30 Temmuz 2010

CircassianCenter / Haber Merkezi

 

Hibla Gerzmava

Klasik Müzik Festivali Suhum’da start aldı

Abhazya’nın Başşehri Suhum’da 27 Temmuz günü her yaz düzenlenen “Hibla Gerzmava Klasik Müzik Festivali” başladı.

Festival her sene, Abhazya Halk Sanatçısı ve Rusya Federasyonu Klasik Sanat Müziği Sanatçısı Hibla Gerzmava’nın tanınmış meslektaşlarını ülkesine davet etmesiyle gerçekleşiyor. Bu yıl ki festivale ünlü şef Feliks Korobov yönetiminde Moskova P. İ. çayakovskiy Devlet Konservatuarı Orkestrası davet edildi.

Klasik Müzik Festivali’nin ilk gününde Suhum R. Gumba’nın ismini taşıyan Devlet Flarmonisi’nde Hibla Gerzmava ile birlikte Abhazya’nın genç sanatçıları Alhas ve Ekaterina Ferzba, Astamur Kvitsinia, Nana Çerkesiya , Kristina Eşba, Astanda Bagateliya, Sofiya Narmaniya sahne aldı.

Konserin sunuculuğunu yapan, Rusya Federasyonu tanınmış müzik bilimci, edebiyatçı ve TV. sunucusu Svyatoslav Belza, ‘Hibla’nın genç sesleri davet ederek yapmak istediği şeyi şimdi anlıyorum. Bu kadar yetenekli gençlerin yetiştiği bir zamanda Suhum’da opera tiyatrosu açmanın tam zamanıdır’, yorumunda bulundu.

“Hibla Gerzmava Davet Ediyor...” Klasik Müzik Festivali 31 Temmuz Cumartesi gününe kadar sürecek.

27 Temmuz’da ki festival programı içerisinde Pitsunda’da da klasik müzik resitali verildi.

29 Temmuz günü, “Helikon Opera” Suhum Flarmonisi'nde “Yaşasın Opera” adı altında konser verecek.
 

Pierre Morel

Cenevre İstikrar ve Güvenlik Görüşmeleri katılımcıları bundan sonraki görüşmelerde de yer alacaklarını bildirdi

Güney Kafkasya’da güvenliğin ve İstikrarın sağlanması amacı ile BM, AB ve AGİT Eş Başkanlığında Abhazya Cumhuriyeti, Gürcistan, Rusya Federasyonu, ABD ve Güney Osetya’nın katılımları ile 27 Temmuz’da Cenevre’de yapılan 12. Tur görüşmelerine Rusya Federasyonu Heyeti Başkanı olarak katılan Aleksey Dvinyanin, ITAR-TASS Haber Ajansı’na yorumda bulundu. “Gürcistan Heyeti’nin BM Genel kurulunda Abhazya ve Güney Osetya’ya insanların yerleştirilmesi ve göçmenlerin sorunları ile ilgili olarak Taslak kararının görüşülmesi önerisine Rusya tarafı olarak karşı çıktık” dedi.

Aleksei Dvinyanin, ‘Görüşmeler, geleneksel olarak güvenliğin ve insani ilişkilerin sağlanması için oluşturulan iki çalışma gurubunun yürütülmesi biçiminde sürdürüldü. Ancak 16 Temmuz’da alınan BM Karar taslağının görüşülme önerisi toplantıya gölge düşürmüştür. Bu karar tasarısının tamamı ile Cenevre’de yapılan insani konularda yapılan çalışma gurubu toplantılarının etkisini zayıflatan bir karar olduğuna inanıyorum. Düşünceme göre, belge aslında Cenevre’de yapılan insani konular görüşmelerinin bir dağıtılmasını sağlamak isteyen bir dublajı niteliğinde bulunuyor. Bu durumda Abhazya ve Güney Osetya taraflarının da BM’de yapılacak insani konular ile ilgili görüşmelere katılmaları için davet edilmesi gerekir’, dedi.

AB Temsilcisi Pierre Morel, ‘Böyle bir karar alma girişimi il kez ve yeni yapılan bir çalışma değildir. Geçtiğimiz yıl Eylül ayında BM Genel Kurulu’nun Cenevre’de yapılan toplantısında da benzer farklı konular ile ilgili olarak karar tasarısı kabul edilmiştir, ancak Cenevre’de ki görüşmeler sürdürülmüştür’, diye belirtti.

Aleksei Dvinyanin, ‘Görüşmelerde taraflar, genel olarak saldırgan söylemlerden kaçındılar ve katılımcılar birbirlerine saygılı davrandılar’, diye vurguladı.

Abhazya Cumhuriyeti Devlet Başkanı Sergey BAGAPŞ, tarafından Suhum’da yapılan açıklamada "Cenevre Eş Başkanlarının tarafsızlığını yitirmesi nedeni ile Abhazya tarafı olarak 12. Tur görüşmelerine katılmayı askıya aldık” dedi. Sonuç olarak Abhazya Tarafı görüşmeleri, düşük düzeyde delege katılımı ile sürdürme kararı aldı. Rusya federasyonu dışişleri bakan Yardımcısı Grigory Karasin’de görüşmelere katılmadı.

Aleksei Dvinyanin, ‘Tüm katılımcılar, Abhazya tarafının görüşmelere katılma kararını almasından dolayı iyi niyetlerini belirttiler. Eğer tersi olmuş olsa idi, Cenevre görüşmelerinin dış olaylar ve bu türden gelişmelerin Gürcistan tarafından verilen kararların tartışıldığı bir ortam olduğu biçimde olumsuz etki yaratmış olurdu ve umudu azaltırdı’, dedi

BM Temsilcisi Anti Turunen ‘Bu gelişmeler, bize görüşmelerin sürdürülmesi konusunda siyasi bir irade sağlamış oldu’, diye belirtirken AB Temsilcisi Pierre Morel, ‘Gelişme sürüyor, bizler adım, adım çalışarak önemli sorunları ele alarak ileriye doğru yürüyoruz’, şeklinde konuştu.

Ortak Başkanlar, ‘Görüşmeler için sonuç olarak, sorunlu bölgelerde hareket rahatlığının karşılıklı anlaşmaya varılmasına bağlı olduğu kararına varıldı. Bir sonraki raund da sorunların çözümü için aşamalı çalışma gibi bir kavramında hareket edilmesini öneriyoruz’, diye belirttiler.

Cenevre görüşmelerinin on üçüncü raundunun 14 Ekimde yapılacağı bildirildi.
 
 
ABD takas edilen Rus casusların fotograflarını yayınladı

ABD'de faaliyette bulunan Rus casusları dünya kamuoyunun gündeminden düşmüyor. Olaylı yakalama ve Soğuk Savaş yıllarını aratmayan takasdan sonra şimdi de Washington Rus casusların fotograflarını yayınladı. Rus casuslara sahip çıkan Başbakan Vladimir Putin, casuslarla Moskova'da bir araya geldiğini ve vatanseverlik şarkıları söylediklerini açıklamıştı. Ajanlara parlak bir gelecek vaat eden Putin, uygun görevlerde istihdam edileceklerini açıklamıştı.
 
 
AB dışarıdan para yardımı almaya devam ediyor

Yoksul ülkelere yardımlarıyla öne çıkan Avrupa Birliği, İsviçre'nin ardından Norveç'ten de yardım almaya hazırlanıyor.

AB üyesi olmamalarına rağmen Avrupa Ekonomik Alanı'na dahil olarak Avrupa ortak pazarının parçası olan Norveç, İzlanda ve Liechtenstein, AB'nin doğu ve güneydeki gelir düzeyi göreceli olarak düşük üyelerine 2014 yılına kadar 1,79 milyar Euro hibe vereceğini açıkladı.

2004 yılından sonra AB üyesi olan 12 yeni üyeyle Yunanistan, İspanya ve Portekiz'in sosyal ve ekonomik kalkındırılması amaçlı projelerde kullanılacak kaynağın yüzde 97'sini Norveç karşılayacak.

AB üyesi olmamasına rağmen Avrupa tek pazarına erişim karşılığında AB'ye yardımda bulunan üç ülkenin dağıtacağı 1,79 milyar Euro'dan en büyük payı, 578,1 milyon Euro'yla Polonya ve 306 milyon Euro'yla Romanya alacak.

AB'nin en önemli ticari ortaklarından İsviçre de Avrupa Ekonomik Alanı'na dahil olmamasına rağmen ikili anlaşmalarla Avrupa tek pazarına erişim karşılığında 12 yeni AB üyesine 5 yılda 1 milyar 257 milyon İsviçre Frangı mali yardımda bulunma kararı almıştı.
 

 

Moskova-Bakü hattında S-300 bilmecesi

Vedomosti gazetesinin Azerbaycan'a 300 milyon Dolarlık iki adet S-300 füze savunma sistemi sattığı ile ilgili haberi, Rus silah ihraç şirketi Rosoboronexport tarafından yalanlandı. Ria Novosti'nin haberine göre şirketten yapılan açıklamada, "Rusya ve Azerbaycan arasında S-300 füze savunma sistemlerinin satışı ile ilgili herhangi bir diyalog kurulmamıştır" ifadesi yer aldı.

Vedomosti gazetesi, Rusya ile Azerbaycan arasında S-300 satışı ile ilgili anlaşmanın sağlandığını kaydederek, yetkililerin görüşlerine baş vurmuştu. Gazeteye açıklamada bulunan Rusya askeri yetkili, Azerbaycan'ın İran'da durumun kötüye gitmesi endişesi ile hava sahasını güçlendirmek istediğini kaydetmişi. Yetkili bölgede Ermenistan ve Azerbaycan dengelerinin bu satıştan etkilenmeyeceğini de savunmuştu. Petrol zengini Bakü, Yukarı Karabağ'da işgali sona erdirmek için barış görüşmelerinin tıkanması durumunda muhtemel bir savaş için de askeri gücünü artırıyor. 1994'de imzalanan ateşkesden bu yana taraflar henüz uzlaşı sağlayabilmiş değil.

Rusya'nın askeri üslerinin bulunduğu Ermenistan, Kafkaslarda stratejik ortak olmaya devam ediyor. Ancak Hazar Denizi enerji kaynaklarının bulunduğu bölgeye batının nüfuzunu engellemek isteyen Moskova, her zaman Azerbaycan'la da ilişkileri geliştirmekten yana. Azerbaycan Savunma Bakanlığı sözcüsü satışla ilgili herhangi bir açıklamada bulunmazken, Azerbaycan ordusunun güçlenmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini söylemekle yetindi.

Rus uzmanlar Bakü'nün modernizasyon çalışmalarını aktif bir şekilde sürdürdüğünü, Moskova'nın bu satışı gerçekleştirmemesi durumunda, İsrail ve Güney Afrika'nın bu sistemleri satabileceğini de savunuyor.

Daha önce Belarus ve Kazakistan'a da çok düşük fiyatlardan S-300 füzeleri satan Moskova, Çin, Cezayir ve daha bir çok ülkeye bu sistemlerin satışını gerçekleştiriyor. Rusya son olarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden yaptırım kararı çıkan Tahran'a S-300 füze savunma sistemleri ile ilgili satışı askıya almıştı. İsrail ve batılı ülkelerin tepkisini dikkate alan Moskova, satış anlaşması yapılmasına rağmen S-300'lerin Tahran'a sevkıyatını gerçekleştirmedi. Nükleer programı nedeni ile eleştirilen İran'ın bu sisteme sahip olmasının ardından, tesislere yönelik herhangi bir operasyon olanaksız hale geliyor.
 

Yuri Çayka

Kremlin'de yolsuzluk iddialarına Medvedev el koydu

Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev, Rusya Başsavcısı Yuri Çayka'dan Kremlin İdari İşler'in 2014 Soçi Olimpiyatı inşaatları ile ilgili karıştığı yolsuzluğu incelemesini istedi.

Rusya'da üç günde bir yayımlanan muhalif 'Novaya Gazeta' gazete ilginç bir rüşvet skandalının ortaya çıkarılmasında rol oynadı. Gazetede geçen ay yayınlanan 'Kremlin'den üst yetkiliye nasıl rüşvet verdim' adlı makalede ihalelerde işleyen rüşvet çarkını ortaya koyuyordu. Gazete, Medvedev'in makalenin üzerine el yazısı ile “Y. Çayka'ya, inceleyin ve bilgi verin” ifadesini yazdığı fotografı yayınlayarak, olayın incelemeye alındığını okurları ile paylaştı.

Temmuz'un başında 'Moskonversprom' şirketi Başkanı Valeriy Morozov ingiliz The Sunday Times ve Rusya'nın muhalif Novaya Gazeta gazetesine bir yıl önce gerçekleşen olayı anlatan bir makale yazdı. Makalede Morozov, Kremlin İdari İşler'in Soçi 2014 Olimpiyatı kapsamında Soçi'de bulunan 'Primorskiy' dinlenme tesislerinin restorasyonu için düzenlediği ihaleyi kazandığını belirtti. Ancak ardından Kremlin İdari İşler'de görevli bir üst düzey yetkili Morozov'dan ihalenin gerçekleşmesi için yüzde 12'si kadar rüşvet istedi. Morozov bu üst düzey yetkilinin Kremlin İdari İşler İnşaat Birimi Müdür Yardımcısı Vladimir Leşevski olduğunu açıkladı.

Morozov, Leşevski'nin teklifini kabul etti. Ancak Leşevski sorunların böylelikle bitmeyeceğini belirtmesi üzerine Morozov, polise başvurmayı karar verdi. Morozov'un anlattıklarına göre polis gizli kamera ve ses kaydı bile gerçekleştirdi. Kayıt esnasında Leşevski'nin Morozov'dan rüşvetin son kısmını aldığı görülüyor. Ancak polisler ellerinde karar olmaması gerekçesiyle Leşevski'yi tutuklamayı reddetti.

Bunun üzerine Morozov Dmitri Medvedev'e olayı izah eden şikayet mektubu yazdı. Medvedev Başsavcılığa incelemelerin yapılmasını emretti. Başsavcılık şikayetin kısmen haklı olduğunu ifade ederek belgeleri Savcılığa gönderdi.

Fakat bu olayın ardından tam bir yıl geçmesine rağmen davanın başlaması ile ilgili hiç bir bilginin gelmemesi Morozov'u The Sunday Times ve Novaya Gazeta'ya makale yazmaya itti.
 
 
100 milyon Facebook kullanıcısının kişisel bilgileri internette

Popüler sosyal paylaşım sitesi Facebook'un 100 milyon kullanıcısının kişisel bilgileri bir internet güvenlik uzmanı tarafından internette yayımlandı.

Kullanıcıların kişisel ayarlarınca gizli tutulmayan verileri toplamak için Facebook profillerini özel bir programla tarayan Ron Bowes, mahremiyet konusuna dikkati çekmek için verileri yayımladığını söyledi.

İnternette "torrent" olarak indirilebilir dosya şeklinde yayımlanan 100 milyon Facebook kullanıcısının bulunduğu liste, her aranılabilir kullanıcının profilini, ismini ve kendine özgü kimliğini sağlıyor.

Dosya internette hızla yayılırken, Facebook'tan yapılan açıklamada, bilgilerin zaten herkese açık, gizli olmayan veriler olduğu savunması yapıldı.

Dünyanın en büyük dosya paylaşım sitesi Pirate Bay'de, kullanıcı listesi hızla dağıtılıp, indirilirdi. "Lusifer69" isimli bir kullanıcı, listeyi, "Harika ve biraz korkutucu" diye niteledi.
 
 
Putin'den 29 milyar Dolar'lık dev özelleştirme paketine onay

Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in başkanlığında toplanan hükümet 11 dev Rus şirketinin belirli oranlardaki hisselerinin satışı ile ilgili paketi onayladı. Moskova, 2011-2013 yıllarında gerçekleştirilecek özelleştirmeden toplam 29 milyar Dolar'lık gelir bekliyor. Gelirler ekonomik kriz nedeni ile açık veren bütçenin desteklenmesinde ve ekonomik modernizasyon programlarında değerlendirilecek.

Rusya Ekonomi Bakanlığı'ndan Aleksey Uvarov Ria Novosti'ye verdiği bilgide paketin onaylandığını kaydederek, listede Transneft, Sovcomflot, Rosneft, Sberbank, VTB, Rosagroleasing, Federal Enerji Şirketi, Rusya Tarım Bankası, RusHydro, Rosspirtprom ve Birleşik Tarım Şirketi'nin olduğu bilgisini verdi. Trenyollarında reform çalışması nedeni ile RZhD'nin özelleştirme paketi dışında tutulduğunu kaydeden Uvarov, Mortgage Ajansı'nın da özelleştirilmesinin sosyal nedenlerle uygun görülmediğini kaydetti.

Rusya Maliye Bakanlığı'ndan bir kaynak daha önce basına yaptığı değerlendirmede, petrol ulaşım hatlarında tekel olan Transneft'in yüzde 27,1'lik hissesinin, Rusya'nın dev petrol şirketi Rosneft'in yüzde 24,16'lık hissesinin ve Rusya'nın en büyük ikinci bankası VTB'nin yüzde 24,5'lik hissesinin satılacağını belirtmişti. Rusya'nın en büyük bankası Sberbank'ın yüzde 9,3'ünün özelleştirilmesinin planlandığını duyurmuştu. Özelleştirme kapsamında düşünülen diğer şirketlerden elektrik dağıtım şirketi FSK'nın yüzde 28,11'i ve hidroelektrik santral şirketi RusHydro'nun yüzde 9,38'inin satışı hedefleniyor.

Özelleştirme serbest piyasa şartlarında yapılacak

Görüşmede Putin, 2010 yılı bütçe açığının gayri safi milli hasılanın yüzde 5'ine denk geldiğini ve 2011'de de bu rakamın yüzde 3,6 olarak gerçekleşeceğini söyledi. Ekonomik kriz nedeni ile vergi gelirlerinin azaldığına ve ekonomiye sağlanan destek nedeni ile de giderlerin arttığına değinen Putin, yüksek teknoloji, askeri modernizasyon, sağlık, emekli ve diğer sosyal giderler için de önemli artışların planlandığını da hatırlattı. Putinn'in konuşmasının ardından özelleştirme paketini değerlendiren bakanlar çalışmayı olumlu buldu. Paketin Eylül ayında parlamentoya sunulmasının ardından ihale aşamasına geçilmesi planlanıyor.

Özelleştirme paketi ile ilgili basına açıklamada bulunan Maliye Bakanı Aleksey Kudrin, bütçe açığının kapatılmasının hedeflendiğini, şirketlerde devletin kontrolünün büyük hissedar olarak devam edeceğini vurguladı. Özelleştirmenin açık ve serbest piyasa şartlarında olacağını kaydeden Bakan, "Birinin birilerine yapay bir şekilde düşük fiyatlarla bir şey satması gibi bir durum söz konusu olmayacak" garantisi verdi. Kudrin şirket ismi vermezken 2011'de satışlardan 10 milyar Dolar beklediklerini kaydetti. 2013'e kadar sürmesi beklenen özelleştirmelerde ise toplam beklenen rakam 29 milyar Dolar.

2012'de başkanlık seçimlerine hazırlanan Rusya için bütçe açığının kapatılmasında önemli bir katkı sağlayacak özelleştirme paketi, Sovyet sonrası dev özelleştirmelerin yapıldığı Boris Yeltsin döneminden sonra en büyük ikinci satış olarak değerlendiriliyor.