savaşın hemen ardından gelen yıllarda
doğdu. 'savaş ızdıraptır, savaş felakettir' diyen pek çok insanı
gördü. Bu konuda pek çok eser ve filmi izledi. Savaşa katılanların
anılarını defalarca dinledi. Bu eserinde konu ile alakalı
hikayeler ve piyesleri yer alıyor.
VOJ Askerbıy
yakınlarda yayınlanmış olan 'Tığuğe Ş'utleğu - Çalınmış Sevda'
isimli eserinde iyilik yapmanın ve sevdanın her insan için
değerli olduğunun altını çizerek ele aldı. Kitabın kabında ve
içerisinde bulunan eseri güzelleştiren resimleride VOJ Askerbıy'in
kendisi yaptı. Bu son kitabında 'Goşnağo'nun Sırrı', 'Gum Maste
Helme Mevzı', 'Ekşi Rüzgar', 'Iki Sevda', ' Ufak Lyuda'nın
Kavraması', 'Çalınmış Sevda' isimli hikayeleri ile bir uzun öykü
olan 'Bir Kadının Öyküsü' yer alıyor.
Kitabı
okuduğunuzda kolay ve tamamen mutlu bir yaşamın var olmadığını, en
mutlu kişilerin bile zaman zaman üzüntüleri-dertleri olduğunu
bunlar karşısında hoşgörü ve sabıra sahip olunması gerektiğini,
kendi gerçeklerinin dışına çıkmamak şaşırmamak gerektiği, attığın
taşın kim olursan ol bir gün sana geri döneceğini bilmenin
gerekliliği, herkesin yaptığı iyiliklerin karşılığını bir şekilde
bulacağı ve bu iyiliklerin insanı koruduğuna ikna eden
kurgulamalarla karşılaşıyorsunuz. Askerbiy bu eserinde yine güzel
umutlarını bizlere açtı. Ben ondan gelecekte sağlık ve esenlik
içerisinde olması, tüm iyi dileklerinin gerçekleşmesi temennisinde
bulunuyorum.
|