28 Eylül 2010

CircassianCenter / Haber Merkezi
 

Mihail Saakaşvili
Saakaşvili: "Rusya ile ön koşulsuz diyaloğa hazırız"

Gürcistan Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili, Gürcistan ile Rusya arasındaki sorunun çözüme kavuşturulması için Rusya ile ön koşulsuz diyaloga hazır olduklarını bildirdi.


Gürcü GHN ajansına göre, El Cezire televizyon kanalına demeç veren Saakaşvili, Rusya'nın, Gürcistan topraklarının yüzde 20'sini işgal ettiğini belirterek, Rusya'yı ''çeşitli etnik gruplara mensup yarım milyon insanı kendi evine dönmeye izin vermeyen bir devlet olarak'' nitelendirdi.

Rusya'nın demokratik yollarla seçilen bugünkü Gürcistan hükümetiyle diyalog kurmak istemediğini de ifade eden Saakaşvili, ''Ancak tüm bunlara rağmen, işgal edilmiş bir devlet olan bizler, ön koşulsuz ve istenilen her yerde Rusya ile diyaloga ve öncelikli konuları ele almaya hazır olduğumuzu dile getiriyoruz'' dedi. (AA)
 
Rusya ve Çin imzaları attı, ‘stratejik ortaklık’ pekişti

Rusya ve Çin, enerji işbirliği desteklemek için çeşitli anlaşmalara imzaladı.

Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev'in Pekin ziyareti sırasında kömür, doğal gaz, nükleer enerji ve yenilenebilir enerji alanında işbirliği anlaşmaları imzalanırken, anlaşmaların toplam değerine ilişkin bilgi verilmedi.

Rusya Başbakan Yardımcısı İgor Seçin, Pekin'de gazetecilere yaptığı açıklamada, Rus yetkililerin, 2015 yılında başlamak üzere Çin'e doğalgaz tedariki konusunda Çinli yetkililerle görüşmeler yaptığını söyledi.

''Rusya, Çin'in doğal gaz talebinin tamamını karşılamaya hazır'' diyen Seçin, Çin ile doğalgaz arzı konusundaki görüşmelerin iyi gitmesi halinde Rusya'nın, gelecek yılın ortasına kadar ticari anlaşmaları imzalayabileceğini ifade etti.

Rusya Enerji Bakanı Sergey Şmatko da ''fiyat hariç doğalgaz tedarikinin koşulları konusunda anlaşma sağlandığını'' belirtti.

Dünyanın en büyük enerji üreticisi Rusya, petrol ve doğalgaz piyasasında en büyük ihracatını Avrupa'ya yaparken, dünyanın en büyük enerji tüketicisi Çin ve Rusya, enerji kaynaklarını ve piyasalarını çeşitlendirmeye çalışıyor.

Rusya, geçen ay sonunda Sibirya'nın doğusundan Çin'e bağlanan 1000 kilometre uzunluğundaki ham petrol boru hattının kendi bölümünü açmıştı. Bu boru hattı, Rusya'nın petrol yataklarını Çin'in kuzeydoğusundaki önemli petrol üretim merkezi Daqing'e bağlıyor. Bu arada, Çin Devlet Başkanı Hu Jintao ile biraraya gelen Rusya Devlet Başkanı Medvedev, ''İki ülke arasındaki ilişkinin tamamıyla Rus ve Çin halklarının çıkarına olduğuna inanıyorum'' dedi.

Hu da iki ülke arasındaki ortaklıkta ''yeni dönemi'' överek, ''İki taraf da Çin ve Rusya arasındaki mevcut işbirliğinin yeni başlama noktasına dayandığına inanıyor'' diye konuştu. (AA)
 
 
16 ton defne yaprağı Türkiye’ye geri gönderildi

Türkiye’den Rusya’ya getirilen 16 ton defne yaprağı geri gönderildi. Rus yetkililer, Türk ürününde karantina belgesinin olmadığını gerekçe gösteriyor.

Rusya’nın güneyindeki Krosnodar bölgesinde Bitki Koruma ve Karantina Koruma Federal Kurumu (Rosselhoznadzor) yetkilileri, Türkiye’den getirilen 16 ton defne yaprağına el koyarak inceleme yaptı. Ürünün “OOO TekYugTransKontak” şirketine ait olduğu tespit edildi.

Rosselhoznadzor yetkilileri, defne yaprağının Türkiye’den Rusya’nın Karadeniz kıyısı Novorossiysk limanına getirildiğini, daha sonra da Saratov kentine götürülmek üzere yola çıktığını belirtti.

Yapılan araştırmada, ürün üzerinde karantina belgesi olmadığı da ortaya çıktı. Bunu gerekçe gösteren Rosselhoznadzor, 16 ton defne yaprağının Türkiye’ye geri gönderilmesine karar verdi. (RR)
 
 
Dünya Santranç Şampiyonası’na rekor katılım: 144 ülkeden bin 300 oyuncu

Rusya'nın Hantı-Mansiysk kentinde düzenlenen 39. Dünya Satranç Olimpiyatı rekor katılımla devam ediyor. Türkiye de Olimpiyat’ta Bayan ve Erkek Milli Takımıyla yer alıyor.

Bu yılki Olimpiyatta dünya genelinden rekor katılım kaydedildi. Hem toplam hem bayan katılımcı sayısı olarak rekor kıran olimpiyatta 160 erkek takım ve 120 bayan takım yer aldı. Bugün 6. tur oynanan ve 3 Ekim tarihine kadar sürecek Satranç Olimpiyat karşılaşması 144 ülkeden bin 300 oyuncunun katılımıyla devam ediyor.

Turnovanın favorisi Dünya Şampiyonu Vladimir Kramnik'in de yer aldığı Rusya takımı olarak görülürken puanlara göre açık turnovada lider Gürcü takımı, bayanlar arasında ise liderlik Ukrayna ve Rusya takımlarının elinde bulunuyor. (CHA)
 

Vladimir Putin
Putin ilk 50 etkili isim listesinde 20’inci sırada

Dünyanın iyi ya da kötü yönde değişiminde etkili olan ilk 50 kişilik liste NewStatesman tarafından açıklandı. Geçen yıl listede birinci sırada olan ABD Başkanı Barack Obama ikinci sıraya gerilerken, yedinci sırada bulunan Rusya Başbakanı Vladimir Putin de 20’inci sıraya düştü. Avustralya doğumlu Amerikan medya devi Rupert Murdoch ise ilk sırada yer aldı.

İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinecat’ın üçüncü olduğu listede, Papa 16. Benedict 6’ıncı, Almanya Şansölyesi Angela Merkel 8’inci, Venezüella Cumhurbaşkanı Hugo Chavez 10’uncu ve İsrail Başbaşkanı Binyamin Netanyahu da 11’inci oldu. 50 kişilik listede El-Kaide terör örgütü lideri Usame Bin Ladin’in de 21’inci sırada yer alması dikkat çekti.

Petrol ve doğalgaz zengini olan Rusya’nın yaz döneminde ortaya çıkan kuraklıklar ve tahıl ihracatına getirilen yasak nedeni ile bir kez daha önemi ortaya çıktı. Dünya tahıl piyasalarında hububatın fiyatı artarken, Moskova’nın sahip olduğu nükleer başlıklar da süper güç olma kapasitesini pekiştiriyor.

17 milyon kilometrekare toprakları ile dünyanın en büyük ülkesi olan Rusya, son on yılda önemli adımlar attı. Ekonomik ve siyasi alanda sağlanan istikrarın yanı sıra, ülkenin uluslar arası alanda etkinliğinin artması Putin’in politikaları ile bağlantılı. 2012’de tekrar Kremlin’e dönmeye hazırlanan Putin’in 2024’e kadar Rusya’nın siyasi yaşamında kalması mümkün. (CHA)
 

Ümit Boyner
Reformlar için en uygun zaman

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, "Girdiğimiz dönemde Türkiye'nin yapısal reformlarına, mikro reformlarına eğilmesi için en uygun zaman olduğunu düşünüyoruz" dedi.

Boyner, Bursa Sanayici ve İşadamları Derneğince (BUSİAD) Almira Otelde düzenlenen, "Çekirge Toplantıları"nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 2001 krizinden çok büyük derslerle çıktığını ve Merkez Bankasının bağımsız hale getirilmesi, mali disiplinin neredeyse vazgeçilmez bir hedef olarak ele alınması gibi önemli yapısal reformlar gerçekleştirdiğini söyledi.

Kriz döneminde gelenekselleşmiş ihracat pazarlarının küçülmesi sonucu Türkiye'nin farklı pazarlara açılmak zorunda kaldığına işaret eden Boyner, şöyle konuştu:

"Ortada gerçekten dinamizmi çok yüksek bir girişimci sınıfı var. Türkiye'de biz bu zor pazarlara Avrupalı, Amerikalı şirketlerin, gelişmiş ülkelerin şirketlerinin giremediği pazarlara girebildik. Türkiye'nin önemli konularından biri işsizlik, yeni istihdam. Türkiye senede yüzde 6 büyürse ancak ortaya çıkan yeni iş gücü talebini karşılayabilir. Bizim artık kemikleşmiş, neredeyse yapısal bir hal almış işsizliği önlemek için daha hızlı büyümeye ihtiyacımız var. Belki de çok farklı bir takım düzenlemeleri bir araya getirerek, istihdam yaratma üzerine çalışmamız gerekiyor.

Hükümetin hazırladığı bir istihdam paketi vardı. Biz de katkı verdik. Haziran ayında bunun açıklanması bekleniyordu ama zannediyorum ki önümüzdeki dönemde tekrar gündeme gelir diye ümit ediyoruz. Tüm bu perspektifle baktığımız zaman girdiğimiz dönemde Türkiye'nin yapısal reformlarına, mikro reformlarına eğilmesi için en uygun zaman olduğunu düşünüyoruz.

Referandum sonrası oluşan bu ortamda Türkiye'yi yeni bir, farklı bir zemine taşımak için de elimizde bir fırsat bulunuyor. Çünkü hızlı koşmamız için çoğulcu demokrasi zemini ve rekabetçi piyasa ekonomisi el ele gitmek zorunda. Bunun için de toplumsal dayanışma, bireysel özgürlükler bağlamında eşit vatandaşlığa ihtiyaç var. Rekabet ne gerektiriyor? Bilim, teknoloji, yenilikçilik, nitelikli eğitim bütün bunlara yatırım yapmayı gerektiriyor. Rekabet edebilen toplumlarda yaratıcılığı birbirini yıpratmak için değil, bilim ve teknolojiye ve nitelikli eğitime yatırım yapılmak için kullanıldığını görüyoruz. Onun için de Türkiye'nin içine girdiği seçim dönemini buna bir hazırlık olarak görmek istiyoruz. STK'ların buna katkı vermek zorunda olduğunu düşünüyoruz." (AA)
 
 
İran’dan Rusya’ya S-300 davası

Rusya’nın nükleer programı nedeni ile S-300 füze savunma sistemlerini İran’a vermeyi yasaklaması, Tahran’ın sert tepkisine neden oldu. İran Savunma Bakanı Ahmet Vahidi Moskova’yı ‘güvenilmez’ olarak nitelerken, İran parlamentosu Güvenlik Komisyonu Başkanı Alaeddin Boroujerdi de Rusya’yı mahkemeye vereceklerini söyledi.

ISNA haber ajansına açıklamada bulunan Boroujerdi, “Rusya S-300 füze savunma sistemlerini vermezse bu ülkeye dava açacağız. Bu durumda Moskova’nın bize tazminat ödemesi gerekecek” dedi. 2007’de imzalanan 800 milyon dolarlık anlaşmaya göre S-300 füze savunma sistemlerinin sevkıyatının gerçekleştirilmemesi durumunda, Rusya’nın İran’a yüzde 10 tazminat ödemesi gerekiyor. Boroujerdi, Moskova’nın taahhütlerine uymasını beklediklerini söyledi.

Savunma Bakanı Vahidi de Kremlin’in S-300 sevkıyatının yasaklanması yönündeki kararını gözden geçirmesini beklediklerini kaydederek, “Ruslar güvenilmez bir ülke olduğunu gösterdi. Bu bizim umurumuzda değil. Bir çok uzmanımız Rus yapımı S-300’leri tasvip etmiyor” değerlendirmesine yer verdi.

Yaptırımların sadece İran’ın ilerlemesine katkı sağlayacağını savunan Bakan Vahidi, “Bu Rusya’nın çok basit konularda bile bağımsız karar alamayacağını gösterdi… Yaptırımlar İran halkı için bir nimet. Böylece yerli kapasitemize daha fazla önem vereceğiz” şeklinde konuştu. (Dünya Gazetesi)
 

Nihat Ergün
Borçlarda enflasyon esas alınacak

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, kamu alacaklarının yeni yapılandırılmasında enflasyonun esas alınacağını ifade etti.

Ergün, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) 18'inci Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmada vergi, SSK ve Bağ-Kur primleri gibi kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yeni yapılandırma çerçevesinde, ana paranın makul oranda enflasyonla irtibatlandırılacağını kaydeden Ergün, daha sonra uygun bir şekilde tasniflendirileceğini belirtti.

Bakan Ergün, bundan sonraki borçlar içinse uygulanacak faiz oranlarının makul bir seviyede tutulacağını söyledi.

Ergün, "dolayısıyla hem faiz oranının ödenebilir makul bir seviyeye getirilebilmesi, hem de borç yapılandırılması ile ilgili çalışmalar bir arada yürütülüyor" dedi.

Ana parayı herkes ödeyecek

Sanayi ve Ticaret Bakanı Ergün, genel kuruldan ayrılırken de gazetecilerin konuya ilişkin sorusu üzerine, yeniden yapılandırmada enflasyonun esas alınacağını ifade etti.

Vergi ve diğer kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin çalışmaların da devam ettiğini kaydeden Ergün, taksitlendirme sayısı ve faiz oranlarının da bu çalışmanın sonucunda belirleneceğini belirtti.

Bakan Ergün, yeni düzenlemede ana paraya dokunulmayacağını vurgulayarak şöyle konuştu:

"Ana parayı herkes ödeyecek, gecikme zammı ve faizler aşağı çekilecek. Bu bir af değil, vergi affı değil, bu yeniden yapılandırma. Herkes borcunu ödeyecek. Borcunu öderken de faiz oranı bugünkü gibi borcunu yükselten bir oran olmayacak. Makul ödenebilir bir faiz olacak"

Bakan Ergün, ikinci düzenleme olarak ta bundan sonraki dönem için gecikmelerdeki faiz oranlarının aşağı çekileceğini ifade etti. (AA)