Yüce Tanrı insanoğlunu yarattığında onunla birlikte herkese
faydası dokunan dili de ona bahşetti. Bilginin kılavuzu, tüm
halkların bütün edinimlerini onlara pay eden yaptıkları ve
söyledikleri şeyleri birbirleri ile karıştırmadan düzenleyen şey
sözlü ve yazılı dildir.
Dilin elçisi, aracı ağız ise, benim bakış açıma göre, söz; insan
suretinde aklın ölçütüdür. Söz donanımlı bir silah gibidir
kullandığın şekilde, usulde yönlendirdiğin yönde yol alır. Söz,
yaralayıcı, ezici, cezalandırıcı, yüceltici, hatta cana can katıcı
da olabilir. Bunun yanısıra tatlı, adil, doğru, güzel sözün
üstesine çıkabilecek bir şeyde yoktur. Her türlü gönül
kırgınlığını eritip yok edebilir; 'Güzel söz yılanı deliğinden
çıkartır' demeleri yanlış değil ya...
Sıcak samimi sözler tüm gönül kırgınlıklarını,
münakaşayı-anlaşmazlıkları ortadan kaldırır. Sadece insanların
arasında değil ulusların arasında dahi barışın dostluğun
özgürlüğün kaynağında sözcükler yer alır. İşte bu yüzden kelimeler
hem çok güçlüler hem de büyük imkanlara sahipler. Çok eski
tarihlerden itibaren Adigelerde aralarında olmak üzere yer yüzünde
yaşayan halklar dile çok değer ve kıymet verirler. Büyük sözler
aklın verdiği ürünün taneleri gibidirler.
Eğer sözcükler olmasaydı, felsefe, özgün düşünceler, söylenceler,
öyküler, şarkılar bizlere nasıl ulaşırdı?
Bana göre ünlü edebiyat bilimadamı eleştirmen ÇUAMIKO Tırkubıy
yeni kitabında zamanın getirdiği devinimi ele alarak yeni dünyanın
öyküsünü, tarihi ile buluşturarak sözü tüm olan olayların en
üzerinde ele almasıda bu yüzden.
Eğer düşünecek olursanız tüm emeklerin, tüm ürünlerin, tüm
fikirlerin-düşüncelerin kökünde söz var.
ÇUAMIKO Nuh oğlu Tırkubıy; edebiyat bilimdalında profesör doktor,
Adige Devlet Üniversitesi Rus Edebiyatı Bölümü Öğretim Görevlisi.
Yapıtları 1959 yılından itibaren yayınlanmakta. 1967 yılında
poetik şiirlerinin yer aldığı 'Kayan Yıldız' isimli Adigece
kitabını yayınladı. Adigece olarak edebiyata olan bakış açısını ve
edebiyat eleştirmelerinin yer aldığı 'Yeni Yolların Denenmesi',
'İnsanlık İçin Mücadele Eden Dil' gibi eserleride basılır.
Rusça olarak 1976 yılında 'Kardeşliğin Parlayan Yıldızı', 1986
yılında Nalçik’te 'Devrin Ritmi' isimli kitapları basılır.
Tırkubıy'in bilimsel makaleleri 'Don', 'Oşhamafe', 'Naş
Sovremennik', 'Halkların Dostluğu', 'Gürcistan Edebiyatı',
'Zekoşnığ', 'Adigey Edebiyatı' isimli dergilerde de basılır.
2012 yılının sonlarında 'Değişen Evreler ve Sözün Faydası'
isimli eseri Adige Cumhuriyeti Kitap Basımevi tarafından
yayınlanır. Bu eserde bilimadamının edebi-kritik yazılarının
derlemesi yer alıyor. Bu yeni kitabında bilimadamı edebiyat
eleştirmeni ÇUAMIKO Tırkubıy ulusal konuları, 20. ve 21. yüzyılda
Adige düzyazısı ve şiirinin gelişmesi, durumu hakkındaki
tespitlerini, araştırmalarını gözler önüne seriyor. Yazar üzerinde
en çok durduğu, edebiyatta realistik yön ve sanatsallık konusunda,
edebiyatımız hakkındaki görüşlerini-tespitlerini ele alırken bazı
yazar ve şairlerimizin eserlerini de değerlendiriyor. Eserde Adige
edebiyatının gelişmesi esnasında günümüzde önem kazanan yeni
normların, kıstasların literatürümüzde yer bulduğunun altını
çiziyor. Bu bilimsel edebiyat kritikleri farklı-farklı okuyuculara
uygun şekilde olayın özünü örgüleyen dile getiren yapıya sahipler.
'Değişen Evreler ve Sözün Faydası' ÇUAMIKO Tırkubıy'in kendi
kaleme aldığı aydınlatıcı-bilgilendirici önsözle başlıyor.
Geçtiğimiz 20. yüzyılın doksanlı yıllarında gerçekleşen zamanın
devinimi, yeni dönemlerin ortaya çıkması esnasındaki fırtınalı
günlerin, sosyal-ideolojik çalkantılarının sanatsal nitelikli
literatürün prensiplerinde yaptığı değişim ve etkileri onların
adeta yeni normlar şeklinde yapılanması üzerine değinmelerde
bulunuyor. Bu eserde, tahminlerin ötesinde bu dönemin yaşamının
tüm alanlarına etkin müdahelesi, değişim idesinin özgür sözün
güçlenmesine katkısı ve tüm bunlarla bağlantılı olarak Adige
yazarlarınında yeni devrenin getirdiği esintiyi yeterince
özümsemlerini kaleme alıyor. Bu dönemin kararlı demokratizasyon
hareketleri ile şekillendiğini, devletin sıkı dişlerinin
(sansürünün) etkisinin ortadan kalktığı, sanatın özgür kılındığı
tüm bunlarınsa sanatsal üretime güç ve yeni düşün
imkanları-şekilleri sunduğunu dolayısıyla bu dönemin yapıtlarında
temasal zenginliğin ortaya çıktığını ÇUAMIKO Tırkubıy dile
getiriyor. Adige edebiyatının yeni adımlar, ilerlemeler içine
girdiğinin fakat bunun 70 yıl süren Adige edebiyatının önceki
döneminden tamemen kopuk olduğu anlamına gelmediği, sanatsal
üreticilerin, sanat emekçilerinin aynı oranlarda konuya
eğildiklerini söylemekte mümkün olmadığını ayrıca bununda
'zamanları birbirine bağlayan' zincirin halkalarında kopukluk
olmamasını sağlayan doğal gelişim olduğunu da belirtiyor.
Yazar eserin önsüzünde derin köklere sahip çok eski yüzyıllardan
kök bulan Adige ulusunun tarihinde pek çok büyük sınayıcı dönemi
aştığını ve bunun ulusa her türlü zorluğa (hem geçmişte hem
günümüzde) hazır bir durumda olmak gücünü yüreğinden alan, yaşama
sıkı sıkı bağlı bitmez-tükenmez kuvvete sahip bir şekilde
yeni umutları içselleştirmiş nitelikler kazandırdığını, bu konuda,
yazar ve şairlerin en büyük örneği oluşturduklarını, onlarında
yorulmak bilmeyen sanatsal samimiyete, kendini adamışlığa sahip
olduklarını belirtiyor.
Sözünü ettiğimiz ÇUAMIKO Tırkunbıy'in bilimsel yeni kitabı üç ana
başlık altında ortaya konulmuştur. Bu ana başlıklar 'Yaşayan
Kaynak', 'Makaleler', 'Edebi Portreler ve Esse'.
Kitabın birinci ana başlığı olan 'Yaşayan Kaynak' temasını, ufak
alt başlıklarla ele alıyor. Bunlar; Tarihsel Dünya ve Doğruya
Ulaşım, Şafağın Doğuş Habercileri, Ortadan Kaldırılması Gereken
Zorluklar, Sönmeyen Ocak Ateşi, Öykülemenin Lirik Sınırları, Zorlu
Karakterlere Yaklaşım Tarzı.....
Kitabın ikinci kısmı olan makaleler bölümünde yedi tema ele
alınmış; Kuzey Kafkasya edebiyatlarında yer alan ulusal ögeler:
Adige Nesri’nin Gelişimsel Sorunları, İnsana Yönelmiş Yol,
1960-70'lerde MEŞBAŞE İshak'ın Nesri, KOSTA Hetagurov ve Adigeler,
Birlikte Yanan Ocak Ateşinin Sıcaklığı, Yiğitlik Destanı
'Nartlar'da Nazım....
Eserin üçüncü ana başlığı 'Edebi Portreler ve Esse'lere ayrılmış.
Bunlar; ÇERAŞE Tembot Dersleri, Önümüzde Bulunan Zirveler, KOŞBAY
Pşımaf'in Nesri’ndeki Dönemeçler, Başa Geri Dönüyoruz, ÇUYEKO
Yunıs'ın Yeni Romanı Üzerine, Umut Edinimleri, KUYEKO Nalbıy'in
Kitabı Başkente Ulaştı, Aydınlık ve İyilik Örneği, GARIY
Nemçenko'nun Nesri, KUYEKO Şıhambıy'in Lirik Yaklaşımı,
Anatolıy Prenka'nın Nesri....
Yukarıda değindiğimiz gibi bilimadamı edebiyat eleştirmeni ÇUAMIKO
Tırkubıy Adige edebiyatının son yirmi yılında aldığı yeni
özellikler, ortaya kaldırdığı-değindiği yeni sorunlar, temalar,
yeni bakış açıları, düşün şekilleri üzerine bilimsel araştırma
ortaya koydu. Tırkubıy bu bağlamda aynı zamanda edebiyatımızın
daha geniş literatür alemini manevi olarakta kucaklayarak onun bir
parçası olduğunu, sadece Adige edebiyatının değil Kuzey Kafkasya
halklarının edebiyatlarınında aynı yoldaki durumlarının
edebiyatçıların yazarların Rusya’da ve hatta başka yerlerde de
değerlendirilmesini sağlamaya hizmet eden bir eser ortaya
koymuştur. Tırkubıy eserinde sanatsal yazının gücünün büyüklüğünü
izah ederken, göz önüne sererken bu alanda çalışan üretenlere
karşı saygı duymamız, değer-kıymet vermemiz hakkında bizleride
yönlendiriyor.
'Değişen Evreler ve Sözün Yararı' isimli eserin yazarı ÇUAMIKO
Tırkubıy için yeni bir eser olduğu kadar Adige ulusal bilimi
açısındanda yeni bir yapıt. İşte bu yüzden eserin hayırlı olması
ve Tırkubıy'in esenlik, sağlık içerisinde bilimsel-sanatsal
düşünceleri ile daha çok zaman ulusumuza hizmet etmesi
temennisinde bulunuyorum.
|