Ağırbaşlı, sakin insanların yıllarının verimli ve dolgun olduğunu
düşünüyorum. Bilgileri ve sabırlarını birlikte kullanıyorlar.
Yaşama telaşla karşılık vermiyor, kendilerini gereksiz zorluklara
atmıyorlar. Becerebildikleri şeylerde az değil, memuriyetin
yanısıra başka işleri de bir arada gerçekleştirebiliyorlar.
HUT Ruslan 13 Ağustos 1958 yılında Voçepşıyeli bir
çiftçi ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Üç erkek, üç de
kızkardeş oluyorlardı. Anne-babaları onlara iyi huylar, güzel
Adige adetlerini işlediler. Zaten fertleri güzelleştiren şeyler,
ulusuna ait gelenek göreneklere riayeti, insanlığı, güzel huyları
değil midir? HUT Ruslan'ın bu edinimleri elde etmesinde
ilkokuldaki öğretmeni NEHAYE Raye'nin de katkısı var.
Öğretmenlerinin yüksek sesle bağırarak konuştuğunu hiç kimse
duymamıştır. Sahip olduğu bilgiyi güzel ahlağı ile değerlendirme
yetisine sahipti.
HUT Ruslan edebiyatı çok sevmeye
başladığında köy okulunda Rusca ve Adigece okuyordu. Okulun
kütüphanesinde yığın halinde bulunan kitapları alıp okuyordu.
Yürekten severek okuduğu yazarlar ise büyük Rus şairleri Lermentov
ve Puşkin'di. Bunlarla da yetinmiyordu. Yeni başlamış genç, Adige
edebiyatına da çok meraklıydı. Yeni çıkan tüm roman, uzun öykü,
öyküleri ilgi ile hoşlanarak okuyordu.
Ruslan okulda sadece
sevdiği derste değil diğer tüm derslerde de başarılı olma inadına
sahipti, matematik, fizik ve diğer dersleri de iyiydi.
Fakat dil ve edebiyata olan ilgisi ise daha ön plandaydı. Ruslan
şiir yazmaya başladığında köy okulunda öğrenciydi. Öğretmenleri de
meslek olarak edebiyatla ilgili bir iş yapacağını düşünüyorlardı.
Fakat genç delikanlının yaşamı başka bir yöne doğru yol aldı.
Köydeki okulu bitirdiğinde Harkov Üniversitesi’ne kaydoldu. 1980
yılında muhasebecilik mesleğini elde ederek bu okuldan mezun oldu.
O tarihlerden itibarende bu mesleği gerçekleştiriyor. HUT Ruslan
20 yıl kadar Adige Devlet Tiyatrosu muhasebeciliğini yaptı,
günümüzde Mıyekuape Merkez camisinde çalışıyor. Eşi Mariyet ile
birlikte iki oğlunu yetiştiriyor. Büyüğü Timur bilgisayar
mühendisi, ufağı İse Adigey Cumhuriyet Gimnazyumu’nu iyi derece
ile bitirdikten sonra Adige Devlet Üniversitesi Ekonomi
fakültesinde eğitimine devam ediyor. Sakin, mütedeyyin anne
babanın çocukları da onları örnek almış durumdalar.
Ruslan'ın yazın hayatının belirginleşmeye başladığı dönem
Mıyekuape'ye taşındığı 1986 yılı ardı. Bundan öncede şiirleri
rayon ve cumhuriyet gazetelerinde yayınlanıyor Radyolarda
okunuyordu, fakat bunlar sayıca çok değillerdi. Sahip olduğu
yetenek Hut Ruslan'ı rahat bırakmıyordu. O dönemlerde fırsat
bulduğu her an yazmaya kendisini vermeye başladı. 90'lı yıllarda
Hut'un öyküleri, şiirleri povestleri peşpeşe yayınlanmaya başladı.
Eserlerinde milli kaygılar , ahlak ve çalışma üzerine temalar ön
plana çıkıyordu. Şiirlerinde Adigey'in güzelliği-güzellikleri,
candan sevdiği köyü, yaşamı iki elleri ile güzelleştiren
emekçiler, ikinci dünya savaşı ve onun yaşamda bıraktığı izleri
ele alıyor. Ruslan'ın en çok hayret ettiği şeylerden birisi ise
yazmadığı zamanlarda büyük bir eksiklik hissetmesi, gönlünde bir
huzursuzluğun bulunmasıydı, bu yüzden sanatı çalışmları onun için
adeta gönül rahatlığına, huzura vesile olan bir şey.
HUT
Ruslan'ın yazı ve şiirlerinin kökünde ne var, diye bir soru
soracak olursak, verilebilecek cevap sadece şu olurdu; kendisini
çevreleyen yaşam ve insanlar. Ruslan için gördükleri, duydukları
işittikleri anlam taşıyor. Adige Devlet Tiyatrosu’nda çalıştığı
dönemlerde iki piyes yazmıştı, bunlardan bir tanesi devletçe oyun
programına alınmış, tiyatro repertuarına alınmıştı fakat oyun
sahnelenmeden önce piyeste rol alan dört tiyatrocudan birisi vefat
edince sahnelenmemişti.
Ruslan'ın öykülerinde Adige
yaşantısı, veliler ile çocukları arasındaki ilişki, gençlere dair
konular ele alınıyor. Temiz, duru bir Adigece ile yazılmışlar,
süjeler, kahramanlar doyurucu niteliklerde ele alınmışlar. Ruslan
şiir konusunda da yetkin. Yetişkinlere yönelik eserleri kadar ufak
çocuklara yönelikte eserleri var.
HUT Ruslan'ın hep göz
önüne aldığı şey ufak çocuklar. Ruslan’ın şiirlerinde ufak
çocuklarla biraz daha büyük çocukların psikolojilerini çok iyi
kavrıyor olmasının izlerini görüyoruz. Onlar, canlı soluk alan
eserler. Adigeler ‘’КIалэр зэрэбгъас - Çocuk yetiştirdiğin
gibidir’’ diyorlar. Hut'un eserleride işte Adigelerin bu bakış
açılarının iyi bir yansımasını ihtiva ediyorlar. Çocuklara iyi
huyları aşılayıcı şekilde şiirler yazıyor.
Gazetemiz
okuyucularının dikkatini çekmek istediğim şeylerden birisi ise bu
günlerde HUT Ruslan'ın 55. yaşına girmiş olması bununla birlikte
muhasebecilik mesleğinin yanısıra 20 yıllık bir edebiyat
çalışmasının da olduğu. Kendisi için adeta bir gönül huzuru,
rahatlamasına kaynak olan yazıları ile Adigece’yi zenginleştiren
ona yeni soluklar katan eserleri ile milli düşün tarzına olan
katkılarıda dikkatimiz çekiyor.
Ruslan’ın hem geçindiği
mesleği hem de Adige edebiyatı alanında daha pek çok başarıya
ulaşacağı, eserlerini derleyip kitap halinde yayınlayacağı uzun,
sağlı ve esenlik içerisinde bir yaşama sahip olması temennisinde
bulunuyoruz.
|