|
|
................... |
|
................... |
SESSİZ ÇIĞLIĞIYLA
MÜZELER GEÇMİŞİN EN DÜRÜST KANITIDIR
|
MEFEŞ’UKHO Şengül
Rusya Federasyonu, Adigey
Cumhuriyeti Devlet Milli Müzesi,
Adige Diasporası Bölüm Başkanı
|
|
|
................... |
|
................... |
Bugünkü Adigey Devlet Milli Müzesi,
1924-yılında ‘Etnografya Müzesi’ adıyla Krasnodar’da açıldı. Müze,
Adige Özerk Bölgesi Araştırma Grubu tarafından toplanan etnografik
eşyalarla, grubun çalışma programı çerçevesinde düzenlendi. Daha evvel 18 Aralık 1916 yılında
açılan Çerkes Yardımlaşma Derneği’nin müze açma girişimi olmuş,
dernek yönetim kurulu ve üyelerinden dört kişi bu görevi
üstlenerek o tarihte yetkililerden müze açma talebinde bulunmuşlar
ancak bir ilerlemenin kaydedilmediğine dair kayıtlara rastlıyoruz.
Müzemizin ilk arşiv materyalleri, Adige toplumunun tarihinde
silinmeyen izler bırakan olay ve zamana ait. Kafkas Birliği
Psekups Karargahı Komutanı tarihçi İ. D. Popka, yöredeki Abzegh
evinin küçük bir odasını müze olarak açar ve tutanaklarının
bulunduğu dosyayı müzeye koyar. Ancak müzenin gizlendiğini,
dosyanın ise nerede olduğunun bilinmediğini, tarihi utandıran bir
olay olarak burada belirtmek isterim.
Uzun duraksamalardan sonra nihayet 1925 yılında ilk adımlarını
atan müze, Adige Özerk Bölgesi araştırma gurubunun oluşturduğu
Etnografik, tarih ve diğer koleksiyonlarına kavuştu. Adı geçen
grup,1926 yılında Krasnodar’da Krasnaya Cd. N. 37’de Adige
okulunun bir sınıfını ’Etnografia Müzesi’ olarak açtı. İbrahim
Newurıze ilk müdür olarak atandı. O sıralar Adige tarihi üzerine
araştırma ve çalışmalar yapan Nawurıze müzenin koleksiyonunu kısa
sürede zenginleştirir, önemli gelişmeler kaydeder. 1937 yılında
Adige Etnografya Müzesi’ni gezen ünlü etnograf L. Lavrov müzenin
defterine şunları yazar: ‘Kuzey Kafkas ya da İnguş, Kuzey Osetya,
Karaçay-Çerkesya Cumhuriyetleri ile Armavir ve Soçi’de çok güzel
müzeler gördüm. Açık konuşmak gerekirse diğer müzelerden daha genç
olmasına karşın, zengin koleksiyonu ve objeler insanın ufkunu
açıyor, huzur veriyor. Sayın İbrahim Newurıze önemli materyaller
biriktirmiş. Yalnız toplamakla kalmamış Newurızov, mükemmel
düzenlemiş ve sergilemiş, Çerkes-Abhaz bibliyografisi hakkında
olağanüstü başarılı çalışmalar yapmış. Büyük emekler sarfederek
Çerkes-Abhaz tarihinin yaşamasına katkıda bulunmuş. Paha
biçilemeyecek değer de çalışmalar sergileyen İ. Newurızov Kafkas
bilimine ışık tutmuştur’’.
Kayıtlarına göre müzeyi açılışının ilk yıllarında 2 bin 555 kişi,
Ekim 1929-1930 yıllarında da 14 bin 571 kişi gezmişti. Eski okulun
sınıfının artık yetmediği müzenin not defterinde (1929); SSCB Halk
Bilimleri Merkez Komitesi Başkanı M. Kabötski imzalı yazıda:
‘Müzeyi daha yüksek seviyeye getirmek için büyük destek sağlamak
gerekiyor, çünkü burada eşsiz değerler bulunuyor’ demiştir. 1930
yılında aynı defterde bir başka ismin Milli Ordu subaylarından İ.
Rasgen imzasıyla, ‘Bu Müze bir çok gerçeği dikkatimize
sunmaktadır’ ibaresi yer alıyor.
1 Nisan 1932 yılında eski okuldan taşınmak üzere müzedeki
eşyaların bir kısmı paketlenir, bazıları şehir sineması salonunda
bir yıl süreyle sergilenmeye başlar.
1 Ocak 1933 yılında Bazarnaya Cd. 32’lu binada koleksiyon
düzenleme ve bilimsel çalışmaları yapılmak üzere yeniden toplanır.
Ağustos 1933’te tekrar ziyaretçilere açılan müzenin,1935 yılına
kadar tek çalışanı İ. Newurızov, koleksiyon oluşturmak için
toplama, sergileme, rehberlik gibi her görevi üstlendi, ayrıca
okullarda ve çeşitli sergi salonlarında sergiler düzenledi.
Müzenin anılarını biriktiren not defterinde İ. Nawurızov;
“Anlatmak zor, o kadar çok şeyi bir araya getirmiş ki, Adigelerin
tarihini anlatan, benzeri görülmemiş objeleri damla damla
toplamış. Sanat sever mi desem, gelecek nesiller için mi desem
çabası” diye yazmış.
Ligaç Müzesi Müdürü, Yazarlar Birliği üyesi, 30 Gün dergisi’nin
redaktörü Martoçkina T. İ.; Etnografya Müzesi 1938 yılında iki
önemli olayla yüz yüze kaldı. Biri Krasnodar’dan alınarak kendi
topraklarına Adigey’in merkezi Mıyekuape’ye taşınması. O tarihte
Mıyekuape başka müzeye ev sahipliği yapmaktaydı. 1909 yılında P.
K. Krapetsin tarafından kurulan ‘Doğa Müzesi’ 1922 yılında isim
değiştirdi, ”Maykopski Rayonu Krayeviçeski-Bölge Müzesi” adını
kurucusu tarafından almıştı. ’Adige Etnografya Müzesi’ işte bu
müzenin bünyesine taşınarak, 1938’de Adige Özerk Bölgesi Çevre
Müzesi adı verildi’’ bilgisini aktarıyor.
İkinci olay, (aynı yıl) İbrahim Newurızov’un tutuklanmasıydı.
Neden olarak Adige Özerk Bölgesi sınırlarında burjuvaziyi
desteklemek, milliyetçilik alanında hizmet vermek (!)
gösteriliyordu. Sovyet yönetimi burjuva cumhuriyetini kurma
çalışmalarıyla suçlama ve tutuklama emri yayınlamıştı. Tutuklama
kararı alınan 20 kişinin arasında Z. Y. Barakayev, Bagov’un
kardeşi, M. K. Huavajov, G.Z. Şhakumıdov, İ. Newurızov. 20 yıl
kamp cezasına çarptırılmışlardı. 1944’te İ. Newurızov’un ölüm
haberi geldi.
1938 yılında Krasnodar’dan Mıyekuape’ye Puşkin Cd. 172 N. binaya
taşınarak 1943 yılına kadar gösterime açılan müzeye, Nawuruzov’dan
sonra Çenso müdür olarak atandı. Savaşlarda ilk darbeyi alan her
müze gibi Adige Bölgesi Çevre Müzesi’nde Mıyekuape’ye giren (10
Ağustos, 29 Şubat 1943) Alman birlikleri tarafından ateşe verilir.
Yılların emeği, derin Adige kültür mirası, bir insan hayatına
malolan değerlerin bulunduğu arşiv binası yanar. Binanın
bodrumunda korunan etnografik, tarih, jeolojik ve zoolojik
koleksiyon büyük ölçüde yok olur. Yangın sırasında aktif çabaları
görülen Pavel Kadroteviç Perepelits 1942-1944 yılları arasında
geçici müdür olarak görev yapar.
1944 Temmuz’unda Petr İvanoviç Spaski’ye yetki verilir. 1913 yılı
Moskova Üniversitesi mezunu olan Spaski, müdürlüğün yanı sıra
Mıyekuape Pedagoji Enstitüsü’nde dersler verdi, Doğa Bölümü
başkanı olarak çalıştı. 1947 yılında ‘Adigey’in Toprakları’,
1948’te Yer Tabakasındaki Fosiller ve Sarmat Kalıntıları’’
başlıklı makaleleri yazdı.
Puşkin caddesindeki binasında odaların birbirine eklenmesi ile bir
süre barınak mahiyetinde kullanılan müze, restore edilerek hizmete
açıldı.
Arşivine 35 bin 693 obje (etnografik, tarih ve doğa) yeniden
toparlanan müzenin, 7 bin 315 kitaplık kütüphanesi açılır. Beş
ayda bir çalışma raporu sunan müdür, doğa bölümü ve arşiv
görevlisi olmak üzere iki elemanla çalışmaktadır.
1945 yılında 3 bin160 kişinin gezdiği müze çalışanları çeşitli
kurumlarda, okullarda Alman-Rus savaşını konu alan seminerler
vermiş, sergiler düzenlemişti. Sürekli yönetici değiştiren Adige
Çevre Müzesi’ne 1949 yılında bayan müdüre Azamatova Min Khutas
Zeçeriyovna getirilir. 1907 yılında Adigey’in Ademıye köyünde
doğan Azamatova, 1924-1926 yıllarında Rostov Sovpartişkola
lisesini, 1932’de Komünistiçeski Üniversitesi, Doğu Hizmetleri
Bölümü’nden mezun oldu. 30 yıl Komünist Partisi ve Sovyetler
Birliği hizmetinde, AAO ve Azerbaycan Cumhuriyeti, 1938 yılında
Azerbaycan Müzesi Bilim Sekreteri olarak çalıştı. 1949-1964
yılları arasında Adige Özerk Bölgesi Müzesi müdürlüğünde bulundu.
1950 yılında bir kez daha mekan değiştiren müze, Pervimayskaya Cd.N.
214’e taşındı. Müdire Azamatovo yeniden yapılanma çalışmalarını
hızlandırdı. Transport ve maddi destekler buldu, bölge ve çevre
köylerden etnografik eşyalar derledi, bilim ve eğitim çevresine
önemli hizmetlerde sundu. 1949-1954 yılları arasında müzede 50
binden fazla materyal birikmişti.
Minkutas Azamatova 1964’te ‘‘Ponejıkuaye Köyünün Dünü’ konusuyla
doçentlik tezini verdi, Mıyekuape Araştırma ve Bilimler
Enstitüsü’nde çalışmak üzere müzeden ayrıldı.
‘’Adige Geleneksel Halk El Sanatları ve Motifleri’, ’’Geleneksel
Adige Yemekleri’, ’Adige Tarım Kültürü ve Tarihçesi’ gibi
çalışmaları yayınlanan M. K. Azamatovo ‘Kafkas Ordusu’’, ’’Üstün
Hizmet’’ Lenin’in 100. Doğum Yıldönümü Madalyası’’ gibi ödüllere
layık görüldü.
Profesyonel etnograf, ressam, tarihçi, arkeolog ve jeoloji
uzmanlarıyla çalışmalarını aksatmayan müzenin teknik sanat
düzeninde ressam Devlet Meretıko, Mıyekuape Pedagoji Enstitüsü,
Doğa Bölümü Öğretim Üyesi P. İ. Spaskin, Veraşagin, Yusuf
Namitokov, V. V. Matskeviç, Tarih Bölümü Sergisi’ni açan
tarihçiler; Y. S. Zevkin, Y. K. Gardanov, Arkeolog P. U. Autlev ve
P. A. Ditler önemli çabalarla hizmetler verdiler.
1 Mayıs 1954 yılında,12 yıl arayla ‘’Doğa’’, ‘’Sovyetlere Kadar’’
ve ‘’Sovyetler Zamanı’’ diye adlandırılan üç ayrı bölümde Adige
Özerk Bölge Müzesi tamamen hizmete girdi.
Sonraki yıllarda proje gereği, kadro çalışmalarına geçildi.
Bilimsel Enformasyon, Tarih, Bilimsel Araştırma, Materyal Toplama,
Periyodik Sergiler Hazırlama bölümleri ve fotoğraf laboratuarı
açıldı. O sırada master yaparak Bilim Enstitüsüne giden
Azamatovo’nın yerine Lubov Merzanovna Aşhamafe 1988 yılına değin
Adige Özerk Bölgesi Müzesi’ni yönetti.
1967 yılında Sovyet Devrimi’nin 50. yıldönümün dolayısıyla müze
kendi bünyesinde büyük bir sergi hazırladı.
Atmışlı yılların ortasında müze, yine tarihi ama modern trajik bir
görevi daha üstleniyordu. Krasnodar yapay denizinin doldurulma
çalışmaları öncesi, bölgede tahliye edilen 12 Adige köyünde
etnografi ve arkeoloji çalışmaları yapılarak müzeye, 1980 yılı
kayıtlarına göre 30 binden çok değerli eser ve belge kazandırıldı.
Bunların sergilendiği standı o zaman 60 bin kişinin ziyaret ettiği
kaydedilmekte.
Yetmiş ve seksenli yıllarda müzenin 6 şubesi (Cace kasabasındaki
şubesi, Hakurınhable köyü Andrıhuaye Husyen anıt müzesi, Tulski
bölge müzesi, Tewuçöj Tsığo anıt müzesi) açıldı.
1988-1990 yıllarında Adigey Bölge Müzesi Piyatigorsk şehrinde
tematik sergiler açtı.
Altmışlı yılların ikinci yarısında Adige Bölge Müzesi, yeni
binasının yapımına başlandı. 1991 yılında eski binasında
koleksiyon, bilimsel araştırmalardan geçirilerek toplandı, müze
ziyarete kapandı.
1992- yılında Mıyekuape Sanat Galerisi’nde ‘’Sindlerden Adigey
Cumhuriyeti’ne’’ konulu sergiyi düzenledi, Adige ülkesinde
arkeolojik ve etnografik eserler tanıtıldı.
1993 yılında aynı salonda, Dünya Çerkes Birliği’nin Mıyekuape’de
düzenlediği kongrenin açılışına müteakip ’’Wu Adigeme’’ (Adige’ysen)
adıyla sergiyi açtı.
Yapımı tamamlanarak yeni binasına 1993 Aralıkta taşınan,
Sovyetskaya Cd. N.229’da hizmete giren müze 480 m2 alanı kapsıyor,
1.230 m2’lik sergi salonları bulunuyor.
23 Mart, 1993 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla isim değiştiren
Adige Özerk Bölge Müzesi, Adigey Cumhuriyeti Devlet Milli Müzesi
statüsü ve adını alıyor (AСDMM).
Bu zaman diliminde çalışma programına çağdaş müzecilik anlayışıyla
başlanan müzenin genel arşivi; tarih,etnografya, anıtları korumu,
doğa, Adigey Cumhuriyeti halkları ve Adige diasporası kültüründen
oluşmakta.
Profesyonel ilk sergi ‘Adigey Hepimizin Evi’ konusuyla müzenin
bünyesindeki sergi salonunda hazırlanır. Aynı salonda 1994-1996
yılları arasında gösterimde kalan geleneksel Adige El Sanatları
Tarihi’ni anlatan sergiye ünlü mitolojik Adige kadını ‘Setenay’ın
adı verilir, konuyu tanıtan gezici sergi, Gaverdoska semti ile
Krasnodar, Tuapse, Kırımsk gibi şehirlerde gösterildi.
Sanat çevresine imkan sağlayan AСDMM Sanatçı Yura Staşü’n
yapıtları olan ‘Mitolojiden Günümüze’ kompozisyonunu sergiledi,
serginin tanıtıcı bölümleri Krasnodar sanat müzesi ve Tembri bölge
müzesinde sanat severlerle buluştu.
Kafkas-Rus savaşlarının durmasının 130. yıldönümü dolayısıyla
’’Kafkas Savaşı’ndan Belgeler’’ adıyla hazırlanan serginin özet
bölümleri Krasnodar, Tuapse ve Adigekale’de sergilendi.
1996 Eylül’de, Moskova’da düzenlenen Adige Kültür Haftası
Etkinlikleri’ne katılan AСDMM’si, Moskova Devlet Doğu Halkları
Kültür Sanat Müzesi’ standında ‘Adigey ve Zaman’ konulu sergiyi
açtı.
Müzenin fonunda bugün 196131, N/V50647’si özel korunan, 246 bin
778 obje bulunmakta.
1992 yılından itibaren Adige diasporası ve anavatan ilişkilerinin
gelişmesiyle, Milli Müze’de Adige Diasporası Bölümü açıldı.
Kitap Arşivi
Müzenin kayıt arşivinde tarih, etnografya, arkeoloji, Kuzey
Kafkasya ve Rusya’nın doğasını içeren bin 500 adet değerli kitap
korunmakta.
Arşivin ilk adımları, 1924-1925 yılları arasında AÖB araştırma
kurumu tarafından atıldı. 9. yy ve 20 yüzyılın başında yayınlanmış
Harp Tarihi ve Kafkasya’da Rus hakimiyeti. N.Dubrovin. Snktptrbrg,
1871. S. Bronovski, Kafkasya’nın genel tarihi, coğrafya haritası.
Moskova, 1823.
Karadeniz kazakları ordusu birliklerinin ticareti.A.S Sobriyevski.
1897.
Ayrıca, ‘’Yerli Kafkas Halklarını ve Klanlar’’ını konu alan 51
adet değerli belgelerin toplanmasıyla önem kazandı.
1979 yılında RF Kültür Bakanlığı izniyle arşivde bulunan değerli
kitaplar Milli Müze’nin kütüphanesine alındı.
Maykop’ta yaşayan koleksiyonerlerden 1984 yılında önemli bir
kitap, 1995 yılında da dünya literatürüne geçmiş 200 ciltlik kitap
satın alınarak müzenin arşivinde yerlerini buldu.
Değerli Metal ve Taşlar Koleksiyonu
AC. Devlet Milli Müzesi’nin gururu, Adigelerin işçiliğinden geçmiş
M.Ö. 3-4 bin ve M.S. ait 2 bin adet değerli metal ve taşlar,
numiomatik sikkeler arkeolojik ve etnografik objeler, Adigelerin
kullandıkları araç gereçler olup, çeşitli alanlarda diğer
halklarla da ilişkisini anlatmaktadır.
19 parçadan oluşan koleksiyonun önemli eserleri arasında altın
kadehler aksesuarlar: Küpe ve benzeri el ve yüz bakım seti 3 bin
yılın birinci yarısına aitler. Novosvabodna kasabası yakınlarında
açılan höyükte bulunan bayan aksesuarları, gümüş at koşum
takımları. Adigey sınırlarında bulunan binlerce yıllık zengin
kültür bugün Moskova ve Leningrad Sen-Peterburg Müzelerini
onurlandırmaktadır.
Arkeolojik eserler arasında koleksiyonumuzu süslemekte, M.Ö.1. ve
2. bin yıla ait ‘’Martebğışha’’ (Tewuyehable köyünün batı
yakasında) kurganında bayan mezarında bulunan Meot Kadını
aksesuarları ve altın bilezik.
Günümüz bilimcilerinin yararlandığı, Adigelerin eski çağ ve 20.
yüzyılın ilk yarısına değin kullandıkları araç-gereçler,
aksesuarlar: Kafkas yapımı kılıç, kama, zırhlar ve gümüş süslemeli
barutluklar, erkek ve bayan kemerleri, altın sırma işlemeli
kozmetik kutuları, Kuran kapları ve çeşitli şapkalar üstün sanat
tekniği ile hazırlanmış ve süslenmiş oluşundan araştırmacılara
ışık tutmaktadır.
Hımışkey ve Hetıramtıku çevresinde yapılan kazılardaki bulgular;
antik gümüş eşyalar ve rölyefler mitolojiyi günümüze taşımakla
kalmıyor, M.Ö. 4.5. bin yılında Bosfor Krallığı’na ait sikkeler,
Rusya ve diğer bölge insanlarına ait tören eşyaları, İslam ve
Hıristiyan dinine ait kalıntılar Adigeler ile çevre halklarının
maddi-manevi ilişkisinin şahidi olup, tarihçi ve eğitimcilerin
çalışmalarına yön vermektedir.
‘Eşsiz’ arşivimiz her yıl önemli ölçüde gelişme sağlayabilecek
imkanlara sahip, ancak son yıllarda maddi destekten payını
alamadığı için ciddi bir duraksamayla karşı karşıya kalmıştır.
30-40’lı yıllarda temelleri atılan arkeoloji arşivimize ilk
yıllarından itibaren çok değerli eserler kazandırılmıştı.
Sovyet Devrimi öncesinde kazı gurubu diye de adlandırılan tepe
mezarları arayıcılarının başkanı, yer bilimleri üyesi Yeramov
tarafından yürütülen kazılarda Şıntıku yakınlarında açtıkları tepe
mezarında bulunan bronz koleksiyonunu müzemize vermişti.
50’li yılların ortasında müzenin gelişmesiyle birlikte arkeolojide
yeni bir döneme girildi, anıt mezarların Adigey içerisinde
araştırılmasına başlandı.
O yıllarda Anıt Mezarlar Arkeoloji Bilimi çevresinin ilgisini
çekti.
1957 yılında Krasnodar’dan araştırmacı N. V. Anfimov Nikolayevsk
yakınlarındaki anıt mezarı açtı, Protomeot kültürü olduğu
belirtilen eserleri arşivimize kazandırdı.
Aynı yıl Leningradlı biliminsanı A. D. Stoliar’ın yönettiği
kazılarda ‘Meşıko’ yakınında anıt mezar kalıntılarını, ardından
Moskova’dan biliminsanı Farmozov, Yasnaya Paliana’da açtığı tepe
mezarındaki bulguları araştırmaya sundu.
Arkeologlar daha sonra Adige arkeolog Autle Pşımaf ve P. A. Ditler
ile iletişime geçtiler.
1958 yılında Pşımaf Autle Kuzey Kafkas Abdzaxey adıyla ilk
paleolitik çağını sorguladı, bilimsel olarak kayda geçirdi.
Merhum Autle Pşımaf 35 yılını verdiği çalışmalarında Kuban bölgesi
dağlarında taş devrine ait yaklaşık 85 kalıntıda araştırma yaptı.
Kuzey-Kafkasya genelinde erken paleolitik dönemde kullanılmış
araç-gereç ve silah koleksiyonunu (yaklaşık 200 adet) müzeye
kazandırdı.
Bilime ışık tutan P. A. Ditler, müzemizin arkeoloji arşivini
güçlendirmekle kalmayıp, 1957 yılından (Adige Bilim Araştırma
Enstitüsünde arkeolog olarak çalıştığı sırada) son yıllarına kadar
yaptığı kazılardaki bulgularla, Kolesejoaşhe ve Kuncıkohable anıt
mezarlarını açarak araştırmacılara büyük hizmetler sundu.
Farklı anlamda bilim adamlarının ilgisini çeken ilginç bulgular
Adige arkeoloji bilimi, gurubu (A. A. Nexayev başkanlığında)
tarafından 1983-84 yıllarında yapılan kazılarda ele geçirildi.
Kujorski ve Gavordovski kurganlarındaki anıt mezarlarda bulunan
bronz eserler Skif ve Kuban öncesi tarihi sitilini taşıdığı
belirtiliyor. Eserler müzemizin arşivinde korunmaktadır.
Novasvaboda kasabası yakınlarında biliminsanı A. D. Rezepkin
tarafından ortaya çıkartılan anıt kaya mezarları (dolmenler)
gömülü bulunan altın bayan aksesuarları zincir ve kozmetik
eşyaları bilim dünyasında sansasyon yarattı.
Antik çağa ait olduğu belirtilen değerli eserler Krasnodar yapay
denizi çevresinde açılan anıt mezarlarda bulundu.
1981-83 yılları arasında gerçekleştirilen kazılar arkeolog Nurbiy
Lwupaç’e tarafından yürütüldü. Psekups anıt mezarları diye de
bilinen bölgede ortaya çıkartılan eserler Maykop Araştırma ve
Bilimler Enstitüsü’nde arkeoloji bilimcisi (A. A. Sazanov
başkanlığında) araştırmaya alındı.
Halen müzenin arkeoloji bölümünde danışman eleman olarak çalışan
Aslan Tewu Ahmetoviç bölgeyi çok iyi tanımasından dolayı
arkeolojik eserlerin bulunduğu yer ve mekan konusunda
zorlanmamakla beraber kurganlar konusunda derin bilgilere sahip
bulmaktadır. Onun sayesinde müzenin arkeoloji arşivi Krasnodar
yapay denizi kıyıları başta olmak üzere, kazı çalışmalarını
yürüttüğü bölgelerden bronz at koşumu takımları ile altın ve
değerli taş koleksiyonlarıyla müze arşivini zenginleştirmiştir.
Adı geçen bütün değerli arkeologlar sayesinde Adigey Devlet Milli
Müzesi arşivinde bu gün yüz bini aşkın eser bulunmakta, bilime
ışık tutmakta, kendisi için kurulmaya hazırlanılan divanda ‘en
dürüst şahit’ sıfatıyla sandalyesinde yerini almayı beklemektedir.
Adigey Devlet Milli Müzesi, tekstil koleksiyonu bakımından da
oldukça zengin. Bin 500 çeşit civarında tekstil obje arşivinde
korunmaktadır. Cumhuriyetimizde yaşayan çeşitli halklara ait
elbiseler, geleneksel Adige kıyafetleri (çocuk, bayan ve erkek
elbiseleri), üniforma, meslek, iş, özel tören milli kıyafetler,
işçi-çiftçi, kültür, bilim emekçilerine ve sporculara ait elbise
ve kıyafetlerin yanında şapkalar, ayakkabılar, çeşitli
aksesuarlar, ev içi dekorasyon eşyalarından oluşan arşivde son
derece kıymetli objeler; altın sırma işlemeleri ve geleneksel
sanat eserleri X1X. yüzyılın sonları ile XX. yüzyılın sanat
anlayışını yansıtmaktalar. |
|
|
|
|
|
|
|