|
|
................... |
|
................... |
KABARDEYLERİN TARİHİ |
JURT
Hasan Çeviri: GILISHBI Jankat Kılıç
|
|
................... |
|
|
Erken
paleolite kadar uzanan maden kültürünün arkeolojik
eserleri antik
dönemlerden itibaren Kabardey bölgesinin yerleşim alanı
olduğu
gerçekliğini göstermektedir. Kabardeylerin etnogenetik
başlangıçları Bronz
ve Erken Demir çağlarında yaşamış olan Kafkasyalı
otokton kabilelere
dayanmaktadır. Onlar (M.Ö. 1-11 yy) Kuzey Kafkasya ve
(M.Ö. 11-1 yy)
Kuban kültürlerinin sahipleriydi. Bu kabileler Kuzey
Kafkasların etekleri
ve yüksek bölgelerinde yaşayıp tarım, hayvancılık ve
metalurji ile
uğraşmaktaydılar. Arkeolojik buluntular oldukça gelişmiş
bir maden
kültürünü göstermektedir, özelliklede Kuban kültürünün
sahipleri kompleks
sulama yapıları inşa edebilmekte, taş ve ağaçtan
konutlar
yapabilmekteydiler.
M.Ö. III. yy.'da ilkel toplum ve askeri demokrasi
kavramları yozlaşmaya başlarken aynı dönemde kültürün
hızlı gelişimi gerçekleşti. Fakat, antik Kafkas
kültürünün kurucuları olan bu kabileler kimlerdi?
Karadeniz kıyısının yüksek yerlerinde, Galis nehrinin
ağzından Taurida'ya ve Batı Transkafkaslara kadar uzanan
bölgede Kaskayanlar olarakta bilinen
Kashklar ( ya da Kasklar ) yaşadılar. Galis nehrinin
güneyinde yaşayan
Kasklar aynı kültürü paylaşan Knatt kabileler birliğinin
bir üyesiydi.
M.Ö. III. yy'ın sonu ile II. yy'ın başlangıcına denk
gelen dönemde Knattların
Puruskhandan, Amkuvan, Kussarah (yada Kushiar), Khattie,
Kanish ve diğer
şehir devletlerini kurduklarına inanılır. Knatt'lrın ve
Kaskların Adige-
Abhaz uluslarıyla olan akrabalıkları etnogenetik
kaynakların sunduğu
kanıtlarla doğrulanmaktadır.
Avrupa ve Asya kıtaları arasında bir sınır bölgesi olan
Kafkasların
bu özel konumu o kadar önemliydi ki antik dönemlerden
itibaren Kafkaslar,
oldukça gelişmiş komşu medeniyet ve güçlü devletlerin
jeopolitik çıkar
alanları arasındaydı. Somut olarak, Kafkasların kendine
özgü bu durumu
Kafkas ulusları arasında (Adigeleri de kapsayan) Merkezi
Devlet sistemi
ve kurumlarının oluşmasını engelledi. Aynı dönemde
merkezi devlet sistemi
kurmaya yönelik girişimler oldu. Örneğin, M.Ö. VI.
yy.'ın sonunda antik
Adigelerin ataları kölelik düzenine dayalı devlet
kurdular. Bu devlet
Sindika (Adige kabilelerinden birinin ismidir) olarak
adlandırıldı.
Sindika günümüz Rusya Federasyonu bölgesinde kurulan ilk
devlettir. Sind
Devleti (Kuzey'den Güney'e) Taman yarımadasından
Gelencik'e ve (Batı'dan
Doğu'ya) Karadeniz kıyılarından Kuban nehrine kadar olan
bölgede
kurulmuştur. Hiponant, Miletli Heatey, Herodot,
Karyondlu Skylak ve diğer
birçok antik yazar Sind Devleti' nin sosyo-politik
sistemi, ekonomik yapısı ve kültürü hakkında eserler
vermiştir. Sind Devleti' nin kendine bağımlı gelişimi
Kuzey Karadeniz sahilinde Yunanlıların ilk kolonilerini
kurmalarıyla durdurulmuştur. Böylelikle, Sind Devleti
yavaş yavaş önce Bosfor krallığının (M.Ö. IV-III yy) ve
daha sonrada Roma krallığının etkisi altına girmiştir.
M.S. I.yy'da Zikh kabileleri Adige kabileler birliğini
kurdular. II.yy'dan itibaren Zikhler Romalılarla yakın
bir ilişki kurdular, hatta bir Zikh lideri olan
Stakhemfak kendisinin Roma İmparatorluğunun bir parçası
olduğunu açıkladı.
Adige ulusu oluşturma süreci IV.yy' da bu defada Hun
istilasıyla engellendi ve Hunlar Sindika' yı yok
ettiler. Arap tarihçisi Mesudi'ye göre Adige
kabilelerinin devlet sistemi gelişimindeki bir sonraki
dönem Kasog ve Abkhaz (M.S. VIII-X yy'da) birliklerinin
ortaya çıkmasıyla başlamıştır. Kabardeyler Kasogların
üyesiydi. Rus tarihi kayıtlarının ilk bilgileri (Temporal
Zamanların Hikayesi) ve folklörü (İgor'un oğlunun savaş
türküsü) Kasogların Kiev Rusya'sıyla özellikle de
Tmutarakan Prensliğiyle olan ilişkilerini
karakterize eder. XIII. yy'da Tatar- Moğol istilası
Adige örgütlerini yok etti. Daha sonra bölgeye özgü bazı
sosyal, ekonomik ve politik gelişmeler (devamlı feodal
iç savaşlar ile dış istilacılara karşı yapılan
savaşların belirlediği) Adige kabilelerini birleşik
merkezi bir devlet kuramaz hale getirdi.
XVII-XVIII. yy'larda Kabardey'de devlet sisteminin bütün
işaretleri mevcuttu.
Osmanlılar tarafından desteklenen XV. Kırım Hanı'ndan
itibaren Kırım Kuzey
Kafkasya'ya el koyma ve kendi yönetimini oluşturma
planını uygulamaya
başladı.Askeri yayılma tehdidiyle bizzat karşı karşıya
kalan Kabardey Prensi 1557'de Rusya'yla anlaşma
imzaladı.Buna rağmen, Kafkasya kıstağından özelliklede
Kabardey' den geçmekte olan önemli stratejik askeri ve
ticari yollar ( Avrupa'dan Transkafkaslara, Orta ve
Önasya'ya ) üzerinde kendi kontrollerini kurma arayışı
içinde olan Kırım Hanlığı ve İran Adige
anavatanını işgal etme planlarından vazgeçmediler. Aynı
zamanda Rusya ve
diğer bazı Avrupa ülkeleri bölge üzerindeki çıkarlarını
deklare ettiler.
Rus- Türk savaşlarının bir sonucu olarak 1739'da
imzalanan Belgrat Barış
Anlaşması'nın 6. paragrafı uyarınca Rusya ve Türkiye
arasında Kabardey
bağımsız bir devlet olarak kabul edildi. Fakat daha
sonra 1774' de Rusya
ve Türkiye arasında imzalanan Küçük Kaynarca Anlaşmasına
göre etki
alanlarının yeniden dağılımı söz konusuydu ve Kabardey
Rus menfaat
alanının bir üyesi olarak tanımlandı fakat Kabardey bu
anlaşmada yer
almadı ve bu anlaşmayı tanımadı.
XVIII. yy.'ın sonlarında Rus Çarlığının savaş
yayılmacılığının Kafkaslarda başlamasıyla beraber
Adigeler kendilerini savaşın içerisinde buldular. Bu
savaş Rus-Kafkas savaşları olarak bilinir ve 1864'e
kadar yaklaşık 100 yıl devam etmiştir. Kabardey,
yayılmacılığa maruz kalan ilk bölgeydi. Kabardey,
1775'te Azov Mozdok kale yolunun inşasıyla başlayıp
1822'ye kadar Rus Çarlığının büyük askeri güçlerine
karşı on yıllar boyunca mücadele etti. Kabardey
nüfusunun 10'da 9'u yok edildi. 1822'de Kabardey ilk ve
son olarak istila edildi. Ve bundan sonra Çeçenya,
Dağıstan ve Batı Adigeler askeri harekatlarla boyun
eğdirildi. XIX. yy.'ın ilk yarısında Adige ulusları (
Kabardeyler, Abzeghler, Abazinler, Bjedughlar,
Besleneyler, Egarukeyler, Mamkhegler, Makhoşlar,
Natukuaylar, Wubıhlar, Hatukauylar, Kemırgoylar,
Shapsughlar) Büyük Kafkas Dağlarının Kuzey-Batı
uçlarından Hie'ye, platolar sırasının her iki tarafında,
güneyde Kafkas Sıra Dağları boyunca Doğu'dan Sunja ve
daha da Kuzey'de Terek, Malka, Cuma ve Kuban boyunca
genel olarak Çerkesya ismiyle bilinen bölgede
yaşamaktaydılar. Çarlık tarafından yürütülen kolonyal
politikanın (muhacirlik- Çerkeslerin büyük çoğunluğunun
Osmanlı'ya sürülmesi ) bir sonucu olarak milyonlarca
insandan geriye sadece 150 bin Çerkes kaldı. Resmi
kayıtlarda bile yüzyılın çeyreğinde ( XVIII. yy'ın sonu
ile XIX. yy'ın başlangıcı ) Kabardey'in nüfusunun 10 kat
azaldığı 300 binden 37 bine indiği görülmektedir. 1
milyondan fazla Adige zorla Osmanlı İmparatorluğuna göç
ettirildi. Osmanlı'nın çöküşünden sonra Adigeler Yakın
Doğu, Avrupa ve Amerika ülkelerine dağıldılar. Günümüzde
Adigeler yoğun olarak Türkiye'de (2 milyon), Suriye'de
(80 bin), Ürdün'de (90 bin) , Almanya'da (20 bin),
Hollanda'da (10 bin), ABD'de (10 bin) ve diğer ülkelerde
yaşarlar.
Kafkas Savaşının bitiminden sonra Çarlık, Kafkasya'nın
ilhakı için son
olarak yerel yönetim reformunu uyguladı. Ana Kafkas
Silsilesinden sonraki
bütün kuzey bölge Kuzey Kafkasya olarak adlandırılarak
Terek ile Kuban
Bölgelerine ve Stavropol Eyaletine ayrıldı. Bütün Kuzey
Kafkasya halkları
kendi topraklarıyla beraber isimlendirildi ve Terek
bölgesine dahil edildi. Kabardeyler ve 5 Balkar partisi
bir araya gelerek ülkesel bir birlik olan Kabardey
Bölgesini kurdular.1869'da (Terek Bölgesinin yönetim
reformuna müteakip) Kabardey Bölgesi'ne yeni bir isim
verildi, Georgian (Georgievsky) Bölgesi, (daha sonra
Nalçik Bölgesi oldu).
Ekim Devrimi'nden sonra 20 Haziran 1920'de Kuzey
Kafkasya' da AUEC'nin kararıyla HASSR kuruldu.
Kendine bağımlı ulusal yönetim bölgelerinin
haklarına sahip olan Kabardey ve Balkarya' da bu birliğe
dahil oldu. 1 Eylül 1921' de Kabardey HASSR' den ayrıldı
ve Rus Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti (RSFSR)'
nin bir üyesi olarak Otonom Kabardey Bölgesini kurdu.
Ocak 1922' de birleşik Kabardey-Balkar Otonom Bölgesi (KBOB)
kuruldu. 5 Aralık 1936' da KBOB, Kabardey Balkar
Otonom Sovyet
Sosyalist Cumhuriyeti (KBOSSC)'ye dönüştürüldü.
24 Haziran 1937' de KBOSSC' nin ilk anayasası kabul
edildi. 1944' te Balkar ulusu Orta Asya ve Kazakistan'a
sürülmenin acısını yaşadı. Kabardey- Balkar' ın bazı
bölümleri Kuzey Osetya ve Gürcistan' a devredildi.
Balkarlar 13 yıl sürgünde kaldılar ve 1957' de temize
çıkartılarak geri döndüler. 28 Mart 1957' de KBOSSC' nin
Yüksek Sovyeti "OSSC' nin Kabardey- Balkar Otonom Sovyet
Sosyalist Cumhuriyeti' ne dönüştürülmesi 'ne ilişkin
karar verdi. 31 Ocak 1991' de SSCB' nin dağılmasından
sonra KBOSSC' nin Yüksek Sovyeti bağımsızlığın ilanına
ilişkin karar aldı. Kendisini Kabardey- Balkar
Cumhuriyeti olarak ilan etti (KBC). KBC' nin statüsü KBC
ve Rusya Federasyonu anayasası uyarınca belirlenir. |
|
|
|
|
|
|
|