Tavşandağ,
bulutların içinde bir Çerkes köyü. Amasya’nın Merzifon ilçesine
bağlı ve merkeze 30 km uzaklıkta bir Besleney (Besleney) köyü
Tavşandağ. Gerek 1500 metreyi aşan yüksekliği gerekse anavatan
Kafkasya ile coğrafi benzerliği nedeniyle Tavsandağ köyü değişik
duygulara sürüklüyor görenleri. Sanki Tavsandağlılar sürgün
gelirken dağlarını da beraberlerinde getirmişler...
Besleneyler bölgeye ilk geldiklerinde, Merzifon’un güneyindeki
düzlük bölgeye yerleştirilmişler. Ancak o dönemde bölgede görülen
sıtma salgını nedeniyle Tavşandağı’na doğru yönelmişler. Bu
tercihi yapmalarında dağlarda yaşama alışkanlığı en önemli etken
olmuş.
Besleneylerin Tavsandağı’na çıkışlarının 1870’lerin basında
gerçekleştiği biliniyor. O dönemde Tavşandağ civarında Ermeniler
yaşıyormuş. Yaklaşık elli sene kadar Çerkesler ve Ermeniler
dostane ilişkiler içerisinde aynı bölgede yaşamışlar. Fakat
cumhuriyete geçiş döneminde bilinen olaylar sonucunda Ermenilerin
çoğu Tehcir Kanunu ile göç etmişler. Bir kısmı ise Müslüman olmayı
seçerek köyde kalmışlar. Ancak şimdi bu köyde Ermeniler
bulunmuyor.
Tavşandağ, Yukarıbük, Ortabük ve Aşağıbük olmak üzere üç
mahalleden oluşuyor. Kocapşe de denilen Aşağıbük’de Fezoko, Çürey,
Kopruğko, Agej ve Tlauduğ sülaleleri bulunuyor. Köyün en küçük
mahallesi olan Kocapşe yaklaşık on haneden oluşuyor. Dohguey
denilen Ortabük onbes haneden olusuyor. Ortabük’e verilen Dohguey
adı bir Wubıh sülalesi olan Dohukolar’dan geliyor. Dohukoların
oışında Dohguey de Çedgi, Thagucogo, Şınakh sülaleleri bulunuyor.
Yukarıbük ise Kocege ve Kelmizey olmak üzere iki kısma ayrılıyor.
On beş haneden oluşan Kocege’de Koşh, Fezoko, Agej, Badi
sülaleleri, on haneli Kelmizey de ise Kelmızıko, Kadıko ve Hurug
sülaleleri bulunuyor. Tavşandağı’nda aynı sülaleye mensup haneler
genellikle birbirine yakın evlerde oturuyorlar. Fezoko ve Agej
sülalelerinin hem Kocege de hem de Kocapşe de bulunması bu yapının
bir istisnası olarak görülüyor.
Tavşandag’a ilk gelen Çerkesler arasında Çedgilerden Yusuf ve
Mehmet, Dohukolardan Vubıhnef (Kör Vubıh) namıyla bilinen Ahmet
Bey, Koşhlardan Kanşavo Çüreylerden Hacı Ahmet Beyi
gösterebiliriz. Vubıhnef Ahmet Bey köyde ağırlığını hissettiren
bir önemli bir isimmiş. Kurtuluş Savaşı yıllarında Atatürk
Havza’ya geldiğinde, bizzat Atatürk’le görüştüğü ve ‘Merzifon’un
dağları bizden sorulur Paşam’ dediği anlatılıyor. Ancak
Tavsandağ’ın bir Çerkes köyü olarak Merzifon ve civarında üne
kavuştuğu dönem Vubıhnef Ahmet Bey’in oğlu Mırzabey’in yaşadığı
dönemmiş.
Anlatılanlara göre, dönemine göre iyi eğitimli, varlıklı ve saygın
bir kişi olan Mırzabey, Merzifon eşrafı ve idari amirleri ile
yakın ilişkiler kurmuş ve her zaman için köyü ve köylüleri
ilgilendiren konularda söz sahibi olmuş. Mırzabey’in vefat ettiği
1985 yılından sonra Tavşandağ’da özellikle de Dohguey’de ekonomik
ve kültürel bir çözülme yaşandığı söylenebilir. Nitekim günümüzde
köyde Dohukolar’dan sürekli olarak kimse kalmıyor.
Tavşandağ köyü, bir Abaza köyü olan Çayırköy ve bir Abzah köyü
olan Esentepe (Küçük Yuvala) ile birlikte Merzifon’un üç Çerkes
köyünden biri. Ancak bu iki köyle de aralarında 40 kilometreyi
asan bir mesafe var. Köy, Merzifon-Samsun sınırında bulunduğundan
Abzeghlerin yoğun olarak yaşadığı Havza ve Vezirköprü ilçelerinin
Çerkes köyleriyle komşu durumunda. Civar ilçeleri de hesaba
katarsak Hamamözü’nün Göçeri köyü ile birlikte civardaki iki
Besleney köyünden biri oluyor.
Ancak Tavsandağ yüksek bir dağ köyü olması ve özellikle eskiden
kış aylarında dış dünyayla bağlantısının neredeyse tamamen
kesilmesi nedeniyle günümüzde çok bahsedilen asimilasyon
sürecinden bölgedeki diğer Çerkes köyleri kadar etkilenmemiş.
Çerkescelerini ve geleneklerini muhafaza etmekte oldukça başarılı
olmuşlar. Tavsandağ’a Besleneylerin bölgedeki en önemli kalesi
dersek yanılmış olmayız herhalde…
Yaşam tarzı açısından da coğrafi koşullara bağlı olarak bazı
farklılıklar gösteriyorlar. Köyün iklimi tarıma pek elverişli
olmadığından Besleneylerin başlıca geçim kaynağı hayvancılık.
Günümüzden yirmi-yirmi beş yıl önce köyde oldukça fazla sayıda at
da varmış ama şimdi köyde at görmek neredeyse mümkün değil. Belki
ekonomik koşullar daha elverişli olsaydı onlar da sırf gezmek için
bile olsa at beslerlerdi.
Merzifon-Samsun sınırında bulunduğundan Vezirköprü ve Havza’nın
Abzegh köyleriyle sürekli ilişki halinde olmuşlar. Köydeki
gelinlerin çoğunun Abzegh olmasından da bunu anlamak mümkün
oluyor. Köyün mahalleleri arasında dahi gelin alma olayı pek
görülmemiş. Tavşandağlılar yaklaşık beş çeyrek asır boyunca
Vezirköprü’nün Bekteş, Kavakpınarı, Başbak, Kadıçayırı, Alanbaşı,
Köprübaşı ve Havza’nın Meryemdere, Karataş gibi Abzegh köyleri
ile sıkı ilişkiler içinde bulunmuş ve gelin alıp vermişlerdir.
Abzeghlar ile Besneyler arasındaki tatlı atışmaların kaynağı da
tabi ki bu nedenledir..Besleneyler Abzeghlara,’kabakçı’ diye
takılırlar ve ayrıca eğlenceye çok düşkün oldukları söylerler.
Abzeghlar da sürekli olarak Besleneylerin kendilerine has Türkçe
konuşmalarını taklit ederler.
Son dönemde Tavşandağ'ın tanınmasında Ortabük'te 2000, 2002,
2003 yıllarında düzenlenen Kafkas Şenlikleri'nin de önemli
katkısı olmuş. Büyük çabalarla gerçekleştirilen bu
organizasyonlara Türkiye’nin çeşitli kesimlerinden hatta Kuzey
Kafkasya'dan davetliler gelmiş. Bu şenliklerde en çok ilgi çeken
etkinlik, çeşitli kentlerden gelen Kafkas Dansı Ekipleri'nin
yaptığı gösterilerden çok, gösteriler için hazırlana platformda
yapılan ve katılımın yüksek olduğu yerel düğünler olmuş.
Aslında Kafkas Şenliği yapma fikri ilk ortaya atıldığında pek
taraftar bulamamış. Ancak özellikle Merzifon’ da ikamet eden
Tavşandağlıların çabaları sayesinde Merzifon'da bir Kaf-Der şubesi
açılmış. Bu dernek aracılığıyla Şenlik yapma yolunda büyük
mesafeler katedilmiş. Yapılan bu şenlikler sayesinde köyün
birtakım sorunlarına dikkat çekilmiş. Nitekim asfalt olmayan köy
yolu önce köyün 24. kilometresindeki Radar İstasyonuna kadar, daha
sonra da köyün içine kadar yenilenmiş.
Eskiden beri Tavşandağ'ın en önemli sorunlarından biri de
çocukların eğitimi olmuş. Köydeki okul, öğretmen sorunu yüzünden
işlevini tam olarak yerine getirememiş. Köye gelen öğretmenler
ağır hava şartları yüzünden köyde kalmak istememişler. Ancak son
birkaç yıldır da çocuklar taşımalı eğitim sistemiyle Merzifon'a
gidip geliyorlar. Eğitim sorununun tam anlamıyla çözüldüğünü
söylemek yanlış olur. Tavşandağı’nda Ekim-Kasım aylarında yağan
karın Mayıs ayına kadar erimediğini düşünecek olursak özellikle
kış aylarında Merzifon’a inmek pek de kolay olmayacaktır.
Amasya’nın diğer Çerkes köyleri arasında Göynücek ilçesine bağlı
Konuralan (Shapsugh), Merkez ilçeye bağlı Eskikızılca (Abzegh),
Gözlek (Abzegh), Musaköy (Abzegh) Yeniköy (Abzegh) ve İlgazi
(Shapsugh), Merzifon’a bağlı Esentepe (Abzegh), Selimiye (Abzegh),
Yeşiltepe (Abzegh) ve Çayırköy (Abaza), Hamamözü’ne bağlı Göçeri
(Besleney) köyünü sayabiliriz.
Eskiden büyük bir Shapsugh köyü olan Hamamözü iki bin civarındaki
nüfusuna rağmen günümüzde ilçe statüsü kazanmıştır.
Esentepe, Selimiye ve Yeşiltepe köylerinden oluşan Yuvala köy
grubunun Selimiye ve Yeşiltepe köyleri 2005 yılına kadar
Amasya’nın Merkez ilçesine bağlı iken günümüzde Merzifon’a
bağlıdır. |