|
|
................... |
|
................... |
KURUMLAŞAMAMANIN GETİRDİĞİ SORUNLAR |
27.05.2006 |
|
Dr. YEDİC Batıray Özbek |
................... |
................... |
Derneklerimiz arasında ilişkiler ve bilgi akımı halen
yeterince
gerçekleşememektedir. Bunun çok çeşitli nedenleri
vardır; önemsememek, ihmalkârlık, bugünün işini yarına
bırakma zihniyeti, gibi.
Dernekler olsun, üst kuruluşlar olsun, kurum ve
kurumsallaşmanın önemi ve sorumluluklarının bilincinde
değildirler. Çoğu ilişkiler ‘’ahbap-çavuş’’
ilişkileriyle yürütülmektedir.
Almanya’da tüm çaba ve uğraşılara rağmen
resmileşemeyen, ancak başarılı çalışmalara imzasını
atmış bir federasyonumuz vardır. Resmileşmesini
engelleyenler yine kendi içimizden kişiler olmuştur.
Engelleyenler genelde derin devletlerce yürütülmüştür.
Almanya yasalarına göre üç kişi bir araya gelerek
dernek kurabilir. Kurulan derneğin sulh mahkemesince
resmi tescil zorunluluğu yoktur.
Yıllar önce Nürnberg kentinde yaşayan Ömer Şuruh
kardeşimiz beni arayarak dernek kurmak istediklerini
dile getirerek tüzük örneği istemişti. Bende sulh
mahkemesince kabul edilmiş olan Wuppertal Derneği’nin
tüzüğünü gönderdim. Aradan iki üç ay geçince Ömer bey
telefonla arayarak, tüzüğün ret edildiğini söyledi.
- Ömer bey bir hata var. Tüzük Wuppertal Sulh
Mahkemesi’nce resmi olarak kabul edilmiştir. Elinizde
resmi yazı var mı?
- Yok.
- Peki, nereden biliyorsunuz?
- Kahramanmaraş yöresinden iyi Almanca bilen
……beyi görevlendirdik, o söyledi.
‘Tüzüğü bizzat kendisinin vermesini ve daha önceden
müracaat edilip edilmediğini de sormasını’’ rica
ettim.
Birkaç gün sonra gerçek ortaya çıktı. İyi Almanca
bilen hemşerimiz
mahkemeye tüzüğü vermemiş. Vermeme nedeni olarak da
derneğin adının ’’Adige’’ olmasını göstermiş.
Adının da ‘Kuzey Kafkasya’ olarak değiştirilmesini
istemiş.
Ömer bey ve arkadaşları bu isteği kabul etmezler ve
aynı tüzüğü kendileri sulh mahkemesine vererek Adige
yani Çerkes derneğini kurarlar. Bunun üzerine iyi
Almanca bilen Adige hemşehrimiz diğer Kahramanmaraşlı
hemşerileriyle beraber dernekten ayrılırlar.
İyi Almanca bilen kişinin, bir süre sonra; Almanya
Türk Federasyonu’nun başkanlığına geldiğini duyduk.
Almanya Çerkes Kültür Dernekleri Federasyonu yıllarca
Almanya dışındaki kardeş derneklerle sürekli olarak
kurumsal ilişkiler içinde bulunmuşlardır. Türkiye’de
de her zaman Ankara Derneği ile ilişkide kalmıştır.
Yeni kurulan Kaf-Fed her nedense Almanya Federasyonu
ile değil, federasyona üye derneklerle ya da kişilerle
ilişki kurmuştur. Bu büyük bir hataydı.
DÇB’nin ilk kuruluş dakikalarından beri beraber
çalışan, DÇB’ye üye olarak altı genel kurula katılan
ve DÇB’yi yönlendirmede beraber çalışan iki
federasyondan biri olan KAF- FED’de bazı kişiler,
birden bire Almanya Federasyonu’nu tanımaz oldu. En
az yirmi yıldır beraber çalışmıştır federasyonumuz,
Ankara Derneği ve devamı kuruluşlarla.
Hele hele
Almanya’ya geçici olarak bulunan biri kişi
vasıtasıyla
ilişkiler kurmaya kalkışmak, hangi açıdan bakarsanız
bakın, talihsizlik olarak görüyorum.
Kurumsal ilişkileri hiçe sayarak üzücü olaylara neden
olanların KAF-FED yönetimince tespit edilerek gerekeni
yapmasını KAF-FED’in geleceği için en önemli bir adım
olarak görüyorum. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|