Tarihi baktığımızda, Karaçay Malkar Türklerine en büyük
düşmanlığı yapa-gelenler Kabardeyler. Uzun bir zaman boyunca
Türklere (Osmanlı) bağlılığı bilinen Kırım Hanlarına karşı
Kabardeyler vergilerini ödeyip durdular. Kırım’a her yeni han
atandığında, Han’ın hizmetinde bulunmak üzere 300 erkek ve kız
köle, Kabardey’den Han’a hediye olmak üzere gönderiliyordu. 1707 yılında Kırım’a yeni han, Kablan-Girey geldiğinde;
Kabardeyliler adet olduğu üzere, 300 kişiyi göndermek için
hazırlık yapar, fakat, Kablan-Girey ‘‘üç binden daha az
gönderirseniz kabul etmeyeceğim’‘ diye dayatır. Kabardeylerin
vermiş olduğu cevap ilginçdir: ‘‘o kadar verdiğimiz niçin kafi
olmuyor. Öyle ki, önceleri 15-20 yılda bir Han değişiyordu,
şimdi ise her yılda bir. Her yıl size vermek için o kadar
çocuk bizde nerde var?’‘ *
(*)
Emel’yanova N.M. ‘‘Musul’mane Kabardı’‘: Monografiya. –M.: ‘‘Granitsa’‘,
1999).
Kabardeyler kara mizah yürüterek, bizi (Karaçay-Malkar
Türklerini) Kırım’dan gelmiş Tatar Türkleri gibi görüyor. O
zamanlarda Kabardeylere beylik (zorluk) yapa gelen Kırım
Hanlarına karşı diş bileyen Kabardeyler, onlar için
besledikleri bu kini bize karşı mı hisseder oldular, kim
bilirdi!
Türklerden (Kırım Hanlarından) kurtulmak için, Rus Çarı İvan
Grozni’ye ‘‘bizi kendine köle et, yalnız Türklerden kurtar’‘
şeklinde Kabartı Beylerinin yazmış oldukları mektupları
bilinen belgeler içerisindedir. Öyle yada böyle, Kabardey,
bize düşmanlık ederek bugüne değin geldi.
Kırım Han Beyliği ve yönetiminden kurtulan Kabardeyler,
Ruslara kul-köle olup, sonra ise Rus süngülerin gücü ile, bize
ait olan düz arazilerimize sahip ola geldiler. Rusları bize
karşı kışkırtarak, bu uğurda kökümüzü kırmak için verdikleri
uğraş bugün onlar için bir adet geleneği oldu. 1828 senesinde
rus askerlerinin önüne düşüp, rehberlik edip, Karaçay
topraklarına getiren de Kabardeyli idi -Atacuko Atacukin. 1944
yılında Beriya’ya (Stalin'den sonra gelen Rusya’nın ikinci
adamı) mektup yazıp, Malkar Halkını sürdüren de Kabardeyli idi
-Kumehov. Malkar Halkı 1957 senesinde sürgünden geri yurduna
döndüğünde ise, Malkar Halkına ait olan Elleri (yerleşim
yerleri, el, ilçe, il) ve bölgeleri Malkarlılara geri vermeden
bırakanlar da – Kabardey yöneticiler idi.
Bugün yine Malkar halkına zorluk yapanlar – Kabardey
yöneticilerdir. Malkar halkının yurdunu çalıp, yağma edip,
dağıtıp, satmak için uğraşıyorlar. Türkçe olan
(Karaçay-Malkar) yer adlarını değiştiriyorlar. “Halkı yurtsuz,
tarihsiz bıraksan -artık o halk ölmüş demektir.” Kabardeyli
yöneticilerin bildiği budur. Malkar halkı dağlara diretilmiş.
Minggi Tau Elbruz'una dayanmıştır. Gel gör ki, şimdi dağları
da çalmak istiyorlar. Dağlı halkın sabrı, dağ tepelerinde
biriken kar gibi, toplanıp-birikip, çığ kopmuş gibi olacak. İş
o noktaya vardı.
Durumu anlayan Malkarlar, Kabardeyden iyi yolla ayrılmak
istiyor... Fakat, Malkarın yer hazinelerine, cennet yurduna
göz koyan Kabardeyler, ayrılmak istemiyor. Onun isteği: 1944
senesindeki gibi, Rus’un eli ile Malkar halkını yerinden
sürgün (veya ona benzer bir kötülük ) ettirtebilse; hani daha
önceden Malkarlıların yerlerine sahip oldukları şekilde… O bir
tarafta Abhazya ile birleşip, bağımsız bir cumhuriyet
oluverecekmiş gibi… Ancak, ortada, sınırda, onları durduran
Karaçay-Malkar var! Karaçay-Malkar Türklerini kurutmak;
Kabardeyli bozuk-kafalar için bir amaç halini almış durumda.
Malkar halkının ak sakallı ihtiyarları, gençlere sabırlı
olmalarını söyleyip, kanuni yoları tercih ederek, Rus yönetimi
ve Anayasa Mahkemesi’ne yazıp uğraşıyorlar. Bu konuda Rus
Anayasa Mahkemesi’nin aldığı iki karar var: ‘‘Haksızlığı
durdurunuz ve Malkar Halkına yerlerini geri iade ediniz.’‘
Kabardey yönetimi Rus Anayasa Mahkemesi tarafından alınan bu
karara uymuyor. Kendi haklarını korumak isteyen Malkarlıları
korkutarak onları dövmeye ve öldürmeye çalışıyorlar. Bu hal
böyle devam edip giderse, Kabardey ile Malkarlar arasında
büyük kan dökülecek gibi. Kabardey-Balkar Cumhuriyeti,
Kabardey Cumhuriyeti şeklini almıştır. Kabardey yönetimi bu
işi önemsemeden geçiştirip durmakla, Kafkasya’da yeni bir
kavganın, yeni bir savaşın ateşini tutuşturacaktır.
Konu üzerinden Rusya Savcısı ve Anayasa Mahkemesi ile yazışma
yapan Malkar halkının değerli evladı Mihail Zalihanov’dur.
Zalihanov büyük bir alimdir. Rusya Bilimler Akademisi’nin Asil
Üyesi ve aynı zamanda Rusya Parlementosu’nda milletvekilidir.
Kabardey-Balkar Cumhuriyeti’nde süre gelen haksızlığı
durdurmak için, kan dökülmemesi için, 50 milletvekili
tarafından imza altına alınan mektubunu, Rusya Baş Savcısı’na
ve Rusya Anayasa Mahkemesi’ne göndermiştir. O mektubun
kısaltılmış hali aşağıdadır. Doğruluk galip gelirse…
Rusiya Federasiyanı Genel prokuroru (Rusiya Başsavcı)
Ü. ÇAYKA'ya
Kopiya: Rusiya Federasiyanı Anayasa Mahkemesini başkanı
V.D. ZORKİN'e
Kabardey-Balkar Cumhuriyeti Parlamentosu ile Başbakanı, Rusya
Federasyonu Anayasası’nın 131. maddesinin 2. bölümüne ve
06.10.2003 yılında alınan ‘‘Yerel Kanunlar Yasası Genel
Prensipler’‘ adlı, 131-F3 sayılı Federal Kanuna karşı gelerek,
27.02.2005 yılında iki yeni kanun çıkardılar: 12-RZ sayılı
‘‘Kabardey-Malkar Cumhuriyeti Yer-Yönetimleri Hakkında Yasa’‘
ve 13-RZ sayılı ‘‘Kabardey-Malkar’daki Belediyeliklerin Sınır
ve Statüleri (Yerel Yönetimler) Hakkında Yasa’‘.
Bu ters kanun ve yasalara dayanarak, Nalçik Şehir sınırları
içerisine, Hasaniya, Aksu, Kence, Adivüh köylerini dahil
ettiler. Oysaki toprakları ve sınırları belli olan bu
bölgelerin kendi yerel yönetim hakları, tüzük ve organları
vardı. Yapılan bu haksızlıklara dayanamayıp, köylerde
referanduma gitmek isteyen Hasaniya (Hasaniye) Kasabası
Belediye Başkanı A.Zukaev kendi evinin bahçesinde öldürüldü.
Bu murdarlığı yapan kişiler halen dışarıda ve açıktadır.
06 Ekim 2003 yılında alınan 131-FZ sayılı Federal Kanunun 11.
maddesinin 3. bölümüne ve Rusya Hükümetinin 25 Mayıs 004
yılında aldığı, 707-r sayılı emrine karşı gelip, Malkarların
yüzyıllardan beri hayırlana geldikleri yerlerini ‘‘köyler
arası yerler’‘ bahanesi ile % 80’nını Malkarların elinden
sıyırıp, satıp, arendaya* verip uğraşıyorlar. Bu şekilde
yaşayan halk, kendi yurdundan ayrı bırakılıyor. Halk artık
Kabardeylerin göstermiş oldukları bu zulme karşı ayaklanmaya
başladı. Kabardey-Malkar Cumhuriyetini kuran Malkarların,
bugün hakkı yenilmektedir.
Rusya Anayasa Mahkemesi 02 Ekim 2007 senesinde 715-0 –P sayılı
bir başka karar daha aldı. Anayasa Mahkemesi tarafından alınan
kararların, doğrudan yerine getirilmesi şartı
belirtilmektedir.
Anayasa Mahkemesi kararlarına karşı gelindiği için, Rusya Baş
Savcısı Kabardeyleri sorguya çekmesi gerekir, fakat şimdiye
kadar bu sorgulama yapılmamıştır.
Rusya’nın Baş Savcısı bu işe el atmasa, Kabartı ile Malkar’ın
arası giderek kötüleşecektir. Üç senedir Malkar halkı kendi
yurdunda yurtsuzlar gibi yaşatılıyor. Nüfus çokluğunu kendine
avantaj bilip, yönetim ve karar mekanizmalarındaki
çoğunluklarına güvenerek, doğrusun söylemek gerekirse,
Kabardeyler, Kabardey-Malkar Cumhuriyeti’ni, Kabardey
Cumhuriyeti şekline dönüştürmüştür.
Doğruluktan yana olan dağlı halkı (Malkarları) dövmek,
öldürmek, işten atmak adet halini almıştır. 15-17 Ekim’de
Köndelen’de binlerce adam toplanmış, Kabardey ile Malkarlılar
arasında savaş çıkmasına ramak kalmıştır. Rusya Parlamentosu
Milletvekili, akademisyen Zalihan Ulu’nun söylemi ile, Rusya
Başbakanı Putin devreye girmese idi, o gün orada kan dökülmeye
başlanacaktı.
Kabardey-Malkar’da ise haksızlık kol geziyor. Birbir
aralarında sınır bütünlüğü olmamasına rağmen,
Kabardey-Adige-Çerkes Birliğini oluşturmak isteyen ayrılıkçı
güçler, kendilerini Gürcistan ile sınır komşusu yapıp, bu
şekilde sınır bütünlüğü oluşturma gayesindedirler. Fakat arada
kalan bölgede Malkarlılar ve Rus halkı yaşamaktadır. Kabardey
bölgede yaşayan halkı kurutmak için her bir yolu denemektedir.
Rus liderler Medvedev ile Putin sayıları az olan halkların,
haklarının korunacağı mesajını vermekten geri kalmıyorlar.
Gerçekte ise uygulamalara bakıldığında, Kabardey yönetimi
yapılan bu açıklamaları duymazdan geliyor. Dış ülke
Gürcistan’a bağlı olan Güney Osetya Halkını korumak için
seferber olan Rusya, diğer taraftan kendi bünyesindeki bir
cumhuriyette yaşayan Malkar Halkının yok edilişine niçin
seyirci kalacak! Malkar halkının doğduğu yurdu, tarihi
anıtlarını, yer adlarını, yaşam kaynaklarının tümü yok
ediliyor.
Kabardey-Malkar Cumhuriyeti yasal zemine dönmez ise
Malkarların ismi dahi korunamayacak. Rusya’nın kanunlarına
uymamak, Rusya’nın düşmanlarına yardım etmek demektir.
Kafkasya’da bir kaygı, bir savaş gerekli değildir. Kime gerek
yeni bir Kosova, yeni bir Karabağ, yeni bir Andican! Öyle ki,
Kafkasya bir tutuşursa, diğerlerini unutturur.
Rusya Baş Savcısının Kabardey-Malkar Cumhuriyeti’nde yaşanılan
haksızlıkları durduracağına inanıyoruz.
Milletvekili, Akademisyen M. Zalihanov
(Bu mektup 50 Rusya Milletvekili Parlamenteri tarafından imza
altına alınmıştır.) |