İşgalçi Alman faşistlerinin ilerlemesi 1942 yılı sonlarında
Kafkas dağ sırasının zirvelerinde durdurulmuştu. Böylece
düşman
Kafkasya'yı
alamayacağını anlayarak kendisini korumak amacıyla savunma
pozisyonuna geçmişti. 19 Ağustos 1942 yılında Stalingrad
yakınlarında Sovyetler Birliği ordularının düşmana
karşı direnişininde bu konuda faydalı etkileri oldu. Güney
cephesi ordusu tarafından Rostov, Salske, Tihoretske'ye
püskürtülen ve Kuzey
Kafkasya'da
reel olarak ilerleme kaydeden güçlerimizin her tarafta ne
yapacağını bilemez duruma düşmüş düşman ordularının Rostov'dan
bölgeye kadar olan kısmının yok edilmesi imkanı ortaya
çıkmıştı.
Faşist Alman orduları komutanları kuşatılma ihtimaline karşı,
ikinci bir Stalingrad vakası ile karşılaşmamak için Mezdegu'da
bulunan 1.
Tank
Odusu'nu
1 Ocak 1943 tarihinden itibaren geri çekmek zorunda kaldılar.
Fakat Karadeniz deniz kuvvetlerinin bulunduğu
cepheden, Tuapse'ye
giden yoldan
Karadeniz
hakimiyetini sağlamak istedikleri bölgelerde dirençlerini
arttırdılar. Ellerinden gelen olanaklar çerçevesinde 1.
Tank
Ordusu'nu
koruyarak Rostov'a çekmeğe çalışıyorlardı.
Gelişen bu olayların nasıl sonuçlanabileceği değerlendirmesini
yapan Genelkurmay Kuzey Kafkasya'da
dümana karşı direnişin
Karadeniz
kuvvetleri desteği ile arttırılarak düşman briliklerinin Kuzey
Kafkasya'ya
dönemeyecek hal alması için çalışılması kararı alındı. Genel
Kurmay
Başkanlığı
Kafkas
Ardı
Orduları
Komutanı
General İ. V. Tyulenev,
Terek bölgesini savunmakta olan Kurmay General İ. İ.
Maslenikov'un Stavropol'a doğru çekilmeye başlayan düşman
ordularına saldırarak düşmanın ordularını istediği alana
istediği şekilde sevk etmesine engel olunması emri verdi.
Karadeniz
Sahili
Birlikleri
Komutanı
İ. E. Petrov'a ise düşman ordusunu Krasnodar-Tihoretsk
tarafına
doğru püskürtmesi, Hitler ordularının oluşturduğu savunma
hattını dağıtarak Krasnodarı el geçirmesi ayrıca Armavir
Rostov demiryolunun Tihorensk kısmını ele geçirerek ardından
Kuzey Batı
Kafkasya'daki
demiryolu hattını çeşitli yerlerde hakimiyetini elde etmesi
emri verilmişti. Böylece Batayska, Azov, Rostov kırlarını
da ele geçirerek bölgedeki Güney
Ordusu
birlikleri ile birleşerek düşmanın sol cephesini ele geçirip
Kafkasya'daki
tüm düşman birliklerini
kuşatarak soluk bile alamayacak hale getirilecekti.
Bu emir çerçevesinde düşmana yapılacak saldırı
Ocak
ayı içerisinde gerçekleştirilmeliydi.
Karadeniz
Ordusu'nun
planlanan hareket şekli
Kuzeyde bulunan ordular düşman askerinin bir adım bile
ilerlemesini durdurmak üzere savaşyorlardı,
Karadeniz
Ordusu
ise Krasnodar-Tihorensk hattında düşman birliklerini yarmak
ile görevlendirilmişti. Bu orduların hareket planını Genel
Kurmay hazırlamıştı. Bu plana göre düşman hattını dağıtacak
saldırı 'deniz' ve 'dağ' hareketi isimli iki farklı koldan
olacaktı.
'Dağ' hareketi Psıfabe yakınlarındaki düşman savunmasını söküp
Pşıze (Kuban'a) ulaşıp Krasnodar'ı alıp buraya düşmanı
yaklaştırmayacak ardından önce Tihoretske ardından
Batayskey'e
ulaşmak zorunda olan düşman birliklerinin önü kesilerek Rostov
ve Yeysk'e çekilmeleri engellenecekti.
Bu görev kademe kademe gerçekleştirilmeliydi. Plan gereği ilk
saldırıda (14-18 Ocak) Kuban nehrine ulaşarak nehir geçiş
yollarını ele geçirmek zorundaydılar. İkinci aşamada ise 19-30
Ocak tarihleri arasında Krasnodar alınarak düşmandan
arındırılmalıydı. Bundan sonra Tihorensk'e ulaşarak cephe
oluşturup Batayske yolunu denetim altına almaları gerekiyordu.
Üçüncü aşamada ise Kuşevske yönünden Batayske
de denetim altına alınmalıydı.
Dağ
Hareketi
Komutanlığı'nı
Kurmay General A.A. Greçko'nun yaptığı 56.
Ordu
Orgeneral A. İ. Rijov'un komutasındaki 18.
Ordu,
Sovyetler Birliği Kahramanı İ. P. Roslıy'in komutanlığını
yaptığı 46.
Ordu'dan
oluşan üç ordu katılacaktı. Bu hareketin başarısı için en
önemli olanı ise 46.
Ordu'ydu.
Fanagoriyske'den
Azov'a kadar 50 kilometrelik alana yayılmış ordu cephe
oluşturarak Psıfab yönünden Stavropoliye tarafından 18.
Ordu
ile birlikte ilerlemesi gerekiyordu. Krasnodar'a yönelerek
Paşkovske tarafından Kuban nehrini geçerek Krasnodarı kurtarıp
Tihoretske gitmelilerdi.
18.
Ordu'nun
vazifesi ise 44. Alman
Korpusu'nu
Hıdıj yakınlarında dağıtarak Suzdalske yönünden ilerleyerek
Kuban nehrini aşıp Krasnodar'ın doğusundan Starakorsunske;
Paşkovske tarafına dönmekti.
46.
Ordu
diğerlerinin sağ tarafında yer alıyordu. Almanların 49.
Dağ
Korpusu'nu
dağıtarak Mıyekuape Şıthale tarafına yönelerek Mıyekuape'yi
kurtarmak ve ardından bütün gücü ile Lebape mevkiinden Kuban
nehrini geçerek ilerlemeliydi.
'Deniz' isimli hareket ile de karadeniz sahilinin işgaldan
kurtarılması, Novorosisk ve Taman burunlarının kurtarılması
gerekiyordu. Bu konuda ise general F. M. Kamkov komutasındaki
47.
Ordu
görevlendirilmişti. Abin yakınlarındaki düşman birliklerini
bozup Krımske'yi kurtardıktan sonra Taman ve Novorosisk
burunlarını alması gerekiyordu.
Karadeniz ordularına S. K. Goryunov komutasındaki 5.
Hava
Kuvvetleri
destek oluyordu. Bu hava kuvvetlerinin 270 uçağı vardı aynı
zamanda Karadeniz
Donanması'na
ait 118 uçakta emrindeydi. Bu hava kuvvetlerinin görevleri
arasında Mıyekuape, Krasnodar ve Armavirde bulunan düşman hava
kuvvetlerini yok etmek düşman ordusunun geri çekilmesini
sağlayacak demiryollarındaki geçitleri kullanılmaz hale
getirmekte vardı.
Söz konusu operasyonun planlandığı gibi gerçekleştirilmesi güç
birliği yapılması yanısıra ordunun askeri donanımı ile de
ilintiliydi. 56.
Ordu'nun
1168 silahı ve minamiyotu vardı. Bu düşman artileriyesinden 4
kat daha fazlaydı. Tank birlikleride güçlendirilmişti.
Toplamda 316 tanka sahiptiler. Bunlardan 195'i düşman
hatlarını yarması gereken 56.
Ordu'ya
verilmişti.
Düşman ordularının konuçlandığı durum ve savunma durumu
hakkında...
Karadeniz orduları karşısında General R. Ruoff
komutasında Almanların 17.
Piyade
Ordusu
bulunuyordu. Onun sol cenahında 49. Dağ
Korpusu,
sağ cenahında 5. Alman
Ordu
Korpusu,
merkez
cenahta ise 44. Alman
Ordu
Korpusu
ve Rumen
Süvari
Korpusu
yer alıyordu.
Düşman ordusu 17 tümen, 5 tabur ve 12 farklı birlikten
oluşuyordu. Pşıze Fotlırı (Kuban bölgesindeki)
havaalanlarında 150 kadar da uçağı bulunuyordu. Tankların
sayısı ise tesbit edilmiş değildi. Fakat geri çekilen 1.
Tank
Ordusu'na
ait tanklarıda kullanacakları aşikardı.
İki ordunun silah gücü kıyaslandığında Sovyet ordusunun daha
güçlü olduğu söylenebilir. Düşmanın savunma hattı ise
üç hat halindeydi. İlk hat düşman denetiminde olan
Şavman, Bezımyannoye, Psıfabe, Stavropols-kaya'da
bulunan orduların geçebileceği yerlerde kazılmış siperler, tel
örgüleri ve mayın tarlalarından oluşuyordu.
İkinci hatta ise
Abadzehhable, Dagestanskaya, Şirvanskaya, Hıdıj, Kabardinske,
Severske, Ahtırske, Abinske, Krımske yer alıyordu. Üçüncü hat
ise Pşıze (Kuban) nehri sahilindeydi. Buralarda sığınaklarda
yapmışlar-dı.
Bu sığınaklardan oluşan hat Pçıhatlıkuye, Şıncıye,
Georgiye-Afıpske köylerinden geçiyordu.
Savaş nasıl cereyan etmişti
Savaş döneminde Merkez Genel
Karargahı
Komutanı
S.M. Ştemenke'nin anlattığına göre 2 Ocak tarihinde
Genelkurmay
Başkanlığı'nın
düşmana karşı saldırı emri
Karadeniz
Ordularına
ulaştırılmış ve hareket başlamıştı. Buna sebep olan şey ise
düşmanın
1.
Tank
Ordusu'nun
hareketi yanısıra 5 Ocak tarihinde Alman ordularının Kafkas
sıradağlarından da geri çekilmeye başlamasıydı, bundan
düşmanın Krasnodar tarafında güçlerini toplamak istdiği
anlaşılıyordu.
Ellerindeki tüm imkanları kullanarak planlanan düşmanı
püskürtme operasyonu hazırlıklarını arzulanan zamanda bitrmek
istedilerse de bu olmadı. Planlanan zamanda havanın durumu
bozmuştu. Ordunun bir kısmı yoldaydı. Her ne pahasına olursa
olsun operasyona planlanan zamanda başlandı.
11 Ocak tarihinde 46.
Ordu
ilk atağı yaparak Samurske ve Apşeron tarafında düşmana
kayıplar verdirdi. Ertesi gün 47.
Ordu
Krımske'deki
düşman hattına saldırdı.
46.
Ordu'nun
ilerlemesinde
hava durumu zorluk çıkartıyordu. 10-12
Ocak
tarihleri arasında yağmur ve karla karışık yağmur yağmıştı.
Kat edilecek yol çamur içindeydi ve ilerlemek kolay olmuyordu.
Toplar ordunun gerisinde kalmıştı. Bu yüzden düşman konumunu
değiştirerek yeni mevzi alma imkanına kavuşmuştu. Fakat buna
rağmen ordularımız ilerlemelerini sürdürdüler, düşmana rahat
hareket etme imkanı vermediler 16 Ocak tarihinde savaşarak
Daho, Nijegorodska, Çernigovska ve Maratuk'u aldılar.
46.
Ordu'nun
bu ilerleyişi düşmanı zor bir pozisyona soktu. Bu yüzden
Gunayk, Şavman hattını kendileri terk ederek geri çekilmeye
başladılar. Düşmanın geri çekilişini gören
18.
Ordu
14
Ocak
tarihinde düşmanı-faşistleri yok etmek üzere saldırıya geçerek
düşmanın ardısıra Hıdıj tarfına yöneldi. 16 Ocak tarihinde
Kotlovino, Gunayka ve Şavman işgalden kurtarıldı.
16 Ocak tarihinde hava ve top desteği ardından 56.
Ordu
ilerlemeye başladı. Düşman hatlarını bozguna uğratıp
Stavropolske'yi aldı. Ertesi gün Kalujske, Novoaleksiyevske ve
Penzenske'yi aldı.
Bir sonraki günde birliklerimiz hayli ilerlediler 18
Ocak
tarihinde saat 12 sularında General B.İ Arşintsev
komutasındaki 55.
Piyade
Alayı
Adigey
sınırlarına ulaştı. Ordular hep birlikte Staramogilevske,
Novomogilevske, Krasnoarmeyske, Natıhuaye'yi ele geçirdiler.
Bölge halkıda ellerine ne geçirdilerse düşmana karşı
saldırmaya başlamışlardı Şınjıye ve Tehutemıkuaye taraflarında
da savaş ateşi başını almıştı.
Düşman birlikleride bir araya toplanmaya başlamış ve dirençli
bir karşı koyuş sergiliyorlardı. ordularımız
23 Ocak'ta
Krasnodar'ı
almaya teşebbüs ettilerse de başarılı olamamışlardı. Aynı
zamanda bu sırada
Güney
Ordusu
birlikleri
de Batayskeye doğru ilerliyorlardı. Kuzeyde bulunan ordular
düşmanın izinden Kropotkin ve Armavire ulaşmak üzereydiler.
Olan bu gelişmeler ışığında Genel Kurmay
Başkanlığı
24 Ocak'ta
yeni bir emirle orduların Krasnodar yakınlarında konuşlanmalarını
diğer birliklerin Taman yönüne hareket ederek Kerçenske
yarımadasını almak üzere hareket etmeleri emri vermişti. Aynı
gün General İ.
E. Petrov 46.
Ordu'nun
Apşeronsk Çernigovske tarafına hareket ederek 27
Ocak
tarihine kadar
Apşeronsku
alması ve 29
Ocak'a
kadar
Beleroçenskte demiryolunu ele geçirmeleri emrini verdi. Aynı
zamanda
ordunun asıl kuvvetlerinin Starakorsunske tarafında gizlice
hareket ederek Şhaguşe nehrini aşıp Veçne, Bele, Verbin
yerleşkelerini alıp Mıyekuape'nin kuzey batısında düşmanları
dağıtması gerekiyordu.
18.
Ordu'ya
verilen görevse
Hıdıj Saratovske tarafında düşman birliklerini yokederek 27
Ocak'ta
Hıdıj'ı alması 30
Ocak'ta
da Saratovskeye ulaşmalıydı. Ardından Kuban nehri tarafına
yönelerek Paşkovske mevkinde 56.
Ordu'yla
bir arada Krasnodar'daki
düşman birliklerine saldıracaktı.
46.
Ordu
tüm gücüyle Lebepe, Şıthale tarafına saldırarak Pşehske,
Hanskaya ve Şıthale'yi düşmandan kurtardı. P.
K. Kazak komutasındaki 23.
Sınır
Alayı
ateşler içerisinde yanmakta olan Mıyekuape'ye girdi. Bu alay
Mıyekuape'ye girdiğinde kenti düşmanın pisliklerinden
temizlemekte olan Mıyekuape ve Tulske
Partizan
Kuvvetleri
şehir merkezindeydiler.
Düşmanın peşinden ilerleyen ordularımız 1 Şubat tarihinde
Lebape, Starakorsunske yakınlarında Kuban nehrine ulaştılar.
Nehrin üzerindeki buz tabakası çok inceydi bu yüzden M.
V. Yevstigneve komutasındaki 9.
Nişancı
Dağ
Birliği
köprüyü aldı.
Aynı gün 1
Şubat'ta
kuzeyden gelen ordularla bir araya gelip birlikte hareket
etmeye başladılar.
Albay Bogdanoviç komutasındaki 31.
Nişancı
Birliği
Vasürinske tarafına, 40.
Motorize
Nişancı
Birliği
ile 68.
Nişancı
Birliği
Hıdıj ve Saratovske tarafına düşman birliklerini tekip ederek
ilerlemeye başladılar. Koçkin, Şıhançeriyehable, Zarya
vostoka, Voçepşıyaçe, Hatlekuaye köylerini düşmandan
kurtardılar. 2 Şubat tarihinde ordularımız Pşıze nehrinin sol
cenahında Krasnodar'ın
doğusunda toplandılar. 1. Yedepsıkuay
ve Şebenehable yakınlarında Psekupse nehri kıylarında
Kazanıkuye ve Pçıhatlıkuaye yakınlarında nehri aşma
hazırlıklarına başladılar.
56.
Ordu'da
aynı günlerde kendisine katılan 10.
Ordu
ve 76.
Ordu
birliklerinde kendisine güç katmasıyla
Psıfabe tarafında ilerledi ve burada yürütülen zorlu savaşta
düşmana ait iki piyade alayını tarumar etti. Ardından Şınjıye
tarafından Krasnodar'a doğru ilerlemeye başladı. 2 Şubat'ta
ordu Lahşıkuye tarafına ilerlemeye başladı ise de burada
biriken düşman
kuvvetleri ilerlemeyi durdurabildiler. Alman ordularının
kendilerini koruyabilmeleri için Lahşıkuye'nin
stratejik önemi çok artmıştı. Bu yüzden Lahşıkuaye adete bir
kale gibiydi. Keşif birliklerinin elde ettiği bilgiye göre
düşman Lahşıkuye etrafında mevzilenmişti. Tel örgüler ve
mayın tarlaları döşemişlerdi. Esir aldıkları alman subayından
edindikleri bilgiye göre Lahşıkuye alınması zor bir şekilde
korunuyordu.
2 Şubat tarihi itibariyle Karadeniz
Orduları
Adigey'in
yarısından çoğunu işgalden kurtarmış Kuban nehri kıyılarına
ulaşmış fakat nehrin karşı yakasına geçebilecekleri yerleri
alamamışlardı. Bu yüzden Genel Kurmay
Başkanlığı
2 Şubat tarihinde 56.
Ordu'nun
batıya
yönelerek Bjıhokuaye tarafından Krımske üzerinden Krasnodar
Novorosisk demiryolunu keserek 47.
Ordu'nunda
burada komutasını alarak düşman kuvvetlerini Novorosiyskte
dağıtması emrini vermişti.
18.
Ordu'nun
ana kuvvetleri Pşıze (Kuban)
nehrini aşmakla görevlendirile-rek
Starakorsunske ve Şebenehable yakınlarında Dinskoy ile
Novotitarovs-ke'den
gelen 46.
Ordu
birlikleri
ile birlikte Krasnodar'ı
işgalden kurtarma emri almışlardı.
Lahşıkoye karşı yapılan bir kaç saldırıda düşman karşı başarı
sağlanamamış Lahşıkuay alınmamıştı. Bunun üzerine Albay M. E
Savçenke komutasındaki birliklerle takviye edilince 11 Şubat
akşamı 56.
Ordu'da
burada onlara sağ cenahtan destek olunca Lahşıkuaye'de
Şebenehable'de
alınarak Kuban nehri sahili denetim altına alındı.
Böylece Kuban'ın
güneyinde kalan düşman birlikleri tamamen kuşatma altına
alınabildi.
O gecenin sabahında 11
Şubat'ta
Kuban
nehrinin sol sahilinden Kozet yakınlarındaki düşman
mevzilerini dağıtarak Tahtamıkuaye'ye
kadar ulaşıldı. Diğer birlikler ise Yablonovske'ye
doğru savaşarak yol alıyorlardı. N. İ. İvanov emrindeki
birlikler Paşkovske tarafından Kuban nehrinin karşı tarafına
geçerek düşman elinde bulunan Krasnodar'ın
bir kısmını almaya başlamışlardı.
Krasnodar'ın
güneyinde yer alan bölgede ise düşman kuvvetli direniş
gösteriyor, şiddetli savaşlar sürüyordu. Savaşın en şiddetli
olduğu yer ise Krasnodar'a
10 kilometre kadar yakın olan Şıncıye'deydi.
Düşman ani bir karşı duruş göstermişti. Şıncıye yakınlarındaki
savaş üç hafta kadar sürdü. Şıncıye ve Tığurğoy iki taraf
arasında birkaç defa el değiştirdi.
Buradaki birliklerin yardımına 10.
Korpu'sun
yetişmesiyle 11
Şubat
akşamı Şıncıye'de
savaş sona erdirildi. Şıncıye'nin
alınması ardından 12
Şubat
tarihinde ordularımız ilerleyerek Tehutemıkuaye, Supuvske,
Kozet, Yablonovske'yi
aldılar. Fakat Afıps nehri kıyılarında düşman yeniden karşı
direniş gösterdi.
Aynı gün 18. ve 46. ordular Krasnodar'ı özgürlüğüne
kavuşturdular.
14 Şubat gecesi 46.
Ordu
Afıps nehrini geçerek düşmandan
Afıpsıpe, Kovalenke ve Severske'yi
aldı. Severske'de
düşman birliklerini dağıtmak için şiddetli bir savaş yapıldı.
236.
Diviziye
gece kuvvetli bir saldırı yaparak düşman kuvvetlerini dağıttı
18
Şubat
sabahı Afıpsıp'ı 335.
Diviziye
ile
birlikte aynı gün saat 2 sularında Pseytıku düşmandan
temizledi. Bunlar ordularımızın Adigey
topraklarında özgürlüğüne kavuşturduğu son köylerdi.
Adıgey'in
özgürlüğüne kavuşturulması ardından
Kuzey Kafkasya ordusu ile birleşerek ona katılan karadeniz
orduları batıya doğru büyük bir hızla Novorosiysk ve Taman'a
ilerlemeye başladılar. Yaklaşık 500
bin
kişiden oluşan 17.
Faşist
Ordusu'ndan
geriye kalanlarla karşılaştılar.
Adigey'in
faşist işgalcilerden kurtarılması üzerinden 70 yıl geçti. Bu
topraklarda 39 gece-gündüz süren bu savaşlar bölgedeki en
şiddetli savaşlardı. Bu savaşlarda
Sovyet
ordularının içerisinde azımsanmayacak kadar bizim
hemşehrilerimiz, memlekettaşlarımızda bulunuyorlardı.
Adıgey'in
kurtarılmasında 'Halkın İntikamcıları' isimli partizan
grubunun büyük katkısı oldu. Özellikle Mıyekuape, Koşhable,
Şevcen, Cece rayonları ve Mıyekuape kentinin kurtarılmasında
büyük katkıları oldu.
|