Değerli
Dostlarım!
Bu gün sizlerle paylaşmak istediğim konu; FK 1864 Futbol
Takımı’dır.
'Spor' kavram sözcüğü,yazılı ve görsel basının sayesinde
yedisinden yetmişine tüm insanların belleklerine kazınmıştır.
Benim içinde bu sözcük çok büyüleyici bir kavram. Birincisi,
etimolojik kökenin olması. İkincisi ise içeriğindeki eylem.
Etimolojisine girmek istemiyorum ama eylemim içeriğine biraz
değinmekte yarar var.
Spor denilince çoğumuzun aklına ilk gelen şey futboldur. Oysa
hayatımızın her zerresinde spor vardır. Tıpkı politika gibi. Hiç
farkına varmadan herkes politika yapar. Spor da aynı. Her çeşit
söylem ve eylemimiz politika ve sporla ilişkilidir. Genel bir
tanımlama ile spor, her konudaki yarışmamızın ve
çekişmemizin adıdır. Bendenizin de sporun güreş dalında kendi
kilosunda madalya ve takdirnameleri mevcuttur. Demem o ki, boş
değiliz haa...
Şimdi hafızalarınızı geriye doğru işleterek bilgilerinizi
tazeleyin. Yani spor da sanat ve kültür dallarında... Yaşar
Doğu,Hamit Kaplan,Mahmut Atalay ve Adil Candemir'leri
ve diğerlerini. Güzellik yarışmasında Keriman Halis. Müzikte
Neveser Gökdeş’leri. Binicilikte Latif Kumuk,Cemalettin
Zorlu ve Eyyüp Yiğit Türk’ü... Saymakla bitiremeyeceğim
niceleri...
Evet spora, sanata ve bilime politika karıştırılmamalıdır.
Eyvallah! Ancak gerçek bu değildir ve şahsen bunlara politika
karıştırılmasını yürekten ret ediyorum ama gerçek bu değildir.
Şimdi kendi kendime soruyorum; ' Ali bu gezegende senden daha
dürüst ve senden daha doğru adam mı yok ki, bir tek gerçekçi sen
misin diye'. Her söylediğimi ve her yazdığımı dokuz boğumdan
geçirmeye çalışıyorum. Birileri alınmasın, birileri gücenmesin ve
hatta politik bir yana çekilmesin diye canım çıkıyor. Ancak ve
lakin gerçek bu değildir. Efendiliğimiz, hassasiyetimiz, insan
olma arzumuz ve gerçek insan gibi davranışımız, bu gerçeklere
uymuyor. Lakin biz buyuz. Kuzu doğası gereği ağaç tırmanamaz.
Maymun ise tırmanır. Bana sormayın neden ağaca tırman mıyorsun,
diye. Çünkü doğamda yok...
Gelin dostlarım bu doğamızı geleneğimizin gerçeklerine uygun
restorasyonu için çalışalım. Yani Tarihsel gerçekleri söylerken ve
yazarken, ‘’bir şeyleri çağrıştırır' kompleksinden kurtulalım.
Elbette ki bize yakışan bir tutum içinde, hizmetlerimizi ve
taleplerimizi söyleyelim ve yazalım. Örneğin Abhazya’ya ambargonun
kaldırılması için kesintisiz yazalım. Bu bizim doğal hakkımız. Hiç
bir gerekçe Abhazya’ya ambargonun meşruiyeti olamaz. Onlar bizim
kardeşlerimiz ve akrabamız. Sayın başbakanımız bizim acılarımızı
bilir. Bizler kendilerine Gazzelilerden uzak değiliz, ambargoda
insani bir suçtur. İnsanları aç bırakmak ve akrabaların
görüşmelerini yasaklamak çok mu insani?
FK 1864 çoğu kimse için bir şey ifade etmeyebilir, doğalda. Ancak
biz Çerkesler için öyle değildir.
Peki Nedir?
Şudur: Tarihin Çerkeslere reva gördüğü acı bir gün ve tarihtir.
Tüm mesele bu acının benzerlerinin tekrarlanmaması için o meşum
olaydan ders çıkarmaktır. Yaşanmış ve tarihe mal olmuş pek çok
acılı olaylar zincirinin Çerkeslere ait olan bu halkayı
kopartmadan yaşatmak barışa katkıdır. Bakınız ne kadar güzel spor
denilen centilmenlik yarışına ad olmuş
FK 1864. Şiddeti, intikamı ve kan davasını çağrıştıran bir eylemin
adı değildir. O, spor denilen yarışmanın yani fiziksel ve ruhsal
gelişmenin adıdır. Yeter ki çomak sokulmasın. Şahsen bu kuruluşu
öyle algılıyorum.
Kurucuları yakinen tanıyorum. Tertemiz geçmişleri ve haldeki
durumları ile spor sahalarında gençlerimizi yarıştıracaklar.
Kendileri de yarışacaklar. İşsizliğin, yoksulluğun, kriz
ekonomisinin ve de siyasetin kördüğüm olduğu günümüzde, zaman ve
imkanlarını toplumsal talebe dönüştürerek FK 1864 spor takımını
kuran bu kardeşlerime yürek dolusu selam diyorum.
Sağlık içinde olsunlar…
KURUCULARI
Erkan ŞAHİN
Süleyman YAVUZ
İlyas YALÇINKAYA
Saffet ÖZTÜRK
Recep PAR
İbrahim ÇUREY
Kuban
Uğur İLHAN |