02 Aralık 2010

CircassianCenter / Haber Merkezi

 

Dimitri Medvedev

Medvedev: Pan-Avrupa güvenlik anlaşması kaçınılmaz

RF Devlet Başkanı Dimitri Medvedev Avrupa'nın tamamını kapsayacak yeni bir güvenlik anlaşmasının kaçınılmaz olduğunu, eninde sonunda bu anlaşmanın imzalanacağını söyledi. Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) zirvesinde konuşan RF lideri, bu konuda kalıplaşmış yaklaşımların değişeceğini beklediklerini ifade etti.

Medvedev'in Haziran 2008'de dile getirdiği Pan-Avrupa Güvenlik Anlaşması ile ilgili önerileri Moskova ısrarlı bir şekilde gündemde tutmaya devam ediyor. Bir kısım Avrupa ülkelerinin çekimser kaldığı öneri için NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen de gerek olmadığını ifade etmişti.

Dünyanın çok hızlı değiştiğini buna paralel olarak da karşılaşılan sorunlar ve tehditlerin de değiştiğine vurgu yapan Medvedev, "1970 ve 1980'li yılları düşündüğümüzde Güvenlik Konseyi çok verimli idi ve meydan okumalara karşı çözüm üretebiliyordu. Siyasi ve ideolojik tartışmalar Avrupa'da bir çatışmaya dönüşmedi ve Avrupa'nın güvenliği sağlandı" bilgisini verdi.

AGİT'in gücü artırılmalı

AGİT'in Avrupa'da etkisinin giderek azaldığı eleştirisi getiren RF lideri, "Helsinki'de önerilen yeni yaşam standartlarını RF tamamı ile destekliyor. Örgüt gerçekten etkisiz hale gelmeye başladı. Modernizasyona ihtiyacı var. Çok sayıda kurallar oluşturmak ve onların karşılanması için kurumlar inşa etmek uzun vadeli bir yaklaşım olmuyor. Bizim örgüt yapısının basit kuralları uygulayacak açık bir yasal zemine ihtiyacımız var" dedi. Medvedev RF'nun böyle bir taslak öneri oluşumuna katkı sağlamaya hazır olduğunu söyledi.

Ülkeler arasında sorunlar barış ortamında çözümü için AGİT'e ihtiyaç olduğunu vurgulayan Medvedev, insani değerler çerçevesinde bir yaşam desteklenmeli ve bölgesel sorunların da savaş yolu ile çözülmesine asla izin verilmemeli tavsiyesinde bulundu. RF Devlet Başkanı bir çok ülkeye de silahsızlanma konusunda sağladıkları destek nedeni ile de teşekkür etti.

RF Devlet Başkanı dün ulusa sesleniş konuşmasında da batılı ülkelerle füze kalkanı konusunda anlaşma sağlanılması gerektiğini, aksi durumda yeniden silahlanma yarışının başlayabileceği uyarısı yapmıştı.

Nazarbayev'den nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya çağrısı

AGİT zirvesine Astana'da ev sahipliği yapan Kazaklistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev de üye ülkelerden nükleer silahlardan arındırılmış bir dünyanın oluşması için ortak deklarasyona destek çağrısı yaptı. Halkların Soğuk Savaşlar'ın yükünden çok çektiğini vurgulayan Nazarbayev, nükleer test alanlarının verdiği zararları hatırlattı. Kazak lider Afganistan'da yaşanan sorunların çözülmesi, ekonomik canlılık ve sosyal koşulların iyileştirilmesi için de kapsayıcı bir strateji geliştirilmesini istedi.

AGİT dönem başkanlığını sürdüren Kazakistan on yıllık bir aranın ardından ilk kez devlet başkanları düzeyinde bir zirvenin yapılmasına öncülük yaptı. İki gün sürecek zirveye 45 ülkeden liderler katılıyor. Ağustos 2008'de beş günlük savaş yaşayan RF ve Gürcistan liderleri de ilk kez aynı zirvede yer almış oldu. Gürcistan Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili'nin yanısıra, Moskova ile son günlerde sorunlu ilişkiler yaşayan Belarus Cumhurbaşkanı Aleksander Lukaşenko da zirvede yer alıyor. Zirvede Türkiye'yi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül temsil ediyor. (RIA)
,
Antalya'dan yaş meyve sebze ihracatında RF bir numara

Antalya'dan yılbaşından bu yana Antalya Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (AYMSİB) üzerinden gerçekleşen yaş meyve sebze ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre, miktar bazında yüzde 24, değer bazında ise yüzde 36 artarak 451 milyon 495 bin dolara ulaştı.

AYSMİB Başkanı Mustafa Satıcı, yaptığı yazılı açıklamada, AYSMİB'in gerçekleştirdiği yaş meyve sebze ihracatında, alıcı ülkeler sıralamasında RF'nun ilk sıraya yerleşirken, bu ülkeyi sırasıyla Almanya, Bulgaristan, Romanya ve Ukrayna'nın izlediğini bildirdi.

2010-2011 dönemi örtüaltı domates ihracat sezonunun başladığına da değinen Satıcı, bu sezon domates fiyatlarının üretici açısından arzu edilenin üzerinde gerçekleştiğine işaret etti. Üreticilerin kalite, gıda güvenliği, tuta absoluta zararlısı ile mücadelede başarılı olmalarının yanı sıra dış pazarın talep ettiği standartları da yakalamaları durumunda fiyatların iyi seyredeceğini belirten Satıcı, şunları kaydetti:

''Tuta absoluta zararlısı nedeniyle üreticilerin endişe duyması, dikimde kararsızlık yaşamalarına ve geç dikimlere neden oldu. Beklentilerin üzerinde artan domates fiyatları örtüaltı ürünlerin piyasa çıkması ile normal seyrine girdi. Avrupa Birliği'nin 669/2009/EC sayılı Komisyon Yönetmeliği kapsamında ihracatçıların Bulgaristan gümrük kapısında yaşadıkları sıkıntılar devam ediyor. Söz konusu mevzuat kapsamında yer alan domates, biber, kabak ve armut yüklü TIR'ların karışık olarak yüklenmesi nedeniyle TIR bazında analiz sıklığı yüzde 50 olarak gerçekleşiyordu. Ancak, son 2-3 hafta boyunca Bulgaristan yetkililerinin anlam verilemeyen tutumları nedeniyle bu değer yüzde 80- 90'a ulaştı. Bu nedenle ihracatçılarımız bu ürünlerin ihracatını yapmaktan kaçınıyorlar. Uygulamayla ilgili yorumumuz, Bulgaristan'ın, gümrük mevzuatını ticari kazanç haline getirdiği ve Avrupa Birliği Komisyonu'nun desteğini de alarak ölçüyü kaçırdığı şeklindedir.''

Uygulamanın başladığı Nisan ayından itibaren Türkiye çıkışlı ürünlerde tespit edilen zirai ilaç kalıntı oranının yüzde 1'in bile altında olduğunu vurgulayan Satıcı, beklentilerinin, bu başarının göz önüne alınarak Türkiye lehine kararlar alınması yönünde olduğunu ifade etti. (RR)
,
Asgari ücrette yaş sınırı 18'e çıkıyor

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, asgari ücretin tespiti ve işverenin bu konudaki yükümlülüklerinde değişiklik öngören çalışma hazırladı.

Edinilen bilgiye göre, bakanlık, üzerinde çalıştığı Asgari Ücret Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Tasarısı Taslağı'nı tamamlayarak bir süre önce işçi ve işveren konfederasyonlarına gönderdi.

Bakanlığın hazırladığı taslak 2 maddeden oluşuyor. Taslağın ilk maddesi asgari ücretin belirlenmesinde dikkate alınan yaş sınırını düzenliyor. Buna göre, halen asgari ücret 16 yaşından büyükler ve küçükler için ayrı ayrı belirlenirken bu yaş sınırının 18'e çekilmesi öngörülüyor.

Bu düzenlemeyle "gençlerin istihdamının artırılmasının amaçlandığı" belirtiliyor. Taslağın gerekçesinde, 18 yaş kriterinin Ulusal İstihdam Stratejisi ile belirlendiği ve Ekonomik Koordinasyon Kurulu tarafından kararlaştırıldığı ifade ediliyor.

Taslağın ikinci maddesi ise işverenlerin asgari ücrete ilişkin sorumluluklarında değişiklik içeriyor.

İlgili madde ile "İşverenler yayımlanan asgari ücretleri iş yerlerinde işçilerin kolayca görebilecekleri bir yerde ilan etmek zorundadır" hükmünün kaldırılması planlanıyor.

Bu düzenlemenin gerekçesi, "Asgari ücretin ilan zorunluluğuna ilişkin hüküm, gerek cezai yaptırımının olmaması, gerekse iletişim araçlarının gelişimi sonucu pratik bir sonucunun bulunmaması nedeniyle yürürlükten kaldırılmıştır" şeklinde açıklanıyor.

Türk-İş: Yaş sınırı tümden kaldırılsın


Türk-İş, taslağa ilişkin görüşlerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bildirdi.

Yapılmak istenen ilk değişikliğin sebebi olarak Ulusal İstihdam Stratejisi ile belirlenmesinin gösterildiği belirtilen yazıda, ancak bahsi geçen belgenin şimdiye kadar konfederasyona gönderilmediği ve bu konuda herhangi bir mutabakat sağlanmadığı vurgulandı.

Yaş kriterinin 18'e çıkarılmasının gençlerin istihdamını artıracağı yönünde herhangi bir bilimsel verinin bulunmadığına dikkat çekilen yazıda, yapılması gerekenin asgari ücretin felsefesine uygun olarak yaş ayrımı yapılmadan tüm çalışanlara asgari ücret uygulanmasının sağlanması olduğu ifade edildi.

Yazıda, Asgari Ücret Yönetmeliği'nde yapılmak istenen yaşa ilişkin düzenleme teklifine katılınmadığı bildirildi.

Asgari ücret uygulamasının yaygın bir şekilde ilanının aynı zamanda toplumsal bilinç yarattığı ve çalışanlara sürekli hatırlatmada bulunduğu belirtilen yazıda, şunlar kaydedildi:

"Bu zorunluluğa uyulmadığında ceza verilip verilmeyeceği hususu idarenin yapacağı hukuki düzenlemelere bağlıdır. Bugün için ilanı asmayan işverene ceza yaptırımı hususu düzenlenmiş değildir. Ancak burada amaç işverene ceza vermek için bahane yaratmak değil, bu ilanın sürekli yapılmasını sağlamaktır. İlanın sürekli olmasının sebebi ise gerek o iş yerinde çalışanlar ve gerekse dışarıdan gelen kişilerin asgari ücretin varlığı ve miktarı konusunda bilgilenmesini ve bilinçlenmesini sağlamaktır. Bu nedenle ilan zorunluluğunun kaldırılmasına yönelik yapılmak istenen ikinci değişiklik konfederasyonumuz tarafından olumlu karşılanmamaktadır. Mevcut uygulama devam etmelidir."

DİSK: Sömürülen gençlerin satısı artar


DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, yaptığı açıklamada, yaş sınırıyla ilgili düzenlemenin genç ya da çocuk işçilerin sömürülmesini yaygınlaştıracağını savundu.

Kendisinin de 13 yaşında çalışmaya başladığını anımsatan Çelebi, asgari ücret için belirlenen yaş kriterinin altında çalışanların çalışma koşullarının kendilerinden büyüklerden hiçbir farkı olmadığını ifade etti.

Türkiye'de "genç işsizler ordusu" olduğunu dile getiren Çelebi, "stajyer işçilik", "esnek çalışma" gibi kavramlar da dikkate alındığında yaş kriterinin yukarıya çekilmesinin sömürülen gençlerin sayısının artması anlamına geleceğini belirtti.

Asgari ücretin iş yerlerinde ilan edilmesinin bir caydırıcılık yarattığını, aynı zamanda işçi için, uygulanabilecek en düşük ücreti ortaya koyduğunu dile getiren Çelebi, bu uygulamanın kaldırılmasının kayıt dışı uygulamaları yaygınlaştıracağını öne sürdü.

Türkiye'de "daha çok sömürüye" dayalı bir yaklaşımın hakim kılınmak istendiğini iddia eden Çelebi, "Burada temel amaç emeğin değerinin ucuzlatılması. Yapılmak istenenler de buna hizmet eder nitelikte. Bölgesel asgari ücret, kıdem tazminatı gibi konular da seçimden sonra gündeme getirilecektir" dedi.


Hak-İş: Mecburi eğitim de düşünüldüğünde olumlu

Hak-İş'in düzenlemeye ilişkin değerlendirmesinde, asgari ücrete ilişkin İş Kanunu'nun 39. maddesinde herhangi bir yaş grubunun belirtilmediği, çalıştırma yaşını düzenleyen 71. maddede ise yaş sınırının 15 yaşın doldurulması olarak şarta bağlandığı ifade edildi.

Eski İş Kanunu'nda bu sınır 13 yaşa kadar indiğine dikkat çekilen değerlendirmede, şu görüşlere yer verildi:

"Bu yaşların belirlenmesinde şüphesiz mecburi ilköğretim yıllarının süreleri rol oynamaktadır. Nitekim mecburi ilköğretim süresinin 8 yıla çıkarılmasıyla, asgari ücretin belirlenmesi ile ilgili İş Kanunu'na uygun olarak çıkarılmış olan Asgari Ücret Yönetmeliği'nin 7. maddesinin birinci fıkrasında yer alan 16 yaşından küçükler için asgari ücret belirlenmesinin de pratikte bir faydası kalmamıştır. Yeni değişiklik ile bu 16 yaş 18 olarak değiştirilmiş ve bundan böyle 18 yaş üstü ve altı şeklinde düzenlemeye gidilmesi amaçlanmıştır. Böylece hukuken çalışması yasaklanmış olan 16 yaş altına asgari ücret düzenlemesi de ortadan kaldırılmıştır. Bu durumda 16–18 yaş arası için yeni bir asgari ücret belirlenmesi söz konusu olacak dolayısıyla bu gençlerin istihdamının da özendirildiği bir noktaya gelinecektir. Bunun sosyal açıdan yararlı olacağı da düşünülmüştür. Ayrıca konu ile ilgili olarak 18 yaş kriteri Ulusal İstihdam Stratejisi olarak belirlenmiş olup, Ekonomik Koordinasyon Kurulu tarafından da kararlaştırılmıştır."

Asgari ücretin iş yerlerinde asılarak ilan edilmesinin de olumlu bir adım olacağı ifade edilerek, pratikte bu uygulamanın herhangi bir yararı olmadığı savunulan değerlendirmede, ayrıca Asgari Ücret Tespit Komisyonunun katılımcı, demokratik ve temsilde adalet ilkesine göre oluşturulması, ILO ve AB normlarına ile uyumlu hale getirilmesi gerektiği kaydedildi.

TİSK de sıcak bakıyor

İşveren cephesi de Asgari Ücret Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Tasarısı Taslağına sıcak bakıyor.

TİSK, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına, asgari ücrette yaş kriterinin yükseltilmesi ve iş yerlerinde ilan zorunluluğunun kaldırılmasının "olumlu" olacağını bildirdi. (Dünya Gazetesi)