...................
...................
QEZANOQUE JEBAĞI
Adige Söylenceleri (адигэ IуэрыIуатэ) kitabından.
Çeviri : BABUG Ergün Yıldız
                         
...................
 
...................
Jebağı, insanlarımıza ömür boyu yol gösterip örnek olacak bir düşünme, algılama ve yaşam biçimini miras olarak bırakmıştır.

Bu büyük insan, zamanın her döneminde temel değerler olan insanlık ve doğruluk üzerine bina etmiştir yaşamını. İşte bu nedenle Jebağı ismi Adige tarihinin baş köşesinde yerini aldığı gibi, insan topluluklarının da her zaman saygı ile hatırladığı isim olmuştur.
Şorten Askerbiy

Beçmırze'den sonra pşı makamında sırasıyla Aslenbeç ve Hatokşokue geldiler. Bu iki pşı anlayış bakımından da birbirine yakın, halkın sorunlarıyla ilgili ve bu nedenle halk tarafından da sevilen idarecilerdi. Pşı Alenbeç her zaman için Kazanokue Jebağı'nın fikirlerine büyük önem verir ve önemli kararlarını ona danışarak alırdı.
Neğume Şora

Adige sözlü tarihinde çok önemli bir yeri vardır Kazanoue Jebağı'nın. Ona dair söylenceler, temsiller ve haberler üç yüz yıla yakın zamandır Adige halkı ile birlikte yaşayıp gelmektedir. Eğer onun haberleri Adige tarihinde önemli bir yere sahip olmasaydı bu güne kadar ulaşamaz, çoktan unutulmuş ve yok olmuş olurdu.

QEZANOQUE Jebağı her gelen neslin onu unutmamasını sağlayacak önemli özelliklere sahip olduğu gibi, yaşamı da bu gün bile hala geçerliliğini koruyan mutlak doğrulara dayanmaktadır. Onun ismini ve haberlerini ölümsüz kılan da budur. 

Jebağı 1684 yılında Baksan nehri kıyısında (Baksan nehrinin sol yakasında kalan bölgede Zeyikue köyünün yukarısında bu gün de Kazanıkuey olarak bilinen bölgede) doğmuştur. Ona dair bu güne gelen haberlerden anlaşıldığına göre, Jebağı daha küçük yaşlarda akıllı ve düşünceli tavırlarıyla kendi yaşıtlarından farklı olduğunu göstermişti.

Anlatılanlara göre daha çok genç yaşta bölgenin Uerare adındaki bilgesini (Osmanlı'daki kadı makamının benzeri bir makamda, danışılan yol gösteren kişi) akıl ve zekası ile alt etmiş, herkese yol gösteren, haklıyı haksızı tayin eden kişiye bile yol gösterici olmuştu. Yaşı biraz daha ilerledikten sonra herkes tarafından bilinen saygı duyulan bir kişi haline gelen Jebağı o günlerden ölümüne kadar Kabardey pşılerinin ve onların vekillerinin danıştıkları kişi olarak yaşamıştır. Hatta pek çok kez tüm halkı temsilen görevlendirilerek o dönemde Kabardeylerin ilişkide oldukları bölgelere, prensliklere elçi olarak gitmiş, mensubu bulunduğu halkı temsil etmiştir. (Eski belgelerde Kırım ve Mozdok'a giden heyetlerin içerisinde QEZANOQUE Jebağı'nın da olduğu kayıtlıdır.)

Jebağı hayatı boyunca halkının gelişmesi, yükselmesi ve yaşamlarının iyileşmesi için çaba sarfetmiş; geleneğin akıl adalet doğruluk ve iyilik üzerine bina edilmesine çalışmıştır. Tüm yaşamını bu temeller üzerine bina eden QEZANOQUE Jebağı aynı zamanda içerisinde yaşadığı topluma da bu yönde örnek olması bakımından bir halk adamıdır aynı zamanda. Onun bu güne kadar yaşayabilmiş olması da halka ulaşabildiğinin ve düşüncelerini halka benimsetebildiğinin ispatıdır. 

Ona dair haberler ve söylenceler, bu konuda hiç kimsenin bir çabası olmaksızın kendiliğinden ortaya çıkmıştır. Yaşamındaki örnek düşünüş yorumlayış ve algılayış biçimi halk arasında anlatılarak yayılmış, gördüğü genel kabul nedeni ile de zaman içerisinde halk geleneğinde yol gösterici bir rehber haline gelmiştir.

Bilgeliği, aklı, örnek yaşamı ile oldukça ünlü ve saygın bir kişi olarak nam salmış olan QEZANOQUE Jebağı 1750 yılında öldü.

Adigey'de, Çerkessk'te de kabul gören ve tüm Adige halkının ortak bir değeri haline gelen QEZANOQUE Jebağı'nın akıl, adalet ve doğruluğa dayanan sözleri bir kısmı hala kendi adı ile bilinmesine rağmen bir kısmı da eski Adige atasözleri içerisinde, söylencelerde ve temsillerde yerini almış bu güne kadar devam ede gelmiştir.


JEBAĞI'DAN KISSALAR


AKILSIZLA ÖLÜNÜN FARKI YOKTUR


HATOKŞOK'UE Mısost ile KAYTIK'UE Aslenbeç'in arası çok önemsiz bir nedenden dolayı açılmıştı. Haksızlığa uğradığını düşünen KAYTIK'UE Aslenbeç bunun intikamını almak üzere bir grup atlı hazırlanmasını emretmiş HATOKŞOK'UE Mısost'a baskın yapmak üzere hazırlıklara girişmişti. Aralarındaki sorun iki pşının çobanları arasındaki bir kavgadan kaynaklanan ve kan akıtmaya değmeyecek kadar basit bir sorundu aslında. KAYTIK'UE Aslenbeç'in baskın yapmak üzere hazırlığa giriştiğini duyan Jebağı, yanına bir grup insan alarak onun evine gitti. Eve geldiklerinde Jebağı yanındaki insanlarla birlikte Aslenbeç'in kapısının önünde dua etmeye başladı. Bunun üzerine pşı Aslenbeç kapısının önüne çıkarak dua etmekte olan gruba sordu:
- Ne için dua ediyorsunuz?
- Öldüğünü duyduk, o nedenle toplanıp geldik dua ediyoruz.
- Ölüp ölmediğimi görmüyor musunuz, diyerek şaşkınlılıkla topluluğa baktı pşı Aslenbeç.

Jebağı pşıya dönerek şöyle söyledi:
- Akılsızla ölünün bir farkı yoktur. Basit bir mesele için kan akıtmaya hazırlandığına göre sen de akılsızsın, dolayısıyla ölüsün.

Bu söz üzerine utanan KAYTIK'UE Aslenbeç silahını bırakarak bu baskından vazgeçtiğini söyleyip hazırlanan adamların dağılmasını emretti.


GEÇMİŞİ GERİ GETİRMEĞE ÇALIŞMAYIN

Jebağı bir görev nedeni ile Psıj şehrine gitmek üzere atını köyünden ayrılıp yola koyulmuş. Onun uzun süre dönmeyeceğini duyan bir grup atlarına atlayarak arkasından yetişip durdurarak; "Sen uzun süre dönmeyeceksin, bu zaman zarfında bize yol gösterecek bir şeyler söyle" demişler. Jebağı guruba dönerek şöyle demiş: "Geçmişi geri getirmeye çalışmayın. Çoğunluğun kabul ettiği şey kuraldır, hepiniz ona uyun"


ÖNEMSİZ İŞ YOKTUR

Oldukça yaşlanan Jebağı'ya bir gün bir grup ziyaretçi gelir, Jebağı'nın nerede olduğunu sorarlar. Onun bahçede soğan ektiğini söyler misafirleri karşılayan kişi. Bunun üzerine, gelen grubun içerisinden bir adam "bahçede kadınlar ile birlikte çalışan birisinin bize yol gösterebileceğini sanmıyorum" der. Bir başkası ise; buraya kadar geldiklerine göre içeri girip biraz dinlenmelerinin iyi olacağını, sonra yola koyulabileceklerini söyler ve misafir odasına buyur edilirler. Bahçedeki işini bırakıp misafirlerin yanına gelen Jebağı onlarla selamlaştıktan sonra şöyle söyler: "Çocuklarla aşık oynamam gereken çağlarda onlarla oynadım. Sonra büyüdüm yaşıtlarımla at bindim, ava çıktım, seferlere katıldım. Artık yaşlandım ve kadınların arasında kaldım, onlar ne yaparlarsa bende yardım ediyorum. Önemsiz iş yoktur, yaşınıza uygun iş ne ise onu yapın."


JEBAĞI'NIN VASİYETİ


Oldukça yaşlanan ve artık ölümü beklenmeye başlanan Jebağı'yı ziyarete giden bir grup, ondan kendilerine vasiyetini söylemesini isterler. Bunun üzerine Jebağı sizlere vasiyetimdir diyerek şöyle söyler: Önce vuran siz olmayın, size vurandan kaçmayın. Kötü komşuyu akraba edinmeyin. İyi şeylerinizi küçümsemeyin, kötü şeylerinizi gizlemeyin. Zamana uyum sağlayın.


JEBAĞI'NIN ANLAYIŞI


Jebağı'nın köyü bir tepenin eteğindeydi. Bir gün tepeye çıkıp dolaşırken büyükçe bir çatlak oluştuğunu gördü. Buraya bir taş yerleştiren Jebağı bir süre sonra taşın günden güne derine indiğini görerek çatlağın büyüdüğünü görüp köyün pşısine yarığın göçmek üzere olduğunu ve köyü oradan göç ettirmek gerektiğini söyledi. Bu uyarıyı dikkate alıp yer değiştirenler hayatlarını kurtarırken bir kısım insan ise göçen tepenin altında kalarak hayatlarını kaybettiler.



JEBAĞI'DAN ÖĞÜTLER

Aklın sözü danışmaktır.

Oğlunu şımartma.

Kelimelerinizi terbiye edin.

Kötü yönünüzü gizleyip iyi yönünüzü abartmayın.

Kötüyü dost edinmeyin, zarar görürsünüz.

Yakın komşu uzak akrabadan iyidir.

Geçmişi geri getirmeye çalışmayın.

Uyumsuz dört öküz yerine uyumlu iki öküzün olsun.

Öfkene yenilip ortalığa düşme.

Yaşam onurdur, onursuz ölürsen gerçekten ölüsün.

İyilikle kazanamadığını kötülük kazandırmaz.

Deli zenginin ortağıdır.

Hırsızın büyüğü de küçüğü de hırsızdır.

Çok konuşup az düşünüyorsan zordasın.

Rüzgara kapılma.

Yiğit zamana uyabilendir.

Sözü açık olanın yüzü ak olur.

Çoğunluğun benimsediği şey gelenektir.

Mezara gidenin döndüğü görülmemiştir.

Zor olan mülk edinmek değil, onu muhafaza edebilmektir.

Oldu deseler de sen bir kez daha düşün.

Mazlumu azarlama.

Danışan şaşmaz.

Kadına yardım etmeyen erkek, erkek değildir.

Erkeksen sözünde dur, ölümün pahasına da olsa.