|
|
................... |
|
................... |
ÇERKESLER BU AKRABALARINA ÇOK ŞAŞIRACAK
|
Rafael Sadi
Odatv.com, 29 Ocak 2013 Salı |
|
|
................... |
|
................... |
Çerkes Festivali Cuma akşamı saat
20:00 itibarı ile İsrail'in iki Çerkes köyünden biri olan Kfar
Kama'da Naf Folklor Ekibi'nin gösterisi ile açıldı.
Festival süresince Kfar Kama ve Rihana köylerinde değişik
şenlikler ve etkinlikler yer alacak. Festival 26 Temmuz'a
kadar sürecek.
Kfar Kama İsrail'in kuzeyinde Afula şehriden sonra gelen Kfar
Tavor köyünden 4 kilometre sonra oldukça temiz kendine özgü
mimarisi ve samimi dost insanları ile oldukça büyük bir
yerleşim merkezi. Kfar Kama nüfusu yaklaşık 3000 kişi, ikinci
Çerkes köyü olan Rihana ise 2000 kişilik bir yerleşim birimi.
Çerkesler İsrail topraklarına 135 sene kadar önce Rusya
Çar'ının mezali-minden kaçarak gelmişler. Yaşadıkları ülke
yönetimlerine sadakatleri ile bilinen bir topluluk Çerkesler.
Çerkesler İsrail'de oldukça saygın ve sevilen bir toplum.
Ülkenin sadık ve eşit vatandaşları olarak kabul görmekteler ve
İsrail vatandaşları gibi askerlik yapıyorlar.
Çerkesler oldukca eski bir halk, tarihleri M.Ö. 3000 yılına
kadar gidiyor.
Kendi lisanlarında Adiga deniyor Çerkes halkına.
Kafkas halklarından olan Çerkesler M.Ö 800 yılında
Kimmeryalılar ile (Caonan'ın memleketi) M.Ö. 600 yılında ise
kuzeyde İskitler, Karadeniz kıyısında ise Grekler ile
komşuydular.
Kabardey-Rus dostluğu 18.yüzyıl ikinci yarısına (1774'te
Kabardiya ve Osetya'nın,1783'te de Kırım'ın Rusya'ya ilhak
edilmesine) değin sürdü.1774 sonrasında Osmanlı-Rus dengesi,
Osmanlılar aleyhine bozuldu, onun yerini Batı-Rus dengesi aldı.
Osmanlı Devleti, bu yeni denge içinde zayıf bir tampon devlet
konumuma geldi. Dolayısıyla Çerkeslere gerekli yardımlarda
bulunamadı.
KIRIM SAVAŞI VE SONRASINDAKI ÇERKES SÜRGÜNÜ
1853-56 Kırım Savaşı sırasında Çerkesler, müttefik baskısı
nedeniyle Rusların tahliye ettikleri kıyı kalelerini, bu arada
Novorossiysk kenti ile Taman Yarımadası'nın bir bölümünü geri
aldılar. Ama Müttefiklerin savaşa son vermeleri, kendi
çıkarları ile yetinmeleri sonucu, Çerkesler ve Şamil
kuvvetleri, eşitsiz olarak Ruslarla başbaşa kaldılar.
ÇERKESLER OSMANLI TOPRAKLARINDA
Asıl Çerkes nüfusu ise deniz yoluyla Osmanlı topraklarına
deporte (sürgün) edildi. Gemilere bindirilen Çerkesler,
Karadeniz'in Anadolu kıyılarındaki limanlara (Batum, Trabzon,
Adapazarı (Sakarya) Ordu, Samsun, Sinop ve şimdiki Akçakoca)
çıkarıldı. Bir bölümü de Burgaz, Varna ve Köstence'ye
götürülerek Balkanlar'a yerleştirildi. Göç sırasında açlık ve
salgın hastalıklar yüzünden çok sayıda Çerkes öldü.
Balkanlar'a yerleştirilen Çerkesler de, 1878 Berlin Antlaşması
gereğince yeniden Osmanlı Asya'sı ve Afrika'sı topraklarına
göç ettirildiler. Bunlar Anadolu, Kıbrıs, Suriye, Ürdün,
İsrail ve Mısır gibi boş yer bulunan hemen her yere
dağıtılarak yerleştirildiler. Anadolu'ya göç ettirilenler,
yoğun olarak Orta ve Batı Karadeniz, Kuzeybatı, Batı, İç Batı,
İç Doğu, Orta Anadolu ve Doğu Akdeniz'e, Bingöl ve Bitlis'e
yerleştirildiler. Sürgün ve yerleştirme giderleri Osmanlı
Hükümeti'nce karşılandı.
İşte Çerkeslerin İsrail macerası böyle başlamış oluyor.
Dün 8 araçlık bir arkadaş konvoyu ile 30 kişi kadar hepimiz
Türkiye doğumlu Türk Yahudileri ilgimizi çeken bu etkinliği
görmeye gittik.
İnsanlar çok düzgün ve iyi niyetli karşıladılar . Kendilerinin
insa etikleri Çerkes Tarihi’ni anlatan bir müze oluşturmuşlar.
Hatta müzenin girişindeki avluda oldukça renkli bir folklor
gösterisi takdim ettiler ve bunu müteakip köyün içinde
dağılmış olan çeşitli birimleri ziyaret ettik. Çerkes Peyniri,
Çerkes gözlemesi ile Çerkes Kısır'ı yedik üzerime serpilmiş
Çerkes Peyniri ile.
Çerkes tavuğu yemedik çünkü lokantalar kapalı idi. Sanırım bu
sevimli köyü yeniden ziyaret etmek için bıraktığımız bir
bahane.
Ek'teki resimler benim anlatacaklarımıdan daha güzel sanırım .
İşte festivalden kareler: |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|