Şuna inanıyorum ki bizim
toplumumuz da Çerkes olmakla ilgili tasası olanlar
ve bunu dert edinmeyi aklının ucundan bile
geçirmeyip, ayrıca niçin dertlenildiğine de bir
türlü anlam veremeyen mutlu bir çoğunluk vardır.
Elbette
ki, bu çoğunluk Çerkes olmanın hiçbir külfetiyle
tanışmadan nimetleri içinde yaşayıp durur. Nasıl olsa
folklorik gösterilere haluj partilerine ve düğünlere
katılmak Çerkes olmak için yeterli bir aktivitedir ve
fazlası gerekli olmamakla beraber ayrıca da kafa
karıştırıcıdır. Şamil Jane birinci gruptaki ‘tasalı’
insanlardan ve hatta bunların en ön sırada olanlarından
biridir.
Şamil
Jane'yi ilk olarak Çerkeslerin bir dönem her on dokuz
Mayıs'ta gittiği, Heybeli adasında bir piknik gezisinde
tanıdım. İstanbul Kafkas Kültür Derneği (İKKD) ile ilk
tanışma senelerimizdi ve bizler, kuzenlerim yanımızda
sevgili halam ve annem kalabalık bir aile olarak piknik
alanındaydık.
Ablamlar ve yanımızdaki diğer genç kızlar etraflarındaki
‘kaşen’ çemberi ve organizasyonla ilgili daha havalı
işlerle ilgiliyken ben de ne istenirse hevesle yapan
‘ufaklık’ kontenjanından büyükler grubuna vize almaya
çalışıyordum. O dönemler dernek çevresinde bu vize
kuralları çok acımasızdı ve üstelik benim gibi iki güzel
ve popüler ablanın küçük kız kardeşleri olmak fena halde
can sıkıcıydı.
Şamil
Jane o günkü organizasyondan denek adına sorumluydu ve
şölenle ilgili her detayı önemsiyordu . Daha sonraları
kendisini tanıdığım yirmi seneyi aşkın süre içinde
ciddiye almadığı ve önemsiz saydığı hiç bir konuya tanık
olmadım.
Şölen
sonunda bana ve aynı yaşlardaki ‘ufaklık’ kontenjanından
birkaç kişiye teşekkür edip, biz olmasaydık
organizasyonun böyle güzel olamayacağını söylemesi onu
sevmemize ve hayran olmamıza yetmişti bile. (Herhalde o
yaşlarda söylenen güzel sözler ve iltifatlar daha akılda
kalıcı oluyor.)
İKKD'nde çok da fazla bulunamadan işi gereği Bursa'ya
yerleşti. Tabi ki Bursa Kafkas Derneği'nde de hem fikir
hem proje üreten bu çalışkan ‘Adigeye’ çok iş düşecek,
yönetici ve başkan olarak uzun seneler bu kurumun
karizmatik ve etkili yüzü olacaktı. Panel ve
toplantılardaki taviz vermez tutumuyla dışarıdan biraz
sert gibi görünse de esasında tam bir centilmendir. Kimi
kereler dernek aktiviteleri dolayısıyla bizi davet
ettiği Bursa da ev sahibi olarak henüz hiçbir kusuruna
rastlayamadığımız bir yana, zarifliği ve centilmenliği
tecrübe ile sabit edilmiştir. Öyle ki, kendisinin ve
sevgili eşi Beyhan hanımın bu şahane
misafirperverliklerini davet edildiğimiz diğer
yerlerle kıyaslayıp her zaman örnek gösteririz.
Şamil
Jane, titiz bir endüstri mühendisi olarak teknik
firmalarda üst düzey yöneticilik yaparken bir taraftan
da Çerkes dünyasının yeni yapılanmalarında da her zaman
yerini almıştır. Doksanlı senelerin başından itibaren
Kafkas Federasyonu'nun ön oluşumları olan Kaf-Kur ve
Kaf-Der yapılanmalarını hazırlayanlardan biridir.
Yoğun
çalışma ve yöneticilik hayatına rağmen, Çerkes dünyası
tarafından kendisine atfedilen içtimai görevlere de
kasaba veya köy demeden katılmaya çalışır. Bir gece
yarısı Yalova-Altınova'da, tabela olmayan köy yolunda ne
tarafa sapacağını kestirmeye çalışan arabada, kendisini
ve sevgili eşini görünce bir köy şenliğinden
döndüklerini anlamış ve nedense hiç şaşırmamıştım.
Bir
televizyon programındaki söyleşide Yaşar Kemal,
‘Şamil diye heybetli, geniş kültürlü yakışıklı bir genç
adamla tanıştım ve Çerkeslerle ilgili yeni şeyler
öğrendim’ dediğinde aynı isimli birçok tanıdığım
olmasına rağmen aklıma ilk o gelmişti. Çok sonra
karşılaşıp bu enstantaneyi anlattığımda eğer olanağı
olsa özel bir uçakla, bu ülkenin önde gelen yazar ve
entelektüellerini Kafkasya ya götürüp orayı tanıyıp
yazmalarını çok istediğini söylemişti.
Şamil
Jane, bugün için Kafkas Dernekleri Federasyonu'nun
eğitim ve teşkilatlanma sorumlusu olmasının yanı sıra,
Çerkeslikle ilgili platformlarda uzun sempozyum ve
oturumların karizmatik ve değişmez üyesidir. Bilgisi ve
tutarlı duruşuyla toplumdaki kanaat önderlerinden
olmasının yanı sıra aynı zamanda hem önemli hem
de değerli olmayı başarabilmiş üst model
entelektüellerden birisidir.
Çerkes
fikir dünyasının yakışıklılığı ve saygın tutumu Yaşar
Kemal tarafından da tescillenmiş bu değerli üyesinden,
Kafkasya ya gitmesi muhtemel uçakta, mihmandar
kontenjanından bize de yer ayırmasını elbette ki
istiyoruz. Neden olmasın.
Selam ve sevgiler, Şamil Jane... |