OSMANLI DEVLETİ'NİN 1.
DÜNYA SAVAŞI'NDA İLK TAARRUZ CEPHESİ
Cemalettin Kayacan
...................
1)
Taarruz Cepheleri
Kafkas Cephesi: Kafkaslarda ı. Dünya savaşından önceki
sınırlar 1878-Berlin antlaşması ile çizilmişti. Buna göre Kars
Ardahan ve Batum Rus sınırları içindeydi. Rusya 1 Kasım
1914’te Osmanlı devletine savaş ilan edince Kafkaslarda
yeniden cephe açıldı ve büyük bir taarruz harekatına başlandı.
Enver Paşa idaresindeki bu taarruzun amaçları şunlardır:
• Kafkasları ele geçirerek Orta Asya Türkleri ile bağlantı
kurmak
• Kafkaslardaki petrol yataklarının denetimini ele geçirmek
• Hazarın doğusundan İngiliz yönetimindeki Hindistan’a
saldırmak
Enver Paşa Rusya’daki iç karışıklıklar nedeniyle bu cephede
kolay bir zafer kazanacağını umarak 150. 000 kişilik bir
orduyla büyük bir taarruza başladı. Başlangıçta çok kolay
ilerlemesine rağmen ağır kış şartları nedeniyle 90 bin Osmanlı
askerinin donarak ölmesi savaşın Rusya lehine dönmesine neden
oldu. Sarıkamış harekatı denen bu taarruzda Osmanlı
ordularının yenilmesinden sonra Ruslar Doğu Anadolu’yu işgal
ettiler. 1916’da Ruslar Trabzon, Erzurum Erzincan ile Muş
Bitlis’e kadar olan yerleri ele geçirdiler.
Osmanlı ordularının bu cephedeki yenilgisinin başlıca
nedenleri şunlardır:
• Taarruz için mevsimin uygun olmaması
• Ordunun yeterli donanıma sahip olmaması
• Ulaşım ve haberleşmenin yetersiz kalması
Çanakkale cephesindeki balarılı
savaşlar yapan Mustafa Kemal Paşa 1916 de Kafkas cephesine
atandı. Aynı yıl Muş ve Bitlisi geri aldı. 1917 de Rusya’da
Bolşevik İhtilali sonucunda yönetimi ele geçiren Bolşevikler
Doğu Anadolu’daki ordularını geri çekinde bu bölge yeniden
Osmanlı yönetimine girdi. Rusya 3 Mart 1918’de bütün ittifak
devletleriyle Brest Litovks Antlaşmasını imzalayarak savaştan
kesin olarak çekildi. Bu antlaşmayla Kars Ardahan ve Batum
Osmanlı topraklarına katıldı. Bölgedeki karışıklıklardan da
yararlanan Osmanlı orduları Bakü’’ye kadar ilerlemeyi
başardılar. Ancak 30 Ekim 1918’de Osmanlı Devletinin İtilaf
Devletlerine yenildiğini kabul ettiği Mondros Ateşkes
Antlaşmasındaki madde gereğince Osmanlı orduları Kafkaslarda
savaşın başındaki sınırlarına çekilmek zorunda kaldı. Böylece
Kars Ardahan ve Batum yine sınırlarımız dışında kaldı.
Kanal Cephesi: 1882’ye kadar Osmanlı toprağı olan Mısır
İngilizler tarafından işgal edilmesi bu bölgenin İngiltere
için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Süveyş Kanalı
İngiltere ile Hindistan’ı birbirine bağlayan en kısa yoldu. I.
Dünya savaşında özellikle Almanya’nın isteği ile Osmanlı
orduları Süveyş kanalına hakim olmak için taarruza geçtiler.
Cephenin açılmasındaki temel nedenler şunlardır:
• İngiltere’den Mısırı geri almak
• İngiltere’nin Hindistan ve diğer sömürgeleriyle olan
bağlantısını keserek hammadde ve asker ihtiyacını
karşılamasını önlemek
• Süveyş kanalına hakim olarak dünya ekonomisindeki
etkinliğinin artırmak
Cemal Paşa komutasındaki Osmanlı orduları Süveyş kanalına
saldırıya geçmesine rağmen başarılı olamadılar ve geri
çekilmek zorunda kaldılar.
Bu cephedeki başarısızlığın nedenleri şunlardır:
• İngilizlerin silah yönünden üstün olmaları
• Arapların Osmanlı devletine karşı İngilizleri desteklemeleri
• Almanya’dan gerekli yardımın alınamaması
• Osmanlı ordularında yönetim hatalarının yaşanması
Osmanlı ordularının geri çekilmesi üzerine İngilizler Sina
yarımadasını alarak Suriye sınırlarına dayandılar ve Kudüs
İngilizlerin eline geçti.
2)Savunma Cepheleri
Çanakkale Cephesi: I. Dünya Savaşının en önemli
cephelerinden biri de Çanakkale cephesidir.
İtilaf Devletinin Çanakkale Cephesini açmalarının başlıca
nedenleri şunlardır:
• Çarlı Rusya’sına yardım ulaştırarak savaşa devam etmesini
sağlamak
• İstanbul’u işgal ederek Osmanlı Devleti’ni savaş dışı
bırakmak böylece savaşın bitişini hızlandırmak
• Balkanlardaki tarafsız devletleri kendi yanlarında savaşa
sokmak
• Balkanlardan ittifak devletlerine yeni cephe açarak ittifak
grubu devletlerini çembere almak
• Süveyş kanalı ve Hindistan’a yönelik tehditleri ortadan
kaldırmak
İtilaf donanması 19 Şubat 1915’te saldırıya geçti. Amaçları
Boğazlardan geçerek kısa sürede İstanbul’a ulaşmaktı. Fakat
karşılaştıkları direniş nedeniyle büyük kayıplar vererek geri
çekilmek zorunda kaldılar. Bunun üzerine özellikle
İngiltere’nin sömürgelerinden getirilen binlerce asker
Gelibolu yarımadasına çıkarıldı. Bu şekilde karadaki direnişi
sona erdirmeyi amaçlayan İtilaf devletleri bunda da başarılı
olamadılar. I. Dünya savaşının en kanlı çarpışmalarından biri
burada yaşandı. Özellikle Mustafa kemal Paşa Anafartalar
Conkbayırı Kireçtepe ve Arıburnu muharebelerinde büyük
başarılar göstermiştir.
Çanakkale Savaşının Sonuçları:
Çanakkale savaşları sadece bölgesel sonuçlar doğurmamış
savaşın gidişatını etkileyecek çok önemli gelişmelere de neden
olmuştur. Bu yönüyle sonuçları diğer cephelerden ayrı
özelliklere sahiptir:
• İtilaf devletleri Boğazları geçemedikleri için Çarlık
Rusya’sına gereken yardımı gönderemediler. Bunun sonucunda
Rusya’da Ekim 1917 de Bolşevik ihtilali oldu ve rejim
değişikliği gerçekleşti.
• Birinci dünya savaşı uzadı.
• Bulgaristan’ın İttifak devletleri yanında savaşa girmesine
neden oldu.
• Mustafa kemal’in Çanakkale de kazandığı başarılar Kurtuluş
savaşında lider olmasını kolaylaştırdı.
• Çanakkale savaşları sırasında ve sonrasında itilaf
devletleri aralarında gizli antlaşmalar imzalamaya başladılar
• Savaş sonrasında Mustafa kemal Paşaya generallik rütbesi
verildi.
Irak Cephesi: Osmanlı
devletinin resmen savaşa girmesinin ardından İngiltere
Basra’ya asker çıkararak Irak bölgesinde ilerlemeye başladı.
İngilizlerin bu cephedeki amaçları şunlardır:
• Bölgedeki petrol yataklarını denetim altında tutmak
• Kafkaslara kadar olan yerleri işgal ederek Osmanlı
ordularının Kafkasların doğusuna geçmesini engellemek ve
Rusya’ya bu yoldan gerekli yardımı ulaştırmak
İngilizler bu amaçla giriştikleri taarruz harekatı başlangıçta
başarılı oldu. Ancak Bağdat yakınlarındaki Kütül Amare
bölgesinde İngilizler yenildi ve komutanlarıyla birlikte 18.
000 İngiliz askeri esir alındı. Ancak bölgeye takviye
birlikler gönderen İngilizler Musul’a kadar ilerlemeyi
başardılar. Sürekli olarak geri çekilen Osmanlı orduları 30
Ekim 1918’de Mondros Ateşkes Antlaşmasıyla yenilgiyi resmen
kabul etmiş oldular.
Suriye-Filistin Cephesi:
Kanal cephesinde yenilen Osmanlı kuvvetleri İngilizlerin
saldırıları nedeniyle Suriye ve Filistin bölgelerinde savunma
hattı kurdurlar. İngilizlerin saldırılarına karşı bu bölgede
“Yıldırım orduları grup komutanlığı” oluşturuldu ve komutan
olarak Alman general Liman Von Sanders atandı. 1917’de Kafkas
cephesinde savaşın durması üzerine Mustafa kemal Paşa Suriye
cephesine atandı. 1918’de İngilizlerin savunma hattını yarması
üzerine Mustafa kemal Paşa emri altındaki 7. orduyu yok
olmaktan kurtararak Halep’in kuzeyine kadar çekilmeyi ve takip
eden İngiliz birliklerini burada durdurmayı başarmış ve Mısak-ı
Milli’nin Suriye sınırını çizmiştir. Bu cephe Mondros
ateşkesiyle kapandı. Mustafa kemal paşanın esir olmaktan
kurtardığı bu ordu daha sonra kurtuluş savaşındaki ordunun
çekirdeğini oluşturmuştur.
Mondros ateşkesinden sonra Yıldırım orduları grup komutanlığı
ortadan kaldırılarak Mustafa kemal paşa İstanbul’a çağrıldı.
Böylece Mustafa kemal Paşa I. Dünya
savaşındaki son resmi görevini Suriye cephesinde tamamlamış
oldu. Mustafa kemal Paşa I. Dünya savaşında sırasıyla:
Çanakkale cephesi, Kafkas cephesi ve Suriye cephesinde
savaşmıştır.
Hicaz-Yemen Cephesi: Osmanlı
orduları bu cephelerde, kutsal yerleri korumak amacıyla
İngilizlere ve ayaklanan Araplara karşı savaştı. Bu cephelerin
Osmanlı toprakları ile bağlantısının kesilmesinden sonra bu
cephelerdeki askerler ya öldürüldü ya da esir oldular.
3)Osmanlı Devletinin
Müttefiklerine Yardım Amacıyla Savaştığı Cepheler:
Galiçya, Makedonya ve Romanya Cepheleri: Osmanlı
orduları bu cephelerde Rus, Rumen, Sırp ve Fransız
birliklerine karşı Bulgaristan ve Avusturya-Macaristan
ordularıyla birlikte savaştılar. Osmanlı sınırlarından çok
uzak bölgelerde savaşıldığı için “sınır ötesi cepheler” olarak
da isimlendirilmişlerdir. Rusya’nın savaştan çekilmesi
sonucunda bu cephelerdeki savaşlar sona ermiştir.