|
|
................... |
|
................... |
ADİGE OLABİLMEK |
04.03.2006 |
|
Dr. YEDİC Batıray Özbek |
................... |
................... |
Kendi
tabiri ile 'uçuk' düşünceleri olan bir dostum sohbet
esnasında:
- Ben artık Çerkes değil Adige'yim. Amma,.... diyerek
cümlesini yarıda kesmişti.
'
Ne demek istiyor acaba', diye düşünürken bir soru
sordu.
- Adige ne demek, ne anlama geliyor, açıklar mısın?
Uzun bir zaman düşünmeme, araştırmama rağmen ne
bilimsel, ne de başka türlü güvenilir tatmin edici
herhangi bir ipucu bulamadım.
Adige sözcüğünün takriben 10. yy'da ilk defa ortaya
çıktığını ve tek
dilli Adige ulusunun oluştuğunu biliyoruz. Biliyoruz
da bu sözcük herhangi bir ''uçuk'un'' düşünüp ortaya
atıp hemen benimseyerek, dili ve kültürüyle bir ulus
tanımı olmuş olması imkansız.
Böyle olunca Adige isminin gerçekte var olmuş olduğu
savı kuvvet
kazanıyor. Çünkü Adige tlepkhır, Adige xabze,
Adigabze
bugünden yarına oluşma olasılığı, gerçek dışı bir
anlayış.
- Ama Adige olmak çok zor, hem de çok zor, diye devam etti
dostum.
- Gerçekten mi zor? Niye zor? Açıklar mısın?
Dostum yine gülümsedi ve ''ne bileyim ben'' dedi ve
sustu.
Adige olmak, olabilmek çok kolaya benzemiyor. Kısaca
Adige olabilmek herkesin harcı değil. Kısaca aşağıda
Adige olabilmenin özelliklerinde bazılarını, şimdiye
kadar okuduğum kitap ve makale gibi yazılı kaynaklara
dayanarak yazmaya çalışacağım; sağlam karakter,
onurlu, namuslu, gösterişsiz, maddiyatı sevmeyen,
korkusuz, liberal, cinsiyet ayrımı bilmeyen ve her
türlü düşünce ve inanca saygılılık.
''Uçuk'' düşünceleri olan dostum devamla;
- Adige olamadığımız için vatanımızdan kovulduk. Adige
olamadığımız için, ilahi bir kuvvet bize orayı layık
görmedi ve oradan kovdurdu, der.
- Nedir bu ilahi kuvvet, diye sorunca yine aynı cevabı verdi.
- Ne bileyim ben. Sen ara bul!
Bu sözleriyle bana taşıyamayacağım bir yük yüklemişti.
Yıllardır altında ezilip duruyorum. Herhangi bir ip
ucu da bulamıyorum.
Evet 'Adige' olamamak. Adige'yim diye Adige olamamak.
Doğru mu yanlış mı?
Düşün düşünebildiğin kadar.
Osmanlı Devleti'nde Adigeleri düşündüm bu sabah, 3
Şubat günü yatağımdan kalkmadan. Bu konu aklıma
takıldı. Nerden geldi niye takıldı ki?
Son zamanlarda 'Adige' sözcüğünü kullananlara karşı
yapılan suçlamalar aklıma geldi. 'Mikro
milliyetçilik'. Evet arkadaş ben Adige'yim, mikro
milliyetçiysem de, diyenler diyebilenler çok az
çıktı. Hemen hemen herkes suçluluk psikolojisine
girerek ya sustular ya da mikro milliyetçi
olmadıklarını kanıtlamaya çalıştılar.
Bu 'uçuk' dostumun uçukluklarından mı bilmem bende
biraz uçuk düşünmeye başladım. Malum 'kır atın yanında
duran ya huyundan ya kılından' derler.
Birden bire Osmanlı Devleti'nde kurulan Çerkes Teavün
Derneği aklıma gelir. Neden Adige Teavün Derneği
değil? İlahi güç acaba onların bilinçlerini -Adige
olmadıklarından- etkiledi mi acaba?
Neden 1950'den sonra kurulan derneklerin adı Adige
olmadı?
Neden 1962'lerden sonra kurulan derneklerin adı Adige
olmadı?
Neden 1990'dan sonra kurulan derneklerin adı Adige
olmadı?
Nedense 1990'dan sonra Abhaz, Çeçen, Alan dernekleri
kuruldu kuruluyor da, adı Adige olan bir tek dernek
kurulmuyor, kurulamıyor?
''Adige gibisi pek çok, gerçek Adige ise pek az'' der
Adige atasözü.
Herhalde bu 'uçuk' arkadaşın 'uçuk düşüncelerinde' bir
doğruluk var. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|