Sevgili dostlarım; bilinebilen, tarihten bu yana, gezegenimizde yaşayan ve adına “insan” dediğimiz canlı varlıklar
arasında mücadele ve kavga devam ediyor. Bunun böyle olduğunu,
elde mevcut yazıtlardan anlıyoruz. Peki nedir paylaşamadığımız?
Varsa bilen, somut bilgi ve belgelerle sunabilir. Ama bana,
paylaşımdan, inançtan, aidiyetten ve hatta, ezen ve ezilen
ikilisinden, dem vurup, işin içinden sıyrılınmasın! O halde tekrar
soruyorum: Neden?
Sevgili dostlarım, yine çok bilmişliğimi göstermek için, bu soruya
yanıt vermek istiyorum. Önce hatırlayalım; “insanı” diğer
canlılardan ayıran, en önemli özellik ve farklılık nedir?
Normalde, bunun yanıtını, bilmeyen ve bilemeyecek olan insan
yoktur.
Peki nedir o?
Yanıt; 1)
İnsan dili 2) İnsan aklı 3)
Utanma duygusu (insana özgü)
Sevgili dostlarım, bu
üç ana başlık, kendi içinde, kendine özgü, tarihsel bir
başlangıcı, yolculuğu ve bu yolculukta edindiği alışkanlıkları,
birikimleri ve oluşturduğu kültürel değerler manzumesi vardır.
Bulunduğu, coğrafi koşullara bağlı oluşan, yaşam ve
davranış biçimleri vardır. Ne var ki, bu farklı ayrılıklara ve
aykırılıklara rağmen, ‘insan’ denilen, bu canlı türünün, tümünde
ortak bir payda vardır.
İnsan aklı!
Şimdi bu
kavramın içeriğine bir göz atalım. Yaratan, üreten, yaşama yeni
şeyler katan bu kavram. Doğruyu, yanlıştan, iyiyi, kötüden,
faydalıyı, faydasızdan, ayırt eden yine bu kavram. Neden, islah ve
iflah olmaz. Var mı yanıtı?
Var arkadaş!
Sevgili
dostlarım, beşeri ilişkilerde üç ana ocak vardır;
1) Aile (Унагъуэ) 2) Okul (ЕджапIэ)
3) Toplum (Жылэ-жылагъуэ)
Sevgili dostlarım, her birimiz bu üç ana ocağın, ayrılmaz ve
ayrılamaz parçalarıyız.
Şimdi, her kişi, kendisini bu
üçgende tahlil ederse, neden ve niçin yeterince islah ve iflah
olamadığımızın yanıtını bulacaktır. Eğitim, eğitim, öğretim,
öğretim. Görev ve görevlendirmelerde
liyakat, liyakat yine liyakat!
Sevgili dostlarım,
bilgilerinizin tazelenmesi için aşağıdaki tabloyu sunuyorum.
Dünyadaki
Dinlerin Dağılımı
Müslümanlar
|
% 18,73
|
Hristiyanlar
|
% 38,45
|
a) Ortodokslar b) Katolikler c) Protestanlar
|
% 14,87
% 61,54
Mezhepler
% 23,59
|
Museviler
|
% 0,51
|
Çin inançlarına bağlı olanlar
|
% 16,54
|
Lamanizm
|
% 16,36
|
Budistler
|
% 6,70
|
Şintoizm
|
% 2,68
|
KAYNAKÇA:
Ata Yayıncılık, Büyük Atlas, 17 Temmuz 2007.
Not 1:
Çağımızda, akıl, bilim ve bilgi öncelikli toplumlar, dogmaların,
öncelikli olduğu, toplumlara egemen olurlar. Sayısal çoğunluklu
anlayış ise, sadece karşıtların, hedef tahtası ve beslenme
alanlarını genişletir. Bunun canlı örneklerini, doğada, canlılar
arası mücadelede görmek mümkündür. Not 2: Yukarıdaki
rakamlarda, ateistler ve deistler gösterilmemiştir. Not 3:
Eksik, yanlış ve hatalı kısımlarımın düzeltilmesi dileğiyle…
|