...................
...................
SÜRGÜN BATAKLIĞINDA

Semih Seyyid

                         
...................
...................
1
Havayı koklayarak gelen köpekler, işte nefesimin acılı sesini aldılar, ben uzun ve yorgun bırakan koşularda, sulara salan bedenimi,
                 benliğimi, bir
gizil rahip olmayı denedim,
                 sürgün bataklığında...

2

Böyle bir gizil rahip
ve bilmediği dilden bir şeyler mırıldanırken,
başkalarına anlamsız gelen ağlayışlarla,
gözpınarlarımı mermi yatağı yaparım, oysa
ardımda SS,
            ardımda köpekleri,
            dişlenerek ya da sürünerek
            ölme arası, seçimdeki şanssızlık,
            sürgün bataklığında...

3
Gözlerim çelik, mil çekilmiş huzuruma,
sarsak ve sersem beyinlerin,
emirlerini dinler burada ayaklar,
konuşmayı unuttum,
yaşamam gerekenleri,
sahi ben nereden geldim?
bir yanıltmamı Cennet,
dişlenen elma benim pazularım mı,
            yoksa kalp kaslarım mı,
içilen su niyetine,
            yoksul alınteri çalışanların,
koşuyorum saz, sis,
            puhu sesleri arasında,
ürkek, şaşkın,
            bakışlarım faltaşı,
            sürgün bataklığında...

4
kaçarken korkunç geleceğimden, düştüm kaybedilmiş geçmişe, önümde sıra sıra dağlar, başları onurlu,
            bahar mevsiminde ağlayıp,
            ak saçlı başını eteklerine dağıtan dağlar,
sevgiyle baktım tarihine, tüm hataları alçak gönüllükle kabullendim,
sonra adli, hakkı,
            hukuku, terazimde ağır bastı tarihim, tarihimi tarih yapan özgürlüğe tutkummuş, sonra ulaklar çıkardım her yana, yurt arayışında anılar, haklı çıkarttı fiilsiz faili, dağlar açıldı,
            geçit verdi set, vadi,
            perdelen çekildi ülkemin, yürek ormanında,
            zümrüt yeşile büründü dallar,
            kalem biçildi gövdesinden meşenin, kağıt biçildi,
            Hazerden mürekkep diye kan afdım,
            damarına kalemin, döküldü can buldu,
            kendi külünden bir kez daha, yarattı kendini anka,
            anladım ki düş gücüydü, çaresizlik anında zihnime koşan,
yine de mutlu rüya, sürgün bataklığında ...

5
Aklıma bir bir düşüyor, Şamil, Şamil ve nur yüzlü müritleri,
alnıma bir bir düşerken terler, korkuyor muyum bunlardan,
biraz göğsüm gerilir, güç ağına destek verir,
            gönül fabrikam, fakat,
            fakat ardımda kültüre düşman, düşmanların köpekleri,
            yasyabancı bir dünya, ilkel hareketliliğinden,
            kör geleneğinden güç alan,
            bense tek başıma, tarifsiz düşünün,
            karmaşık sözlü hatibi,
            katibi olmuşum, sonra Dağıstan üşüşüyor, görünmeyen,       bilinmeyen yanlarıma, elle tutulmayan,
            eli tutup oynatan yanıma, selam çakıyorum,
            sürgün bataklığında, itler,
            yetişmişler,
eteğimi çekiştirip duruyorlar, kemiriyorlar bacaklarımı,
            bense artık korkuyu yendim,
bekliyorum ateş basan alnıma,
Demirci Tlepş'in çekiç vurgusunu, öylece biçimlenip,
            yokoluşa, yangın yerinden halkıma,
            yeni bir yaratım, yeni bir anka
            aşılıyorum....