SHAPSUGH ADİGELERİNİN TARİHİ (Gezi izlenimlerim
1993 yılında Türkiye'de yayınlanan Nartların Sesi
gazetesinde yayımlanmıştır. GSK)
Shapsugh Adigeleri 141 yıl öncesine kadar Kuzey-Batı
Kafkasya'da yaşamakta olan en büyük Çerkes
topluluklarından biri idiler. Yaşadıkları bölge büyük ve
küçük Shapsughya olmak üzere ikiye ayrılıyordu. Shapsugh
toprakları Kuzeybatı’da Natuhachlar, Doğu’da Abzeghler,
Güneydoğu’da Wubıh ve Hak'uchlara komşu idi. Ünlü Rus
tarihçi N.M. Karamizin eserinde Adige halkının ataları
sayılan Kasogların Shapsughlar olduğunu yazıyor. Rus
kaynaklarında Shapsugh adına X-XI 'inci yüzyıllarda
rastlanıyor. 1831 yılında 300 bin kişiye yaklaşan
Shapsugh nüfusu Rus-Kafkas savaşları sonucu 2114 kişiye
düşmüştür. Karadeniz kıyı boyunda Shapsughların en eski
çağlardan beri oturduğunu gösteren birçok izler vardır.
Sadece Tuapse Rayonu’nda 100’den fazla Shapsughca yer
adı mevcuttur. Shapsugh ve Natuhachler (Shapsughlara
karışmış bir kabile) çok eski zamandan beri Tuapse'den
başlayıp Novrosisk, Anapa-Taman'a dek uzanan bölgede
yaşamışlardı. "Russkiy İnvalid" adlı derginin 1864
yılında çıkan 206 numaralı nüshasında yazıldığına göre
sadece 1864 yılı kış ve bahar aylarında Tuapse
limanından 63 bin 449, Soçi'den 46 bin 754 Shapsugh, Osmanlı
Topraklarına gitmek üzere yurdunu terk etmiştir. Gizlice
gidenler, önce ve sonra sürgün edilenler bu sayının
dışındadır. 1924 yılında Shapsughlar için bir "Ulusal
Shapsugh Rayonu" oluşturulmuştu. Adigece yerel radyo
yayını, gazete ve okul olanağı sağlanmıştı. Ancak
Shapsugh Ulusal Rayonu 1945'te (Stalin tarafından)
sessizce ortadan kaldırıldı.
Bu bölgeye İç Rusya'dan yoğun bir Rus göçü yaptırıldı.
Adigece okullar kapatıldı. Adigece köy adları
Ruslaştırıldı ve Adige-Shapsugh etnik varlığı
unutturulmaya çalışıldı. 1990’lı yıllara yaklaşırken
dağılma sürecine giren Sovyetler Birliği'nde Shapsughlar
da örgütlenerek 1990 yılında Lazarevski (Psışuape)'de
Shapsugh Adige Xase'yi kurdular. Bölgenin ileri gelen
isimlerinden Teş'u Murdin başkan seçildi ve aynı yıl
Shapsugh Ulusal İlçesini kurma kararı aldılar.1991 yılı
ve 1992 Nisan'ında ve 25.07.1992 günü Lazarevski'de
diğer Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinin ve Kafkas Dağlı
Halkları Konfederasyon temsilcilerinin de katılıp
destekledikleri toplantılarla çalışmalarını
hızlandırdılar. Güney’de Golovinka, Kuzey’de Tuapse'yide
içine alan 110 km’lik bir sahil şeridi "Shapsugh Ulusal
İlçesi" ilan edildi.
GEZİ İZLENİMLERİ
23
Temmuz 1992 günü Trabzon Limanı’ndan ben ve
arkadaşlarım; İzmit Ketenciler köyünden Kartenıko Adnan
Karaten ve Tlışe Murat Tarık Efe ve gemi acentesinde
tanıştığımız Sohum’lu 3 Abhaz; Beygua Cengiz, Hugba
Zülbey ve kızı Aside ile beraber yolculuğumuz başladı.
Deniz otobüsü ile yaklaşık 5 saat süren bir yolculuktan
sonra Abhazya’nın Başkenti Sohum Limanı’na yanaştık. 10
Dolar ayakbastı parası ve askerlere birer paket sigara
vererek geçtik. Aynı gün kutlanan Abhazya’nın
bağımsızlık Şöleni’ne katılmak üzere akşam saatlerinde
Eşera Olimpiyat tesislerine doğru yola çıktık. Gece
verilen yemeğe Kandit TARBA’nın misafiri olarak
katıldık. Ertesi gün sahilde tanıştığımız Kabardeyli
Navurjan İbrahim’in rehberliğinde saat 18.00’da taksiyle
Lazarevski’ye (Psışuape) hareket ettik. Sohum’dan
itibaren tamamen bir cenneti andıran manzarayı
seyrederek Adler, Soçi, Dagomis, Loo, Vardan,
Golovinka’yı (Şehap) geçerek Lazarevskiye yetiştik. Beş
saat süren yolculuğumuz sonucu Lazarevski’de kalacağımız
bir otel aramaya başladık. Yaz sezonu ve tatil beldesi
olduğundan 5 kişilik yer bulmamız mümkün olmadı. Böyle
bir olayla karşılaşabiliriz diye daha önceden Maykop’a
yerleşen yeğenimiz Bereko Mehmet’in vermiş olduğu adrese
gece yarısı mecburen gitmek zorunda kaldık ve Dr.Tamara
Şaguj’un sıcak ve içten ev sahipliğiyle karşılaştık.
25 Temmuz 1992 günü Dr.Tamara’nın teklifiyle kent
müzesinde yapılan toplantıya katıldık. Toplantı arasında
müzeyi gezme ve katılımcılarla tanışma fırsatı bulduk.
Müzede Adigelere ait eski zamanda kullanılan aletler,
antik eşyalar, tablolar, kama-kamçı, el işlemeleri
Çerkes elbiseleri v.b. sergilenmekte. Ayrıca Türkiye’de
çıkan yayınlara ayrılmış bir köşe mevcut. Maket olarak
yapılmış eski bir Adige evi ve bu evin 13 bölümden
oluşan düzenlemesi ilgi çekiciydi. Müzedeki eserleri
bağışlayan veya yapanların kişilerin resmi ve özgeçmişi
yazılıydı. Ben de kendi sülalem Guğojların şu anda
yaşadığı köy Bolşoy Kışmay’i (Şhakey) bu tanıtımlar
sayesinde öğrendim. Bu arada Dernek Başkanı Ğuaşo Ruslan,
Dr.Tamara Şaguj, Açox Dehenağo, Şhalaho Velid, Ğırbı
Enver, Açumıjj Ahmet’le sohbet edip Kıyı Shapsughya’nın
hakkında bilgi alıyoruz. Onlarında Türkiyeli Çerkeslerle
ilgili sorularını bildiğimiz kadarıyla cevaplıyoruz.
Hepside çok cana yakın ve sıcak kalpli insanlar, hemen
kaynaşıyoruz ve şu duyguyu hissediyorum. Sanki burada
doğup yaşadım ve kısa bir süre için ayrılıp geri geldim
ve şunu iletmemizi ısrarla istediler, ”Türkiye’den gelen
Çerkesler buralara uğramadan hemen Maykop’a,
Nalçık’a gidiyorlar. Unutmasınlar ki burada da Adigeler
var. Gelenlerden isteğimiz bize uğramadan geçmesinler.
Paylaşacak yemeğimiz, içecek suyumuz var”. Toplantı
bitimi Açumıjj Ahmet’le Lazarevski’yi gezdik.
Büyükçe bir kasaba, tatil beldesi, yemyeşil dağlar
masmavi deniz, ticari hayat çok canlı, şehir merkezinde
büyükçe bir pazar yeri var ve herkes sanki bir şeyler
satmaya uğraşıyor. Shapsugh’da 3 gün kaldık ve
gittiğimiz yerlerde Türkiye’de yaşayan Adige
sülalelerini onlara aktardık. Türkiye’den gidip de
akrabalarını arayanlara kolaylık olsun diye, yerleşim
yerleri, köy ve sülale adlarını tespit etmeye çalıştık.
KÖY İSİMLERİ
1) Aguy
2) Bolşoy Kışmay (Şhakey)
3) Hacıko (Hacemıko)
4) kalej
5) Lığoth (Krasnoaleksandrovski)
6) Kodeşhap
7) Nejug
8) Şoyuk
9) Thağapş
10) Psıbe
11) Şaceyuk
12) Thako (Şhakeytsuk)
KIYI ShapsughYA KÖYLERİNDE YAŞAYAN SÜLALELER
AGUY: Nepsov, Şhalaho, Neğuç, Natho, Mefeğal,
Ser’uşe, Açox (Açoh), Kuace, Alel, Açumıjj, Lepşuk (Tlepşuk),
Yeguaş, Hogon,Hağur.
Aguy’da Lazarevski Kent Müzesi’nde tanıştığımız Açoh
Dehenağoların misafiriyiz. Açoh ailesi ve komşuları bizi
çok içten ve sıcak karşıladılar.Annesi ve babası köyde
bu sülalelerin olduğunu söylüyorlar. Bende bu
sülalelerin hepsinin Türkiye’de olduğunu ve bir çoğunun
kendi köyüm İzmit’in Ketenciler’de (Hakurne hable)
olduğunu söylüyorum. Biz Ketencilerdeki sülaleleri
söylerken Segeş sülalesini söylerken Açoh amca
söylediklerimi not alın diyor. Köyde şu anda Segeş
kalmadığını ama büyüklerinden Aguy köyünün üst tarafında
göçten önce yaşadıkları yerin Segeşlere ait olduğunu,
halen “Segeşlerin damı” olarak anıldığını söylüyor.
Açoh’ların Adapazarı’nın Adliye (Hune Habl) köyünde
yaşadığını söyleyince seviniyor. Yemek boyunca sık sık
şunu söylüyor: “Vallaha çocuklar ne iyi etinizde
geldiniz. Bir kaç sene önce Türkiye’den böyle Adige
gençler gelecek, anadilimizle sohbet edeceğiz deseler
inanmazdım, hayal gibi gelirdi. Bunlara sebep olanlardan
Allah razı olsun, inşallah bir gün gelir anavatanınıza
yerleşirsiniz. Ertesi sabah Aguydan geride tatlı
hatıralar bırakarak ayrılıyoruz.
LIĞOTH (Krasnoaleksandrovski): Buvs, Huşt, Haho,
Açumıjj, Hırtuğ, Ğırbı, Şhalaho, Lüstengil, Lıf, Retako,
Maykopar.
KALEJ: Tuğ, Baste, Ğırbı, Hırtuğ, Kobli, Thauşe,
Haho, Nıbe, Lıf, Huşt, Carıme, Ğuay, Hune, Petuko
ŞEHAP (Golovinka): Huşt, Kobli, Hahu, Lıf, Nepsov,
Mıyekuape, Teş’u, Şhalaho, Baste
SHHAKEY (Bolşoy Kışmay): Dr.Tamara, Ğuaşo Ruslan'la
beraber akrabalarımın yaşadığı B.Kışmay’a gidiyoruz.
Aile büyüğümüz Guğoj Şevay kızı Habibe Nenej'in evine
gidiyoruz. Bizleri ağlayarak karşılıyor. Eskilerle ve
ailemizle ilgili bilgiler alıyoruz. Göçten önce 25
civarında Guğoj ailesinin yaşadığını, bir tek babası
Guğoj Şevay'ın saklanarak kaldığını anlatıyor. Guğoj
Şevay 1801’de doğmuş savaş sonrası 30 yıl Abhazya'da
Gudauta'da yaşadıktan sonra tekrar Shapsugh’a gelmiş
1931’de 131 yaşında vefat etmiş. Vunekoşlarımız ve köy
halkından katılımlarla mezarlığa çıkıp atalarımızın
ruhuna bir Fatiha okuyup resimler çekip bir akşam kalıp
yolumuza devam ediyoruz.
SHHAKEY: Açumıjj, Huşt, Guğoj, Hurıme, Kebj,
Ğuaşo, Ketav (Çetav), Lıf, Şhalaho, Huvarje, Nıbe, Neğuç.
HACIKO: Nepsov, Sıj, Sajeo, Heyış, Şhabe, Vuşuh,
Ğuaşo, Cacuh, Beglay, Çıren.
Arkadaşımız Ğırbı Enver'e Ğırbıların Amasya’da
yaşadığını söyleyince çok seviniyor. Vunekoşlarıyla
tanışmak istiyor ve Kafkasya'ya gelmelerini selamlarıyla
beraber iletmemizi istiyor. İnşaallah bu satırları
okuyan vunekoşları çıkar. Hacıko köyünde bazı sülale
isimleri dikkatimizi çekiyor. (Sıj-Sajeo-Heyış-Çıren).
Bu ailelerin Shapsughlarda olmadığını söyleyince Enver
bu ailelerin bazılarının Abhaz, bazılarının da Wubıh
olduğunu söyledi. Abhazya'dan göç etmeyip iç kısımlarda
yerleşerek köyler yeniden kurulunca Hacıko'ya yerleşip
kaldıklarını ve Adigeleştiklerini anlattı. Shapsughya’da
ki üç günümüz bir çırpıda geçti ve biraz buruk, biraz
heyecanlı ve de tanışmamızın mutluluğuyla hayaller
kurarak vedalaşıp müsaadelerini alarak üç arkadaş
Maykop'a doğru yola çıkıyoruz. |