Çerkesler, Kafkasya'nın verimli
vadilerinde ve sık ormanlarında, "kendi
kararlarını kendileri alan (1)
(Zi wınafe zışıj) site
devletleri halinde mutlu ve uygar bir yaşam
sürerken, Çar Korkunç İvan'ın sıcak denizlere
inerek dünyaya egemen olma idealinin Rus
devlet politikasına dönüşmesiyle, yüzyıllar
sürecek bir musibetle karşı karşıya
kalakaldılar.
Belli aralıklarla dört yüzyıla
yakın bir süre devam eden Rus saldırıları,
Çerkes site devletleri arasında daha geniş
siyasi birlikler oluşturma gereği doğurmuştur.
"Komşu kabileler ile
ilişkilerini kardeşlik ve akrabalık zemininde
yürütmekte olan Adigelerin dönem dönem siyasi
birlik denemeleri de olmuştur." (2)
Pşı Yinal'in Batı Kafkasya'yı,
İmam Mansur'un ve daha sonra onun izini
sürdüren İmam Şamil'in tüm Kafkasya'yı
birleştirme çabaları, Çerkesya'da 1830'larda
ve 1860'ların başında görülen birlik
girişimleri, 11 Mayıs 1918'de kurulan ve
düvel-i muazzamca (büyük devletler) tanınan
Kuzey Kafkas Cumhuriyeti, Sovyetler
Birliği'nin dağılışının ardından kurulan KHK
(Kafkas Halkları Konfederasyonu), Cowhar
Dudi'nin Kafkas Evi projesi; Kafkasya'da işgal
dönemindeki siyasi birlik girişimleri söz
konusu edilince akla ilk gelen örnekler olarak
söylenebilir.
Biz bu kısa makalede, hak
ettiği ilgiye mazhar olamadığını düşündüğümüz
önemli bir siyasi girişimden sözetmek, Batı
Kafkasya'da 13 Haziran 1861 tarihinde kuruluşu
ilan edilen Çerkes Devleti'ni gündeme getirmek
ve araştırmacıların dikkatlerini bu noktaya
çekmek istiyoruz.
Çok eski zamanlardan beri var
olan ve Rus işgali döneminde direnişin temel
dinamiklerinden birini oluşturan "Xase"ler
(meclis) işlevsiz hale getirilmek isteniyordu.
"...Rusya batı bölümündeki halk meclislerini
dağıtmaya, kabile reislerine armağanlar
göndermeye başladı. Abzekh 'Pşı'sı* 1828'de
kendisine yapılan barış önerisini meclise
sundu ve Shapsughya'da toplanan meclis, uzun
tartışmalardan sonra, bölgenin durumuna,
Rusların düşmanlığına ve Edirne Antlaşması'nın
geçersiz olduğuna ilişkin şu bildirgeyi tüm
dünyaya deklare etme kararı aldı:
"Ruslarla barışa bile
yanaşmayan Kafkasya'nın sakinleri nasıl olur
da onların uyruğu sayılabilir!". (3)
1859'dan sonra batıda Rus
baskısının iyice şiddetlenmesi üzerine Wubıh,
Abzegh ve Shapsugh önderleri 1861'de bir genel
kongre topladı. Yeni bir meclis seçen bu
kongre şu kararları aldı:
Madde 1
Son gelişmeler Avrupa
ülkelerine duyurulacaktır.
Madde 2
a)
13 Haziran 1861 Çerkeslerin bağımsızlığını
ilan ettiği gündür.
b)
Tüm Çerkesleri temsil eden Ulusal Meclis
seçilmiştir.
c)
Birlik, gerekirse kuvvet kullanarak
sağlanacaktır.
d)
Bağımsız Çerkes Devleti Meclisi'ne gizli oyla
15 üye seçilmiştir.
Madde 3
Meclis kararıyla ülke 12
eyalete bölünmüş ve her birine kadı, müftü,
muhtar ve emniyet amiri atanmıştır.
Madde 4
Meclis kararları bu temsilciler
tarafından uygulanacak ve vergileri bunlar
toplayacaktır. Her yüz haneye beş süvarinin
gideri yüklenmiştir. Toplanan vergiler hür
Kafkasya'nın temsilcileri eliyle ülke işleri
için en iyi şekilde harcanacaktır." (4)
Kafkas tarihi alanında Türk
dilinde kaleme alınan en geçerli yapıt olma
özelliğini koruyan yapıtında Berkok Paşa, bu
önemli olayı -ileride daha detaylı ele almak
düşüncesiyle olmalı- kısaca ve yüzeysel olarak
geçmiştir:
"... Garbi Kafkasya'da büyük
bir heyecan ve endişe oluşmuş, Rusların
girişimlerine karşı bir önlem bulmak için,
genel meclis toplanmış, mecliste, Londra,
Paris ve İstanbul'a delegeler göndermeye karar
verilmiş ve delegelerde yola çıkmıştı. Aynı
zamanda İstanbul'a Dağıstan'dan altı kişilik
bir delegeler heyeti gelmişti. Bu biçimde
İstanbul'da bütün Kafkasya'yı temsil eden bir
delege grubu toplanmış oluyordu. Kafkaslıların
bu girişimleri dışarda çok güçlü bir siyasi
çalışmanın canlanmasına ve gelişmesine neden
olmuştu." (5)
Olayı Bir Başka Kaynaktan
Dinleyelim
"1861 yılında Kuzeybatı
Kafkasya'da bir devlet kurulmak istenmiştir.
19.yüzyılda burada demokrasi uygulayan Wubıh,
Abzegh ve Shapsughlar vardı. Savaş nedeniyle
iç anlaşmazlıkları sonuçlandırıp birlik
kurarak düşmana karşı koymaya başladılar.
Ruslara ait dört kaleyi ele geçirdiler. Bu
olay nedeniyle birliktelikleri güçlendi.
Muhammed Emin ile Şamil'in bu birliktelikte
büyük rolü oldu. Halkın içindeki statü
sahipleri bu birlikteliği hoş karşılamıyordu.
1859'da Şamil yenilep olup Muhammed Emin de
esir alınınca, birliği eski statü sahibi
muhalifler destekler oldu... 1861'de Wubıh,
Abzegh ve Shapsughlar "Meclis" kurdu.
15 kişilik bir heyet seçildi.
Bir Wubıh olan thamade (Başkan) Hacı Giranduk
Berzeg¨, meclis kararı aldı, ülkeyi 12 eyalete
ayırdı. Eyaletlerin de kendi meclisleri vardı.
Gelişmelerden Rusya, Türkiye, Fransa ve
İngiltere haberdar edildi.(6)
"Rusya haber alınca meclisi
çalıştırmadı. 1864 göçüyle Türkiye bölgeden
insanları götürünce bu devlet son bulmuş oldu.
Girişim yerinde ve zamanındaydı, ancak kendi
reisleri tarafından satıldılar." (7) Bu üslup,
bir Sovyet dönemi yazarı için
yadırganmayabilir. 13 Haziran 1861 tarihinde
kurulan Çerkes Devleti'ni çalıştırmayan,
halkını topluca katliama ve sürgüne tabi
tutarak bu devleti yıkan bizzat Rusya
olmuştur.
13 Haziran 1861'de Batı
Kafkasya'da kurulan bağımsız Çerkes
Devleti'nin hakkıyla araştırılarak üzeri
küllenen tarihi gerçeklerin gün yüzüne
çıkarılması umuduyla...'
Dipnotlar:
1)
Naroçnitskiy, A. L. vd., İstoriya Narodov
Severnogo Kavkaza, 2 c., "Nauka", Moskova
1988, c. 1, s. 236.
2)
Bkz.; Zamihov, K.
F., Adıgu: Vehi İstorii, Nalçik 1994, ilk
bölüm.(*) Pşı; Feodal dönemde Adıge toplumunda
genellikle
kabile reisi olan beylere verilen ad.
3)
Spencer, E., Travels in the Circassia'dan
naklen; Berzec, Tehcîru'ş - Şerâkise,
(Arapçaya çev. İsamu'l - Hasen), Amman 1986,
s. 68.
4)
Vesâiku Lecneti'l
- Âsâri'l-Kafkâsiyye, c. 12, s. 618'den
naklen; Berzec, a.g.e., s. 77-78.
5)
Berkok, İ.,
Tarihte Kafkasya, İstanbul 1958, s. 518. ¨
Devleti gibi kendisi de gizli kalmış (daha
doğrusu bırakılmış) bu ulu lider hakkında da
detaylı araştırmalar yapılması gerekir. Bir
başlangıç olarak bkz. Abrek Tugan, 'Son Ubıh'
Masalı ve Hacı Giranduk Berzeg Gerçeği,
Kafkasya Gerçeği, sayı: 2, Samsun, Ekim 1990,
s. 14-18.
6)
Lavrov, L. İ.,
Kratkoye Soderjaniye Dokladov Seredniaziyatsko
Kavkazskih Çteni, Nauka, Leningrad 1980, s. 19
7)
A.g.e, s. 20.
|