|
|
................... |
|
................... |
|
30 Haziran
2015
|
Körü körüne devletlere düşmanlık yapanlar hem çokça salak durumuna
düşerler, hem de hiç gelişemezler, cücük kalırlar. Bizim Adige-Abhaz
diasporasında böyleleri azımsanmayacak kadar fazladır. Öyle körü
körüne Rus düşmanıdır ki, önünü arkasını düşünmeden salak salak
eylemler yapar. Mesela kadınların ırzına geçen, okul basıp çocukları
katleden dinci Çeçenlere bu dangalaklar ciddi destek vermişlerdi...
Sırf Rus düşmanlığı sebebiyle yahu!
Bir de bu salakların faşist olanları var ki, düşman başına!
Türklerin meşhur faşistleri olan MHP'liler İstanbul'da bir Çin
lokantasını basıyorlar, sahibini ve çalışanları eşek sudan gelinceye
kadar dövüyorlar. Sonradan anlaşılıyor ki; lokanta sahibi Türk,
ahçısı bir Uygur
Türk'ü, çalışanlar ise yerli Türk vatandaşları. Yani dayak yiyen bir
tane Çinli yok! İşin enteresanı müşterilerden de Çinli yok!
Endenozyalı falan...
Bu olayın iki açıdan bakmak istiyorum:
Birincisi; Türk Devleti organize biçimde IŞİD'in Kürt katliamını
perdelemek ve gündemi değiştirmek için Uygur Türkleri'ne sarıldı.
Yani amaç Uygur Türk'üne arka çıkmak değil. IŞİD'e destek olmak.
Kesin konuşuyorum. Şundan; en gerizekalı bile şöyle düşünmez mi? Sen
burnunun dibindeki Türkmenleri IŞİD'e katlettir, gıkın çıkmasın;
sonra da git taaaaaa cehennemin dibindeki Uygurlar için lokanta bas,
adam döv! Bu ne acayip iş arkadaş? Osmanlı ve Türk tarihi bu ve buna
benzer nice provakasyonlarla doludur. En acı tecrübesini de bizim
millet yaşamıştır.
İkincisi; faşistler ben kendimi bildim bileli çakal gibi
saldırırlar. Yiğitçe kavga eden bir tane faşist bulamazsın.
Kancıklıkta üstlerine yoktur. Bu sebeple de tüm organize
katliamlarda Türk Devleti bu çakalları kullanır. 12 Eylül'den önce
de sonra da bu durum hiç değişmedi!
Bu topraklarda yaşayan tüm sağduyu sahibi demokrat ve solcu
insanlara tavsiyem, bu Uygur Türkleri gazına gelmesinler. Önce şu
Kürtlere yapılan mezalim bir dursun! Gayeleri başka bu
namussuzların, dertleri Uygurlar falan değil!
|
|
|
29 Haziran
2015
|
Bazı hemşehrilerime diyorum ki, eğer dünya seni tanımıyorsa hiç
ağlayıp, zırlama, problemi kendinde ara!
Bir: Tembelsin! Evinin önünü .ok götürür, taa
anavatana laf yetiştirisin!
İki: Kasıntısın! Hiçbir özelliğin yok ama varmış
gibi havaların var!
Üç: Cahilsin! Son 10 yılda 2 kitap bile okumadığını
cümle alem biliyor.
Dört: Beleşcisin! Bedelini başkası ödediği müddetçe
varsın!
Beş: Korkaksın! Sülale adını nüfus cüzdanına
yazdıramayacak kadar tavuksun!
Altı: Piyonsun! Satrançı bilmediğin için, bilenler
seni hep ön sıraya diziyor!
Yedi: Arsızsın! Bedava arazi-ev-araba verirlerse
dönüş yaparım dersin!
Sekiz: Dengesizsin! Bugün doğru dediğine, yarın
yalan dersin!
Dokuz: Küstahsın! Eğitimin yerlerde sürünür ama
eğitimli insanlara akıl verirsin!
On ve Son: Ahmaksın! Yukarda saydığım özelliklerini
bir kenara itip, dünya beni tanımıyor diye tepinirsin...
Tepinme! Bu pis özelliklerinden bir an evvel kurtul ve Adiğe-Abhaz'a
yakışır insan olmaya bak! Anladın sen onu!
|
|
|
27 Haziran
2015
|
IŞİD'in Kafkasya'da kan dökecek derken Fransa, Tunus ve Kuveyt'te
katliamlar yaptı. Artık diyecek bir şey bulamıyorum. Din ile
kafalarını bozmuşların nasıl insanlıktan çıktıklarını görüyoruz. Ama
bunlara çok büyük bir tokat gelecek yakında zannedersem. Bu kadar
masum insanın kanını içen bu hayvanlar belalarını mutlaka
bulacaklar.
Biz dilimiz döndüğünce İslamiyet'in ne kadar tehlikeli olduğunu
anlatıyorduk. Kendi inancının gereklerini yaparken bile başka
insanları tehdit eden bir din bu ve kanımca dünyada bu din kadar
tehlikeli başka hiçbir din yok. Çünkü bu dinde hümanizm yok,
insanlık yok!
Taaa Fransa'daki bir işadamının kafasını niye kesersin?
Veya Tunus'ta tatil yapan turistleri neden tarayarak katledersin?
Hadi onlar sana göre kafirdi, Kuveyt'te camide namaz kılanları niye
parçalarsın?
Gençlere tavsiyem bu dinden uzak durun! İneklere tapın daha iyi. Hiç
duydunuz mu ineğe tapan birinin kafa kestiğini veya turistlere
yaylım ateşi açtığını veya namaz kılanların arasına dalıp kendini
patlattığını. İneğe tapın kardeşim...
Tayyip, sarayında verdiği şatafatlı iftar yemeğini
eleştirenlere ''beyaz Türkler, bizim gibi zenci Türkleri
beğenmezler'' demiş.
Hep diyorum bu ülke tuhaf diye.
Elalemin zencisi açlıktan bir deri, bir kemik ölümü bekler. Bizim
zencilerimiz trilyonluk saraylarda 1000 dolarlık kadehlerde şerbet
içip, 5000 dolarlık tuvalette hacet giderir.
Sağcıların ve dincilerin; 350-450-550, hatta 1 milyon
kişiyle organize oldukları bir konser, bir sanat aktivitesi görüp,
duydunuz mu?
Tabiat kanunlarına aykırı!
Ama sağcı ve dincilerin; Grup Yorum'un, 350-450-550, hatta 1 milyon
kişiyle organize oldukları konserlerini yasakladıklarını çokça
görüp, duymuşsunuzdur.
|
|
|
26 Haziran
2015
|
IŞİD'in Kafkasya'yı Viyalet ilan ettiğini yazdı gazeteler. Dinci
Adige-Abhaz şebekleri sevinmişlerdir. Çeçen dincileri baya
kollamışlardı. Fakat Çeçen halkı tokatı basınca bu katil sürüsü
IŞİD'in yönetimine girmişti. Yani gazetelerin yaptığı habere göre
diyebilir ki, Kafkasya'da yeniden kan dökecekler.
İşin komedisi, önüne gelen Kafkasya'ya sarıyor. Çünkü Rusya içinde
eğitim seviyesi en düşük bölge burası maalesef.
Kobani'ye yapılan intahar saldırısının Türkiye'den giden
militanlarca yapıldığı tüm dünyanın dilinde. Hükümet iddiaları
reddediyor. Ama herkes biliyor ki, Türkiye resmen koridor IŞİD denen
namussuzlar için.
Dün ''Bu
ülkenin dincileri ile faşistleri kadar aşağılık yaratıklar dünyanın
hiçbir yerinde yoktur'' diye yazmıştım. Okuyucularımdan itiraz
geldi. Şu anda dünya üzerinde bu nitelemeye uyan tek IŞİD var
diyorlar. En az on okuyucum bu konuda hemfikir. İtiraz etmiyorum ama
Kahramanmaraş, Çorum katliamlarını okumalarını istirham
ediyorum. IŞİD'ten gram farkları yok o günlerde yapılanların...
|
|
|
25 Haziran
2015
|
Bu ülkenin dincileri ile faşistleri kadar aşağılık yaratıklar
dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Niye celallendim? Gazetlerde boy boy
Abdullah Öcalan'ın yeğeninin fotografları. Haberler kıytırık. Laf
olsun beri gelsin haberleri yani. Amma aşağıdaki yorumları okuyunca
insan burada yaşadığına nalet getiriyor. Yahu hayvansınız da bu
kadar mı hayvansınız. Göya çirkinliğini öne sürüp, olmadık
hakaretler ediyorlar. Kendi anaları, bacıları sanki dünya güzellik
kraliçesi eşşekoğlu eşşeklerin. İnsan simasi ile alay edilmez
alçaklar, namussuzlar!
Yok, yok, artık bu ülke yaşanmaz hale geldi. Tha topunuzun belasını
versin!
Bu gençlerin yüzü suyu hürmetine sabrediyoruz. Bir grup
genç ellerine karpuz şeklindeki topu da alarak Tayyip'in sarayına
gitmiş. Topu karpuz gibi tutan çocuk baba rolünde ve atletli. Tipik
piknik babası yani. O sivil polislerin durumunu görmelisiniz. Nasıl
maymun ettiler gençler polisleri. Helal olsun gençler. Bizimkiler
gibi polisin eteği altında eylem yapmamanızı takdir ediyorum.
Masum insanların arasına bomba koyarak katliam yapana insan denir
mi? Denmez! İşte o hayvanlardan biri olan Dinci Çeçen Cahar isimli
eşşekoğlu eşşek, Amerika'da idam cezasını yiyince dili açılmış. Özür
dilemiş. Geç kalmış.
Ben yüzsüz gördüm de bu kadar arsızını hiç görmemiştim. İftarı şova
çevirenlerin yediklerini Tha boğazlarına dizsin...
|
|
|
24 Haziran
2015
|
7 Haziran seçimlerini en iyi tahmin eden anket şirketinin sahibi
Prof. Dr. Özer Sancar şöyle demiş: (Özetleyerek yazıyorum) Rusya da
Komünist ihtilal 80 yıl, Kemalist ihtilal 90 yıl, Erdoğanizm ise 4
yıl yaşadı.
Çok güzel bir tespit. Sadece komik biraz. Yani Lenin ile Tayyip'i
mukayese etmek veya Atatürk'le! Yahu Tayyip Lenin'in de Atatürk'ün
de kapısında bekçi bile olamazdı. Yani bekçide bir bilgi ve ahlak
birikimi vardır. Bunda zerre yok! 4 yıl hayatta kalmasının tek
sebebi de ''o kadar süre kalması'' görevini verenlerdendir. Yoksa
deliğe süpürülüyordu arkadaş da Cüneyt kurtardı!
Hem; gel silahı bırak mecliste siyaset yap, diyen, hem
onlar PKK uzantısı bir araya gelmeyiz diyen anlayışa MHP faşizmi
denir! Bunlar 80 öncesi bize de silahı bırak, tartışalım diye
afişleme yapıp, sonra pusu kurardı.
Mayaları bozuk, kardeşim mayaları!
|
|
|
23 Haziran
2015
|
Metin Çalışkan adlı okurum bir video bir de not yollamış. Videoyu CC
yönetimine yolladım, beğenirlerse koyarlar siteye. Konusu
Rojova'daki Kürt savaşçılara katılan Kafkasyalıların danslarını
gösteriyor. Metin kardeşim diyor ki; ''Mülayim abi gene kızacaksın
bunların aklı fikri dans etmek, diye ama bu farklı. Çerkesler artık
akıllandı. Kafa kesip, kadınların, kızların ırzına geçen IŞID'li
Çeçenlerin karşına geçip Kürt halkı için savaşıyorlar ve Rojova'yı
bu pisliklerden temizledikten sonra zafer dansı yapıyorlar.''
Valla şaşırdım desem yalan olmaz. Körü körüne, yıllarca Ermenilerden
Kürtlere, Alevilerden Yahudilere kadar kim varsa düşman olan bu
kadar çok dangalak Kafkas halkları içinden böyle yiğit insanların
çıkması ayrıca mutlu ediyor insanı.
Dünyanın en kaypak, mızmız sağcı ve
dincileri maalesef bu topraklarda yaşıyor ve her gün yüz göz
oluyoruz. Yahu aslanlar gibi mapus yatmayı bile beceremiyorlar.
Mehmet Baransu adlı bir dingil var. Binlerce masum insanın damlarda
çürümesine, onlarcasının ölmesine sebep veren adam. AKP bunu tıktı
içeri ya, ağlamanın bini bir para. Neymiş efendim mahkemeye
getirilirken nezarethanede bekletiyorlarmış. Bunun gibi, yandaşları
da hatırlarsınız bize dışardan yemek söylemiyorlar diye
ağlaşmışlardı. Hani hapis yatmasam diyeceğim ki, tüh yazık adamlara.
Ama ağız dolusu küfür geliyor içimden. Ulan zaten namussuzsunuz,
bari içerde adam gibi yatın da günahsız insanların kefaretini
ödeyin! Bizim yediğimiz işkencenin milyonda birini yemediniz. Biz
gıkımızı çıkardık mı, aslanlar gibi dikildik! Biraz adam olun, adam!
Tayyip, ben yüzde 52 ile seçilmiş bir cumhurbaşkanıyım, diyor. Yok
canım, sen seçimlerde meydan meydan dolaşarak seçimlere girdin ve
yüzde 40 aldın. Hadi bakim ikile şimdi.
|
|
|
22 Haziran
2015
|
İster siyasette, ister normal hayatta, kendine yapılmasını reva
görmediğin bir şeyi başkasına yaparsan, buna eşşekoğlu
eşşeklik denir.
Mesela; kendin, taaaa cehennemin dibindeki Uygur
Türkleri için bağımsızlık isterken, Kürtlerin hayatlarını koruma
savaşını bile ''hain''likle yaftalıyorsan, sen katıksız bir
eşşekoğlu eşşeksindir.
Mesela; kendin, ''kilise çanı beni rahatsız
ediyor'' derken, cami hoparlöründen 5 vakit bar bağıran karga sesli
müezzinden rahatsız olanlara nefretle bakıyorsan, sen katıksız bir
eşşekoğlu eşşeksindir.
Mesela; kendin, Alman'a ''Türkçe okuma yazmaya
yasak koyamazsın'' derken, Anadolu'da konuşulan farklı dilleri
engellemeye kalkıyorsan, sen katıksız bir eşşekoğlu eşşeksindir.
Mesela; kendin, bütüüüünnn gavur memleketlerinde
yaşarken ''İslamiyet'i teblig etmek en demokratik hakkım'' derken,
buradaki Hristiyanlara ''Müslüman mahallesinde salyangoz sattırmam''
diyorsan, sen katıksız bir eşşekoğlu eşşeksindir.
Mesela; kendin, başka milletlerin bayraklarını
ayaklara altına alıp çiğneyerek hakaret ederken, başkaları da senin
bayrağını ayaklar altına alınca cinnet geçiriyorsan, sen katıksız
bir eşşekoğlu eşşeksindir.
Eğer sen karını dövmeyi ruhen rahatlama olarak Kuran'ın emri
diyorsan; sen eşşekoğlu eşşeğin eşşeğisin demektir. NOKTA
Diyorlar ki, Fransızlar Fransız deyince karşı çıkımıyorsunuz da,
Türkler Türk deyince celalleniyorsunuz? Bu bir çelişki değil mi?
Değil kardeşim. Sen daha orta Asya steplerinde koyun güderken
Fransızlar Fransa'da yaşıyorlardı. Keza Alman'ı, İngiliz'i,
İspanyol'u, İtalyan'ı... Sen bu topraklara sonradan gelmişsin.
Kürt'ten sonra, Ermeni'den sonra, Rum'dan sonra... Onun için, ''bu
topraklarda yaşayan herkese Türk denir'' diyemezsin. Haaa geldiğin
topraklarda yaşıyor olsaydın, o zaman göğsünü gere gere derdin!
Kimse de sana itiraz etmezdi.
Demek ki neymiş! Eğer başka milletlerin topraklarını işgal etmişsen,
bunun da ceremesini çekersin!
(Hiç bu toprakların kadim halkıyız falan demeyin, övünerek
bahsettiğiniz tarihiniz bunu söylüyor!)
|
|
|
20 Haziran
2015
|
Ramazan ayında bari dinle alakalı bir şeyler yazmayayım diyorum, yok
arkadaş olmuyor. Gün geçmiyor ki, oruç tutan bazı dangalaklar oruç
tutmayanlara terör estirmesin. En son Erzurum'dan geldi haber, hem
de videolu! Eşşekoğlu eşşek diyor ki, biz oruç tutuyoruz gitsin
tuvalette içsin sigarasını! Beyindeki devre gitmiş. Sanki bana tutuyor hayvan
oğlu hayvan! Her zaman diyorum bunların eline düşme! Hepsi beyin
olarak birer IŞİD namussuzların!
Hayır, bemim anlamadığım şu: Şimdi bir sürü itikatlı Adige-Abhaz
arayacak ''İslamiyet bu değil'' diyecek. O zaman sokağa çıksanıza be
birader! ''Oruç tutmayana uzanan eller kırılsın'' diye bu aşşağılık
yaratıkları protesto etsenize. Yoookkk... İş oraya geldi mi fare
gibi deliğe girersiniz!
Bu ülke beni artık ciddi ciddi korkutuyor. Dincisi bir yandan,
sapığı bir yandan, psipokatı bir yandan, her yerde terör var. Tabii
atalar lafı boşa demez. Balık baştan kokar! Cumhuru tabii psipokat
olur, zira başı
psipokat.
|
|
|
|
19 Haziran
2015
|
Senelerdir anavatanda ve dışarda kendini ''davaya adamış''
dangalakları okuruz, dinleriz. Kafalarında kalpak, Adigelik -pardon
büyük Çerkesya- için yanıp tutuştuklarını iddia ederler. Bu
şebeklerin ortak özelliği son derece cahil cühela olmalarıdır. Hani
şu Tayyip yok mu, onun kalpaklısını düşünün, işte bu tipler öyledir.
İşin kötüsü bunlar kitap özeti de okumazlar.
Bu kadar iddialı nasıl konuşuyorum?
Son derece basit. Cürmü kadar yer yakamıyorlar. Yani kimsenin
taktığı yok. Onun içinde zaman içinde yok olup gidiyorlar! 10 sene
önceki şebeklerden hatırlayanınız var mı? Yok!
Dünya o kadar gelişti ve yükseldi ki, bunlar hala savaşta olduğunu
zannedip ormanda saklanan Japon askerlerine benzediler. Arkadaş,
öyle kırıldık, sürüldük diyerek, kimsenin dikkatini çekemezsin!
Adamı maymun ederler! Nitekim oluyorsun da! Haaa içinden, sahiden
samimi olabilirsin amma bu işler öyle olmuyor. Adamın dediği gibi;
önce deden üniversite mezunu olacak, sonra baban, sonra sen! Anca o
zaman vatanı kurtarmak için merdivenin birinci basamağına çıkarsın.
Merdiven kaç basamak diye sorarsan, ben diyeyim 100, sen de 500. Her
basamağı anca 1 senede çıkabildiğini de ekleyeyim.
Bak Tayyip'e! 1000 odalı sarayda bile adamı maymun ettiler! Sen
kimsin ki!
|
|
|
18 Haziran
2015
|
Türk siyasetinin eskitemediği Demirel ölmüş. Duyunca garip hislere
kapıldım. Politik hayatımın büyük bölümünde hasmım olan bu yaşlı
adam 12 Eylül'den sonra bende önce acıma sonra sempati dalgası
meydana getirdi. Sempati deyince politik manada demiyorum.
Demirel hayatının en büyük hatasını Denizlerin idamında gösterdiği
inatla yapmıştır. 12 Eylül sonrası Demirel, bu konuda hata yaptığını
samimiyetle dile getirebilmiştir. Türk siyaseti kadar dangalakça
yapılan hiçbir siyaset yoktur zaten dünya üzerinde. Gençler bilmez,
Denizler, Adnan Menderes'e kısas için asıldılar. Ancak gençler yine
bilmez, Denizler Menderes'i asan siyasetin de baş düşmanıydılar.
Fakat kurban gerekiyordu, Demirel gitti bu üç fidanı buldu.
Türk siyasi tarihi işte böyle dengesizdir, akılsızdır, izansızdır,
alçaktır ve nefret üzerine kuruludur.
Gazetelerde mukayeseler var, Demirel ile Tayyip'i mukayese
ediyorlar. Ben geri kalmam ben de yapayım: Tayyip, Demirel'in
saçının kılı bile olamaz. Tırnağına kurban olsun! Bu yaşlı siyasi
rakibimin sevdiklerine başsağlığı diliyorum...
Dikkatimi çekiyor. Dinciler ne zaman karşı çıktıkları biri olsa
Firavunlukla itham ediyorlar, daha doğrusu aşağıladıklarını
zannediyorlar.
İslamiye çıktığından beri Müslümanlara bir bakın, insanlara miras
bıraktıkları bir tek eser var mı? Yani insanların akın akın turist
olarak ziyaret ettikleri, her dinden ve inançsızdan insanın ziyaret
ettiği! Yok! Bir pramitleri bile yok ama dilleri maşallah deve dili
gibi.
Şimdi bizim dinciler ayaklanır, ''Firavunlar zalimdi'' diye! O
zamanları bilmem ama dünya sizin kadar zalimini görmedi günümüzde...
Bakınız: IŞİD!
Netice olarak, birinin bana Müslüman diye hitap etmesi yerine
Firavun diye seslenmesine bin kere razıyım!
|
|
|
17 Haziran
2015
|
Tamam, aksiyimdir, huysuzumdur, muhalifimdir amma cana kıyamam!
İsterse dünyanın en cani adamını getirseler, idam fermanını
imzalayamam. Haaa, derlerse istediğin cezayı ver, o zaman tıkarım
kodese ve bir şeyler ürettirerek (öyle boş boş yatma yok) ömür boyu
hapis veririm. Bir de ürettiğinden kazandıklarıyla karnını
doyurduktan sonra arta kalan parayı da suçu sebebiyle madur ettiği
kişi veya kişilere veririm.
Mursi denen aşşağılık yaratık için de aynı şeyi düşünüyorum. Ömür
boyu hapis ve çalıştırarak kendi karnını doyuracak parayı kazanması
ve kalan paranın da kanını döktüğü insanların ailelerine dağıtmak.
Hayır, hazmedemediğim, elini masum insanların kanı ile yıkayan bu
hayvan için kutsama yapanlar! Mesela Tayyip! Kendi elinde de kan
var, herhalde o sebeple kutsuyor hayvan oğlu hayvanı!
Neris hanım diyor ki, ''Mülayim abi, Sırrı Süreyya Önder tam da
sizin MHP için yazdıklarınızı destekler bir şey paylaştı sosyal
medyada. Aynen size kopyalıyorum.''
IŞİD 6 bin 500 Türkmen'in kafasını kesti, 3 bin Türkmen
kadına tecaviz etti. 800 Türkmen kadını da köle pazarlarında sattı.
HDP ile koalisyon kurmam, onun desteğini istemem diyen MHP, sizde
haysiyet kalmışsa, çıkında IŞİD barbarlarını kınamak için yürüyüş
yapın. Savaşın da demiyoruz.
Siz HDP'nin gölgesi bile olamazsınız be!
Sırrı Süreyya Önder
Neris kardeşim, o dönemleri belki bilmezsiniz. 12 Eylül öncesi de
cuntaya hizmet ederdi bu çakallar. Nerede karanlık işler var
kaldırın altından MHP'li adamlar çıkar. Mafya desen bunlar da!
Bunların halkla tek bağlantısı olmaz. Türkmenler için kıllarını bile
kıpırdatmazlar. Çünkü onlara biçilen rol bu değil. Yaşı bize
yetişenler ne demek istediğimi gayet iyi anlarlar...
|
|
|
16 Haziran
2015
|
Esasında ne kadar basit değil mi? Herkes istediği gibi yaşayacak ama
kimsenin hassasiyetini rahatsız etmeden. Bu kadar basit bir şey niye
bu topraklarda olmuyor? Çünkü herkes acayip hassas, her şeyden
rahatsız be birader. Sonra demokrasi gelmiyor, diyorlar! Gelir mi!
Gelmez! Sizin hassasiyetleriniz batsın emi!
Buradan hareketle; milliyetçi ve dinci Türklerin ortak lafı nedir?
Bu vatanı böldürmeyiz, bu bizim en büyük hassasiyetimiz! Tamam,
güzel! Peki ulan eşşekoğlu eşşek, taaaa cehennemin dibindeki Uygur
Türkleri için niye bağımsızlık istiyorsun? Çinlilerin sizin kadar
hassas olmadıklarını mı zannediyorsunuz... Ya Uygur Türkleri için
bağımsızlık isteme veya Kürtlerin bağımsız bir devlet kurma
isteklerine zıplama! Nalıncıyı geçtiniz!
Türkiye'de adalet, dünyada eşi benzeri olmayan bir şeydir.
Kılıçdaroğlu, Tayyip'in hırsızlık yaparken enselendiği kaseti kamuya
açtığı için hapse girecekmiş. Kim diyor bunu, 5. Sulh Ceza
Hakimliği! Onun hakimi ne yapıyor biliyor musunuz? Ev sahibini
tutup, hırsızı salıyor. Ama halt ediyor!
Okurum Zeki bey demiş ki: Tayyip Erdoğan bey önüne gelene posta
atıyor, elbiseni, cübbeni, rütbeni çıkar da gel diyordu. Şimdi
Cumhurbaşkanlığı elbiseni çıkarıp da gelmesi gerek! Yemiyor mu
yoksa!
|
|
|
15 Haziran
2015
|
Hiç dikkatinizi çekti mi? Bu AKP tayfası ne kadar rahat yalan
söylüyor... Yani, evelden insanların yalanım çıkar diye ödü kopardı,
bunların umrunda değil. Tayyip'in üniversite mezunluğu şaibeli amma
yalan söyleme konusunda doktorasını yapmış, doçentliğine
hazırlanıyor. Şeyinin şeyi de öyle, Abdullah da, hangi birini
sayayım birader. Hayır, işin enteresanı bugün söylediklerini yarın
yalanlıyorlar. Yuh yahu!
MHP'li çakallar habire PKK'ya hakaret ediyorlar ya, o PKK sayesinde
Suriye'deki onbinlerce Türkmen'in hayatı kurtuldu. PKK onları IŞİD
denilen aşşağılık yaratıklardan koruyor. MHP hep bu! Geçmişte de
çakallık yapardı, şimdi de! Gerçek milliyetçi olsalar PKK'ya minnet
duyarlardı! Çünkü kendi koruyamadıkları ırkdaşlarını PKK korudu,
koruyor!
|
|
|
13 Haziran
2015
|
Aydın, çağdaş ve akıllı insanlar meselenin biçimine değil özüne
odaklanırlar. Yani bizim Adige-Abhaz diasporasının tam tersini
yaparlar.
Ne yapar bizimkiler?
Elalem; ''aman gençlerimizi bilimadamı yetiştirelim'' diyerek varını
yoğunu bu gayede harcarken, bizimkiler dansöz yetiştirmekle
yetinirler. Onun için de gençliği dansözlükten ileri gidemeyen her
toplumda olduğu gibi bizim milletimizde, ne dil kalmıştır, ne
gelenenek! Kafaya kalpağı geçirip, eline, -biçiminden vazgeçtim-
rengini bile standartlaştıramadığı bayrağı alıp, bir de ağzını koca
koca açıp, tükürükler saçarak ''Soykırıldık'' diye bağırınca iş
biter. Rahatlar beyzadem!
Bu bir!
İkincisi; Aydın, çağdaş ve akıllı insanlar meseleyi çıkarana değil,
meselenin sebebine odaklanır. Gene aynen bizim Adige-Abhaz
diasporasının tersine!
Kısa bir hikaye anlatayım ki, dangalaklık padişah da olsan
dangalaklıktır.
O kardeş, baba, çocuk, bebe, genç, yaşlı, akraba, yabancı demeden
herkesi boğduran şu Alevi katliamcısı padişah Yavuz Sultan Selim yok
mu, işte onun için anlatılır...
''Bir gün Yavuz pazarda gezerken keklik satılan
bir tezgah görür ve keklik satılan tezgaha yönelir. Bütün keklikler
1 altındır fakat bir tanesi ayrı bir kafes içinde ve 100 altındır.
Yavuz sorar:
- Bunlar 1 altın da bu neden 100 altın?
Satıcı:
- Hünkarım 100 altınlık olan ötüşüyle diğer keklikleri kendine çeker
ve yakalanmalarını sağlar.
Yavuz Sultan Selim 100 altını çıkarıp adama verir ve
- Ver o kekliği bana! der.
Herkes şaşkınlık içinde napacak acaba koca Padişah bir kekliği diye
düşünürken Yavuz Sultan Selim kekliğin kafasını tuttuğu gibi
gövdesinden ayırıverir ve der ki:
- Kendi ırkına ihanet edenin sonu budur!
Tabii, padişah dangalak olunca; doğasında -dişisini
çağırmak için ötmek- olan kekliğin boynu gider!
Halbuki, padişahta o kuşun beyni kadar beyin olsa, o kuşu değil, o
kuşun tabii davranışını kullanarak tuzak kuran avcının boynunu
koparırdı. Lakin işte kuş kadar beyni yok.
Bu sebeple değil midir, Hrant'ı vuran şebeki tutmanın bu millete
zerre kadar fazydası yoktur, ne zaman ki o tetiği çekmesini kim
istedi onu bulursan meselenin sebebine ve asıl katile ulaşırsın.
Atası Yavuz olunca tabii olarak, beyaz bereli bebenin boynunu
kopardılar, iş bitti...
|
|
|
12 Haziran
2015
|
Dünkü Adige-Abhaz bağımsız milletvekili adayları konusunda
yazdıklarımı destekleyen onlarca e-mail geldi. İtiraz eden tek kişi
yok. Beni doğruladıkları için hepsine teşekkür ederim.
Seçimi ben şöyle okudum: Çalıyor ama çalışıyor diyorduk amma bu
artık kıçımızdaki donu aldığı gibi bir de karşımıza geçip bizi
azarlıyor. O sebeple hadi bakayım ikile!
MHP, bu ülkenin başına bela olmaya devam edecek mi etmeyecek mi?
Bunu zaman içinde göreceğiz... Milletvekillerinden biri tam
dangalakça HDP'yi kasten ''Yılanla aynı torbaya girmeyiz'' dedi.
Ulan eşşekoğlu eşşek, sizden iyi yılan mı olur. Baksanıza daha
meclise gitmeden onu bunu sokmaya başladınız...
|
|
|
11 Haziran
2015
|
Bizim Adige-Abhaz bağımsız milletvekili adayı tayfası seçimlerde
boylarının ölçüsünü aldılar. Zaten seçimlere bağımsız girmeleri
başlı başına bir ahmaklıktı. Ahmak dememe kızmayın hemen, hiçbir
bedel ödemeyeceksin, kafana geçireceksin kalpağı, eline alacaksın
bayrağı, bir mızıkacı, iki de dansöz çıkacaksın ortaya. Tamam bizim
Adige-Abhaz diasporası ''vur patlasın, çal oynasın, 21 Mayıs'ta
ağlasın''cıdır ama bu kadar da koyun değildir.
Anadilde eğitim hakkı? 150 sene gıkını çıkarma Kürtler yesin dayağı
hak etsinler anadilde eğitim hakkını, sen tak kafaya kalpağı, al
eline Adige bayrağını ana dilde eğitim iste!
Eski köy adlarını geri alma hakkı? 150 sene gıkını çıkarma Kürtler
yesin köteği hak etsinler eski köy adlarını, sen tak kafaya kalpağı,
al eline Adige bayrağını eski köy adlarını geri iste!
Alfabede XWQ gibi harfleri kullanma hakkı? 150 sene gıkını çıkarma
Kürtler yesin işkenceyi sonunda hak etsinler XWQ'yu, sen tak kafaya
kalpağı, al eline Adige bayrağını XWQ gibi harfleri kullanma hakkı
iste!
Halklara özgürlük, diğer dinlere özgürlük, Cemevi'ne, kiliseye,
Havra'ya özgürlük hakkı? 150 sene gıkını çıkarma Kürtler girsin kara
toprağın altına hak etsinler halklara özgürlük, diğer dinlere
özgürlük, Cemevi'ne, kiliseye, Havra'ya özgürlük hakkını, sen tak
kafaya kalpağı, al eline Adige bayrağını ''Başka dinlerin ve
milletlerin uğradığı soykırım bizi alakadar etmez, Rusya bize
soykırım yaptı'' de!
Soytarısınız, soytarı... Bu millet, sizi kendi temsilcisi olarak
seçer mi bre avanaklar! Adige-Abhaz halkını bu kadar mı salak
zannediyorsunuz!
Son zamanlarda moda bir laf var: Seçim sonuçlarını nasıl okuyorsun?
Önüne gelen bunu soruyor televizyonlarda. Kırk adam dinledim kırkı
da kırk farklı şekilde okumuş. Tam Türk işi! Yani hep kargaşa, hep
karşıdakini yok sayma!
Tayyip'in son fotograflarını gördüm gazetelerde. Süngüsü fena
düşmüş. Her zaman diyorum, cahil adamların ortak meziyeti kendini
bir şey zannetmesidir. Yani okumuş, yazmış, kendini geliştirmiş
adamda; hata yapmasına mani olan, utanma olur, arlanma olur. Tayyip
ve avanesinde bu yoktu. Halk bana yetki verdi, her haltı yerim,
dedi. Yedirmediler! Millet düşmanının bile akıllısını istiyor be
birader, seni ne yapsınlar! Şimdi saraydan çıkarılacakmış.
Çankaya'ya gönderilecekmiş. Yanlış bir şey olur. Tayyip'in
Çankaya'ya değil Silivri'ye gitmesi lazım. O kadar gencin katili,
milletin cebindeki parayı çalıp, evindeki odalara depolayan adamın
Çankaya'da ne işi var?
|
|
|
10 Haziran
2015
|
Menfi meseleleri konuşunca menfi şeyler olur, derdi rahmetli anam.
Kendime kızdım... Her şeye muhalifsin, herkesi tersliyorsun. Artık
yaşının adamı ol, dedim kendime. Sanki bu lafları kendime söyleyen
kendim değilim. Diyarbakır'da derin devlet harekete geçti. Ve can
yakarak tarafları birbirne düşürecek. Fakat, geçenlerde dediğim gibi
Kürt'ün dindarı da adam gibi adam. Oyuna gelmiyor. Bir bizim yılış
yılış, paçalarından pespayelik akan Adige-Abhaz dincilere bakıyorum,
bir bunlara! Peheeeeyyy!
Hüda derneğinin yiğit insanlarını buradan bir daha alkışlıyorum.
Nereye kadar dayanırsınız bilemem, amma Tha'dan sizlere sabır ve
metanetlik diliyorum. Sabrederseniz, derin devlet mutlaka defolup
gidecektir...
Denk geldiniz mi bilmem. Fatih Tezcan adında bir adam var.
Televizyonlarda görüyorum bazen. Tuhaf bir tip. Şizofren
zannedersem. Hadi bu adam hasta, bunu programlara çıkaranlar
şizofren olduğunu görmüyor mu? Söylediklerine girmiyorum bile. Bizim
deli Kadir bile bunun kadar saçma sapan konuşmaz... Diyarbakırlıları
kışkırtıyor da onun için buraya aldım, yoksa konuşulacak bir adam
değil.
|
|
|
09 Haziran
2015
|
Okuyucularımdan biri, bizim Apsuwa
Nilgün'den korkusuna bana yazmış, ''Abi neden Kürt
kadınlarına bu kadar değer veriyor ablamız'' demiş.
Birincisi, Nilgün tam bir Abhaz kızıdır. Adige-Abhaz gibi
davrandığın sürece istediğin şeyi ona da sorabilirsin. İkincisi;
HDP'li Figen Üstündağ'ın Kürt olduğunu bilmiyordum.
Emin misiniz? Ayrıca Nagihan Alçı, Sevilay Yükselir, Nazlı
Ilıcak'ın son tartışmalarını gazeteden okudun mu? Valla
benim gibi aksi ve huysuz bir ihtiyarın bile yüzü kızardı okurken...
Senin e-mailinden sonra aklıma şu meşhur laf geldi: Figen
Üstündağ kadınsa bunlar ne, bunlar kadınsa Figen Üstündağ ne?
Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde;
Ne kadar camisi, imamı, hocası, müezzini varsa,
Sonracıma devletin ne kadar makam aracı ve taşıma aracı varsa,
Sonracıma ne kadar jandarma ve polisi varsa,
Sonracıma ne kadar kaymakamı ve valisi varsa,
Sonracıma ne kadar -başta TRT olmak üzere- basını televizyonu varsa,
top yekun bir oldular Tayyip'e çalıştılar.
Harcanan paranın miktarını artık kimse bilmiyor.
Ve %40 oy aldılar.
Küçük Hüsamettin balkona çıkıp zafer kazandıklarını söyledi.
Türk usulü kazanma böyle oluyor işte!
Tayyip, attan düşmüştü... Bu seçimlerde de eşşekten düştü!
Bir insan evladında olmaması lazım olan ne varsa bu arkadaşta
fazlasıyla vardı.
Hırsızlık, arsızlık, cahillik, magandalık, küstahlık,
kendinibilmezlik, hangi birini sayayım...
Onun için, eşşek bile ''in sırtımdan ulen'' dedi!
|
|
|
08 Haziran
2015
|
HDP, Türk halkının desteğiyle dinci faşiste ''bir
soluklan bakalım yeğenim'' dedi...
Söz üstüne söz söylenir mi kardeşim! Yarın görüşmek üzere...
|
|
|
06 Haziran
2015
|
DİYARBAKIR’da HDP’nin İstasyon Meydanı’nda
düzenlediği miting sırasında patlama meydana geldi biliyorsunuz.
İki yurttaşın öldüğü haberini resmi olarak hangi bakan verdi?
Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker!
İnsan, Kürt vatandaşlarını hayvan yerine koyduğunu bu kadar mı belli
eder be birader!
Bu bomba AKP mitinginde patlasaydı, Tayyip'i düşünebiliyor musunuz?
Oooo, "tutamadıkları" yüzde 50'yi salmıştı ortalığa... (Daha kimse
buna ''kışt'' demeden yüzde 0.5'i saldı Erzurum'da sokağa.) O da
yetmez, mezara girene kadar da beynimizi iğdiş ederdi... Adam üç gün
hapis yattı, 30 yıl ağladı! Ömrü hapishanede geçen Mandela bunun
kadar ağlamadı.
Selahattin Demirtaş'ı dinlediniz mi? Hala insanlara
sağduyu çağrısı yapıyor... Barıştan yana durmaya devam ediyor.
Türk milleti gerçekten çok şanslı, Kürtler gibi insanlarla muhatap
oldukları için... Eğer kendi tıyniyetlerinde olsaydı Kürtler, şimdi
kan gövdeyi götürmüştü...
Türk tipi talep ve neticeye bakarsak;
Talep: Dağları bırak ovaya gel!
Netice: Adamlar ovaya geldi, tuttukları gibi kodese
tıktılar.
Talep: Silahı bırak, siyasete gel!
Netice: Adamlar seçim mitingi yaptılar, linç
ettiler, yaktılar, bombaladılar.
Şimdi sen Kürt olsan, bu durumda ne yaparsın?
Bu topraklarda sol gösterip sağ kroşe çakan çok çıkmıştır. Bunların
en şaşırtıcılarından biri de Yılmaz Özdil adlı dingildir. Ama Ahmet
Hakan çok güzel demiş. Bize yazacak laf bırakmamış: Ebleh
faşist!
Aynen katılıyor ve ekliyorum. Yılmaz Özdil Türklerin
eblehi, bizdeki eblehleri yazsam bu sayfalar kifayetsiz kalır!
|
|
|
05 Haziran
2015
|
Elalem 38 yılda 16 milyar kilometre
yolculuk yapıp bir kuyruklu yıldızı incelemeye aldı.
Kaf-Fed'in nedzinde Adige-Abhaz diasporası 150 yılda 700 km
yolculuk yapıp anavatanı incelemeye aldılar. Ve yiğidim,
aslanım Yaşar, Çerkesya'yı keşfetti!
Kaf-Fed, bildiğiniz Kaf-Fed! Bir elinde ayna, bir elinde
cımbız! Dangalağın biri, Yaşar Aslankaya ''21
Mayıs gezisinde Çerkesya söylemini kınadı'' diye yazmış. Yiğidim
aslanım Yaşar'da tabii olarak kükremiş. Soykırımdan girmiş,
sürgünden çıkmış. Yani, müthiş bir ''Basın Açıklaması'' yapmış.
Diyorum ya, umumi tuvalete bekçi yapmayacağın kadrolar, Türkiye
Adige-Abhaz diasporası örgütlerini yönetiyor. Ne vizyon var, ne
bilgi var, ne tecrübe var, işin daha da beteri kendilerini adam
zannediyorlar.
Yahu proje olarak hayata geçirdikleri, 21 Mayıs'ta anavatana gitmek,
bundan hesap edin ne kadar çapsız olduklarını.
Ülke yangın içinde, daha bugün HDP aracını kullanan şoförü yakarak
öldürdüler. Tayyip, önüne gelene küfrediyor, gazetecileri mühebbet
hapisle cezalandıkmak için hapse tıkmaya çalışıyorlar, seçimlerde oy
hırsızlığı yapılacağı sokaktaki bebenin bile dilinde, bunlar
''Çerkesya mı değil mi'' derdindeler!
Tha sizi bildiği gibi yapsın emi şebek herifler!
|
|
|
04 Haziran
2015
|
Geri kalmış, dinci ülkelerin insanların ortak özelliği nedir bilir
misin ey ahali? Direk söyleyeyim. Tayyip'in altın varaklı kaçak
sarayının yanında kümes kalacak kadar küçük ve mutevazi Çavuşesku
sarayını dile dolarlar. Yani Tayyip'in kaçak sarayının bir odasına
yapılan masrafla Çavuşesku'nun sarayının hepsini yapardınız. Şimdi
bakıyorum da millet altın tuvalet muhabbeti yapıyor... Yuh be!
Sevilay Yükselir kardeşimiz ''HDP'nin seçim sloganı "HDP Meclis'e
girmeli" ve "Yaşasın halkların kardeşliği" ifadelerini
kullandığı tweetler atmış. Sakısı kırılmış mı sağlam mı?
|
|
|
03 Haziran
2015
|
Son 4 güne giriyoruz. Suçlularla, masumlar sandıktan nasıl çıkacak
bakıp, göreceğiz. Ben ki, yıllar oldu bu memleketten umudu keseli.
Burada yaşayan insanlar, artık suyundan mı havasından mı bilemem
tuhaf. Yahu alenen hırsızlık yapmış birini yüzde 52 ile başına
geçirmenin mantıklı nasıl bir izahı olabilir? Hırsızlık da öyle
böyle bir hırsızlık değil, gelmiş geçmiş en büyük hırsız.
Peki bu kadar arsız bir insana ve insanlar topluluğuna bu kadar oy
nasıl veriliyor hala? Ar damarı çatlamış desem hafif kalır.
Kendisine sadece sırtını dönmüş kadınlara hakaret ediyor! Yahu bu
kadınların AKP'li akrabaları yok mu?
Gerçi ben kime, ne yazıyorum! Kenan Evren yüzde 99 oy aldı bu
halktan.
Ağzımın payını alıp, kıçımın üstüne oturtmasını bekliyorum artık.
Vallaha da billaha da yıkın şu hırsızları, tövbe artık kötü bir şey
yazmayacağım!
Okuyucularım ''tamam anlaşıldı Mülayim'in dırdırını daha çok
dinleyeceğiz demek ki!'' dediklerini duyar gibiyim...
Görünen o ki, tek umudumuz HDP!
|
|
|
02 Haziran
2015
|
Sağlık çalışanları ile hastalar arasındaki ihtilafın kökenine
inemediğiniz müddetçe meseleyi çözemezsiniz.
Bir; eğer bir doktora günde 150 hasta düşüyorsa
ihtilaf devam eder. Çünkü o doktor hakkıyla muayene yapamayacağı
gibi hakkıyla teşhis de koyamaz.
İki; doktorluk mesleğini hastasına karşı aşağılama
aracı olarak gören doktorlar oldukça ihtilaf gene devam eder.
Ayağımı burkmuştum, acıdan kıvranıyorum. Acile götürdüler. Doktor
baktı inceledi ve ayağınızda çatlak var dedi. Gayri ihtiyari
''Yapmayın doktor'' demişim. Sırıtarak ''ben yapmadım, sen
yapmışsın'' dedi. O anda elimde bir keser olsa kafasına geçirirdim.
Acıyla alay eden doktor olur mu kardeşim!
Üç; doktorun da hastanın da bu topraklarda eziyet
çekmesinin temel sebebi; ikisinin de cahil olmasındandır. Boşuna
''Tıp fakültesine eşek bağlasan o bile mezun olur'' denmemiş. Cüneyt
Arkın, Ahmet Çakar doktor yahu! Gerisini hesap edin!
''Karıma elleme lan'' diyen hasta yakını var. Sanki Türkiye Güzeli
ile evli eşşekoğlu eşşek. Doktoru potansiyel sapık görüyor. Haaa,
haram deyip de kadınsa erkeği, erkekse kadını muayene etmeyen öküz
oğlu-kızı öküz doktor da var tabiki...
Dört; doktorlar ve sağlık çalışanları üç-otuz
paraya eşşek gibi çalıştırılıyor. Hastasının ızdırabını dindirmeye
uğraşan sağlık çalışanı, hasta yakınının ilk hedefi oluyor. Hastasına köpek gibi
davranan hemşire ve doktor da var, hemşireye ve doktora sopa atan
hasta yakını da var.
Beş; ambülansın sirenini duymasına rağmen kenara
çekilmeyen öküzler varken, ambülansta hasta olmamasına rağmen siren
çalarak işine giden öküz sağlık çalışanı da var...
Altı; işkenceden geçirilmiş bedenler eğer ölmemişse
''sağlam'', işkenceden geçirilmiş bedenler eğer ölmüşse ''intihar''
raporu veren doktorlar da var...
Yedi; ölmüş yakınını hastaneye getirip,
iyileştiremedi diye doktor öldüren hasta yakını da var...
Sekiz; ameliyatta ölen hasta için hüngür hüngür
ağlayan doktor ve hemşire de var...
Dokuz; sahipsiz diye hastanede günlerce aç kalan
hasta da var...
On ve son: Bu topraklardaki sağlık meselesi ''insan
malzemesinin kalitesizliği'' meselesidir.
Not: Yukardaki aktardığım bilgi ve olayların tümü
gazetelerdeki haberlerden alınmıştır. On ve son madde hariç. -HM
|
|
|
01 Haziran
2015
|
Bu milletin hafızası balıktakinden bile beter olduğu için hatırlamaz
ama ben yardımcı olayım. Tayyip ''TIRlarda silah var'' diyenlere ''silah
olduğunu ispatlayamayan şerefsizdir'' diye karşılık vermişti. Can
Dündar kapağı Tayyip'e yolladı!
Amma durumun fecaati şu: Tayyip iyice zıvanadan çıktı ve canlı
yayında bir gazeteciyi alenen tehdit etti. Bunu da kafi bulmayarak
casusluktan dava açtırdı savcılarına... Savcılarına diyorum, çünkü
artık bu topraklarda Tayyip'ten tırsmayan bir tane savcı yok.
İyi de, en salak olan bile bilir ki, casuzluk; devlet sırrını,
yabancılara para veya mevki uğrana satanlara denir. Can Dündar
katıksız Türk. Bilgileri de Türk halkıyla paylaştı... Eeee? Nasıl
oluyor casusluk? Yaaa alayınız komedisiniz ha!
Peki, tüm bu şamata içinde bizim Adige-Abhaz diasporası ne yaptı? Ne
yapacak hala mızıka sesini duyan göbek atıyor. Ya işin öyle ..kunu
çıkardılar ki, Bakırköy Adige milletvekili adayı propaganda için
kafe oynuyordu... Yuh artık ya, yuh! Ulen geleceğimize dair bir iki
porjeden bahsedin, sizin dansöz gibi kıvırmaktan veya acılarımızı
sömür, sömür sömürmekten başka bir maharetiniz yok mu!
Ukrayna hükümeti, Gürcistan’ın eski
devlet başkanı Mihail Saakaşvili'yi, Odessa bölgesine vali yapmış.
Kaf-Fed Başkanı ve yönetimi de hazır olsun, bu kadar yağdanlık
karşılığında Ukrayna Halk Oyunları Bakanlığı'nı verirler artık.
HÜDA-PAR, ısrarla derin devletin tuzağına düşmemeye çalışıyor.
Gazetelerden takip ettiğim kadarıyla dün öldürülen iki taraftarı
için sakin bir duruş göstermişler mitinglerinde... Israrla barıştan
sözetmişler.
Kürtler, sağcısıyla, solcusuyla, dincisi, dinsizi ile bu
topraklardaki en yiğit, dürüst, kahraman halkmış.
Irkçı bir şeyle söylemiyorum amma doğruya doğru; ya adam Laz,
Türk'ten daha Türkçü, adam Boşnak Türk'ten daha Türkçü, adam
Adige-Abhaz Türk'ten daha Türkçü! Türkçü olmak kabahat değil,
değil de sen niye tetikçilik yapıyorsun balta!
Bu topraklara demokrasi gelirse Kürtler sayesinde gelecek...
Türk'ten bin yıldır gelmedi, Laz, Boşnak, Adige-Abhaz'tan zaten
bekleme...
HÜDA-PAR'a özellikle alkış...
|
|
|
30 Mayıs
2015
|
Bizim Türk kökenli Wubıh Hıncal, "Et kokarsa tuz da, tuz kokarsa ne
yapalım" demiş. Sebep? Sebep; telefonuna gelen reklam mesajları için
savcıların bir şey yapmamaları!
Ulen, senin karizmatik dünya liderin Tayyip her gün Anayasa'yı
paspas yapıyor, tuz kokmuyor da, telefonuna reklamına savcı bir şey
yapmadı diye mi tuz kokuyor!
Züppesin Hıncal!
Tayyip dedik, ondan devam edelim...
Yalakanın biri diyor ki, bağırıyor çağırıyor ama içi dışı bir,
samimi ve dürüst. Hiç anlamamışımdır. Her şeye bağırıp çağıranlar bu
memlekette ''sağlam'' adam muamelesi görür. Temelinde korku mu var
acaba?
Yahu adam dünyanın gelmiş geçmiş en büyük hırsızı ve gene dünyanın
gelmiş geçmiş en büyük yalancısı... Geçenlerde bir videoda gördüm.
Televizyonda programda 12 Eylül öncesinde eve çok geç geldiğini
kızının onu görememesinden dolayı kapısına not yazdığını ağlamaklı
dille anlatıyor. Kızı o tarihlerde daha
doğmamış, 1983 doğumlu! İyi mi!
Yahu diploma aldığı
üniversite, diploma aldığı tarihinten bir yıl sonra açılmış.
Gerisini siz hesap edin.
Ve bu adam bağırıyor çağırıyor ama içi dışı bir, samimi ve dürüst.
Get len!
|
|
|
29 Mayıs
2015
|
Yaşadığımız topraklar o hale geldi ki, yıllarca faşistlik yapan bir
partinin, bir yöneticisi, Tayyip'e kurt işareti yapınca korumalar
dalmışlar parti binasına kadını tutuklamışlar. Faşistler faşist
olalı böyle zulüm görmedi arkadaş! Kurt işareti nasıl bir suç, onu
da anlamış değilim. Bu faşistlerin ağababaları binlerce genci
katletti, ellerini kollarını sallayarak geziyorlar, kurt işareti
yapan kadına polisler saldırıyor! Kısacası tuhaf memleket kardeşim
burası!
İmam nikahı Anayasa Mahkemesi'nce ''olur'' almış. İmam nikahı ve
öbür dini kurallara benim hiçbir itirazım yok. Benim itirazım
Yaradan'a! 9 yaşındaki kız çocuğuyla İmam Nikahı kıymasına izin
veren Yaradan'a! Sıkıysa 9 yaşındaki kız çocuğuna Resmi Nikah
kıy bakalım, kıyabilirsen! Mesele nikahın nevî değil, zihniyetin
sakatlığı! Gel de tiraz etme Yaradan'a!
Coca Cola adlı meşrubatı pek sevmem. Elvan benim favorimdi amma ömrü
vefa etmedi. Biri bir e*mail yollamış. Kolanın içinde böcek mi ne
varmış. İçmeyin diyor. Ya bu millet iyiden iyiye salaklaştı. Saat
başı milyonlarca kola tüketiliyor. Kola firmasının sahibi bu e-maili
yollayandan daha salak herhalde ki, içine böcek koyuyor.
Bir de diyorlar ki, AKP nasıl iktidarda kalabiliyor. Hep kolanın
böcekli olduğunu anlayan salaklar yüzünden!
|
|
|
28 Mayıs
2015
|
Benim ağzıbozuk, küfürbaz dinci Adige okurum uzun zamandır ortalıkta
yoktu. Benle dalaşmaktan bıktı herhalde, diyordum ki ''iti an,
sopayı hazırla'' misali e-maili geldi. Kısaca diyor ki, ''senin gibi
dinsiz birinin Papa'yı savunması manidar. O kadar mı çaresiz kaldın.
Papa'nın nasıl özel uçağı varsa, Diyanet İşleri Başkanı'nın da özel
uçağı olabilir. Sen ne gocunuyorsun!''
Deyince kızıyorsunuz. Bu dincilerin beyinlerinde bir devre zamanla
yanıyor. Yani doğuştan değil. En ulemasından en salağına mantık
dediğimiz şey bitiyor. Öyle olmasa din konusunda ulema (din bilgini)
olmuş bir adam ''karın ölmüşse kokana kadar cinsel ilişkiye devam
edebilirsin'' diye fetva verebilir mi? İnsan evladı olan veremez!
Çünkü normal beynin ''Ya arkadaş karım ölünce benim aklıma cinsellik
nasıl gelir, onu ebediyen kaybetmenin üzüntüsüyle kahrolurum'' der.
Ama bunların beynindeki o devre yandığı için, aklı hemen oraya
gidiyor, direkt!
Papa'yı nasıl savundum anlamadım ama savunurum da! Sana ne! Adam 1.5
milyar Katolik'in lideri, ama 70 milyon Türk Müslümanın liderinin
yaşadığı lüksü yaşamıyor.
Bu arada Hürriyet gazetesinde bir haber çıktı. Onu okumanı tavsiye
ederim.
PAPA'NIN TEK AYRICALIĞI ÖN KOLTUKTA TEK OTURABİLMESİ >>>
Oku da öyle gel....
|
|
|
27 Mayıs
2015
|
Ben, ''Türk halkı dinci ve faşisttir'' dediğimde özellikle Türk
dostlarım bana kızıyorlar.
Yahu birader, bu tespiti kafadan atmıyorum ki!
Mesela geçenlerde bir program seyrettim. Aklı başında gazeteciler
oturmuş, seçim ve partiler tartışılıyor. Levent Gültekin adlı
gazeteci -ki baya iyi tahlilleri var- Türk solunu eleştirirken aynen
şunu dedi: Türk solu, ''Işıklar içinde uyu'' demek yerine ''Nur
içinde yat'' demedikçe halkın içine giremez.
Doğru mu?
Tespit doğru! Mantık faşistçe! Yahu tek tip olmaya ne kadar hevesli
bu millet!
İran'da bile ''oruç yedin'' diye adam öldürülmüyor ama burada
öldürülüyor. Oradan hesap edin.
Arkadaş, Selahattin Demirtaş bile dualarla oy toplamaya çalışıyor!
Sonra diyorlar ki; ''bu memlekete neden demokrasi gelmiyor?'' Bekle,
bekle gelir... Demokrasi sanki belediye otobüsü!
Çocukken komşunun bahçesinden meyve araklamak herkesin başına
gelmiştir. Hemen hemen hepimiz bunu yaparken yanımıza suç ortağı
arardık. Sebep? Çünkü o zaman suçun ortadan kalktığına inanırdık.
Şimdi Tayyip'e bakıyorum. Diyor ki, ''Diyanet İşleri Başkanı'mıza
Mersedes yetmez, uçak da vereceğiz. Şu anda havuzda olan
uçaklarla yurtdışı seyahatine çıksın diye sayın başbakanımızla
konuşacağım.''
Siz anladınız mevzuuyu!
|
|
|
26 Mayıs
2015
|
Türk ''Sol''u gene iş başında. Hani şu OdaTv diye bir gazete var ya
ondan bahsediyorum. Evvelden gizli gizli, şimdi aleni HDP karşıtı
bir yayın yapıyor. Kim ki, ben solcuyum aynı zamanda da
Atatürkçü'yüm diyorsa uzak durun kardeşim. Solcu adamdan Atatürkçü
çıkar mı yahu! Müslüman anti-emperyalist gibi bir şey!
Tayyip, ''New York Times edep dışı bir yazı ile Erdoğan’ın
Türkiye’sinde bunlar oluyor diye oradan göndermeyi yapmış adeta
ABD’ye talimat veriyor. Niye duruyorsunuz diyor. Ya sen bir
gazetesin haddini bileceksin.'' diye demeç vermiş. Okuyunca ''sen
haddini biliyor musun ki, başkasına had bildiriyorsun'' demek geçti.
Sonra vazgeçtim! Gelmiş geçmiş en cahil politikacı laf anlar mı?
Papa 1970 model Fiat'a binerken, Diyanet'in başı 1 milyon dolarlık
Mersedes'e biniyorsa, ikisinin arasındaki farka ne denir? Görgü ve
inanç farkı denir!
|
|
|
25 Mayıs
2015
|
Adige-Abhaz diasporasının önde gelen, takip edilecek kişilerinden
biriydi Profesör Doktor Günsel Avcı. Bana bir afişi
geldi ve tüh dedim. Bu hanım bile bunu yapıyorsa ''ört ki, ölem!''
Profesör olmuş, İstanbul 1. Bölge'den aday olmuş, fakat
ilkesizleşmiş. Sana kim oy verir Günsel Avcı? Ha elin Kuran
alıp, mitinglere giden Tayyip, ha sen! Ne farkın var ondan?
Sen de acıyı politikana alet etmişsin. O da kafi gelmemiş, günümüzün
moda ''soykırım'' lafını da eklemişsin afişine!
Bizim sülaleden İstanbul 1. Bölge'de yaşayan akrabalarımı, bugün
üşenmeyip arayacağım ve sana oy verdirtmeyeceğim. Ha belki 15-20 oy
senin için önemli değildir amma en azından senin gibi ilkesizlere
tarih huzurunda ders olsun!
Hakkını yememek için; bana 2010'dan önce herhangi bir dergide,
afişinde, konferansında, internet sitesinde, her şey kabulum;
''Soykırım''a uğradığımıza dair, tek kelime söz ettiğine veya
yazdığına dair belge göster, senden burada özür dileyecek, bir daha
da sesimi çıkarmayacağım.
Türkiye Adige-Abhaz diasporasının bu kadar sapıtacağını tahmin
etmezdim. Anlı-şanlı profesörlerimiz bile utanmadan, arlanmadan oy
için halkını kandırıyor. Yakışıyor mu sana Günsel Avcı! Ayıp ayıp!
Günsel Avcı, Adige-Abhaz halkını temsil edecek dürüstlükte politika
yapmamaktadır. Halkımızın acısını, politikasına alet etmektedir. Ben
tüm 1. Bölge'de oturan ve oy kullanacak Adige-Abhazlardan bu
hanımefendiye oy vermemelerini istirham ediyorum...
Kendi topraklarında bir halt olamayıp, gidip Mısır'da Memluk
Sultanlığı kuranları şimdi daha iyi anlıyorum! Sizi anca Arap ve
Türk paklar! Kendi halkına bu kadar da kalleşlik yapılır mı yahu!
Osmanlı İmparatorlu'ğunun ketenperesine geldik, pür-i halimiz şimdi
bu! Tha'nın sopası yok. ''Ankara Spor'' takımının
adını değiştirip ''Osmanlı Spor'' yapmışlar ya...
Bunlar deplasmana maça gidince karşı takımın seyircisi
''İ..e Osmanlı'' diye slogan atıyormuş. Bunca halkın kanına
girip, topraklarını işgal ettikleri için layığını da sıfatlarını da
bulmuşlar!
|
|
|
23 Mayıs
2015
|
Bizim Adige-Abhaz tayfasının içinde giyimiyle kuşamıyla, hatta
arabasıyla eviyle hava basanlar olurdu evelden. Gençliğimizde bu
tiplerle ''Kont'' diye dalgamızı geçerdik. Gerçi hafif de
kıskanmıyor değildik! Yalnız bu ''Kont''ların ortak özelliği samimi
insanlar olmasıydı. Başkasının parasıyla almazlardı mesela
elbiselerini. Kimsenin elini-ayağını da öpmezlerdi çıkarları için...
Rüşvet yemezler, harama göz dikmezlerdi. Müslüman mıydılar? Cuma'dan
Cuma'ya! Rakı içerler miydi? Akşamdaaaaaaaaannnnn akşama! Kısacası
bu ''Kont''lar yiğit adamlardı.
Şimdiki kontlara bakıyorum da, mukayese etmeniz mümkün değil.
Giyimleri giyim değil, insanlıkları insan değil!
Diyanetin ''Kont''u da zor durumda bu arada! Hani; aldığı Mersedes
milletin ağzına düşünce ''“İbret-i alem için iade edeceğim”
diyerek boyundan büyük laf etti ya, işte şimdi sakalı ve bıyığı ile
başı dertte. Çünkü cihan padişahı Tayyip, sen Mersedes hakediyorsun
diye daha pahalısını yollamış. Hadi şimdi sıkıyorsa tükür! Sakal ve
bıyık mevzuu!
|
|
|
22 Mayıs
2015
|
Onbeş gün sonraki seçimlerde eğer HDP barajı aşamazsa, AKP avantadan
50'ye yakın milletvekili kazanacak. Adamların hayatı avanta.
Demokrasi anlayışınıza tükürsünler!
Bizim Hıncal yine döktürmüş! ''Adı Türkiye olan ülkede, bu
sınırlar içinde, bu ülkenin vatandaşı olan insanlar bir türlü "Biz"
olamıyorsak, o zaman "Ulusal Bayram" ne aptalca bir laftır...''
buyurmuş. Ardından eklemiş: ''137 ayrı cinsten, ırktan,
milletten insanın yaşadığı Amerika'da bir ulusal bayram izleyin..
Kent meydanlarında, caddelerinde, televizyonlarında, evlerinde,
bahçelerinde, insanların nasıl "Biz" olduklarını, nasıl "Amerika"
diye şarkılar, marşlar söylediklerini görün...''
Evvelden, yaşlandığı için mukayese yapamıyor, diyordum. Ama
bu kadar basit bir konuda bile böyle yazıyorsa sahiden artık bu
işleri bırakıp, yemek tarifleri falan yazsın bu ünlü Türk kökenli
Wubıh büyüğü!
Hıncal kardeşim, Türkiye'de 40 çeşit halk ve inanç var, tamam amma
senin anlamadığın şu; bunların tümüne ''sen Türksün''
diyorsun! Amerikalı, kendi 40 çeşit halk ve inancına ''Sen
Amerikalısın'' diyor. Aradaki farkı anlayabildin mi?
Anlamadığın kesin! Daha da açayım. Mesela bana ''Sen Türksün''
dersen, ''hadi ikile bakayım'' derim. Amma ''Sen
Türkiyelisin'' dersen göğsümü gere gere ''Evet'' derim.
Yani bundan gocunmam! Yoksa senin gibi saçmalamalar başlar, ''ben
Türk kökenli bir Wubıh'ım'' gibi garabet çıkar ortaya.
Türkiye'de yaşayan insanlara Türk denir gibi dangalakça bir lafı ''O
manada denmiyor!'' gibi tuhaf savunmalara da başvurmaman lazım
sahip!
19 Mayıs'ta devlet ''Ne mutlu Türkiye halklarına''
demediği sürece daha çok zırlarsınız, bizimkiler gibi!
|
|
|
21 Mayıs
2015
|
Bugün 21 Mayıs. Ben de CC gibi düşünüyorum. 21
Mayısları ağlayıp, sızlayarak değil artık üzerimizdeki şu lanet
ataleti atma günü olarak analım. Bir buçuk asır ağladınız, yetmedi
mi be birader?
Bütün kalpak takıp, zırıl zırıl zırlayanlara sesleniyorum:
Gelin, bugünden itibaren akrabanız içinden veya herhangi bir
dernekten, bir üniversite öğrencisinin okulunu bitirene kadar, tüm
kitap masraflarını karşılayacağınıza kendi kendinize söz verin!
Öyle sağda solda dillendirmeden!
Direk!
Kıvırmadan!
Trink, keş para ödeyerek!
Bakayım o kafana taktığın kalpağın adamı mısın, yoksa züppe mi!
Görelim.
Haa kitap parası çok mu ağır geldi? Tamam o zaman, her ay bir
üniversite öğrencisine 200 Lira cep harçlığı ver, gene okul bitene
kadar.
O da mı ağır geldi? O zaman şehir dışından gelmiş bir öğrenciye
evinin odasından birini ver. Okulu bitene kadar da sofrana fazladan
bir tabak koy!
Yemiyor değil mi?
Sizi gibi soytarılar sizi! Ne kadar kolay değil mi, kalpağı kafaya
geçirip boy boy poz verip, sonrada bunu internette basmak!
Yurtseveri, dincisi, vakıfçısı, aktivistçisi, forumcusu; alayınız
soytarısız, soytarı!
Biri gazete patronu sakalı ağarmış eski solcu; ''Ben Tayyip'e aşık
oldum.'' der.
Öbürü saçı jöleden dana yalamışa dönmüş eski liberal; ''Ben Tayyip
için iki silahımla kapıya bedenimi koyarım'' der.
Aynı performansı diasporaya yön vermeye kalkanlardan da bekliyoruz!
|
|
|
20 Mayıs
2015
|
Örgüt ve kişilerin reaksiyonları farklı tartışma konusudur. Mesela
''ben çözümün savaşta olduğunu düşünüyorum'' diyen; örgütse başka,
kişiyse başka bir durumdur. Biri, kişinin sadece kendisini, öteki,
örgütün tümünü sorumluluk altına alır. Yani, siz ''savaş doğru
çözüm'' diyen bir örgütte hala üyeyseniz, ''ben barış yanlısıyım''
demeniz hava civadır. Onun içindir ki, tüm örgütler, -buna en büyük
örgütlenme olan devlet de dahil- söyledikleriyle tezat işler
yapmazlar. Yaparlarsa o örgüt zan altında kalır.
Lafı bu kadar dolandırmamın sebebi, Fetullah yanlılarının içinde
azımsanmayacak kadar Adige-Abhazların da olması. Hep şaşmışımdır.
Bir Adige-Abhaz'ın böyle bir sahtekarın yönettiği örgütlenmede ne
işi olur diye!
Sonradan farkına varıyorum ki, esasında ciddi biçimde
nasyonelleşiyorum.
Yahu Adige-Abhaz içinde bir ota yaramaz adam az mı?
Oooo, dünya kadar!
Sahtekar, üçkağıtçı, düzenbaz, hırsız?
Sayamayacağınız kadar!
Arsız, yüzsüz, utanmaz, ahlaksız, namussuz?
Ben diyeyim yüz, siz deyin bin!
İşbirlikçi ajan, katil, işkenceci?
Tahmin edemeyeceğiniz kadar çok!
Eh, o zaman neden şaşırıyorum Fetullahçı bir Adige-Abhaz görünce?
Çünkü, yahu diyorum ne de olsa xabzeden az da olsa nasiplenmiştir.
''Adigelik insanlıktır'' düsturundan feyz almıştır. Haynape, yemuk
kavramları biraz yüzünü kızartmıştır...
Yok işte...
Sadece Fetullahçı mı? Hayır! MHP'li, CHP'li, AKP'li, DHKP-C'li,
Perinçekçi bile var arkadaş!
Neticede 150 yılda, 4 kuşak devirdaim yaşadık bu topraklarda. Dile
kolay. Her kuşakta yüzde 25 kaybettiysen kimliğini, eh, yok olmuşsun
işte! Şimdi ortalıkta dolaşanların yüzde 99,9'unun Adige-Abhazlık 21
Mayıslarda kafasına geçirdiği kalpak, eline aldığı -rengini bile
standartlaştıramadığı- bayraktan ibaret.
Bu kadar şey nereden aklıma geldi!
Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'nın ''O
eller kırılır!'' lafından. Ben bu arkadaşı, mülayim,
karıncaezmez, herkese güler yüzle cevaplar veren, ''kim olursan ol
gel'' diyen biri olarak bilirdim. Meğer ne kalın bir maske takmış
yüzüne... ''O eller kırılır!'' Vay
beee... O muhlis adam gitmiş yerine mafyatik bir adam gelmiş.
Biz, işte 150 yıldır bu ve buna benzer adamlarla aynı evin, aynı
salonunda yaşadık beyler... İçimizde hırsızın da olması normal,
namussuzun da! Kendimizi abartmanın alemi yok!
|
|
|
19 Mayıs
2015
|
21 Mayıs'ı, 16 Mayıs'ta anan Türkiye diasporası, basın-yayın
organlarında yeterince haber olamadıklarından yakınıyor... Bunlarda
zırnık akıl yok, diyorum kızıyorsunuz.
Başta Kaf-Fed olmak üzere onlarca dernek ve binlerce insan o kadar
zırlamasına rağmen; Suriye'den kaçan 16 yaşındaki piyanist Adige
çocuk, bunların tümünden daha fazla haber oldu...
Niye?
Çünkü kendini çok ama çok iyi yetiştirmiş. Ben anlamam ama
kompedanlar bu Adige gencinin piyanoda Fazıl Say'dan bile daha iyi
olacağını yazıp çiziyorlar.
Demek ki neymiş, öyle kalpak giyip, eline meşale aldın diye kimse
seni ciddiye almıyor. Dünya ise adını bile bilmiyor. Meziyetin var
mı, ona bakıyor. Yoksa ''he, he'' diyip geçiyor yanından. Konuşmaya
bile lüzum hissetmiyor.
Geçenlerde Alamancı dostum dert yanıyordu. Adımızı bilen yok. Takan
da yok. Yok olup gideceğiz.
Ohoooo, yok olalı yıllar oldu da ağlayanımız yok!
Hürriyet gazetesi öyle bir haber yapmış ki, insan ''yahu niyetini bu
kadar açık etme be birader'' diyesi geliyor. Haber resiminde işçiler
duvarın dibinde oturuyor, üst tarafta; İşçi Cephesi: Kaybımız saatte
2 Lira, İşveren Cephesi: Kaybımız dakikada 1 Araç diye yazmış.
Yani ''Elhamdülillah bugün de doyduk'' mantığındaki ortalama Türk
insanı bu haberi okunca ne der sizce? Ben yazayım siz yorulmayın:
''Şerefsiz işçiler bunlar servet düşmanı kardeşim!'' Kısacası
Hürriyet bilir işini!
Aynı Hürriyet bu sefer de Tayyip'e fırçayı basmış... Şaşırdım!
Tayyip sahiden gidici galiba! Yahu tıp doktorları açıklıyor zaten,
adam psikopat! Ne işiniz var Tayyip'le? Vay canına! Enteresan işler
oluyor!
Almanya'da AKP adına oyları çalmaya kalkan, fakat yakalanan İmam
için ne denir? ''Tayyip yelleniyor, İmam ne yapsın!'' denir...
|
|
|
18 Mayıs
2015
|
Nevzat Tarakçı kardeşimi tebrik ediyorum. CC için yaptığı 21
Mayıs afişine hayran oldum. Yazılarını beğenerek ve de biraz da
kıskanarak okuyorum. Profesyoneller yazınca bize imrenmek düşüyor...
Diasporanın entelektüel, aklı başında, dürüst, öyle polis eteği
altında yurtseverlik yapmayan, gençleri doğru yönlendiren birkaç
aydınından biri Nevzat Tarakçı. CC için de Adige-Abhaz halkı için de
büyük bir kazanç. Tha yolunu daima açık ve kalemini daima
yazar etsin...
Tayyip, halkını katleden Mursi denen aşağılık yaratığa verilen idam
cezasından sonra ''Sandığa idam cezası verildi'' demiş. Ulen, biz
sandığa; siz halkınızı katledin, hırsızlık yapın, soysuzluk yapın
diye mi oy atıyoruz! İyi iş ha; ''ben sandıktan çıktım her haltı
yerim''! Yok yaaa! Hadi başka kapıya!
Ahmet Hakan kardeşim Tayyip'in negatifliklerini saymış sonra
''itiraz ederiz'' demiş. Sonra da ''Mısır'daki gibi bir darbeye
maruz kalmasına, elinde silah olan demokrasi güçlerinin Erdoğan'ı
devirmeye kalkışmasına falan konu gelirse bir numaralı Tayyip
Erdoğancı oluruz'' diye nihayetlendirmiş. Ahmet kardeşim fena halde
mukayese hatası yapmış.
Silahlı güçleri, polisi, askeri masum insanlara saldırtıp öldürten
kim? Tayyip!
Memleketi soyup, soğana çeviren kim? Tayyip!
Önüne geleni aşağılayıp, hakaret eden kim? Tayyip!
Ben anayasa babayasa takmam diyen kim? Tayyip!
Elinde Kuran'la propaganda yapan kim? Tayyip!
Bütün bunları bilen bir insan ''darbe olursa ben Tayipçiyim'' derse,
mayasında bir sorun var, demektir. Darbeye karşı olmak başka,
darbeciden daha fazla bu memlekete faşistlik yapan birine
sahiplenmek başka! Koskoca adamsın farkı mukayese edemiyor musun?
Neticede; Tayyip, katlettiği insanların ve hırsızlığının cezasını
çekecek! Öyle Sisi'ydi, Mursi'ydi ile kurtaramaz kendini!
|
|
|
16 Mayıs
2015
|
Okuyucum Nart kardeşim demiş ki; ''Rusya Federasyonu, 20 ton çilek
ve 40 ton domatesi Türkiye'ye insan sağlığına zararlı diye geri
göndermiş. Benim önerim Türk devletinin uşaklığını yapan Kaf-Fed
yöneticilerine yedirsinler.''
Nart kardeşim zaten yediriyorlar. O sebeple değil mi ne yaptıklarını
bilmez biçimde ortalıkta dolaşıyorlar. Beyinleri çürüdü, beyinleri;
zehirli domates, hıyar yemekten.
|
|
|
15 Mayıs
2015
|
21 Mayıs ile ilgili okurlarımdan değişik reaksiyonlar geliyor.
Burası CC olduğu için midir bilmem ama 21 Mayıs'ı sömürenlere karşı
baya geniş bir muhalefet var. Zannedersem Kaf-Fed ve benzeri Türkçü
yapılar zaman içinde Bir-Kaf gibi, tarihin foseptiğine
gidecekler. Zira halkı aldatmanın tabii tezahürü budur!
Şimdi Kaf-Fed Türkçi dedim diye bazıları şaşıracak. CHP nasıl
demokratsa Kaf-Fed'te o kadar Adige-Abhazcıdır. Gerçi kendileri
diyor zatan biz Kuzey Kafkasyacıyız diye. Yani Çeçenci, Osetçi,
İngüşçu, Avarcı falan... Ne hikmetse hem Abhazcı hem Gürcücü! Yani
komedi!
Neyse, asıl mesele şu: Yıllardır 21 Mayıs yaklaştıkça Türkiye
diasporasının akıl dane kesimi hareketlenir. Haaa, yanlış
anlaşılmasın, hareketlenip de bir şeyler üretilir zannetmeyin!
Kefken'e gidilir, 1864'le hiç alakası olmayan ileri bir tarihte
vefat etmiş Abaza köylülerinin mezarlarında dua okunur, sonra sahile
gidilip karşı tarafa gözyaşları içinde oklar atılır, denize
çelenkler bırakılır, meşaleler yakılarak show bitirilir ve huzur
içinde evlere dönülür.
Yahu, dünyanın hiçbir halkı sizin kadar ağlamadı ve ve gözyaşlarıyla
show yapmadı. Biraz da ileri bakın be birader! Sizin gelecekle
alakalı hiç mi bir proje gelmez. Bu mu yani! Ulen doğru dürüst
yazılı bir tarihiniz bile yok. Daha 2 sene evveline kadar soykırımın
''S''sini dile getirmiyordunuz! Son cephanenizi mi kullanmaya karar
verdiniz?
Aman beeee! Kafatasının içinde beyin olmayana ne yazıyorum! Tha sizi
bildiği gibi yapsın!
Ertuğrul Özkök diye bir balta var! Hani Hürriyet gazetesi baş yazarı
veya ne haltsa. Bu adamı tanıdım tanıyalı bir türlü kanım ısınmadı.
Olmadığı halde olmuş gibi davranan insanlardan nefret ederim. Bu da
öyle. Ulen sen, afedersin arkanı da yırtsan, manken gibi de
giyinsen, antika gözlük de taksan Ertuğrul Özkök'sün. Hiçbir zaman
burjuva olamazsın. E be adam ne halt yemeye burjuva gibi
davranıyorsun. Sen tipik bir avamsın! Ne kültürün buna müsait, ne
yaşadığın hayat! Manken gibi giyinmek seni kurtarır mı şebek!
|
|
|
14 Mayıs
2015
|
Ahmet Hakan; ''Latif Erdoğan, sen tertemiz bir kadına dil uzattın.
İşte bu yüzden son yazımda seni yeryüzünün en alçak, en şerefsiz, en
haysiyetsiz insanı ilan ediyorum.'' diyor. Aynen katılıyor, ben de;
21 Mayıs'ı sömürenleri, yeryüzünün en alçak, en şerefsiz, en
haysiyetsiz insanları olarak ilan ediyorum...
4-5 dangalak sivil polis evinizin kapısını çalıyor ''Aç kapıyı''
diyor. ''Kardeşim kimliğini göster'' diyorsun, ''Boşver kimliği, sen
aç kapıyı'' diyor. Sen de inatla açmıyorsun, sonuç ne olur? O
polisler kapıyı kırar içeri girer, ağzını burnunu kırarlar.
Selahattin Demirtaş resmen direkten dönmüş. Yahu Kenan'ın çocukları
ruhunu şad ediyorlar... Ata Demirer diye bir komedyen var, onun bir
skecinde görmüştüm. İngiliz polisini anlatıyor; ''siz olay anında
nerdeydiniz, bunu kanıtlayabilir misiniz'' gibi nazik nazik soruyor
oradaki insanlara... Sonra Türk polisini taklit ediyor.
''Nerdeydin?'',
''Amirim ben annemlerle oturu...'',
''Al bunu al, al!''
Türk polisi bu kardeşim Selahattin, sen gene de dikkat et...
Soma'da 300 can katledildi, Tayyip'in bırakın bir damla gözyaşı
dökmesini, ölen madencilerin yakınlarına saldırdı ve ''Yahudi
tohumu'' diyerek bir genci yumrukladı... Aynı Tayyip,Tiran'da İmam
Hatipli talebenin okuduğu şiire salya sümük ağlamış... Yahu ben sana
ne diyeyim be adam! Sahtekarlığın bu kadarı da fazla be birader!
|
|
|
13 Mayıs
2015
|
Evren ile yazdıklarıma beklemediğim reaksiyonlar geldi. Çoğunun
benim gibi düşünmesi beni geleceğe dair umutlandırdı. Toplumların en
büyük hatası, kişi ve başka halklara düşman olmasıdır. Böyle yapan
insan ve toplumlar geri kalmaya mahkumdur. Misal Türkiye! Misal
Türkiye Adige-Abhaz diasporası!
Adam Yahudi dinine düşman, ne kadar İsrailli varsa hepsine ana avrat
sövüyor. O kadar cahilleşiyor ki, İsraillilerin içinde Arap kökenli
de var, Adige kökenli de! Ama kör kütük dangalak... Bir tek o 4 köşe
yıldızı gördü mü nevri dönüyor. Veya Stalin adını duydu mu çileden
çıkıyor. Stalin'in tek satır kitabını okumamıştır öküz, sağdan
soldan duyduğu saçmalıklarla adamı cehennemlik zannediyor.
Benim nazarımda sistem mühimdir. Kişiler sadece birer oyuncudur.
Görevini yapar ve gider. İşte Evren de öyleydi. Neyse... Öbür taraf
varsa, 17 yaşındayken yaşını büyüterek idam ettiği Erdal şimdi onu
karşısına almış ''üzülme sen bir katilsin ama ben sana insanlığı
öğreteceğim'' diyordur. O da şaşkın şaşkın şaşkın etrafına
bakıyordur, ''ulan ben de ölecek miydim'' diye!
Bir dangalak ''Meral Akşener'in ayıplı kaseti var'' dedi. Her dinci
gibi sonradan kıvırdı mıvırdı ama dedikleri kameralara kaydedilmişti
bir kere! Bir solcu ve Kürt olan Selahattin Demirtaş aslanlar gibi
Meral Akşener'in yanında durdu... Dininize imanınıza söyleyin, bu
olay tam aksine olsaydı; yani bu öküz, ''Selahattin Demirtaş'ın
ayıplı kaseti var deseydi, sağcı ve Türk olan Meral Akşener bu
yiğitliği gösterebilir miydi? Naaaaaaaahhhhh gösterirdi!
|
|
|
12 Mayıs
2015
|
Okurum Sedat bey diyor ki; Mülayim bey, gözünüzden kaçmış olmalı.
Size fotografı da yolluyorum. Ülkelerine dönen Suriyeliler
için haber yapılmış, yorumlar resmen mide bulandırıcıydı... 2015
yılında Türkiye'de insanlıktan nasibini almamış bu zatlarla bir
arada yaşamaktan hicab duyuyorum. 1864 sürgünüyle bu topraklara adım
atan atalarımı düşünüyorum da... Kim bilir neler çekmişler...
Hislerimi sizinle paylaşmak istedim. Selamlar...
Değerli Sedat bey, bu ülkeye bırak mülteci olarak gelmeyi, turist
olarak gelmek bile zuldür. Millet insanlıktan çıkalı bin sene olmuş.
Mültecilerden vazgeçtim, kendi öpöz insanı vefat ettiğinde
arkasından dedikodusunu yapar bu millet. Zeki Alasya'nın arkasından
demediklerini bırakmadılar, Can Yücel'in mezarını parçaladı bu halk!
Bir gazeteci kızımız diyordu ki televizyonda ''Ne zaman bu kadar
zalim oldunuz?'' (Ece Temelkuran-CC) Bin yıldır kızım, bin yıldır!
Suriyeli garibanların lafı mı olur!
Bir okurum da Kenan Evren'le ilgili düşüncemi sormuş. Ben kişilere
değil, olaylara bakıyorum. 12 Eylül'de Evren komutan olduğu için
Evren oldu. Yani kendi isteği değil, bulunduğu mevki onu tarih
önünde suçlu yaptı. Benim 3 yıllık bir alacağım var 12 Eylül
sisteminden. Bunu tahsil edeceğim kişi de Evren değil! Herhalde izah
edebilmişimdir!
|
|
|
11 Mayıs
2015
|
''Yani kusura bakmasın Diyanet İşleri Başkanım, eğer benim haberim
olsaydı ben derdim ki ‘Sakın bu arabayı verme. O makam bu tür bir
arabaya fazlasıyla layık.’ Öyle de büyütüyorlar ki. 1 milyon. Öyle
bir araba 1 milyon olmaz, yalan. Velev ki olsun, kendileri bu tür
arabaların daniskasına biniyorlar.”
Bu lafları kim demiş?
Tayyip!
Yiğidin hakkını yiğide verelim. Adam her konuda 40 yalan atıyor amma
para işinde asla yalan söylemiyor...
|
|
|
09 Mayıs
2015
|
Zeki Alasya'nın ölüm haberleri gazetelerde. Kendilerine Müslüman
diyen soysuzlar da iş başında... Yahu bu kadar kepazelik, bu kadar
şerefsizlik olur mu! Bunlar nasıl insandır? Bunların inançları nasıl
bir inançtır ki, ölmüş bir insanın hakkında bu kadar aşağılık haber
yapmalarına sebep olur. Tha belanızı versin
eşşekoğlueşşekler...
Bir kadın gazeteci de Alasya'nın cenazesi
camiden kalkmamalı yazmış... Bence de... Ben ailesinin yerinde
olsaydım, camiye götürmezdim. Böyle namussuzların kullandığı bir
camide benim cenazemin ne işi var... Uzak dursun! Kendime adıma
zaten tüm akrabalarıma söyledim. Ben öldüğümde cami ve hoca
istemiyorum. İlla ki bir yer gerekiyorsa Cemevi olsun. Onlar insan
evladı hiç olmazsa... Bu da buradan benim vasiyetim olsun!
''Kabataş'ta türbanlı bacımızın üzerine işediler''' diye yalan atan
AKP'liler bu sefer kendileri bir türbanlının üzerine işemediler ama
darp ettiler. Bunların yatacak yeri yok, yatacak!
Feto'nun polisleri opera ve baleye sürülmüş. Bence iyi olmuş. Belki
masum insanları öldürmek ve işkence etmek yerine biraz sanattan feyz
alıp insanlaşır hayvanoğlu hayvanlar...
AKP üyesi vatandaş, Tayyip'in damadına ''Hızsılar yüzünden insan
içine çıkamıyoruz'' deyince, damat olacak dingil ''İmam-ı Azam''
diye lafa başladı... Bir başka AKP'li ''söv ya, söv geç'' dedi...
Hırsızlığı İmam-ı Azam bile örtemiyor! Durum bu kadar vahim yani!
|
|
|
08 Mayıs
2015
|
Burası dünyanın en tuhaf ülkesidir.
Bir kör Kuruş dahi haram yememiş, oğlunun düğünü köşkte yapıldı diye
o günün tüm masraflarını cebinden ödemiş, kırmızı ışıkta durmuş,
karısını hastaneye götürdüğünde sıraya girmiş Cumhurun başına
demediklerini bırakmadılar. Tu kaka bir Cumhur başı oldu...
Elinde Kuran'ı alıp mitingi miting din sömürüsü yapan, bırakın köşkü
kendine saray yaptıran, dünyanın en büyük hırsızına ''karizmatik''
lider dediler!
Sonuçta; bu topraklarda namusunla yaşarsan rezil,
namussuzca yaşarsan vezir olursun. Çünkü, burası
Türkiye Cumhuriyeti'dir. İtirazı olan?
Yeni Türkiye'nin valilerinin çoğu tam dangalak... Kimler derseniz,
cevabı çok basit. Kim hadsiz davranıyorsa, onlar! Mesela BURSA
Valisi Münir Karaloğlu! Bu şebek, haber vermeden gittiği İznik
ilçesinde, yapımı devam eden devlet hastanesi inşaatını denetlemiş.
Yapılan işçiliği beğenmeyen dingil, firmanın Şantiye Şefi Sinan
Kızıltaş’a fırça atıp, "Burası bir hastahane önem vereceksin. 23
Hazian’da burası yetişecek. Hastaneyi o tarihte bitmiş görücem.
Yoksa sizi buraya gömerim" demiş...
Çüüüüüüüüüüüüüüüüüüşşşşşşşşşşşşş!
Ulan zibidi! Sen kimsin de karşındaki insanı ''gömmekle'' tehdit
ediyorsun eşşekoğlueşşekkk!
Sen anca bu dilden anlayacağın için yazdım. Ahlaksız adam!
Yeni Türkiye'nin valisi böyle de ilahiyatiçısı farklı mı? Değil
tabi! Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in gelen tepkiler üzerine
iade edeceğini söylediği 1 milyon TL’lik makam aracı ile ilgili
İlahiyatçı Selahattin Yazıcı hadis olduğunu ileri sürmüş. Yazıcı, "Peygamber
Efendimiz en iyi bineğe binin demiştir" demiş... Yani şunu demek
istiyor herhalde; Muhammed şimdi yaşıyor olsaydı 1 milyonluk
Mersedes'e biner, en güzel uçaklarla uçardı. Aynen Tayyip gibi...
Bakın görün bunlar Tayyip'i peygamber ilan edecekler!
|
|
|
07 Mayıs
2015
|
Başbakan olacak Küçük Hüsamettin şöyle demiş: ''Meclis
görüşmelerindeki “İstanbul’u kaderi Saray Bosna’nın kaderidir”
dedim, bir HDP’li vekil çıktı “Neden
İstanbul’un
kaderi Diyarbakır’ın kaderidir demiyorsunuz” dedi Dedim ki o gafile,
arkadaşa “Bunu söylemeyi zul atlederiz” Dışarıda olan için bu
söylenir içeride olan için bu söylenmez. Diyarbakır biziz, biz
Diyarbakır'ız.''
Bizim Adige-Abhaz diasporasının şebek takımı bilmez, ben size
anlatayım. Eğer bir adam hem Müslüman hem de Türkse ardından da
''Diyarbakır biziz, biz Diyarbakır'ız'' gibi bir laf ediyorsa, bilin
ki, en büyük kazığı sokmak için hazırlanıyordur. Nereden mi
biliyorum, kendi yakın tarihimizden.
Bize de ''din gardaşıyız'' deyip öyle bir kazık soktular ki, 150
yıldır içimizden çıkaramadık, çıkaramayacağız da...
Nasıl mı? Detaylarını anlatan yazıyı CC Yönetimi'ne gönderdim.
Siteye koyacaklarını söylediler. Ben burada sadece bir paragrafını
yazayım: Alt Komisyon önce bütün etnik azınlıkların, başka
bir deyişle Müslüman olmayan azınlıklar gibi Müslüman azınlıkların
da -örneğin Kürtlerin, Çerkeslerin ve Arapların- koruma
tedbirlerinden yararlanmalarında ısrarcı olmuştu. Ancak
Türk heyetinin bu konuda direnmesi ve İsmet İnönü'nün
"Türkiye'de hiçbir Müslüman azınlık yoktur; çünkü Müslüman
nüfusun çeşitli unsurları arasında hiçbir ayırım gözetilmemektedir"
yönündeki tartışma kabul etmez itirazları neticesinde bu hükümlerin
sadece Müslüman olmayan azınlıkları kapsaması konusunda uzlaşma
sağlanmıştır.
Daha ne olsun! Alın size kazık!
|
|
|
06 Mayıs
2015
|
Bugün sadece bir resim göstereceğim size... Bir resim bazen
sayfalarca yazmaktan daha iyi anlatır mevzuyu!
|
|
|
05 Mayıs
2015
|
Bu Mehdi hikayesi sık sık ısıtılıp önümüze konur yıllardır. Herkesin
kendine göre bir Mehdi'si var. Mesela benim adayım ''kedicikleri''
ve ''şekillere Yahudilik manası vermesi'' ile meşhur Adnan Oktar
hazretleri... Valla bakışlarıyla o kadar genç kızı karşısında mıh
gibi oturtabiliyorsa ondan başkası Mehdi olamaz! Siz boşa
heveslenmeyin. Haberlerde Tayyip Mehdi'nin gelişine hazırlanıyormuş.
Ne yani şimdi Adnan AkSaray'a mı gidiyor? Anlamadım ben!
Mehdi'den girdik Diyanet'ten çıkalım. Diyanet İşleri Başkanı olacak
arkadaş, sitem dolu ''ibret-i alem için o aracı iade edeceğim.''
demecini vermiş. Bir milyarlık aracı ibret-i alem için gelmeden red
edecektin efendi. Geçti Bor'un pazarı, sür eşeğini Niğde'ye... Gerçi
eşşek çok memlekette Niğde olmasa da olur, kafana göre istediğin
yere sür...
Tayyip elinde Kuran, miting miting dolaşıyor. Benim anlamadığım, bu
nasıl bir kitap ki, sürekli yalan söyleyen, insanları hor gören,
aşağılayan, hırsızlık yaptığı tüm dünyaca kabul gören, çocuk ve
gençlerin kanı ellerine bulaşmış bu adamı çarpmıyor? Enteresan değil
mi?
|
|
|
04 Mayıs
2015
|
Hasan Vasfi Altay adında bir arkadaş var, OdaTv denen gazetede
yazıyor. ''HDP sol değildir'' buyurmuş. Kendi
Vladimir İliç Ulyanov
Lenin sanki. Yahu bu memleket ne çekti be sizden... Düşmediniz bir
yakasından milletin!
Sadece Türk ''solcu''sundan mı çekti bu topraklar? Yooookkkk...
Dincisinden de çok çekti. Öteki cumhurun başı Tayyip, fırsat bu
fırsat deyip nerede kalabalık görse fırlayıp sahneye çıkıyor ve
milletin kafasına ediyor. Bizim millet efsunlu olduğu için dinliyor
gibi ''he he'' deyip kafa sallıyor. Amma elalemin gavur bisikletçisi
''bu adam ne diyor saatlerdir vır vır'' deyip kürsüden inip, gitmeye
kalkıyor. Tayyip'in korumaları da adamı tuttukları gibi yeniden
kürsüye koyuyorlar. ''Tayyip faşist'' dediği için genç avukatı sürüm
sürüm süründürüyorlar. Şimdi avukat haksız mı? Tha belamı versin ki,
bu kadar şaklabanlık dünyanın en kötü memleketlerinde bile
olmuyordur!
Gazete ve televizyon patronu Aydın Doğan, ''CNN Türk'te penguen
belgeseli göstermek şapşallıktı'' demiş. Ooooo, ona kalana kadar ne
şapşallıklar oldu bu memlekette. Yahu ''Alo Fatih'' artık halk
dilinde deyim oldu, deyim!
|
|
|
02 Mayıs
2015
|
Sarfettiğin lafa sahip çıkamıyorsan madara olursun! Mesela bizim
yurtseverler anavatan düşmanı oldukları için yurtseverlikleri hava
cıvadır. Onun için de sürekli maymun olurlar. AKP'nin ''Yeni
Türkiye''si de aynen öyle...
Türkiye göya yenilendi, ama demokrasi hala nanay!
Türkiye göya yenilendi, ama adalet hala nanay!
Türkiye göya yenilendi, ama sağlık hala nanay!
Türkiye göya yenilendi, ama insan hakları hala nanay!
Türkiye göya yenilendi, ama insanlık hala nanay!
Yahu 1 Mayıs'ın siz hangi Türkiye'de adam gibi kutlanabildiğinizi
gördünüz!
Bunların yeni Türkiye'si aynı bizim yurtseverlerin yurtseverliği
gibi... Kendilerine yeniler!
|
|
|
01 Mayıs
2015
|
Dünya emekçilerinin bayramını en içten dileklerimle kutluyorum.
Bir dostum “Bölünmüş Çerkes Halkını Birleştirin” İmza Kampanyası'na
katılmamı rica etti.
İmza kampanyasını Adigey Parlamentosu mu istiyor?
Yok.
İmza kampanyasını Kabardey-Balkar Parlamentosu mu istiyor?
Yok..
İmza kampanyasını Karaçay-Çerkes Parlamentosu mu istiyor?
Yok..
Bizim millet asla adam olmayacak. Yani dangalak dediğimde
kızıyorsunuz. Yahu kardeşim, sen bu parlamentoları eşek yerine koy,
kendin imza topla... Bal gibi de dangalaksın işte! Sen 1 milyar imza
toplasan ne olacak? Artık şaşırdılar ne halt yiyeceklerini...
Kazık yerinden çıktı artık. Aralarında Hidayet Karaca ve bazı
polislerin de bulunduğu 75 kişi hakkında tahliye kararı veren 2
hakim hakkında gözaltı kararı çıkmış. İki hakim dosya üzerinden
tutuklanma talebiyle Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edilmiş
ve tutuklanmışlar. Resmen komedi...
|
|
|
30 Nisan
2015
|
Mehpare Çelik adlı eski bir TRT spikeri
konuşuyordu televizyonda. Kadını TRT'den hatırlıyorum. Erkan Tan
diye bir şebekle program yapıyordu. Taaa o zamanlardan ikisinin de
soytarı olduğunu anladı bu fakir. Nitekim, yıllar yıllar sonra haklı
çıktığım için üzülüyorum desem yalan olur.
Bu topraklarda eziyet gören iki temel
nüfustan biri Kürtler diğeri Alevilerdir. Biz Adige-Abhazlar Ruslara
karşı kullanıldığımız için pamuklar içinde büyütülürüz. Bize ses
çıkarmaz iktidarlar. Ülke sınırları dışında da Kürtler ve Aleviler
katledilir. Bu ülke insanlarının kılı kıpırdamaz. Şimdi öyle bir
seviyeye geldi ki işler; Suriye'de Aleviler katledildi diye
sevinçten İstanbul Fatih camisinde lokum dağıttılar. Artık bundan
sonrasını kelimeler izah edemez. Tha sizin bin türlü belanızı versin
hayvanoğlu hayvanlar!
Çoğu okuyucum kızar ''bu ülkenin solcuları faşisttir'' dememe.
Sağolsunlar onlar da beni yalancı çıkarmazlar. Aralarında Ataol
Behramoğlu, Süheyl Batum, Nihat Genç'in de bulunduğu ''aydınlar'',
"soykırım" iddialarına karşı bir bildiri yayınlamış. Kısaca diyorlar
ki, Türk insanı soykırım yapmadı yapmaz. Fakat daha bildirinin
mürekkebi kurumadan, Uşak'ta yurtsever Türkler, HDP standını basıp
ne kadar HDP'li varsa linç etti. Hem de polisin himayesinde...
Bu haber bildiriye imza atan ''aydın solculara'' kapak olsun.
|
|
|
28-29 Nisan
2015
|
''Abi çok hızlı vurma, ben bayılırım!''
Ankara Sincan yetiştirme yurdunda kalan 14-16 yaşındaki
çocuklar, yine aynı yurtta kalan 8-10 yaşlarındaki çocuklara eziyet
etmiş, dayak atmış. Dayak yiyen çocuklardan biri kendisine vuran
çocuğa yukardaki sözlerle yalvarıyor.
Geri kalmış ülkelerde, tepeden tırnağa hayvanlaşan hisler mevcuttur.
Esasında dünyanın her yerinde olur bu tür olaylar fakat bizim gibi
ülkelerde kıyamet kopmaz. Sorumluları cezalandırılmaz. Yetiştirme
yurtlarında ne trajediler yaşanır ama kimse görmez, duymaz. Türkiye
toplumu bu sebeple ahlaksızdır. Çünkü dayak yiyen çocuğu, kendi
çocuğu yerine koyacak empati yoktur. Elhamdülillah % 99'u Müslüman
bir ülkeyiz, gerisi mühim değil.
Şimdi bir de % 99'u gavur olan bir memlekete bakalım:
İşte ''gavur'' öyle yapmamış. Olayı aynen aktarıyorum.
Amanda Guarascio adlı Amerikalı kadın bir arkadaşıyla
Washington'da bulunan Evans Creek kamp alanında yürüyüşe çıktı.
İkili bir sürü sonra açlıktan bitkin halde bir köpeğe rastladı.
Köpeğe yemek vermek isteyen ikili hayvanın bir türlü yanına
yaklaşamadı. Her denemelerinde açlıktan bitkin halde olan köpek
onlardan daha da uzaklaştı. 'Bebek Ayı' ismini taktıkları köpek
verdikleri yiyecekleri yemeği ise reddediyordu. Amanda Guarascio pes
etmedi ve köpeğin güvenini kazanmak için saatlerce yerde cenin
pozisyonunda yatarak bekledi. Guarascio 13 saat sonra başardı.
Terkedilince yemeyi içmeyi kesip, hayata küsüp intihar ettiği tahmin
edilen köpek bir süre sonra yavaş yavaş ikiliye yaklaşmaya başladı.
Köpeğin güvenini kazanarak onu hayata döndüren bu hikaye sosyal
medyada viral oldu.
Keşke içimizdeki ''gavur'' sayısı hızla artsa!
Mahkemeye düşerseniz yandınız. Hakimlerin onun bunun hakimi
olduğu bir mahkemeden adil kara mı bekleyeceksiniz? Bekleyin...
Bekleyin... Naaaaaaah alırsınız...
Amerika'da zenciler ayaklanmış. Zencilerin durumunu bizim
Adige diasporasına benzetiyorum. Nerde işe yaramaz, avantacı, boşta
gezen, sürekli dans eden, sürekli ağlayan dangalak varsa çoğunlukla
zenciler!
|
|
|
27 Nisan
2015
|
Demokrat, özgürlükçü, yurtsever vs vs diaspora örgütlerinden gene
ses yok! Neye mi? Yahu mahkeme adamı tahliye ediyor, başka bir
mahkeme ''yok kardeşim bırakamazsın'' deyip adamı içerde tutuyor. Bu
olay, bırakın demokratik bir ülkeyi, muz cumhuriyetinde bile olsa
kıyamet kopar. Burada ''tık'' yok. Bizim derneklerimiz Stk'larımız,
yiğitlerimizde de ''tık'' yok. Artık kesin olarak görüyorum ki, topu
maymunlaşmış. Hangi kafesteyse o kafesin sahibinden muz bekliyor!
Tayyip'e ''faşist'' dedi diye bir avukatı tıktılar içeri. Yine ses
yok bizim yiğitlerde. Hapisteki avukat ders gibi demeç vermiş ve
''gündemde kalmasını istediği asıl konunun 'hakimlik ve savcılık
alanındaki torpil ve kayırma' olduğunu'' söylemiş. Ne diyeyim;
helal olsun!
"Kur’an’ı Kerim’de 'Allah'a ve peygamberine karşı savaşmaya
kalkışan ve yeryüzünde bozgunculuğa çalışanların cezası,
öldürülmelerinden veya asılmalarından veya ellerinin ve ayaklarının
çaprazlama kesilmesinden veya bulundukları yerden sürülmelerinden
başka bir şey olmaz' buyruluyor. Ermeniler ülkemizde zulüm yaptığı
için ecdadımız da Allah’ın bu emrini uygulamıştır."
Kim diyor bunu? Cüppeli Ahmet denilen şebek!
''Bu ne'' diyorum arkadaşım olan Adige dinciye; ''İslamiyet bu
değil'' cevabını veriyor! Bana da gülme geliyor!
|
|
|
25 Nisan
2015
|
Bazı okuyucularım ''Ermeniler soykırıldı diyorsunuz ama sizden net
olarak Çerkesler soykırıldı lafı duymuyoruz. Neden acaba?'' diyor...
Çok basit. Biz soykırılmadık. Biz boyumuzdan büyük
bir savaşa Osmanlı'nın kışkırtmasıyla girdik ve boyumuzun ölçüsünü
aldık.
Erkekçe ''yenildik'' diyemiyorsanız bu sizin şahsiyetsizliğinizdir.
Ben niye size ortak olayım?
Ayrıca; soykırılsaydık, yüzbinlerce insan Karadeniz sahillerine
çıkıp orada bulaşıcı hastalıklara yakalanmazlar, taaa Adigey'de yok
edilirlerdi. Kendinizi kandırmak ve rahatlamak istiyorsanız, o sizin
bileceğiniz bir iş. Fakat bu tarihi ters yüz edemezseniz. Bu sebeple
de zaten dünyanın her yerinde siz ''soykırıma uğradık'' dediğinizde
tebessüm ediyorlar. Bir taraflarıyla gülmemelerinin tek sebebi, bu
kadim kültür. Eğer onun da içine etmezseniz (ki, ediyorsunuz) çoluk
çocuğunuz alınları açık dolaşır. Yok böyle saçmalamaya devam
ederseniz, tüm dünyada maskaraya dönersiniz. Nitekim Avrupa'da bazı
dangalaklar baya uğraştı soykırıldık diye ama tüm devletler güldü
geçti, zırnık ciddiye almadılar.
Burada kendimizi yırtıyoruz, böyle şebeklikler yapacağınıza
gençlerimizi adam gibi bilime, sanata, edebiyata, teknoljiye,
araştırmaya yöneltin diye... Gençleri dansözlere çevirdiniz. Nerede
düğün var oradalar. Bunun vebalini zaman içinde ödecek olan siz
değilsiniz. O dansözlük yapan gençler de olmayacak, onların
çocukları var ya çocukları, onlar çekecek ceremesini. Bizim yaşımız
onları görmez amma bu yazdıklarımız eğer bir yerlerde kalır ve
okunursa o çocuklar arkanızdan ağız dolusu küfür edecekler size...
Bundan hiç şüpheniz olmasın...
|
|
|
24 Nisan
2015
|
Buradan tarihe not düşsün diye yazıyorum:
Başta Kaf-Fed olmak üzere ''Bize soykırım yapıldı'' diyen,
buna rağmen Türklerin Ermenilere soykırım yaptığını dile getiremeyen
veya getirmeyen kim varsa tek kelimeyle işbirlikçi-şarlatandır!
İşte bu işbirlikçi-şarlatanlara tokat gibi misali HDP verdi. Bunca
işkence, zulüm ve haksızlığa uğramalarına rağmen aslanlar gibi
(Polisin eteğin altında Rus elçiliğe gidenler gibi değil),
Ermenilerin soykırımını andılar...
Çocuk yaşta evliliklerin, çocuk tacizlerinin, çocuğa şiddetin, çocuk
istismarının rekor kırıldığı bir ülkede 23 Nisan kutlamak tam
trajedi...
Bir dostum dedi ki, ''bir insanı gütmek istiyorsan, ona bayrağın,
kanın, kitabın, vatanın dokunulmaz olduğuna inandır. Sonra işin çok
kolay!''
Aynen katılıyorum...
Uzaktan kumanda kötü bir alet. Birincisi, insanı tembelleştiriyor,
ikincisi istemediğin programları kısa da olsa görüyorsun. Dün
gerizekalılar için yapılmış (aşağılamak için gerizekalı demiyorum,
sahiden gerizekalılar için yapılmış) bir program gördüm. Adını
unuttum ama Ayşe Özgün tanıdık geldi. Bu kadın bu tür programlar
sunardı hep. Yahu 10 dakika kadar kaldım, yeminle afaganlar bastı.
Cem Yılmaz haklıymış Ayşe Özgün seyircisi gerçekten gerizakalı...
Zekamı kaybetmemek için hemen değiştirdim kanalı...
|
|
|
23 Nisan
2015
|
Yedin bir halt bari ukalalık yapma be birader. Hadi çoookkkk eskiden
olduğu için kılıf buluyorsunuz yaptığınız katliamlara...
Kahramanmaraş, Çorum, 1 Mayıs katliamlarını Yunan mı yaptı? Doğuda
insanlara bok yedirtmeyi saymıyorum bile... Bu artislik niye?
Avusturya Büyükelçisi Hasan Göğüşgeri çağrılacakmış. Sebep?
Avusturya Ermeni Soykırımı'nı kabul ettiği için! Peh, peh, peh...
Yatacak yeriniz yok, yatacak!
Davutoğlu: Tehcir insanlık suçu
Efkan Ala: Biz tehcir yaptık
İşte böyle bir memlekette yaşıyoruz a dostlar!
|
|
|
22 Nisan
2015
|
Okuyucum Sedat bey diyor ki; ''Bugün yazdığınız CHA (Cihan Haber
Ajansı) muhabirinin ''Basın bizim yanımızda olmadı'' demesi bana
Ermeni Papaz hikayesini anımsattı. Hikaye şöyle.
Bir Ermeni Papaz, bir Kürt ve bir Türk yolculuk yapıyorlarmış çok
eski tarihte. Üçe de açlıktan susuzluktan ölecek hale gelmişler. Bir
bağın yanından geçerlerken bakmışlar salkım salkım üzümler. Demişler
ki gelin birer salkım yiyelim, sahibi ortalıkta yok. Birer salkım
alıp yemeye başlamışlar. Bu arada bağın sahibi çıkıp gelmez mi!
Bakmış üç kişi bağında üzüm yiyor, selam verip yanaşmış yanlarına.
Bakmış papaz elbisesi olana hah demiş bundan başlayayım. Papaza ''Bu
Kürt'tür, kandaşım değildir ama dindaşımdır. Bu Türk hem dindaşım
hem ırkdaşımdır. Sen ne hakla üzümümü yiyorsun deyip, eşek sudan
gelinceye kadar sopalamış atmış bağdan. Türk'le Kürt ''aman bize
bulaşmadı'' diye sevinmişler. Sonra bağ sahibi dönmüş Kürt'e: ''Bu
adam Türk'tür, benim ırkdaşımdır sen ne hakla benim üzümlerimi
yersin'' diye basmış ona da sopayı ve atmış bağın dışına. Türk bir
oh çekmiş. Ama bağın sahibi bu kez Türk'e dönmüş, ''Ulan o papaz ve
Ermeni, öbürü Kıro Kürt, sen nasıl oluyor da kendi ırkdaşının
üzümünü çalarsın'' deyip basmış sopayı Türk'e ve bağdan dışarı
atmış. Ağızları burunları kan içindeki üç arkadaş bir araya
gelmişler. Türk, Kürt'e dönmüş, ''Ermeni Papazı dövmesine izin
vermeyecektik!''
Bu CHA muhabirinin durumu bu dayak yiyen Türk'e benziyor.
Selamlar...
Tayyip ''Çocuklara kıymayın'' demiş. Şaka gibi yahu! Adam resmen
milletle dalga geçiyor artık!
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Papa Francesco'nun 1915
olayları için 'soykırım' ifadesini kullanmasını 'ahlaki bulmadığını'
belirtmiş. Papa eğer ''Ölen karınızla cinsel ilişkiye
girebilirsiniz, 7 yaşındaki çocukla evlenebilirsiniz'' deseydi bu
arkadaş ayağa kalkıp alkışlardı... Bir bizbirimizi biliriz!
|
|
|
21 Nisan
2015
|
Fetullah denen şarlatanın şirketiymiş. Cihan Haber Ajansı.
Muhabirini toplantıya almıyorlar. Adam ağlıyor ve diyor ki, basın
bize sahip çıkmadı. Ulan eşşekoğlueşşek, senin yaptığın yalan ve
düzmece haberler
yüzünden kaç insanın hayatı karardı, kaç insan bu dünyadan göçtü
bilmiyor muyuz? Şimdi ne zırlıyorsun şebek? Bu insanların mayasında
kalleşlik var. Her türlü alçaklığı yaparlar, kendilerine yapılan en
ufak haksızlık da ağlamaya başlarlar. Toplantıdan kovarak az bile
yapmışlar. Bu namusuzları bırakın toplantıya almayı, masum insanlara
kumpas yapamaktan hapse tıkacaksın...
HDP'yi Kürt partisi gibi görüp, Kürtlerin yaşamadıkları bölgelerdeki
il ve ilçe parti bürolarına saldırıp, içerde kimi bulurlarsa linç
eden anlayış, ''Ermenilere biz bir şey yapmadık, kendileri bu
toprakları terk ettiler'' derse siz ne dersiniz?
Ben diyeceğimi derim de, CC Yönetimi yayınlamaz! Anladınız siz onu!
Milyonlarca Dolar'ı ayakkabı kutularında cukkalayanların ellerini
kollarını sallayarak gezerken, 3 Kuruş için dağ tepe mazot kaçıran
kaçakçılara ateş açılan ülkeye Türkiye denir!
Washington'da bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD'nin
Maryland eyaletindeki Türk-Amerikan Kültür ve Medeniyet Merkezi'nin
açılışını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yapacağını ve ABD
Başkanı Barack Obama'nın da kendisine eşlik etmeyi "prensipte
kabul ettiğini" söylemiş. Ancak Beyaz Saray bu bilgiyi
yalanlamış.
Hayatınız yalan be!
|
|
|
20 Nisan
2015
|
Adigelerle Lazlar arasında mutlaka bir bağ var. Bu genetik de
olabilir, coğrafi de! Trabzonlu taraftarlar “Fatih’in fethettiği,
Yavuz’un yönettiği, Kanuni’nin doğduğu efsane şehir Trabzon” diye
pankart açmışlar. Kendini sırtından bıçaklayan katiline aşık kaç
toplum vardır dünyada? Bence iki! Biri Lazlar biri biz.
Osmanlı Lazların topraklarını işgal etmiş, oradaki Lazları asimile
edip dilsiz ve kimliksiz bırakmış. Çok değil on sene öncesine kadar
Lazca bir dilin olduğunu bile bilmiyorlardı. Lazların Osmanlı torunu
Türkler olduğunu sanıyorlardı. Adam lazca konuşuyor ama ''Ben
katıksız öpeöz Türk'üm'' diyordu, hatta hala diyor. Yahu bir Alman
ne kadar Türk'se, sen Laz olarak o kadar Türk'sün!
Kısacası Lazlarla aramızda hiç fark yok! Bizimkiler 150 yıl sonra
Türk olmadıklarını anladılar. Lazlar da önümüzdeki 100 yılda
anlayacaklardır. Malum onlar Laz!
Libya'dan İtalya'ya kaçak olarak gitmeye çalışan 700'e yakın Libyalı
bindikleri tekne batınca ölmüşler. Dile kolay 700 can! Hürriyet
gazetesi ''Vicdanın batsın AB'' diye başlık atmış!
Müslüman ülke politikacılarını, sanatçılarını, edebiyatçılarını,
askerlerini, kısaca insanlarını anlamak zordur!
Mesela; Müslüman mahallesinde salyangoz sattırmazlar ama 700 insanı
çürümüş teknelerle Batı'ya ölüme yollarlar, sonra ''Vicdanın batsın
AB'' diye sızlanırlar...
Mesela; ''her türlü ahlaksızlık Batı'da, bizi de ahlaksız
yapacaklar'' derler, ama 700 insanı çürümüş teknelerle Batı'ya ölüme
yollarlar, sonra ''Vicdanın batsın AB'' diye sızlanırlar...
Mesela; yerel kaynaklarını har vurup harman savururlar, eşe dosta
peşkeş çekerler, ama 700 insanı çürümüş teknelerle Batı'ya ölüme
yollarlar, sonra ''Vicdanın batsın AB'' diye sızlanırlar...
Mesela; kendilerini yönetsin diye seçtikleri insanların kendilerini
soyup soğana çevirmesine bakıp; ''Çalıyor ama çalışıyor'' derler,
ama 700 insanı çürümüş teknelerle Batı'ya ölüme yollarlar, sonra
''Vicdanın batsın AB'' diye sızlanırlar...
Mesela; kendinden başka hiçbir inanca ve kültüre izin vermez, ama
700 insanı çürümüş teknelerle Batı'ya ölüme yollarlar, sonra
''Vicdanın batsın AB'' diye sızlanırlar...
Tha topunuzun belasını versin emi!
|
|
|
18 Nisan
2015
|
Allah'a inanmam. Tha'ya da Adige olduğu için inanırım. O da Allah
gibi değil zaten. Adil. Nasıl mı? Şöyle: Adige topraklarında
onbinlerce yıl yaşayan Adigelerden bazılarının zamanla Adigelikten çıktıklarını
gördü ve dedi ki, ''Yoldan çıkanlara şöyle bir ceza
vereceğim... Sizi dünyanın en rezil yaşanan yerlerine göndereceğim
ve bir daha bu cennet topraklara dönemeyeceksiniz''.
Niye buradayız anladınız mı şimdi!
Şırnak Valisi Ali İhsan Su isimli dingil,
"Katırların öldürülmediğini, uçurumdan atladığını" iddia
etmişti, dün. Bugün gazeteler yazıyor, meğer o katırları jandarma
öldürmüş. Bazı yorumlara göre de bunu yapmalarındaki gaye katır
sahiplerini provoke edip jandarmaya ateş açmalarını sağlamakmş. Elde
görüntüler de var. Yahu bu kadar şerefsizlik de olur mu be birader!
Not: Videoyu
http://t24.com.tr/haber/valinin-intihar-ettiler-dedigi-katirlar-askerin-talimatiyla-kursuna-dizilmis,293830
bu linkten seyredebilirsiniz.
Askeri, polisi, zabıtası, hocası, hacısı, valisi, bakanı, öğretmeni,
esnafı, sporcusu, doktoru, ağası, paşası psikopat bir memlekette
yaşamak ne zor arkadaş! Günün psikopatı Malatya Anadolu Ateşi Bayan
Takımı antrenörü Savaş Yılmaz adlı öküz. Öyle böyle
değil, tam öküz. Ne mi yapmış? Takım yenilince kızları sahilde
bellerine kadar kumlara gömüp, üzerlerine köpek salmış,
eşşekoğlueşşek!
Balık baştan kokar diye boşa dememiş atalar. Ali Ağaoğlu adında bir
arkadaş var, hani mimarları aşağılayan dangalak. Kendini
geliştirmiş, şimdi de adalet dağıtmaya başlamış. Bir siteyi
adamlarıyla basıp, site yöneticisinin ağzını burnunu kırmış. Sonra
da benim kurduğum sitede kimse huzuru bozamaz demiş. Şaka değil
aynen bunu demiş. Çüüüüüüüüüüüüüüüüüüüşşşşşşş!
Eeeee! Bu adamın başı da, yüzlerce korumasıyla gencecik çocuğa
saldırıp, ''Yahudi tohumu'' diyerek adalet sağlamıştı.
|
|
|
17 Nisan
2015
|
Etyen Mahçupyan, hani şu Ermeni olup da aynı zamanda Küçük
Hüsamettin'in danışmanlığını yapan arkadaş... Ermeni soykırımı var
deyince, anında kıçına tekmeyi yemiş.
Kaf-Fed'in niye fare deliğine girdiğini anlıyor musunuz şimdi! Etyen
gibi bir yalaka kadar olamadılar. Yuh olsun size!
Bu topraklardaki valilerin akli bir dertleri olduğundan hiçbir
şüphem kalmadı artık. Şırnak Valisi Ali İhsan Su isimli dingil,
"Katırların öldürülmediğini, uçurumdan atladığını" iddia
etmiş.
Katırlar ''Böyle bir valimiz olacağına, kendimizi uçurumdan
atalım daha iyi'' dediler herhalde!
Artık öyle zıvanadan çıktılar ki, söylediğinin salakça bir yalan
olduğunu umursamıyorlar bile. Çünkü bunlara inanan öküz sayısı az
değil... O katırların tırnağına kurban ol Ali İhsan Su!
Valisi öyle de gazetecisi farklı mı? Dinci sıkmabaş, Star gazetesi
yazarı Halime Kökçe, başkanlık sisteminin Allah'ın kanunları
uygun olduğunu yazmış. O zaman Muhammet niye başkanlık
sistemi getirmedi? Onun kafası bu dangalak kadın kadar çalışmıyor
muydu? Din suistimal edilir de bu kadar da edilir mi be birader?
Tha, topunuzun belasını versin! Düşün şu milletin yakasından artık!
|
|
|
16 Nisan
2015
|
Avrupa Parlementosu, diplomatik manada eline su dökemeyeceği
Kaf-Fed'i beklemeden ''Ermeni Soykırımı vardır'' dedi iyi mi!
Bu Kaf-Fed adam olmaz deyince kızıyorsunuz. Halbuki, durum çok açık.
Kaf-Fed hindi gibi kabara kabara ''Soykırım insanlık suçudur''
demiyor mu? Ermeniler kedi yavrusu mu? Yahu, insanlık artık
hayvanlara bile kötülük yapanın canına okuyor. Kaf-Fed niye bu
konuda hem kör hem sağır? Çünkü maçası yemiyor. Sıkı mı? Hem
Türkiye'de dernek açacaksın hem ''Ermeni soykırımı vardır''
diyeceksin! Sıkar biraz.
|
|
|
15 Nisan
2015
|
Bir okuyucum ''Adigece eğitim için Latin Alfabesi konusunda kıyamet
kopuyor, sizden tık yok! Hayırdır?'' demiş.
Haklısın kardeşim. Benden tık yok. Çünkü baştan aşağı dangalaklık
tartışılanlar. Diasporanın Latin alfabesi dayatması benim açımdan
''Biz Kiril'i öğrenemeyecek kadar salağız, o sebeple bize Latin
lazım'' manasına geliyor. Benim de bu salaklarla işim
olmaz. Bu bir. İkincisi; Latin değil çivi yazısıyla da olsa
sokaklarında Adigece konuşmadığınız bir yerde dil yaşatamazsınız,
hele hele Adigece'yi hiç yaşatamazsınız. İspat isterseniz bugüne
kadar dil kurslarına katılmışlara bakın bakalım kaçı hala
konuşabiliyor. Kürtler dil eğitimi ister. Çünkü Kürt illerinin
sokaklarında Kürtçe konuşuluyor. Yahu siz dernekte bile Türkçe
konuşuyorsunuz! Bir dangalak Adigece kelime üretmeye kalkmıştı.
Üçüncüsü; Anavatandaki tüm bilgi, belge, kitap, kaynak vs. vs.
Kiril'le yazılmış. Sen Kiril'i bilmezsen bu kaynaklardan nasıl
faydalanacaksın? Zannedersin ki, Türkiye diasporası her yıl binlerce
Latin harfli Adigece kitap üretiyor!
Kısacası değerli kardeşim, kültürün ve dilin ölmesini istemiyorsan
adres belli: Anavatan! Oraya gideceksin. Burdaki dangalakların
peşine taklırsan şebek olmaya devam edersin.
|
|
|
14 Nisan
2015
|
Ağrı olayları ile alakalı AKP ve TSK önce batırdılar, şimdi de
sıvıyorlar! Türkiye, Türkiye olalı böyle rezalet görmedi... AKP-TSK
işbirliği felakete yol açıyordu. Yöre insanının sağduyusu sayesinde
facia önlendi. Umarım tarih AKP-TSK ikilisiden hesap sorar!
Bu ülkenin havasında bir dert var kardeşim. Niye mi? Okuyun haberi
de görün: Trabzon’da iki otomobildeki gençler arasında az
hasarlı kazanın ardından başlayan tartışma, kavgaya dönüştü. Kavga
sırasında 35 yaşındaki Mustafa Ersoy’u bıçaklayan Mustafa Ö., "Ne
yapıyorsun, niye bıçakladın?" diyerek tepki gösteren bulunduğu
aracın sürücüsü 23 yaşındaki Cemil Bahçekapılı’yı da bıçakladı.
Hastaneye kaldırılan 2 yaralıdan Bahçekapılı kurtarılamayarak öldü.
Çüüüüüüüüşşşşşşşşşşşşşşşşşşşş!
|
|
|
13 Nisan
2015
|
Askerlik yapanların yüzde 99,9'u bilir ki; askere gidip de eziyet
görmemiş bir tane er-erbaş bulamazsınız. Mübalaasız her asker dayak
yemiş, hakarete uğramış, aşağılanmıştır. Bakmayın siz dışarıya
''Aslan Mehmetçik'' demelerine...
İnsanlar pamuklar içinde büyüttükleri çocuklarını psikopatların
cirit attığı kışlalara teslim ederler. Şanslı olanlar, sindirilmiş,
az da olsa kafayı sıyırmış, ya aşırı içine kapanık veya fazla dışa
açık halde evlatlarıyla evlerine dönerler. Şanssız olanlar ise
''Eğitim zaiyatı'' diyerek evlatlarının cansız bedenlerini teslim
alıp
mezarlıklara giderler. Öyle bir-iki değil, binlerce vaka!
Şimdi bu ordunun komutanı diyor ki; PKK ile çatıştık onlardan 5 ölü
bizden 7 yaralı!
Yalanın batsın senin!
Daha açıklama yapılmadan önce HDP'liler çatışma çıkan yere
gidiyorlar ve yaralanmış askerleri alıp, çatışma bölgesinden
çıkarmak istiyor amma ordunun helikopterlerinden üzerlerine ateş
açılıyor.
Esasında askerin ilk kumpası değil bu. Ben kendimi bildim bileli
asker böyle kumpaslar kurar ve -açıkça yazıyorum- kendi askerini
öldürür ve bunu PKK yaptı diye basına demeç verir. Bu konuyla
alakalı yüzlerce video ve belge var internette. Hem de canlı
şahitleri olan er-erbaşlar, anlatıyorlar nasıl kumpas kurduklarını.
Hatta biri yandaş televizyonda çıktı. Korucuları toplayıp
getiriyorlar kışlaya, önce işkence ediyor, sonra da infaz ediyorlar.
Gazetelere PKK korucuları öldürdü diye haber çıkıyor. Yaz yaz bitmez
bu tür kumpaslar.
Yahu MİT'in başının ''Suriye'den kendi topraklarımnıza
sallayayım 3-5 füze'' demesinin üzerinden sene geçmedi. Bunların
hayatı kumpas.
İşin kötüsü halk bu yalanları yiyiyor.
Biz de diaspora olarak ''aman dilimizi, kültürümüzü kaybetmeyelim''
diye çırpınıp duruyoruz. Böyle bir ülkede seni yaşatıyorlar ya sen
ona dua et!
Ne diyeyim Tha belanızı versin!
|
|
|
11 Nisan
2015
|
Bugün televizyonda bir yabancı film seyrederken mahkeme vardı.
Hakim, savcı avukat falan. Bir şey dikkatimi çekti. Hakim kürsüde
oturuyor. Savcı ve avukat da hakimin karşısındaki iki ayrı masada
yanlanlarında savundukları kişi, görevlerini icra ediyor, en arkada
da seyirciler var. Hakim duruma göre savcıya da sert ikazlarda
bulunuyor, avukata da... Yani tam adil bir kavga.
Peki bizde nasıl?
Hakim ve savcı dev gibi kürsüde yan yana oturuyor. Gariban avukat
aşağıda bir köşeye atılmış, savunduğu kişiden fiziki olarak ayrı...
Yani; burada hakim ve savcı yukarda, sanık ve avukat aşağıda...
Orada savcı ile avukat aynı seviyede her bakımdan! Hakim de tam bir
hakem...
Burada savcı ve hakim bir olmuşlar ''Vurun abalıya'' diyorlar!
Ulan böyle bir sistemde adalet mi olur!
|
|
|
10 Nisan
2015
|
İşler iyi gitmiyor! Buraya bir şeyler yazmak için gazeteleri ve
televizyonları takip ediyorum ve 12 Eylül darbesine bile rahmet
okutacak senelere giriyoruz.
Bunları niye yazdım. Bugün gazetelerin birinde bir video gördüm. Bir
deney yapmışlar. Asansörün içinde kocası mı babası mı kimse artık
bir kadına şiddet uyguluyor. Ve asansöre onca insan binip iniyor
birinden tek bir müdahale yok. Haberin altında bir sürü yorum var.
Kimine katılıyor, kimine katılmıyorum. Ammma bir yorum var ki, tam
12'den vurmuş.
Aynen aktarıyorum:
''Bu tür deneyler Avrupa'da çok yapılıyor. Benzer reaksiyonlar
alıyorsunuz. Yalnız şöyle bir fark var. Avrupa insanı asansörden
iner inmez telefona sarılıp polisi arıyor. Türk insanı işte bunu
yapmıyor. Yani Türk insanı saldırıya uğrayanı kaderiyle baş başa
bırakıyor.''
|
|
|
09 Nisan
2015
|
Şeyini şey ettiğimin şeyinin şeyine kalpak takan arkadaşı AKP liste
dışı bırakmış. Şaşırmadım. Bu yalakaya ders olsun. Kültürünü kendi
çıkarları için kullananaların tümüne ders olsun.
AKP tüm Adige-Abhazları liste dışı bırakmış. İki manada memnun
oldum. Birincisi tarihte katilliği ve hırsılığı ile anılacak bir
partide Adige adının olmaması, ikincisi, Adigelerin içinde de .oktan
adamların olduğunun ortaya çıkması.
Tartışma programlarının birinde adam diyor ki, ''Türkiye,
Ortadoğu'da ve Kafkaslarda önemli bir aktördür. Bu sebeple içten
karıştırmak isteyenler çok çıkar!'' Programda bulunan demokrat ve
''sosyalist'' misafirlerden bir de çıkıp ''Ulen sen aktörsün de,
öbür ülkeler figüran mı!'' demiyor. Yahu insan delirebilir bu
beyinözürlülerin içinde yaşamaktan. Hala akılları fikirleri Ortadoğu
ve Kafkasya. Hadi Ortadoğu'dakiler anladılar bunların emperyal
kafalarını bizim Kaf-Fed bile hala anlayamadı! İnsan ona içerliyor!
Önemli aktör Türkiye'nin gazetelerinde manşet: Fransa'dan
vize müjdesi.
Vize konusunda kolaylaştırıcı bazı şeyle olacakmış onun
için sevinçten havaya zıplıyorlar. İnsanda biraz gurur olsa buna
sevinmez, üzülür.
Önemli aktör Türkiye'nin önemli savcıları yüzleri kızarmadan
polislerden dayak yiyen göstericilere 1 yıldan 8 yıla kadar hapis
cezası istemiş. Sebep? Göstericiler polisin görevini yapmasına engel
oldukları için! Peki nasıl engel olmuşlar. Kaldırımdan kalkın demiş
polis, bunlarda kalkmamış. Dolayısıyla polis kaldırımda yürüyememiş.
Tha topunuzun belasını versin!
|
|
|
08 Nisan
2015
|
CC Notu: HATKO Mülayim rahatsızlığı nedeniyle
yazısını yollayamamıştır.
|
|
|
07 Nisan
2015
|
CC Notu: HATKO Mülayim rahatsızlığı nedeniyle
yazısını yollayamamıştır.
|
|
|
06 Nisan
2015
|
Emin Çölaşan diye bir gazeteci var. Cinim kadar sevmem! Katmerli
milliyetçidir.
Kadere bak diyorum yazılarını okuyunca! Senin gözün çıksın
Tayyip, beni Emin'le aynı düşündürdüğün için!
''Dervişin fikri ne ie, zikri de odur'' derler. TDK kurumu Çingene
kelimesinin karşılığı olarak;
1) Genellikle argo konuşan, falcılık yapan, yaban otları satan, kimi
kez de çalgıcılık yapan, seyrek görülen bir tip. (BSTS / Gösterim
Sanatları Terimleri Sözlüğü 1983)
2) Kötü kılıklı, esmer kadın tipi. ( BSTS / Tiyatro Terimleri
Sözlüğü 1966)
Çingeneler kadar taş düşsün tepenize!
|
|
|
03 Nisan
2015
|
Bir okuyucum aynen şunu yazmış: Avukatların aranıp adliyeye
girmelerinden neden bu kadar rahatsız oluyorsunuz!
La havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil azim!
CC yönetimi çok baskı yapıyor! Yoksa yazacak çok şey var...
Kıymetli kardeşim. Yazdıklarımı nerenle okuyorsun? Bir daha yazayım.
AKP hükümetinin aldığı kararlar Anayasaya göre suç. Bunlardan biri
de adliyeye girerken Savcı ve Hakimlerin aranmayıp, sadece
Avukatların aranması hem İnsan Haklarına hem de Anayasanın Eşitlik
ilkesine aykırıdır.
Yahu siz ne içiyorsunuz?
Başka bir okuyucum diyor ki, ''Berkin Elvan'ın yarattığı büyük
atmosferi yok etmek için ustaca planlanmış bir terör olayıdır
Savcı'nın öldürülmesi. Bu kirli oyun ne ilk ne son!''
Aynen katılıyorum...
Şu valilere birinin ''artık kendinize gelin'' deme zamanı gelmedi mi
artık. Önüne gelen vali halkı azarlıyor. Yalova Valisi olan Selim
Cebiroğlu isimli öküz geçtiğimiz hafta incelemelerde bulunmak için
gittiği Termal Fen Lisesi’nde, dersanede kıyafetlerini beğenmediği
için azarlayarak sınıftan kovduğu öne sürülen öğretmen Halil Serkan
Öz için bu akşam ’Saygı Yürüyüşü’ adı altında yürüyüş düzenlenmiş.
Adamcağız kalp krizi geçirmei o anda ve vefat etmiş. Selim Cebiroğlu
Tha seni bildiği gibi yapsın!
|
|
|
03 Nisan
2015
|
Bu ülke; ''hep bana, Rab bana'' diyenlerin anavatanıdır. Taaa en
tepedeki Cumhurun Başı'ndan, sokaktaki temizlik işçisine kadar bu
böyledir. O sebeple de bu ülkede hiçbir zaman huzur ve dirlik
olmamıştır.
Sandık da sandık diye hergün kafamızı iğdiş eden Tayyip, İstanbul
Üniversitesi Rektörlüğü'ne sandıktan çıkmış olan adaya değil
ikinciye görev verdi. Yani onun mantığıyla bakarsanız, şimdi
bulunduğu makama Ekmeleddin beyin oturması gerekiyordu. Amma burası
Türkiye... Adaletsizliğin her alanda jöle gibi olduğu yer!
DHKP-C adlı terör örgütünün öldürülen elemanın cenazesi halk
tarafından taşlanmış. Trajik bir durum tabii ve de tam bir Türkiye
klasiği. Genç adam kendine taş atanlar adına savcıyı rehin almıştı!
Küçük Hüsamettin gürlemiş. Artık kimse izin almadan gösteri gayeli
dışarı çıkamaz demiş. Yemin ediyorum bunlar gizliden gizliye kafa
çekiyorlar. Yahu Anayasa'nın en temel kuralını sen kimsin ki ihlal
ediyorsun! Cevap: Ben küçük Hüsamettin'im... Eh başka türlü hangi
aklı başında olan bir adam böyle saçmalayabilir.
Tayyip, klasik salvolarından birini attı. Dedi ki, cüppeli avukatlar
da aranmalıdır. Tabii ki aranmalıdır, amma diğer cüppeliler de
aranırsa! Değil mi dünya lideri!
|
|
|
02 Nisan
2015
|
Bugün çok kısa yazacağım. Anlayan anlar...
IŞİD Müslümanlara ne kötülük yapıyorsa, ''Halk Mahkemeleri''
kurduğunu iddia edip, infazlar yapan DHKP-C de Türk halkına o
kötülüğü yapıyor.
NOKTA...
|
|
|
01 Nisan
2015
|
Bugün (dün) yine içim yandı. Bir savcı ve 2 gepgenç çocuk öldürüldü.
O savcıya üzülüyorum, çünkü AKP'nin tetikçiliğini yaptığı için öldü.
İki gence üzülüyorum, adı devrimci olan ama eylemleri IŞİD'ten
farklı olmayan bir terör örgütünün tetikçiliğini yaptığı için öldü.
Bu örgüt hatırlarsanız, bu düzenin ürünü olan bir hayat kadının
sokak ortasında dövmüş, sonra da marifetmiş gibi ''cezalandırdık''
diye yüzü kan içindeki kadının fotografını yayınlamışlardı.
İnsanların polis terörüyle öldürüldüğü ve sorumlularından birinin
Cuhur başı diğerinin ise Bakanların başı olduğunu düşünüyorum.
İkisinin de bu olaydan sonra verdikleri demeçlerde insanları
''Avukat Cüppesi''ne odaklamaları bunun en önemli göstergesidir.
Halbuki gazetelerdeki haberlere göre avukatlar zatan o binaya
aranarak giriyorlarmış. Aranmayanlar savcı ve hakimler. Tipik bir
AKP yalanı... Bu yalanla savunma hakkına tırpan vuracaklar. Bu olay
tam bir tezgahtır ve sorumlusu bu iki adamdır.
Bu ülkede nefes almaktan bile yoruluyor insan. O nedenle bugün bu
kadar yazıyorum... Tha bu olayın esas mesullerinin belasını versin!
|
|
|
31 Mart
2015
|
Bir okuyucum diyor ki, ''Kaf-Fed'in Türk devleti sevk ve idaresinde
olduğu tezinizi belgeleyebiliyor musunuz, bir kurumu bu kadar kolay
nasıl karalıyorsunuz?''.
Bu soru bana ''Rüşvetin belgesi mi olur!'' sözünü hatırlattı.
Amma benim belgem var. Mesela, Kaf-Fed'in politikaları. Türkiye'nin
Kafkasya politikalarını alın, tek tek bir kağıda yazın, sonra da
Kaf-Fed'in. Bir bakın! Eğer tüm maddeler bire bir aynı çıkmazsa
buradan hepinizden tek tek özür dileyeceğim. Bundan daha iyi belge
olur mu?
Bitmedi...
Başka bir belge daha sunayım size:
Bu kadar hırsızlığın,
uğursuzluğun,
insan hakları ihlalinin,
kadın cinayetlerinin,
çocuk istismarının,
vali ve polis baskısının,
rüşvetin,
dini dayatmaların olduğu Türkiye'de Kaf-Fed'in tek kelime ettiğini
duydunuz mu?
Sıcak örneğini vereyim. Türkiye de neredeyse hergün bir kadın
işkenceyle, sadistçe, tecavüz edilerek, yakılarak, bıçaklanarak
öldürülürken, ses çıkarmayan Kaf-Fed'in, ne idüğü belirsiz bir Çeçen
kadının eteğinin altına girip sesini çıkarması ve bunun üzerinden
ucuz politika yapması en güzel belgelerden bir başkasıdır.
Eğer derseniz o kadın Çeçen, Kaf-Fed onun için sahip çıkıyor!
Kaf-Fed nereden biliyor bunca öldürülen, tecavüz edilen kadının
içinde Adige-Abhaz kadın olmadığını! Ki, bu da ayrıca önemli mi?
Katledilen, tecavüz edilen, yakılan bu kadınların milliyeti neden
Kaf-Fed için önemli ki?
Alın size Kaf-Fed'in Türk devletinin sevk ve idaresinde bir örgüt
olduğunun belgesi!
Daha önce birçok defa dile getirdim. Türk solu, sol değildir. Sol
gibi görünen faşist bir anlayıştır. Bunu da ''ulusal'' lafıyla
maskeler. Peki nereden anlarsınız faşist olduğunu?
Melela; Halkın Kurtuluş Partisi Genel Başkanı Nurullah Ankut,
Halkların Demokratik Partisi ile ilgili olarak farklı bir yaklaşım
getirmiş ve demiş ki: “HDP, PKK’nın legal plandaki
temsilcisidir. 1991’de Sovyetler Birliği ve Sosyalist Kamp’ın
çöküşüyle birlikte, dümeni Atlantik’e-Amerika’ya kırmıştır. Ve Miami
sahillerine demir atmıştır.''
İşte Türk solu!
Bir çocuk var Fenerbahçe takımında oynuyor, Emre adında. Pek meraklı
değilim futbola amma bu çocuk hakkında hep haberler çıkıyor.
Anladığım kadarıyla psikolojik sorunları olan bir genç. Amma çok
güzel bir tahlil yapmış: ''Türkiye de Emre de değişmez!''
Valla yüzde yüzde katılıyor, ekliyorum, ''Türkiye de
değişmez Adige-Abhaz diasporası da!''
|
|
|
30 Mart
2015
|
Bana yazan okuyucularıma şunu evvelce söyleyeyim. Kaf-Fed'i bu kadar
tenkit etmemin temel sebebi Kaf-Fed içindeki dostlarım, arkadaşlarım
ve akrabalarımın olması. Onlar olmasa bana ne Kaf-Fed'ten. Kaf-Fed
aynı CHP gibi. Yani demokrat gibi görünen ama esasında faşist olan
CHP gibi... Milleti kandırıyolar. Demokratsan demokrat
davranacaksın. Yalan söylemeyeceksin, manipülasyon yapmayacaksın.
Son yılların en büyük yalanı olan ''Soykırım'' yalanı kimin işine
yarıyor bir düşünün bakalım? Azıcık beyni olan bunun bir Türkiye
politikası dayatması olduğunu anlar. Tabii beyin varsa... Sen hem
sana saldıranların ''Soykırım'' palavrasını sahiplenip, dangalakça
propagandalarına ortak ol, hem bana
saldırıyor diye zırvala!
Kaf-Fed'e saldıranlar kim? Şeyini şey ettiğimi şeyine kalpak takarak
bunu reklamlarla diasporaya kakalayan ve basit bir devlet bürokratı
olan valiyi ziyaret edip, karşısında el pençe şakirt gibi oturan
zihniyet! Çünkü, Kaf-Fed Türk devletinin sevk ve idaresinde bir
yapı. Devletin istemediği bir şey yapınca tepesine leş kargaları
üşüştü. Kaf-Fed'te tırstı. Halbuki yapacağı çok basit. Hemen
Kaf-Fed'i kapatıp, devletin sevk ve idaresinden çıkıp, diasporanın
gerçek örgütlenmesi olacak. Yoksa böyle önüne gelen ensesinde boza
pişirecek... Ben ne yapayım!
|
|
|
28 Mart
2015
|
Selahattin Demirtaş'ın Kaf-Fed'e gitmesi diasporada farklı tepkilere
sebep oldu. Kaf-Fed'in yanlışlarını söylemekten dilimizde tüy bitti.
Buradan belki bin defa ikaz ettim. Siz Türk devletinin sevk ve
idaresinde bir yapısınız, onun için mümkün olduğunca alt perdeden
çıkış yapın, yoksa topa tutarlar dedim. Fakat Tayyip gibi bunlar da
kendilerine biçilen rolü gerçek zannetti. Dolayısıyla Türk devletine
aykırı bir şey olunca Adige-Abhaz görünümlü Türk fedailer Kaf-Fed'e
saldırı başlattılar.
Bu durumdan kurtulabilmeleri için;
1) Kaf-Fed hemen ve de derhal Adige
Federasyonu olmalıdır. Adige-Abhaz bile değil. Sadece Adige
Federasyonu adını almalı ve Adige bayrağını da gönderine çekmesi
lazım. Aynen Abhaz kardeşlerimiz gibi. Kafkas ve Çerkes gibi
gerizekalı isimleri derhal terketmelidir.
2) Kaf-Fed, Rusya'ya karşı Türk devletinin
tetikçiliğine derhal son vermelidir. Adam gibi diaspora
meselelerini tespit edip, onlara çare aramalıdır.
3) Kaf-Fed, anavatana akıl vermek gibi
dangalaklıklarına derhal son vermeli, haddini bilmelidir.
4) Kaf-Fed, bölge ülkelerinin (Osetya, Çeçenistan,
Dağıstan vb.) hamisi gibi şebeklikleri derhal bırakmalıdır. O
ülkelerin Kaf-Fed'i takmadıkları, diasporadaki dinci Çeçenlerin de
Kaf-Fed'i dibine kadar sömürdükleri gerçeğine gözlerini kapama
salaklığı yapmamalıdır.
5) Kaf-Fed, kendini Elbruz'un tepesinde
görmemelidir. Türkiye'nin gelmiş geçmiş en diktatör lideri olan
Tayyip'in bile tahtı sallanırken, kendilerinin hiçbir halt
olmadıklarını kavramalıdırlar...
6) Kaf-Fed, 1864-2015 tarihleri
arasında bir çok Adige-Abhaz'ın bu topraklardaki azınlıkların yok
edilmesinde aktif vazifeler aldığı hakikatini kabul edip buna göre
politikalarını düzenlemesi gerekmektedir.
Türkleşmiş diasporanın bu tepkilerinden kurtulmanın başka yolu yok!
Yaşımız geçkin olduğundan bazı şeyleri önceden görebiliyoruz. Hani
şu yandaş yazar Abdulkadir Selvi vardı. Anadolu'nun kavruk
delikanlılarına bezetmiştim. Başına çorap örüleceği belliydi.
Nitekim, hükümete yakın A Haber'de Cemil Barlas, Yeni Şafak yazarı
Abdulkadir Selvi'yi "kripto Cemaatçi" ilan etmiş. Yakında Tayyip
dışında herkese paralel diyecekler.
“Ben kendimi Adige’den çok Osmanlı hissediyorum!''
Bu lafı söyleyen Adige değil. Ermeni. Ve laf da böyle değil şöyle:
“Ben kendimi Ermeni’den çok Osmanlı hissediyorum!''
Kim mi bu Ermeni? Etyen Mahçupyan!
Bizim Hıncal'ın Ermeni versiyonu!
Yalakalık ırk tanımıyor birader!
|
|
|
27 Mart
2015
|
Türklerin yüzde 90'ında ''ben her şeyi bilir ve en iyisini
yaparım'' duygusu ve bu duyguya ek olarak ''ben her
şeyden üstünüm'' inanışı vardır.
Peki biz Adigelerde?
Bizde bu oran yüzde 90 değil, yüzde 100000000000000'dir.
Gazeteci Yalçın Bayer ''Diyanet
iktidardan değil Allah’tan korkmalıdır'' demiş. Aboooovvvv... Bu
laf düşmana söylenmez yahu!
Tayyip, ''IŞİD'in çıktığı yere ŞİA giriyor'' demiş. Demokrasi
girmeyen eve ya IŞİD girer ya ŞİA, bunda telaşe edilecek ne var?
Edirne’nin Keşan İlçesi’nde Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından
ilkokul öğrencilerine dağıtılan ‘Öğretmen Öküz, Öğrenci Eşek, Doktor
Tilki, Trafik Polisi Kurbağa’ adlı resimli hikaye kitaplarında,
öğrencilere ve meslek dallarına hakaret edildiği iddiasıyla
eğitimciler duruma tepki göstermiş.
Esasında manasız bir tepki olmuş. Çünkü, bu ülkede bazı kelimeler
asıl manaları olarak kullanılmaz. Mesela öküz, bildiğimiz öküz
değildir. Kaba, saba, düşüncesiz manasında kullanılır. Eşek de
benzer manalar yüklüdür. Ben mesala eşşekoğlu eşşek dediğimde, o
sevimli sıpaları kastetmem. Ki, sıpalar hayvan yavruları içinde en
sevimli olanlardan biridir. Özellikle gözlerinin güzelliği dünyaca
meşhurdur. Lafın kısası; it, öküz, ayı, eşşek gibi kelimeleri
hayvanları kastedmeden kullanmaktayım...
|
|
|
26 Mart
2015
|
Okuyucularım beni överek utandırıyor.
Türklere güvenen Kürtleri iyi bir kazık bekliyor demiştik. Nitekim
saksıcı Yalçın Akdoğan ''Demirtaş ve Kandil'in açıklamaları süreci
zehirlemiş, iklimi bozmuştur.'' demiş. Ulen bu kadar kaypaklık, bu
kadar kalleşlik anca sizde olur. Hem adamlara bok yedirin, hem
topraklarını işgal edin, sonra da böyle tepeden tepeden konuşun. Tha
belanızı versin diyor, başka da bir şey demiyorum.
Türkiye diasporası bir Selahhattin Demirtaş çıkaramadı, çıkaramaz
da. Amma Kaf-Fed biraz ürkerek de olsa HDP Eşbaşkanını ağırladı.
Yaşar biraz gergindi. Sebebini bilemiyorum. Belki tepesinde sallanan
Demokles'in kılıcından tırstı, belki hayatında göremeyeceği kadar
gazeteciyi karşısında bulmasından ürktü. Gene de güzel bir gelişme
Adige-Abhaz diasporası için. Bakalım devlet ile Kürtlerin arası
açılırsa Kaf-Fed ne pozisyon alacak önemli olan o. Şimdi her şey
güllük gülüstanlık!
İlyas Salman gecede 10 yılın en iyi filmi olarak ödül alan Selvi
Boylum Al Yazmalım için, ‘Gördüğüm en saçma filmdi. O film bu ödülü
hak etmedi. Bu olay ve o ödül turistik bir ticarettir’ Dedi. Cem
Yılmaz’ın aldığı ödüller için ise, ‘Zaten söylemiştim o saray
soytarısı’ demiş. İki tespitine de katılıyorum ve ekliyorum; İlyas
Salman Yılmaz Güney'den sonra Türk sinemasının en iyi oyuncusudur.
Bu AKP'liler gerçekten tuhaf adamlar. Gökçek denen arkadaş ''Fitneye
ateş dökmeyiz, söndürürüz'' demiş. Ben ömrü hayatımda bunlar kadar
fitneci görmediğim gibi, bunlar kadar yavuz hırsız da görmedim.
|
|
|
25 Mart
2015
|
Kadın değiliz, o sebeple doğum sancısı nasıldır bilemeyiz. Kadınlar;
''dirseğini betonun köşesine çarptığında -ki, çarpmayan ve acısını
bilmeyen yoktur- duyduğun acının 100 katı bir acı'' diye tarif
ediyorlar. O acıdan sonra dünyaya yeni bir insan getiriyorlar. Eğer
doğan bebekte bir ahraz yoksa ailenin sevincine değme gitsin. Yok
eğer tersi olursa, aile hayatları boyunca o çocuğu mutlu kılmak için
ömürden ömür yiyorlar. Çevremde bir kaç tanıdığım aile olduğu için
bu kadar net yazabiliyorum.
Yaşadığımız topraklar da büyük bir doğuma hazırlık yapıyor. Ve ne
yazık ki, ana karnındaki bebeği makinalarla seyreden doktorlar
umutsuz. Çünkü koca olacak eşşekoğlueşşek sürekli anakarnını
tekmeliyor. Anaya eziyet ediyor. Ananın aşerdiği yiyecekleri almayı
bırakın doğru dürüst beslemiyor bile.
Demek istediğim, bu toprakların insanları aynı kötü baba misali
doğurulmak istenen demokrasi ve insanca yaşam bebeğinin ahrazlı
olması için elinden geleni ardına koymuyor. Bize de ''ne haliniz
varsa görün'' demek düşüyor...
Körfez Geçiş Köprüsü'ndeki tel kopmasını kendi hatası olarak gören
Japon mühendis intihar etmişti ya; o telin bağlantı kısmını yapan
firma Türk firmasıymış. Yani hatalı olan Türk firması, intahar eden
Japon... Daha ne diyeyim ben yahu!
Geçenlerde 2 karikatürcünün Tayyip'e ''Top'' dediğini iddia eden
dangalaktan ve onu ciddiye alıp dava açan öküzden bahsetmiştim.
Bugün haberlerde, bu iki arkadaşa mahkeme 2 yıl 1 ay ceza kesmiş.
Onu kesen hakime buradan uzunca bir çüüüüüüüüüüüüüşşşşşşşşşşşşşşşşş
diyorum.
|
|
|
24 Mart
2015
|
Karşılaştığınız her on kişiden 9'unun yalan söylediği bir yerde
''Kabataş yalanına alet oldum, özür diliyorum'' diyen İsmet Berkan'ı
linç ediyor okurları. Ne tuhaf bir ülkede yaşıyoruz.
Bir de gerçek çıkıyor ortaya, dincilerin tümü iftiracı oldukları
gibi arsızlar da... Yüzleri kızarmıyor, hala yalana başvuruyorlar.
Bu da; dine bulaşmamış insanların daha insan olduklarını ortaya
koyuyor.
Tayyip demiş ki; ''Büyüklerimizin çok güzel bir lafı var, 'kendini
bil, haddini bil, neslini bil'.'' Şimdi niye Tayyip olduğunu
anladınız mı? Böyle büyüğün böyle küçüğü olur!
Körfez Geçiş Köprüsü'ndeki tel kopmasını kendi hatası olarak gören
Japon mühendis intihar etmiş. Yahu bu ne yüceliktir. Bir de
yaptıkları hırsızlıklara rağmen sırıta sırıta yüzümüze bakanları
düşünüyorum da!
Şeyini şey ettiğimin şeyi, Melih Gökçek'e hitaben ''Biz kimin nerede
havlayacağını çok iyi biliriz.'' demiş. Bu kadar düşük irtifada
nasıl yaşayabiliyorlar?
|
|
|
23 Mart
2015
|
İki öküzü çifte sürdün mü; güçlü olan, güçsüz olanı kendi tarafına
doğru çeker... Çünkü onlar öküz...
İnsan ise, yanında yürüdüğü adamın yularından tutup kendine çekmez.
Der ki; ben sana benim yolumu anlatayım, sen ister gel ister gelme!
Sen de bana kendi yolunu anlat ben de seni dinleyip kararımı
veririm. Eğer hoşuma giderse senin yoluna girerim gitmeze kendi
yoluma devam ederim!
İnsan ve öküz arasındaki fark bu işte...
Şimdi düşünün bakalım bu topraklarda yaşayanlar; insan mı, öküz mü?
TBMM Başkanvekili Sadık Yakut'un AKP'den Kayseri Milletvekili Aday
Adayı olan kardeşi Sait Yakut, Kürt vatandaşlarımızın
Oğuzlar'dan geldiğini iddia edip; ''Güneydoğu'yu
bende gezdim orada çok net şunu görüyoruz; Orada Kürt'üm diye
kendisini ifade eden insanların yüzde 90'ının öz ve öz Oğuz
çocuğu olduğunu görüyoruz!'' demiş...
Bıkmadılar önüne geleni Türk yapmaya!
Polis: Erdoğan'a hakaret ettiniz...
Gösterici: Biz Erdoğan demedik ki...
Polis: Eee işte hırsız, katil demişsiniz...
Bu ülkede yaşamak gerçekten neşeli...
''Hey Onbeşli Onbeşli
Tokat Yolları Taşlı
Onbeşliler Gidiyor
Kızların Gözü Yaşlı''
Bu türkü savaşa giden 15 yaşındaki delikanlılar için söylenmiş. Yani
bir bakıma ağıt... Peki millet niye bu türkü çaldığında göbek atar?
Tuhaf!
|
|
|
20 Mart
2015
|
Geri kalmış ülke insanlarının içinde gerizekalı sayısı baya
fazladır. Bu dangalakların mühim özelliklerinden biri; şekillere
bakarak manalar üretmeleridir. Mesela adam ağaca bakar ''aha bu ağaç
çıplak kadına benziyor'' der ve ağacı kökünden keser. Bilir ki,
diğer gerizekalılar da benzetecektir ve işin kötüsü tahrik
olacaktır. Kimi Coca Cola'dan mana çıkarır, kimi bulutlardan... Hele
hele resim veya grafiklere bakarak mana çıkaranlar vardır ki, onlar
katıksız salaktırlar. Çokça duymuşunuzdur; Amerikan parasındaki
piramit resmi ve üzerindeki göz bu dangalaklarca mana bombardımanıa
tutulur.
Amma bu kadarına ancak ''çüşşşş'' diyeceğiniz bir konuya geliyorum.
Gazetelerde görmeyenler için aşağıdaki karikatüre bakıp, bir düşünün
bakalım. Sizce bu karikatürde ne gibi bir gizli mesaj var?
Bir gizli mana çıkaramadınız değil mi?
Yok işte siz gerizekalı olmadığınız için göremediniz.
Şimdi şu detaya bakın...
Cem S. isimli dangalak bu karikatüre bakarak ''Tayyip Erdoğan'a top
işareti yaptılar'' manası çıkarıyor ve savcılığa ihbar da bulunuyor,
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılı
Vekili Vedat Yiğit adlı öküz de bunu ciddiye alıp, çizerlerin 1 yıl
2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapsini isteyen bir iddianame
imzalıyor... Ooooohaaaaaaaaaaaaaa,
büüüüüürrrrrrrrrttttttsssssssssss!
Ayyaşın biri trafik polislerince çevriliyor. Klasik olaylar...
Adamın söylediği bir laf dikkat çekici! ''Ben bugüne kadar
Ankara’da hiçbir çevirmeye girmedim. Yaka kartı numaranı ver.
İşinden olma, haritadan yer seçtirme bana. Nereye gitmek istersin?
Şırnak mı Diyarbakır mı?'' Bu laf bile Kürtlerin bu ülkede
nasıl aşağılandıklarının bariz bir göstergesidir.
|
|
|
19 Mart
2015
|
Okuyucularım, ''Bize hangi partiye oy vermemizi tavsiye edersiniz?''
diye soruyor.
Ben liderlerinin söylediklerine bakın hangisinin iyi olduğu hissine
kapılıyorsanız onun partisine verin.
Mesela benim açımdan liderler.
Tayyip Erdoğan: Katıksız yalancı. (AKP'nin esas
lideri o olduğu için başa onu yazdım. Adam Davutoğlu'ndan daha aktif
çalışıyor AKP için.)
Ahmet Davutoğlu: Katıksız palavracı ve katıksız
yalancı ve katıksız yalaka...
Kemal Kılıçdaroğlu: Katıksız ortayolcu.
Devlet Bahçeli: Katıksız faşist.
Selahattin Demirtaş: Türkiye Cumhuriyeti'nde gelmiş
geçmiş en doğru politikacı. Ecevit falan hava cıva.
Doğu Perinçek: Katıksız faşist.
Bu topraklarda sosyal baskı ben kendimi bildim bileli vardır.
Politik baskı ile birleşince hayat çekilmez hale geliyor. Bugün bir
gazetecinin yazısı dikkatimi çekti. Aynen şunu yazıyor Enis
Balışkan: “Ayhan Işık’ın âni ölümü üzerine
Nubar Terziyan, bu beklenmedik kayba dair derin üzüntüsünü ifade
ettiği bir gazete ilanı verir. İlan, 'Amcan Nubar Terziyan'
imzasıyla son bulmaktadır. Bunun üzerine Ayhan Işık’ın gayrimüslim
olarak algılanmasından endişe duyan ailesi şöyle bir ‘karşı ilan’
verir: “Önemli bir düzeltme: ‘Amcan Nubar Terziyan’ imzasıyla çıkan
ilanla sevgili varlığımız Ayhan Işık’ın hiçbir ilişkisi yoktur.
Görülen lüzum üzerine üzüntüyle duyururuz. Ailesi.” Dilara Balcı’nın
‘Yeşilçam’da Öteki Olmak’ adlı kitabından azınlık milletlere yönelik
bakışın küçük bir özeti.''
İşin trajikomik yanı Ayhan Işık gerçekten Ermeni'ydi. Amma bizim
Adige-Abhaz sanatçılar gibi asla Ermeni adını ve Işıkcıyan soyadını
kullanmaya cesaret edemedi. Nubar Terziyan bu topraklarda yaşamış en
kaliteli insanlardan biriydi. Işıklar içinde yatsın.
Işık ailesini kınadığımı sanmayın. Bu ülkede azınlık olacağına, git
başka ülkede köle ol daha iyi... Hiç olmazsa ''köleyim ne yapalım''
dersin. Burada balyoz tepene ne zaman inecek hiçbir zaman
kestiremezsin.
|
|
|
18 Mart
2015
|
Çocuğu olanlar çok iyi anlıyorlardır, Çorum'daki şehit babasını...
Vali olacak öküz, adamın acısını anlamak yerine güzel bir azarladı
ve masayı terk etti.
Türkiye politika ve bürokrasisinin seviye zaten düşüktü amma son
10-15 senede artık yerlerde...
Vali şehit babasına adın ne diyor azarlarcasına, adamcağız da ''adım
batsın'' diyor. Vali olacak eşşekoğlueşşek bu lafa sinirlendiriyor.
''Kendine gel'' deyip masadan kalkıyor.
Ben o şehit babasının yerinde olsam, arkasından gider bu valinin
suratına tükürürdüm. Adamcağız gene efendiymiş.
Fıkıh hocası meşhur Prof. Hayrettin Karaman ''Türkiye
toplumunda ateistlerle eşcinsellere kötü bakış yaygındır; ancak bu
hem bir vakıadır, hem de bir haktır'' demiş.
Ben de bu şebeğe ''dincilerin yüzde 90'ı sapıktır, 7
yaşındaki çocukla evlenir, ölmüş karısıyla cinsel birleşme icazeti
verir, annesinin diz kapağının üstünü görünce tahrik olur, bu
sebeple ateistlerde dincilere kötü bakış yaygındır; ancak bu hem bir
vakıadır, hem de bir haktır'' diyorum!
Bir dizide oyuncak ayıya ''Ali'' adı verildi diye RTÜK ''TV'de
kimsenin inancına hakaret edilemez."
açıklamasıyla ceza vermiş. Vallaha şaka değil! Hocası Hayrettin
olanın burnu çamurdan çıkmaz!
|
|
|
17 Mart
2015
|
Kaf-Fed tepkileri dinmek bilmiyor. Okuyuculardan onlarca e-mail
geliyor. Amma CC Yönetimi de engel koyuyor. Foruma çevirmeyin
köşenizi, diyorlar.
Bende peki diyor, konuyu değiştiriyorum.
Okuyucumun yolladığı bir bilgi dikkatimi çekti. Belge
yollamış.
Dünyada bizim millet kadar kaypak, kıymet bilmez bir
millet yoktur herhalde. Dün Serpil hanımın da dediği gibi Türk'ten
çok Türk olup, başta Ermeni ve Kürtler olmak üzere bu topraklarda
yaşayan ne kadar azınlık varsa yapmadığımız kötülük kalmamış. Bizzat
şahit olduğum onlarca olay anlatabilirim. 40 kuşak Adige olan
insanların özellikle Ermeni, Kürt ve Yahudilere ağız dolusu küfür
ettiklerini, ellerine geçirirlerse ''Kazığa oturtacaklarını''
kulaklarımla duyum, gözlerimle gördüm. Adım kadar eminim ki, hepiniz
bir şekilde duymuş ve görmüşsünüzdür.
İşte bu ağız dolusu küfürler ettiğiniz Ermeniler gazetelerinde
Adige-Abhazlara sahip çıktılar 21 Mayıslarda... Kazığa oturtmak
istediğiniz Yahudiler de diaspora Adigeleri içinde en refah ve özgür
yurt yaptılar İsrail ülkesini.
İşte bugün de gelen haber aşağıladığınız Kürtlerden, solculardan
geldi.
Kürtlerin partisi HDP'nin milletvekilleri bizim için TBMM'ne ''TC
Yaşayan Çerkes halkının sorunlarının araştırılarak tedbir alınmasına
dair kanun teklifi'' sunmuşlar. Şeyine şey ettiğimin şeyinin şeyine
kalpak takan ve bunu övünme vesilesi olarak millete kakalayan Kürt
düşmanı işbirlikçi, yalaka Adigelere duyurulur.
T.C. Yaşayan Çerkes halkının sorunlarının araştırılarak tedbir
alınmasına dair kanun teklifi >>>
Tarihte de öyle değil miydik? Osmanlı'nın yalakalığını yapıp,
güzelim topraklarımızdan olup, sonra 32 Mayıslarda zırıl zırıl
ağlayan biz değil miydik?
Adige milletinin en önemli özelliği; başkasına ceremesini çektirip,
kaymağını kendisinin yemesidir. Kürtler, hapishanelerde işkence
görür, Kürtlerin köylülerine insan boku yedirtilir, onların
aydınları, önde gelenleri faili meçhule kurban gider, bınlerce genci
toprak olur; tüm bu acıların sonunda anadilde eğitim hakkı elde
ederler, anadilde tv hakkı elde ederler, sonra bizimkiler de
utanmadan, arlanmadan bizde istiyoruz derler...
Bir tane Adige-Abhaz ''Cumartesi Annesi'' var mı 7 milyonluk Türkiye
diasporasında? Kurban olun Kürtlere de, Ermenilere de, Yahudilere
de...
HDP milletvekili ve HDP yöneticilerine verdikleri bu kanun teklifi
için minnattarlığımı sunuyor, hepsini sevgi ve saygıyla
kucaklıyorum... Kürtlerin kanını eline bulaştırmış ne kadar
Adige-Abhaz varsa; hepsine, ''cehennemin dibine kadar yolunuz var''
diyorum...
|
|
|
16 Mart
2015
|
Dün Kaf-Fed ile ilgili yazdıklarıma baya destek geldi. Eh! Aklın
yolu bir.
En güzelini de genç Abrek yazmış. Diyor ki; ''Türkiye'de kadınların
polis tarafından saçlarından tutularak kaldırımlarda sürüklendiği,
hamile kadınların karınlarından tekmelenerek bebeklerinin
düşürtüldüğü, polis otobüsüne alınan kadına polisin ''Sana burada
tecavüz ederim, kimse elimden alamaz'' dediği bir ülkede Kaf-Fed'in,
Çeçen kadının peşine düştüğü duruma ne denir?
ÇALGILI ÇENGİLİ KAF-FED USULÜ DURUM KOMEDİSİ...'' denir!
Serpil kardeşim de şunları yazmış: ''Ne Kaf-Fed ne de diğer Çerkes
kurumlar Ermeni Soykırımı konusunda ses çıkaramazlar. Çünkü
Ermenilere yapılan soykırımda aktif olarak görev yapan Çerkesler
olmuştur ve bunlar resmi olarak devlet arşivlerinde yazılıdır.
Çerkes diasporası Anadolu topraklarına geldiğinden beri,
paşalıktan-uşaklığa, ispiyonculuktan-zabitliğe kadar her türlü
rezilliği yapmıştır. Bu diaporanın kurumları mı 'Ermeni Soykırımı
oldu' diyecek. Gülünç olmayın sayın Mülayim...''
Hakan Altun bey de diyor ki; ''Sayın Hatko, -sizin deyiminizle-
Öteki Cumhurun Başı Balıkesir'e nutuk atmaya gidecek. Polis, Tayyip
bey daha Balıkesir'e gelmeden 6 kişiyi gözaltına alıyorlar. Sebep?
Polisin açıklaması: Cumhurbaşkanı'nı protesto edebilirler.
Kaf-Fed nerede sayın Hatko? Çeçen kadının eteğine yapışmış!
Dünyada bunlar kadar şaşkın ördek tipi örgütlenme var mıdır acaba?''
|
|
|
15 Mart
2015
|
Evvela okuyucularıma teşekkür edeyim. Bu kadar sevildiğimi
bilmiyordum. Ufak bir göz ameliyatı geçirdim. İnsan yaşlanınca, eski
araba gibi tamirhaneden çıkamıyoruz. Kah sırtımız ağrıyor, kah
midemiz. Normaldir bu kadar insanlıktan çıkmış bir toplumda
yaşamanın bedeli bunlar.
Efendim, okuyucularımdan bazıları Kaf-Fed için yazdıklarımı şiddetle
eleştiriyorlar. Kaf-Fed'in diasporanın biricik kuruluşu olduğunu
falan yazıyorlar.
Bir kere şuna bir açıklık getirmek lazım. Ne diasporası. Adige-Abhaz
mı, Kafkas diasporası mı? Adı Kaf olduğuna göre biricik değil
hepicik oluyor. Yani sizin biricik dediğiniz Kaf-Fed, Dağıstanlı'nın
da, Avar'ın da, Çeçen'in de, İnguş'unda, Azeri'nin de, Gürcü'nün de,
Asetin'in de, Kaf-Fed'i! Nasıl biricikmiş!
Bazı okuyucuları da Kaf-Fed'in demokrat, ilerici olduğunu yazıyor,
kızıyor bana. Valla kızsan da köpürsen de hakikat hakikattir.
Kaf-Fed Türk Devleti'nin denetimi altında, onun müsaadesini almadan
bırak konuşmayı, tuvalate bile gidemeyecek bir yapıdır.
Nasıl mı?
Bu topraklarda insan hakları her bakımdan ayaklar altına alınırken,
gazetecisinden, lise öğrencisine kadar ''gık'' diyeni kodese
tıkarken, küçücük çocukları faşist polisler katlederken, gencecik
insanları ''esnaf'' linç ederek öldürürken, dinciler sanatçı
cenazesi basıp, propaganda eylemlerinde bulunurken, kadınlar-kızlar
tecavüz edilip bıçaklanarak-yakılarak katledilirken Kaf-Fed ne
yapıyor?
Ne idüğü belirsiz bir Çeçen kadının sınırdışı edilirse Çeçenistan'da
eziyet görecek diye dert yanıyor. Ben de böyle saçmaladıklarında,
Kaf-Fed dangalaklık yapıyor diyorum. Kızıyorsunuz! Kızmayın, çünkü
devlet Kaf-Fed'e (diasporalıyı kafalamak için) Kafkasya'nın abiliği
rolü vermiş. Onlarda oynuyorlar. Evelden bu rol Birleşik
Kafkasyacılar denen şebeklerindi, onlar rollerini iyi oynayamadılar.
Kaf-Fed baya iyi rol kesiyor!
Ben siyasi bilincimi geliştirdiğimde şuna kanaat getirip, küçük
burjuvadan, olsa olsa Çetin Altan olur, demiştim. Şimdi bakıyorum da
oğlu Ahmet de babasının izinde. Bunların demokratlığı ve ilericiliği
işte aynen Kaf-Fed gibidir.
Türk solunun genelinin özünde Türkçü olduğunu söylediğimde dostlarım
itiraz eder. Fakat kafaları da hep öne düşer. En son Grup Yorum'un
bir elemanı bu dostlarımın yüzünü yere baktırdı ve beni haklı
çıkardı. Grup Yorum üyesi Caner Bozkurt adlı arkadaş, Kobani'yle
ilgili geçen hafta verdiği röportajda “Devrim dersiniz, biz öyle
düşünmüyoruz. Ben, kişisel olarak Marksist-Leninist bakış açısına
sahip bir devrimci olarak devrim olarak nitelendirmiyorum"
demiş... Beyzademe devrim beğendiremiyoruz. Bir Türk solunun haline
bakın, bir Kürt soluna! Türk solu 12 Eylül'ün silindiri üzerinden
geçtikten sonra darmaduman oldu, Kürt solu 30 yıldır dağlarda
mücadele veriyor. Caner beyzadem, Konbani'yi nitelendiren
nitelendirdi. Sen nitelendirmesen de olur.
Kısacası kıymetli okurum, Türk solundan uzak duracaksın, onu-beşi
bilmem!
Kaf-Fed'le açtık, Kaf-Fed'le bitirelim: (Kaf-Fed'i yere göğe
sığdıramayan okuyucumun Kaf-Fed'e sorması temennisiyle...)
Ermeni devleti Ermeni Soykırımı'nın 100 yılı sebebiyle ülkelerinde
törenler düzenleyeceklermiş. Kaf-Fed yöneticileri ''Soykırım''a olan
hassasiyetleri sebebiyle bu törenlere katılacak veya bu konuda bir
bildiri yayınlayacak mı? Ne de olsa Ermenistan'da Kafkas yurdu değil
mi?
|
|
|
12 Mart
2015
|
Değerli okuyucularım
rahatsızlığım
sebebiyle Pazartesi'ne kadar izninizi rica ediyorum...
|
|
|
11 Mart
2015
|
AKP ile Kaf-Fed arasında ne benzerlik
var?
Çok basit. Kıvırmada rakip tanımıyorlar!
Ekonomik kepazeliğin ucu bucağı görülmüyor. Bır araştırma
yayınlanmış, ve TMMB'ye Sinan Aygün tarafından sunulmuş. aynen
aktarıyorum:
Batık kredi borcu:
2002'de 278 milyon Lira,
2015'de 12 milyar 600 milyon Lira
Diyeceksiniz ki, milletin elinde son
model telefonlar! Ben de onu diyorum zaten.
Böyle başa, böyle tarak!
Küçük Hüsamettin'in kızı koşu yarışına katılıyor ve dördüncü oluyor.
Kızımızı canı gönülden kutluyotum. Amma birader, bazı soytarılar
yalakalık olsun diye 3.cülük kürsüsünün yanına bir kürsü daha
koymuşlar önüne de 4 rakamını yazmışlar. Bir "çüüüüşşşş"ü
haketmişler!
|
|
|
10 Mart
2015
|
Bugün çok uzatmadan yazacağım. Nasıl olsa
üzerinde baya konuşacaksınız!
Birinci konu: Saadet
Partisi'nin eğitim işlerinden sorumlu Antalya İl Başkan Yardımcısı
Ramazan Düzen, ''Sünnetsiz Davut heykeli kanıma dokunuyor'' demiş.
İkinci konu: Anadolu'da
bulunan bir üniversite öğretim görevlisi Hürriyet yazarı Mehmet Y.
Yılmaz'a yazarak şunu demiş: ''İktisadi ve sosyal düşüncenin evrimi
konusunu işlerken Homo Sapiens Sapıens'i Adem ve Havva üzerinden
anlatmak zorunda kalıyorum! İstanbul'da müktedire eleştiri kolay ama
taşrada değil!''
|
|
|
09 Mart
2015
|
Bu ülkede sessiz kalarak hayatını sürdürmeye çalışmak kadar zor bir
şey yoktur herhalde. Hele hele dinci ve faşistlerin yoğun olarak
bulundukları köy, kasaba ve şehirlerde!
Ben kendimi bildim bileli bunlar insanlara eziyet ederler, işkence
ederler ve hatta yakarlar, tecavüz ederler, öldürürler fakat gene de
el üstünde tutulurlar.
Kadınlar Günü'nde yaptıkları rezaletlere bakın nerelerde oluyor.
Düzce ve Yozgat'taki eşşekoğlu eşşekler yürüyüş yapan kadınlara
saldırmışlar. İzmir'de Kobani protestoları sırasında nereden
atıldığı belli olmayan kurşunla yaralanarak, baygın halde yerde
yatan genci, gene elleriyle sırtlan işareti yapan faşist köpeklerce
tekmelenerek linç ettikleri görüntüler ortaya çıktı.
Peki bu hayvanların insanlaştırılmaları için açılan okullarda neler
yapılıyor? Mesela her insanın muhtaç olduğu Tıp üniversitelerinde?
Kadavralara don giydiriliyor! Sapıklığın geldiği noktaya bakar
mısınız! Bir tıp talebesine potansiyel ölüsevici muamelesi sadece
dincinin aklına gelir. Çünkü dincinin beyni kafatasında değil malum
yerdedir. Tha topunuzun belasını versin!
Demem o ki, bu topraklarda asla huzuru bulamayacağız. Hadi bizim bir
ayağımız çukurda, gençlere, çocuklara ne olacak?
Buradan tavsiyede bulunuyorum. Birazcık parası olan ne yapıp edip
anavatana dönsün. Bu kadar kalleş, bu kadar namussuz, bu kadar
ahlaksız, bu kadar hırsız, bu kadar gözü dönmüş ırz düşmanları
içinde çocuklarınızın hayatını karartmayın...
|
|
|
07 Mart
2015
|
Adamım Ahmet Hakan diyor ki, Kemal Kılıçtaroğlu'nu programa davet
ettikten sonra sordum hangi gazetecileri çağırayım, siz hangilerini
isterseniz dedi. İşte demokrat lider böyle olur.
Ahmet kardeşime hak veriyorum. Recep'ten sonra tuhaf bir durum.
Abdülkadir Selvi adlı bir yandaş gazeteci var. Tip olarak kavruk
Anadolu çocuğu. Bu kardeşimizi seyrederken ister istemez tuhaf bir
acıma duygusu yaşıyor insan. Yandaşların içinde bence en adam gibi
adam olanı o.
Son zamanlarda gördüğüm en güzel karikatür.
|
|
|
06 Mart
2015
|
Öbür Cumhurun Başı Recep kardeşim bu defa ‘zehirlenmekten’
korkuyormuş, Saray’da yediği-içtiği 14 ayrı kontrolden geçiyormuş.
İtikatı zayıfmış! Allah'a güvenmeyen adamdan cumhurbaşı mı olur!
''Üzerime işediler'' diye eşi benzeri görülmemiş bir yalanla ortaya
çıkan kadını savunan yazarlar ortak başlıklı açıklama yaptılar. Biz
mobese, möbese dinlemeyiz kardeşim. Türbanlı bacımızın üzerine
işediler, yazdılar.
Bunlarda ar da kalmamış namus da... Polisler sadece mobeselere de
bakmamış gazetede yazılanlara göre. Recep'in emriyle o gün, o
dakikada kadının olduğu yerde sinyal veren ne kadar cep telefonu
sahibi varsa çağrılıp, ifadeleri alındı. Hiçbiri böyle bir olaya
şahit olmamış. Hitler'in propaganda bakanı Gobbels'den ders almış bu
dingiller besbelli. Ne diyordu Gobbels? Yalan ne kadar büyükse o
kadar inandırıcı olur!
65 yıllık hayatımda dinciler kadar yalan söyleyen ve iftira atan
kimseyi görmedim kardeşim. Bunların alyuvarlarında var yalan ve
iftira!
|
|
|
05 Mart
2015
|
Bugün gündem baya kalabalık.
Daha dakika bir demeden, Kadir Mısırlıoğlu adlı deli,
"Alman harbi devam ederken,
Komünist Rusya'da Stalin emretti: 'Kumlara Ayetel Kürsi okuyun.
Alman ordusunun üzerine serpelim.' En azından maneviyat takviyesi
için komünist bunu yaptırdı" dedi. Bunların diyorum ya
beyinlerindeki bir devre yanık. Palavrayı atan da dinleyen de ciddi
ciddi inanıyor yahu!
7 milyonluk Adige-Abhaz diasporası bir Selahattin Demirtaş
çıkaramadı! Çıkaramaz da. Çıkarabilmesi için yürekli insanlara
ihtiyaç var. Polis korumasında Rus elçiliği önünde efelenmeye
benzemez bu iş!
Öbür Cumhurun Başı, sigara içenler için buyurmuş. ''Ama cezanın,
yasağın etkisini de gözardı edemeyiz. Toplumsal duyarlılık, sosyal
reaksiyon oluşturmak mecburiyetindeyiz. Hani mahalle baskısı
diyorlar ya, bu konuda hakikaten mahalle baskısı yapmak lazım."
Dincilerin niye bir adım bile ilerleyemediğini anlayabiliyor
musunuz? Yani meseleyi; toplumu eğiterek değil, yasaklarla,
baskılarla çözecek. Böylece bir taşla iki kuş vurmuş olacak. Hem
cahil toplumu yönetmenin kolaylığına devam edecek hem hegemonyasını
devam ettirecek.
Ateizm derneğinin internet sitesini kapatmış iktidarın kurumu.
Bunlar fırsat bulsun, bir kaşık suda boğar ateistleri de, Alevileri
de... İnanç özgürlüğü sadece kendilerine... Başkasına yok!
Bu kadar mazlum yaratan bir milletin, ''Ben mazlumum'' diyeni
iktidar yapması da bu topraklara has bir durumu vaziyettir!
|
|
|
04 Mart
2015
|
Bu topraklara demokrasi gelmesi için;
1) Trafik ışığı olmayan bir yaya geçidinde, otoların yaya gördüğünde
durması lazım.
2) Vergi kaçırmamak lazım.
3) Sokak hayvanlarına eziyet etmemek lazım.
4) Sabahın köründe ev ahalisini ayağa kaldırıyorsun, şu hoparlörün
sesini biraz kıs dediğinde, imamın suratınıza ters ters bakmaması
lazım.
5) Ülkeyi yönetenlerin, yönettikleri insanların cebinden ellerini
çekmesi lazım.
6) Adaletin verdiği cezanın adil, cezayı alanın da aslanlar gibi
cezasını çekmesi lazım.
8) Evini pırıl pırıl yapıp, sokağı bok götürmemesi lazım.
9) Birine bir şey ısmarlayıp, sonra da o bana ısmarlar beklentisine
girmemek lazım.
10) Başını örtüp, kıçını açmamak lazım.
11) Salyangoz satıcılarına karışmamak lazım.
12) Aaa komşu, yandaki bekar genç kız akşam eve erkek attı dememek
lazım.
13) Aga, akşam eve bir kız attım dememek lazım...
14) Ya benimsin ya kara toprağın dememek lazım.
15) Algı operasyonu dememek lazım...
16) Siz cinsiyet değiştirmişsiniz, size iş veremem dememek lazım.
17) Hacı, Cuma'ya gelmiyor musun diyerek esnafa baskı yapmamak
lazım.
18) Genç kızların gece yarılarında bile sokaklarda saldırıya
uğramadan dolaşabilmeleri lazım.
19) Polisin kuralları bilmesi ve uygulaması lazım.
20) Devlet Başkanı'nın haddini bilmesi lazım...
Maddeleri siz kafanızda çoğaltabilirsiniz...
Peki Türkiye'ye demokrasi gelir mi?
Naaaaaaahhhhhhhhhhh gelir!
|
|
|
03 Mart
2015
|
Mehmet Baransu adlı vatandaş sahte belgeler sebeiyle tutuklanmış. Bu tip adamlar
beni her zaman ürkütmüştür. Çünkü karanlıklar ve kumpasçılar.
Adigelerin içinden de bu tip adamlar çıktı yakın tarihte... Nasıl
bir hayat tarzları var, nasıl bu kadar yalanı bir arada
tutabiliyorlar ve bunu propaganda haline getirebiliyor normal insan
anlayamaz.
Bir ara Abhazya'ya dadandılar bu tipler. Abhazya çok net biçimde
''Hadiiii, yürüyün de ense kökünü görelim'' deyince baya kıyamet
koparmışlardı. Ahbazlar aydın ve akıllı insanlar topluluğu, bizim
gibi değiller yani.
Fakat ne olduysa Adigey ve Kabardey'den de barınamadılar. Neticede
bu adamlar karanlık adamlar. Aramızda barınamadıkları iyi oluyor.
İnsanların cinsel tercihlerini saygıyla
karşılayan biriyim. İnsan kendini hangi cinsten hissediyorsa,
başkalarına susmak düşer. Amma Cemil İpekçi adlı arkadaşı görünce
sinirleniyorum. Yani bu ülkede saçmalama hakkı;
cinsiyeti veya cinsi tercihi ne olursa olsun, hep belli kesimin
elinde. Diyor ki; ''Yerinden kalkamayıp başına fiyonk takmakla, bir
okka makyajla tarz olunsaydı sirkteki hokkabazlar olurdu.'' Valla
ben İpekçi'nin kıyafetlerine bakınca hokkabazların daha naturel
giyindiklerini düşünüyorum. (Yahu girmediğim bir moda işi kalmıştı,
ona da girdim ya!)
Rotterdam İslam Üniversitesi Rektörü Ahmet Akgündüz Türk
edebiyatının efsanevi ismi Yaşar Kemal’in ardından paylaştığı
mesajında “Yaşar Kemal öldü; ancak hayatına ait ayrıntılar içinde
henüz "Allah rahmet etsin" diyeceğim bir ipucu bulamadım...”
ifadelerini kullanmış. İsabet olmuş! Yaşar Kemal, senin gibi bir
eşşekoğlu eşşekten rahmet isteyeceğine cehenneme gitmeyi tercih
ederdi.
Gerizekalı herif!
|
|
|
02 Mart
2015
|
Adige ataları Osmanlı ile Ruslara karşı işbirliği yaptıklarında,
topraklarımıza toprak katacak, böyyük bir Çerkesya İmparatorluğu
kuracağız, zannediyorlardı. Halbuki Osmanlı seni köküne kadar
kullanıyordu. Sırtını sıvayıp, ''sen saldır aslanım ben arkandayım''
diyordu.
Sonra bizimkiler yedikleri kazığın boyunu farkettiler amma iş işten
geçti. Kendilerini Anadolu ve Arap topraklarında buldular. Bu kazık
o kadar büyüktü ki, günümüzde bile hala 291 sene boyunca
topraklarımızı işgal atltında tutan Osmanlı için ''Senin ne işin
vardı kardeşim 291 sene bizim topraklarımızda'' diye ne soran, ne
sorgulayan bir Adige delikanlısı yoktur! Varsa yoksa Rusya! Bre
dangalak kazığı Rusya mı soktu ki, hala arkanı Türkiye'ye
dönüyorsun!
Neyse asıl konuya geleyim; HDP ve Kürtler bizim gibi gerizekalı
davranmıyorlar. Bunlara güvenilmeyeceğini, her zaman ellerindeki
kazığı sokacak fırsatı kolladıklarını bilerek, temkinli hareket
ediyorlar. Elinde saksı tutar gibi fotograf çektirme meraklısı
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın ketenperesine gelmeyip,
''sadede gel Yalçın'' dediler.
Kürtler ''Kıro'' diyen bizim asillikte dünya lideri Adige
kahramanlarına tavsiyem, o kırolardan biraz ders alın da halkınızı
aşağılayarak Türkçülük yapmaktan vazgeçin... O size giren kazık,
anavatan dönüp, yerleşmediğiniz sürece içinizden çıkmayacak, boşa
debelenmeyin. Hele hele AKP gibi dinci partilerden kazığı
çıkartmalarını hiç beklemeyin!
Benim bu güne kadar gördüğüm en çapsız, en tuhaf, en donanımsız
hukukçu AKP'li Burhan Kuzu denen arkadaş. Bu adama anayasa
hazırlattılar yahu! Buna bırakın anayasa hazırlatmayı, köyde davar
güttürmezler. Ama ne desek boş. Her şeye rağmen bunlara en güzel
cevabı yine halk veriyor.
Yazar Yaşar Kemal'in ölümünün ardından, Burhan Kuzu Twitter'dan
Yaşar Kemal'in eserlerini hatırlatarak "Anadolu insanının
çilesini eserlerinde yansıtmıştı. Benim çilelerimle bu eserler
örtüşür." diye yazmış. Nisanur Efsa adlı takipçisi de
Burhan Kuzu'ya "İnsan ölür kalır eseri, eşek ölür kalır
semeri. Yaşar Kemal eserler bıraktı. Bakalım siz ne bırakacaksınız?"
diye bir not geçmiş. Bu arkadaş cevaben ne yazsa beğenirsiz? ''Sana
bir şey herhalde bırakırız.'' Yani semer bile bırakamayacağını
söylemiş. Ben yakıştırdım bu cevabı Kuzu'ya! Bu kafanın hazırladığı
anayasa ve güvenlik paketinden hayır bekleyin!
"Biz bir milletiz. Bin yıllık dostluğumuz var. 1074
Kaşgarlı Mahmud'un Divanı Lugatit Türk'te söylediği gibi
'Börksüz baş, Fars'sız Türk olmaz.'"
Bu lafları rahmetli olmadan önce Alparslan Türkeş söyledi zannettiniz,
değil mi?
Yok yok... Doğu Perinçek, Şeriatçı Ahmedinecat'a diyor...
Xabze olmasa kendimle gurur duyardım!
Emniyet Genel Müdürlüğü, Mehmet Ali Erbil’in başrolünde oynadığı
“Polis Akademisi Alaturka” isimli filmde yer alan logo ve
üniformaların izinsiz kullanıldığı ve bu izinsiz kullanımın
“polisin kamuoyu önündeki imajına zarar veren unsurlar barındırdığı”
gerekçesiyle, filmin yönetmeni ve yapımcı şirket hakkında
suç duyurusunda bulunmuş.
Vallahi, billahi,
tillahi, komedi filmi gibi bir ülkede yaşıyoruz...
|
|
|
28 Şubat
2015
|
Türkiye Adige-Abhaz dünyası nasıl bir ortamda hayatını sürdürüyor?
Sayalım:
Bir: HRANT Dink suikastına ilişkin "kamu
görevlilerinin ihmali" olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma
kapsamında, dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı
olan Ramazan Akyürek, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.
Akyürek'in avukatı Adnan Şeker, tutuklanmaya tepkisini TCK
kitabını yırtarak gösterdi.
İki: Muğla E Tipi Kapalı Cezaevi Sübyan Koğuşu’nda,
yaşları 12 ile 15 arasındaki 4 çocuğa işkence yapılıp,
birine de tecavüz edildi. Marmaris Devlet
Hastanesi’ndeki doktorlar, M.U.’ya cinsel istismarda bulunulup,
işkence yapıldığına dair ön rapor tutup, durumu polise bildirdi.
Üç: Turgay Oğur, Cuma namazı sırasında attığı bir tweette;
''Basbakan camiye ağır silahlarla girdi tweeti
yazdım diye korumaları tarafından Sultanahmet camii çıkışında göz
altına alınmaya kalktım.'' yazdı. Eleştiriler üzerine bir tewit daha
atıp şunu yazdı: ''Kibri kaf dağı kadar bu iktidarı öyle böyle
destekledim. Maymun gibi kafese kapatıp gezdirseler şikayet
etme hakkım yok. Vebalim büyük.''
Dört: Manisa’nın Akhisar İlçesi’nde geçen pazar
günü zeytinlik alandaki barakada bulunan yanmış kadın cesediyle,
aynı bölgede dün gece toprağa gömülü bulunan erkek cesedinin sırrı
çözüldü. Çifte cinayetin hem kurbanlarının, hem de gözaltına alınan
şüphelilerin sağır ve dilsiz olduğu vahşetin
ayrıntıları ortaya çıktıkça, oluşturulan özel ekipteki deneyimli
dedektifler bile olanlara şaşırıp kaldı.
Beş: AKP Balıkesir Milletvekili Tülay
Babuşcu, Cumhuriyetin “reklam arası”
olduğu şeklindeki büyük tepki çeken Twitter mesajının ardından çok
tartışılacak yeni bir paylaşımda bulundu: “Bizans dostu
kahpe İsmet İnönü!”
Adige-Abhaz örgüt ve STK'larının anavatan hakkında gerizekalılık
düzeyinde değerlendirme yapmalarının temel sebebi bu ve benzeri
olaylardır.
|
|
|
27 Şubat
2015
|
IŞİD adlı eşşekoğlu eşşekler, arkeolojı müzesinde ne kadar tarihi
eser varsa kırıp yok etmişler. Afganistan'daki eşşekoğlu eşşekler de
aynı şeyi yapmıştı. Bu eserlerin insanlığa ait olduğunu
anlayamayacak kadar hayvandır bunlar. Bu eserlere çanak çömlek
muamelesi yapmak kanlarında vardır.
Müslüman olup da dünya üzerine eser bırakmış bir millet gösterebilir
misiniz? Suudi Araplar gibi parayla yabancılara yaptırdıkları altın
helalardan bahsetmiyorum. Mesela, piramitler gibi, Çin Setti gibi,
İskenderiye Feneri gibi, yenilerden Eyfel kulesi gibi, gibi de
gibi...
Matbaayı bile 500 yıl sonra kabullenebildiler. Kafanızı kaldırıp
etrafınıza bir bakın, kullandığınız numune niyetine bir tane
Müslüman icadı var mı?
İşte bu sebeple; kırıp, döküp, yakıp, yıkıyorlar...
Çünkü beyin yok... Kibir var!
Çünkü muhakeme yok... Aşağılık kompleksi var!
Dincide beyin olmadığını bilen de ne yapıyor? Malatya'daki AKP aday
adayı gibi, afiş bastırıyor ve afişe ''Referansım Allah'tır''
yazıyor. Bunu okuyan beyinsiz de hırsıza, uğursuza oy veriyor.
Yalansa yalan deyin. Yahu bu kadar dangalaklık olur mu?
Olur!
Mesela Küçük Hüsamettin açıklama yapmış: Yeni yerine taşınan
Süleyman Şah türbesine dokunana müdahale ederiz.''
Daha ister misiniz?
Buyrun...
Şeyini şey ettiğimin şeyi de şu açıklamayı yapmış: ''Süleyman Şah
türbesinin yeni yeri daha büyük.''
Bunlarda beyin yok diyorum, kızıyorsunuz...
Not: Nilgün kardeşimin notunu aldım. Memnuniyetle
yerine getiriyorum.
Mersin'de bir savcı 15 yaşında dört
çocuğa izinsiz gösteriye
katıldıkları gerekçesiyle,
ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası
istemiyle
dava açmış. Buradan o savcıya
çüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüşşşşşşşşşşşşşşşşş diyorum!
|
|
|
26 Şubat
2015
|
Bizim Adige-Abhaz örgütlenmelerine ve STK'larına sözüm var. Eğer
birazcık olsun yakın tarih biliyorsam, Türkiye'de çok büyük olaylar
çıkacak ve sonunda AKP'nin ne kadar sorumlusu, yalakası,
işbirlikçisi varsa hepsi kodesi boylayacak. Diyeceksiniz ki, nerden
biliyorsun. Şurdan biliyorum. Yüzde 99'u öküz bile olsa hiçbir halk;
bu kadar hırsızlığa, namussuzluğa, ahlaksızlığa, baskıya uzun süre
dayanmaz. Benden uyarması...
Türk halkı misafirperverdir ama cebinden parasının çalındığını
görürse, hırsızın boğazını bir saniye düşünmeden de keser.
Bir kamuoyu araştırma şirketinin yaptığı anketlerden sonra AKP'nin
oylarının yüzde 35'e gerilediğini tespit etmiş. Bunu kamuyla
paylaşmasının ertesi günü Maliyeciler şirketi basmış. Dünyanın en
malak halkı bile, bunun sindirme operasyonu olduğu bilir. Yani
örneklersek; trafik polisi çorba parası derdindeyse senin aracın
isterse 2016 model olsun bir kusur bulur. Bu da onun gibi bir şey.
Demem o ki, Fuat Avni'ye falan gerek yok. Normal bir insan bu
gidişatın sonunu görür! Hemşehrilerime dikkat diyorum!
|
|
|
25 Şubat
2015
|
Eskiden Almanların söylediğine inanılan bir söz vardı: ''Su akar,
Türkler bakar!''
Yeni Türkiye'de artık yöneticiler öyle akan suya bakmıyorlar. Anında
HES'leyip, akan suyun da doğanın da çanına ot tıkıyorlar. Yukardaki
lafın mucidi Alman eğer yaşıyorsa, ''Ulen ben ne dedim, onlar ne
yapıyor'' diyordur.
Bu topraklarda ''proje'', ''araştırma'', ''icat'' ve ''düşünce'' lüzumsuz
görülür. Bu satırı okuyunca aklınıza Kaf-Fed geldi değil mi? Neyse
konumuza döneyim. Onun için ne araştırmaya bütçe ayırır devlet, ne de
projeye.
Eeee? Nasıl yürür işler? Çok basit!
Eğer işi yapacak olan Mehmet emmiyse, bir usta çağırır, arsayı
gösterir; ''Evlat şuraya bir oda, yanına bir mutfak, salonu da
şuraya yap'' der iş biter. Usta Mehmet emminin dediği biçimde evi
yapar, proje sonlanır. İçine girip oturular. Sonra Mehmet emminin
tuvalet ihtiyacı hasıl olur, kalkar, fakat eve tuvalet yapmayı
unuttuklarını görür. Bunun üzerin usta yeniden çağırılır. Duvarın
bir yanından delik açılır ve bir tuvalet eklenir.
Peki projeyi Büyük Usta, tüm zamanların en büyük lideri yaparsa
nasıl yapar? İşte o Mehmet emmi gibi yapmaz. Usta musta çağırmaz
yanına. Çünkü zaten kendisi en ustadır. Ulaştırma bakanını alır
yanına, biner helikopter, bakana gösterir ve ''Aha köprüyü buraya
yapacaksınız, yolları da şuradan geçireceksiniz.''
Ya işte... Alman vatandaşına tavsiyem olsun. Kimle dans ettiğini
bilmeden büyük büyük laflar etme. Artık burada su akmıyor, Türkler
de bakmıyor.
Dünya politik tarihinin en büyük hırsızlığının yaşandığı bir
partinin, bir il başkanı, aday adayı olan engelli bir adamın AK
Parti yerine, AKP demesiyle küplere binmiş, adamı azarladığı gibi,
bırakıp da gitmiş.
Adamlar AK Parti diyorlar bu kadar hırsızlık yapıyorlar, bir de APAK
Parti olsaydı isimleri, herhalde donlarımızı da alacaklardı.
|
|
|
24 Şubat
2015
|
12 Eylül öncesi Adige-Abhazların içinde azımsanmayacak sayıda MHP'li
vardı. Hatta oranlarsanız 100 Adige-Abhaz'dan 10'u solcuysa 90'ı
ülkücüydü. Sebebini o zamanlar düşünemiyorduk. Şimdi Trabzon'a
bakıyorum, en hızlı ülkücüler orada da var. Trabzon'un köküne
inseniz içlerinden bir tane saf Türk bulamazsınız. Zannedersem,
Adige-Abhaz-Laz üçgenindeki bu faşistleşmenin temeli korku! Korkudan
aşırı Türkçü oluyorlar. Hadi biz bu topraklarda misafir olarak
bulunuyoruz (gerçi gideceğimiz de yok ya!) bizim korkumuzun sebebi
anlaşılır. Lazlara ne oluyor? Türkler daha Ortaasya steplerinde
çadır kurarlarken, onlar Karadeniz şeridinde yaşıyorlardı. Ha
demiyorum ki, bağımsızlık ilan edin ama bu aşırı milliyetçilik de
neyin nesi?
Bir hakikat varsa o da Anadolu topraklarında yaşayan en yiğit halk
Kürtler. Onların çektiği acı ve zulmün yüzde birini bizimkiler
yaşasaydı bir tane Adige kalmazdı Türkiye'de. Ayakları kıçlarına
vura vura kaçarlardı başka ülkelere... Kürtler sayesinde sadece biz
değil ne kadar milliyet ve inanç varsa hak ister hale geldi. Bizim
CHP'li milletvekilimiz de hala vik vik ediyor.
Ortalıkta bir video dolaşıyor. Televizyon muhabiri vatandaşa
soruyor.
Televizyoncu: SSK bazı kalemleri ödemiyormuş...
Vatandaş: Ödüyor. Yalan onlar inanmayın.
Televizyoncu: Bu Pazartesi Resmi Gazete'de
yayınlandı ama.
Vatandaş: Yalan, inanma!
Televizyoncu: Resmi Gazete'ye de mi inanmayalım?
Vatandaş: Hiçbir şeye inanma, devlet dört dörtlük
çalışıyor.
Televizyoncu: Ama Resmi Gazete, devletin
gazetesi...
Vatandaş: Sen inanma, gaztelere inanma!
Bu arkadaş, Türkiye ortalama zekasının üst seviyesi.
Sonra diyorlar ki, AKP nasıl kazanıyor? Nüfusunun yüzde 90'ı bu
zekada olan bir yerde ben mi kazanacağım seçimi!
|
|
|
23 Şubat
2015
|
Öteki Cumhurun Başı'nın kızına suikast konusu tabi ki komedi. Fakat,
bu ülkede artık ne ahlak kaldı, ne insanlık. Tayyip kızını ortaya
koyuyor ve bunun üzerinden siyaset yapıyor; kızına yaptığı çok büyük
bir terbiyesizlik. Diğerleri bu kız üzerinden Tayyip'e vuruyor, o da
daha büyük bir terbiyesizlik...
Niye?
Birincisi: Eğer böyle bir iddia gerçekse, Tayyip'in
yapacağı mitinglerde kızını ortaya koyarak, car car konuşmak yerine
hemen hukuka müracaat etmek ve adaletin bir an önce yerine
getirilmesini sağlamaktır.
İkincisi: Bir genç kadına, ''muhalefet yapacağım,
Tayyip'e bindireceğim'' diye böyle saldırılmaz. Babası onun
haysiyetini düşünmüyor olabilir. Fakat bu genç kadın için yazıp,
çizmek büyük terbiyesizliktir. Haaa, kadının siyasi düşüncelerini,
demeçlerini yerden yere vurabilirsiniz, bunda hiçbir beis yok. Amma
babasına vuracağım diye kızının üzerinden hareket etmek insanlık
değildir.
Kıyameti koparan, Meclis'i ringe çeviren yasa için acele etmeyin...
Çıkınca görecek bu millet anasının örekesini. Zaten kafasını duvara
çarpmadan akıllanmaz Anadolu insanı.
Siyasi tartışmalarda ikdidar yanlılarının en çok söylediği laf ne
biliyor musunuz? ''Avrupa'daki polis de aynen böyle!'' Neymiş o
polis? Tehlike halinde silaha sarılması...
Evet, mesela Alman polisi kaçan göstericiyi sokakta sıkıştırırır,
Alman esnaf da yardım eder, bir güzel kafasına vura vura öldürüler
kaçan anarşisti! Değil mi yalaka tayfası! Tha belanızı versin
diyorum, başka da bir şey demiyorum!
Bayrağa bu kadar çok mana yüklerseniz, zamanı gelince çok madara
olursunuz. Aha da Türkiye Cumhuriyeti! Suriye'de Süleyman Şah
Türbesi'ne diktiği ve kasıla kasıla ''işte Türk toprağı'' dediği
yerden bayrağını indirmek mecburiyetinde kalmış. Gazetelerde
fotografı vardı. Yahu bu kadar kasıntılığın ne lüzumu var be
birader. İşte eloğlu adamı böyle şebek eder!
Emevi camisinde Cuma namazı kılmak için Suriye'ye gideceklerdi ya,
gidemediler! Amma Süleyman Şah'ı Türkiye'ye yakın olan Eşme'ye
getirdiler. Bunun üzerine yalakanın biri çıktı ne dedi biliyor
musunuz? ''Belki bu sefer Eşme en son istirahatgahı olur ama
ama Süleyman Şah'ın naaşının gezgin bir yönü de var. Yörükler
öyledir, hep yürürler, hep gezerler... Süleyman Şah, vefatından
sonra bile gezginliğine devam ediyor." Diyorum ya bunların
beyinlerinin bir yerinde bir devre yanıyor...
|
|
|
21 Şubat
2015
|
AKP'yle alakalı yazılarımda bazı okuyucularım ''Niye sadece AKP?''
diyor. Valla ben doğrucuyumdur. Hangi parti olduğuna bakmam. Kim
hatalıysa hatasını suratına söylerim. AKP hem yalana, hem hırsızlığa
sahip çıktı. Affedilemeyecek iki büyük günah bu... Haa CHP sütten
çıkmış ak kaşık mı? Uzaktan yakından alakası yok. AKP kadar kirli
bir parti. İçine aldığı her şeyi kirletiyor. Mesela Kürtlere en çok
destek vermesi gereken milletvekili bir arkadaş var.
Köken olarak Adige mi Abhaz mı bilemiyorum. Fakat Sakarya'dan
seçilmiş. Bu vatandaşın Meclis'te bir konuşmasına şahit oldum. Kürt
vekil bizimle ilgili bir şeyler söyledi, bu arkadaş yerinden fırladı
ve söz aldı ve konuştu. Tek
kelimeyle ''YUH'' dedim. Bir de güya Çerkesleri savundu paşam!
Benden genç olduğu için kulağını çekeyim, CHP gibi faşist bir
partide Türk milliyetçiliği yapmanda bence hiçbir beis yok Engin
Özkoç! Adige-Abhazlara bulaşma yeter ki. Senin gibi Türk devletinin
işbirlikçisi bir adama söylenecek çok laf var fakat CC engelliyor.
Sırası gelmişken yazayım. Bu Engin Özkoç denen arkadaş misalinde de
olduğu gibi, Meclis'e Adige-Abhazların girmesinin hiç ama hiçbir
önemi yok. Haaa girmesinler mi? Girsinler. Eş dostlarına yardımcı
olsunlar. Güçleri yetiyorsa Adige-Abhaz gençlerine eğitim bursu
falan ayarlasınlar. Amma sakın ola bu vatandaş gibi bizim adımıza
konuşmaya kalkmasınlar.
Adamın lafına bak yahu: ''Çerkesler bu topraklara ihanet
etmedi!''
Ulen aç da çocukların gencecik beyinlerine hitap eden tarih kitaplarına bir bak! Alnımızın ortasında ''Hain''
damgasıyla yaşıyoruz 90 küsur yıldır. Damga kimin elindeydi? Şu anda
mensubu olduğun CHP'nin... Yani Kapıkulu olmanın da bir sınırı var
be birader! Mesela, mensubu olduğun parti herhangi bir çalışma yaptı
mı alnımıza sürelen bu lekeyle alakalı? CHP bilmiyor mu ''Hain
Ethem'' ile ''Hain Çerkes Ethem''
arasındaki farkı! Çıkmış car car konuşuyorsun!
İki önemli detayı atlamamak lazım (senin de kulağına küpe olsun
Engin biraderim):
Birincisi; tabiki bu topraklara ihanet etmedin,
etmeyiz, edemeyiz. Her ne kadar Osmanlı'nın ketenperesine gelmişsek de, netice olarak bu topraklarda yaşıyoruz. Bu topraklara
misafir gelmişiz fakat her kötü misafir gibi çakılıp kalmışız... Hem
sofralarına otur, hem toprak iste, olmaz...
İkincisi: Fakat, Kürtlerin durumu farklı. Kürtlerin
vatanı burası be birader. Bu kadar mı aymazsın! (Yani en azından
doğu ve güney doğu anadolu.) Sen hangi hakla ''Çerkesler bu
topraklara ihanet etmedi!'' diyerek Kürtlerin ihanet
ettiğine dair algı meydana getiriyorsun? Sen kimsin be adam!
Neyse çok daha asabım bozulmadan noktalayayım. Düzen partilerinde
olan her Adige-Abhaz düzenin esiri olmak mecburiyetindedir... Onun
için çenenizi kapatıp, oturun oturduğunuz Meclis'te. Bizim adımıza
artisliğe soyunmayın!
Öteki cumhurun başı ''Bize 400 milletvekilli verin diyor''
mitinglerde. AKP yetkilileri ve AKP basını da; ''Erdoğan Anayasaya
aykırı hareket etmiyor. 400 milletvekilini kimin için istediğini
söylemiyor'' diyor.
Tamam kendimi bildim bileli politikacılar insanı salak yerine
koydular, fakat bu kadar açık dangalak yerine konulmak da baya
ağrına gidiyor insanın!
|
|
|
20 Şubat
2015
|
Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bulunan mahkemelerde görev
yapan hakimlerin yüzde 99,9'u komplekslidir. Çünkü halkın yüzde
99,9'u kompleksli... Bu sebeple mahkemeye yolu düşenlere yüce
Tha'dan yardım diliyorum...
Adam kız çocuğuna tecavüz etmiş,
Yetmemiş işkence yapmış,
Yetmemiş öldürmüş,
Yetmemiş delilleri yok etmek için yakmış...
Yakalanmış...
Mahkemeye çıkarılıyor.
Hakim olacak eşşekoğlu eşşek;
''Karşımda ayak ayak üstüne atmadığı için,
Mahkemeye kravat taktığı için,
Bana karşı ''Efendim'' diye hitap ettiği için,
Hep başı önde, efendi davrandığı için,
İyi halden (...)'' diyor ve bu namussuz katil bir kaç yıl içinde
yeniden aramıza katılıyor. Şimdi bu hakim kompleksli değil de ben
miyim!
|
|
|
19 Şubat
2015
|
Bir ülkenin; meclisinde kafa göz yarılıyorsa, camıma kar topu geldi
diye adam öldürülüyorsa, önüne gelene tecavüz edilip,
katlediliyorsa, polis çocukları hedef gözeterek öldürüyorsa, dilimiz
ne söylesin, kalemimiz ne yazsın?
Adige-Abhazlara tavsiyem kimseyle takışmayın kardeşim. Kızınızı
kendi elinizle okula götürün, kendi elinizle geri getirin. Sokakta
kartopu falan da oynamayın. Hava karadığında mutlaka evinizde
olun...
Gidişat hiç iyi değil. Millet kafayı yemiş durumda... Büyük bir
patlama olacak... Bu kadar faşizan bir idarede infilak
kaçınılmazdır. İşaretleri de sudan sebep cinayetler, tecavüzlerdir.
Demedi demeyin!
|
|
|
18 Şubat
2015
|
Adige-Abhazlar dünyanın her yerinde hayatla boğuşuyorlar. Şöyle bir
bakıyorum da;
Amerika'dakiler: Gayet güzel yaşıyor. Hızla asimile
oluyorlar. Yüzde 50'i Adigelik-Abhazlıktan çıkmış. Kimi kovboy
olmuş, kimi Arap!
Ürdün'dekiler: Gayet güzel yaşıyor. Hızla asimile
oluyorlar. Yüzde 40'ı Adigelik-Abhazlıktan çıkmış. Araplaşmış.
İsrail'dekiler: Gayet güzel yaşıyorlar. Yavaş
asimile oluyorlar. Yüzde 10'u Adigelik-Abhazlıktan çıkmış.
İşin enteresanı Yahudileşmeyip Araplaşmış.
Suriye'dekiler: Felaket durumdalar. Hızla
asimile oluyorlar. Yüzde 60'ı Adigelik-Abhazlıktan çıkmış.
Araplaşmışlar.
Buradakiler: Eh işte! Kimi güzel, kimi kötü
yaşıyor! Yüzde 90'ı Adigelik-Abhazlıktan çıkmış. Türkleşmiş.
Anavatandakiler: Süper yaşıyor... Yabancı
milliyetlere Adigece öğretiyorlar.
Sonuç olarak; dünya üzerinde Adige-Abhazlığı rezil durumda yaşayan
sadece biziz.
Gazeteci Nuh Köklü. Kız arkadaşıyle kartopu oynuyor. Kartopunun biri
kazara dükkanlardan birinin camına geliyor. Esnaf çıkıyor, hem kıza,
hem gazeteciye saldırıyor. Kız yerlerde sürüklenirken gazeteci onu
kurtarmak için hamle yapıyor. Ve esnaflardan biri bıçağını
gazetecinin kalbine saplıyor. Gazeteci ölüyor... İnsan hayatı bu
ülkede bu kadar ucuz...
Böyle bir ülkede yaşadığım için hicab duyuyorum. Param, pulum yok ki
defolup gideyim. Tha sizin gibi esnafın toptan belasını versin
aşağılık eşşekoğlu eşşekler. (Haberi Gerçek Gündem gazetesinde
gördüm)
|
|
|
17 Şubat
2015
|
İslamcı yazar İhsan Eliaçık'ın "Erkek saldırı, dövme, taciz ve
tecavüzden arındığı kadar erkektir. Kadın da gıybet, dedikodu ve
teşhirden arındığı kadar kadındır" ifadeleriyle
Twitter üzerinden yaptığı açıklamalar tepkilere neden oldu.
Ne dediysem o;
Bir; dinciden sosyalist olmaz. Anti-emperyalist hiç
olmaz.
İki; bunların beyinlerindeki bir bölge kilitlenme
yapıyor. Resetleme yok!
Üç; bunların kadınlardan alıp veremediğinin ne
olduğunu normal insan anlayamaz.
Dört; Kılavuzun karga ise burnun eziyet çekmeye
devam eder.
Soner Yalçın bir televizyon programında emperyalizmden girdi,
Osmanlı'dan çıktı... Ve şunu dedi; ''Biz Ermenileri öldürdük mü?
Evet öldürdük ama soykırım yapmadık.'' Doğru. Savaşıyorsan, üç
ihtimal vardır: Ya öldüreceksin, ya öleceksin veya kaçacaksın.
Mesela, biz Rus Kafkas savaşlarında, ne öldürebildik, ne ölebildik.
Kaçma ihitmalini seçtik. Zaten onun için ''Rusya bize soykırım
yaptı'' diyen soytarılar gülünç oluyor dünyaya! Devam ediyor Soner
kardeşim; ''Biz Ermenileri öldürdük amma bizi de Balkanlarda
kestiler, Kafkaslarda kestiler, Arap yarımadasında kestiler!''
Seyirciden ''Bravo'' ve alkış sesleri...
Soner'e de bir dörtlü çekeyim:
Bir; sen Ermenileri kendi yurtlarında kestin.
İki; topraklarından sürdün.
Üç; sen sömürmek için işgal ettiğin Balkanlar,
Kafkaslar ve Arap yarımadasındaki yerli insanlar tarafından
kesiliyordun...
Dört; ikisinin arasındaki farkı eşşek gibi
biliyorsun amma bunu dile getirmiyorsun!
İşte zurnanın zırt deliği burası. Beyinlerinin içinde sürekli
emperyal var. Dincisinde de, kapitalistinde de, solcusunda da! Ve
biz bu topraklarda kültürümüzü yaşatmak için didinip duruyoruz.
Sonuç; eninde sonunda yokolacağız.
Not: Okuyucum Nedret bey; ''Perinçek kızılyıldızı bıraktıklarını
söyledi. Partide kullandıkları yıldızın Çobanyıldızı olduğunu
belirtti'' diyor. Ben duymadım amma kesinlikle doğrudur. Sağolun
Nedret bey...
|
|
|
16 Şubat
2015
|
Direk baştan yazıyorum.
Beni iyi dinle ey Adige-Abhaz diasporasının tüm federasyon, dernek,
STK başkanları, yöneticileri, sorumluları!
Adige-Abhaz olduğunuz için günde 100 defa Tha'ya teşekkür edin.
Çünkü bu kadim kültür size öyle miras bırakmıştır ki, hiçbir
Adige-Abhaz genci, bir genç kıza tecevüze yeltenmez. Bırakın
yeltenmeyi, kötü bir tek söz bile söyleyemez.
Fakat sizin gibi işbirlikçi, pazarlıkçı yönetici ve sorumlular
sebebiyle gençlerimiz Adige-Abhazlığı sadece ''düğünlerde dansöz
gibi oynama'' sanmaya başladılar ve xabzeden uzaklaşıyorlar. 5-10
sene sonra, tecavüzcü Adige-Abhaz gençleri olursa bunun tek
müsebbipleri siz olacaksınız. Onun için aklınızı başınıza toplayın,
veya defolun gidin!
Radi Dikici adlı arkadaş bir kitap yazıyor ve Müzeyyen Senar'ı
anlatıyor:
"Yıl Aralık 1936. Saray'dan çağrıldım. Atatürk'ün huzurunda ilk
defa şarkı söyleyeceğim. En şık elbisemi giydim. Kocam da öyle.
Özel bir araba bizi aldı. Sarayın kapısında bir yaver tarafından
karşılandık. Onu izleyerek salona girdiğimde, Atatürk'ün masasında
her zamanki zevat var. Yaver bizi takdim edince, Atatürk eğilerek
yavere bir şey söyledi, yaver de onu takip etmemizi istedi. Yandaki
çok büyük ve siyah mermer tuvalette, bizi bir berber bekliyordu.
Atatürk saçlarımı beğenmemişti. A la garson kesildi. Kocam da
bıyıklarını kaybetti. Döndüğümde yanına oturttu. Saza
işaret verildi ve ben onun ilk istediği şarkıyı okudum.''
Her zaman diyorum; faşistlik bunların ruhlarında var. En
solcusundan, en sağcısına... Yahu kadının saçından sana ne be adam?
Veya kocasının bıyığından! Bir sanatçıya yapılacak en büyük
terbiyesizliği yapmış. O da yetmemiş kocasını da zavallı duruma
sokmuş. Hem utanmadan şarkı söyletmek için ayağına çağırıyorsun, hem
kadını da kocasını da aşağılıyorsun!
Recep'e kızıyorlardı, sana ne onun bunun kolundaki döğmelerden,
diye.
Atatürkler bu vatanı kurmuş, Recepler yönetiyor.
Ben bu ülkede olanları gördükçe artık iyice emin oluyorum. Evet,
resmen şizofrenler yuvası burası. Katledilen Özgecan isimli genç
kızın haberlerine yapılan yorumlar, ülkem insanının, demeç veren
ülkem ''sanatçı-gazeteci''sinin lağım içinde yaşadıklarını
gösteriyor. Ve bu adamlarla aynı havayı teneffüs ediyoruz.
Derseniz ki; eee, önderleri Atatürk olan, Recep olan bir toplumundan
da anca böyle şizofrenler çıkar. He valla doğrusunuz, derim!
Faşist Perinçek sonunda işçinin yakasından düştü. Bir de kızılyıdızı
bırakırsa daha da memnun olacağım. Partisinin adını ''Vatan''
koymuş! Yakışır! Hatta ''Milliyetçi Vatan'' daha da yakışırdı! Zaman
herkesin maskesini ne güzel düşürüyor...
|
|
|
14 Şubat
2015
|
Bu toprakların havasından mıdır suyundan mıdır bilmem, fakat bildiğim
çok net bir şey varsa, pıtırak gibi eşşekoğlu eşşek üretiyor.
Haberlerde seyretmişsinizdir... Gaziantep'te bir grup esnaf gösteri
yapıyor. Yahu esnaf, esnaf, terörist değil. Yani yeri yurdu belli, derdi belli...
Bir insanoğlu insan polis, beline bağlı biber gazı tüpüyle bekliyor.
Amir diye bahsedilen başka bir eşşekoğlu eşşek polis, bu insanoğlu
insan polisinin ensesinden bastırıp bağırıyor. ''Sık ulan sık!''
Yüzündeki nefreti görmüşsünüzdür. Bu hayvanları bu topraklar nasıl
yetiştiriyor?
Bir tartışma programında gazeteci kılıklı başka bir eşşekoğlu eşşek,
''polis elinde molotof olmayan, sapan olmayan, yüzünü
kapatmamış göstericiye niye gaz sıksın, bunları muhalefet
uyduruyor'' diyor. Yani televizyon kameraları veya telefon kameraları olmasa
neyse, bu kadar açık-seçik yalan söyleyen bir insanda ne ar vardır,
ne namus. Hızını kesemiyor. İzin alınmadan gösteri yapıyorlar,
diyor. Hayvanoğlu hayvan, gazeteciyim diye çıkmışsın o televizyona,
hiç mi Anayasa'dan haberin yok. Hiç kimse gösteri yapmak için
önceden izin almak mecburiyetinde değil. Aman be!
Sorumu tekrar ediyorum: Bu hayvanları bu topraklar nasıl
yetiştiriyor?
|
|
|
13 Şubat
2015
|
Ahmet Hakan'ı dinci cenahtan her zaman ayrı tutarım. Enteresan bir
yapısı var. Türk solcusundan daha sol davranıyor çoğu zaman. Daha
demokrat. Yani benim gözümde iyi bir gazeteci.
Dini inancı yoğun olan insanların beyinlerin bir yerinde bir arıza
oluyor bence. Yani akıllı, mantıklı adam, din konusunda anında
saçmalayabiliyor. İşte Ahmet Hakan'da da aynı şeyi görüyorum. Diyor
ki, ''ABD'de üç Müslüman genç öldürüldü dünya sessiz''. Sonra da
saydırıyor; ''ikiyüzlüsünüz, İslamofobiksiniz, ahlaksızsınız,
ilkesizsiniz, rezilsiniz.''
İşte anlatamak istediğim budur. Devre yanıyor din konusuna girince.
Öldürülen gençler haberlere göre, Müslüman olduğu için değil, adi
suç sebebiyle öldürülmüş. Aradaki farkı anlayamayacak kadar mantık
devre dışı kalıyor. Yani, Hristiyan gençler bir araya gelip,
''Müslümanlar Suriye'de Hristiyanları öldürdü, biz de sizi
öldüreceğiz deyip öldürülmemişler. Veya Malatya Zirve Yayınevi'nde
bulunan insanları ''misyoner'' oldukları için boğazlarını kör
bıçakla keserek öldürenler gibi olmamış olay... Bildiğin adi vaka...
Kısacası Müslüman oldukları için öldürülmemişler.
Neyse, Ahmet Hakan'ı gene de beğeniyorum. Din konusunda
saçmalamasını da geçmişine bağlıyorum.
Eğer bu yazımı sabahın erken saatinde okuyorsanız; eğitimciyseniz
veya çocuklarınız okula gidiyorsa, siz de gitmeyin, çocuklarınız da
yollamayın. Kampanyaya katılın. Ayrıntılı bilgi APSUWA Nilgün'ün
köşesinde...
|
|
|
12 Şubat
2015
|
Adige Eagle rumuzlu okuyucum diyor ki; ''Hatko ağbi, YouTube'da
dolaşırken Soçi Olimiyatları'na denk geldim. 15 yaşında bir Rus genç
kızı Buz Pateni Artistik yarışmasında yarışıyordu. Tüm salon ayağa
kalktı gösterisini bitirince... Alkış kıyamet... 15 yaşında ağbi!...
Ben 30'larıma geldiğimde elime tutuşturulan bayrak, kafamda kalpakla
Soçi'yi prostestoya gitmiştim. Hatta bazı YouTube videolarında bile
çıkmışım. İyi protesto yapmışım! (Muhtemeldir ki, ben bunları
yaparken, o kız harıl harıl
yarışmalara hazırlanıyordu.)
Bizim videolarımızı en fazla 445 kişi seyretmiş ağbi. İnanmazsanız
işte listesi:
https://www.youtube.com/results?search_query=soci+protestosu
15 yaşındaki kızı kaç kişi seyretmiş biliyor musun ağbi? Tam tamına
1.108.970 kişi! 1 milyon ağbi 1 milyon. İşte onun da videosu:
https://www.youtube.com/watch?v=ke0iusvydl8
Size daha önce çok kızıyordum fakat kafama dank etti. Bizi resmen
piyon gibi kullanıyor bu dernekler, STK'lar. Bir daha tövbe,
bunların mahallelerinden geçersem! Saygılar ağbi..''
Adige Eagle kardeşim, bu mankafalara ne anlatsan boş. Günümüz
dünyasında iki kutup var, biri gelişmiş çağdaş toplumlar, diğeri
geri kalmış cahil toplumlar. Bunlar cahil, hem de zır cahil! Dikkat
edersen, eğitime, bilime, sanata, teknolojiye, spora önem vermeyip,
yan gelip yatarlar. Kendi salak duygularını tatmin için de protestoya
giderler. Bu sebeple, dediğin gibi tüm dünyanın takip ettiği YouTube'da
anca 445 kişiye kendilerini seyrettirebilirler. Çünkü, ne emek var, ne
çalışma var, ne akıl var, ne fedekarlık var. Öküzlemesine al bayrağı
yürü. Amma öbürü ne yapıyor 15 yaşındaki kızı özenle, pempe gül gibi
büyütüyor. Onun için de 1 milyon kişi öküzlere bakacağına, çiçeğe
bakıyor.
|
|
|
11 Şubat
2015
|
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak Adige bir şarkıcı var
mı?
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak Adige bir müzisyen
var mı?
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak Adige bir yazar var
mı?
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak Adige bir sporcu var
mı?
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak Adige bir biliminsanı
var mı?
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak Adige bir gazeteci
var mı?
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak Adige bir siyasetçi
var mı?
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak Adige bir sosyolog
var mı?
Diasporanın yetiştirdiği, dünyaya örnek olacak herhangi bir Adige
var mı?Yok...
Yok... Yok...
O zaman ne halt yemeye anavatanı kurtaracak fikirlere sahipmişsin
gibi davranıyorsun bre dangalak!
|
|
|
10 Şubat
2015
|
Muzaffer bey dünkü yazımla alakalı bir e-mail yollamış. Şöyle diyor:
Sayın Mulayim. Ben 25 yıldır yurtdışında yaşıyorum. Buralarda
kimsesiz çocukların evlat edinilmesi son derece doğal ve önemlidir.
Çünkü kimse kimsenin özel hayatını didiklemez, onun bunun işine
burnunu sokmaz. Ne böyle bir kültürleri var, ne de alışkanlıkları.
Örneğin üst katımızdaki aile orta gelirli. Baba bir devlet
dairesinde memur. 3 çocukları var. Bu üç çocuktan biri çok farklı.
Karı koca İskandinav kökenliler. Ne yalan söyleyeyim, biz evde bu
konunun dedikodusunu da yaptık. Nasıl oluyor da bu çocuk bu kadar
farklı oluyor diye. Sonradan evlat olarak ailelerine kattıkları
öğrenince ailecek utancımızdan yüzümüz kızardı.
Mülayim bey, bizler 25 yıldır burada yaşamamıza rağmen hala
Türkiye'deki alışkanlıklarımızı bırakamıyoruz. İnsanların özel
yaşamları hakkında bilgi edinmeyi ve edindiğimiz bilgilerin de
dedikodusunu yapmaya bayılıyoruz. Bence işte bu nedenle kimse
kimsesiz çocukları almak istemiyor.
Biz adam olmayız Mülayim bey, Çerkeslik falan hikaye. Daha doğrusu
moda. İşin gerçeği şu ki; biz hepimiz Türkiye yüzünden Türkleştik,
Müslümanlık yüzünde de Araplaştık.
|
|
|
09 Şubat
2015
|
Yetiştirme Yurtları zannedersem dünyanın her yerinde vardır.
Oralarda durum nasıldır bilmem, fakat buradaki Yetiştirme
Yurtları'ndaki durumu çok yakinen biliyorum.
Kimsesiz bir çocuğu ailesine katmaz bu toprağın insanları. Çocuk
sahibi olamayan aileler; 40 doktor gezer çocuk sahibi olmak için,
servet harcar ama gidip bir kimsesiz çocuğu alıp dünyaya bir insan
kazandırmaz. Kimi ''dinen caiz değil'' der, kimi ''kim bilir kimin
çocuğu'', der. Sanki ana babası ahlaksız olanının çocuğu hep
ahlaksız, ahlaklı ana babanın da çocuğu hep ahlaklı olacakmış gibi.
Kafanızı kaldırsanız yüzlerce görürsünüz etrafınızda. Aile melek,
öpöz çocukları şeytan veya aile şeytan çocuk bir melek.
Halbuki esas sebep bunlar değildir. Tek sebep: Bu toplumun bireyleri
bencildir.
Bunların ışığında Yetiştirme Yurtları'ndaki durumu şöyle
özetleyebilirim size:
Birincisi; Bu yurtlarda denetim sıfır derecesinde düşüktür.
İkincisi; Çocukların büyük kısmı cinsi ve fiziki saldırıya uğrar.
Hem de görevleri çocukları korumak olanlar tarafından.
Üçüncüsü; çoğu yurtta kışın çocuklar gecelerini donarak geçirirler.
Dördüncüsü; çocuklar için harcanması gereken para, birilerinin cebine
girer.
Sonuncusu; çocuklar 18 yaşından sonra hiçbir sosyal destek görmeden
sokağa atılır. O çocuk da daha önce sokağa atılmış diğer çocuklara
kartılır...
Ve binlerce sahipsiz genç sokaklarda ömür tüketirken, en fakirimiz
bile teneke çatının altında halimize şükrederiz...
Halbuki bu ''şükür'' yüzünden bu gençler dışarda biz de teneke çatının
altındayız!
|
|
|
07 Şubat
2015
|
Bazı insanların gerçek yüzlerini zaman güzel ortaya çıkarıyor. Buna
en güzel örneklerden biri Uğur Dündar. Bu arkadaşın bir programına
denk geldim. Şu HEPAR denilen faşist partinin duble faşist paşa
genel başkanı ile CHP milletvekili Muharrem İnce konuklarıydı.
Salona HEPAR taraftarları doluşmuş, paşa artığı bağırarak konuştukça
hoppa millet ayakta. Yani hüloooogggcuların başka bir versiyonu.
Uğur Dündar'da paşayı gazlıyor da gazlıyor... Ya hesap edin Muharrem
İnce bile bunların yanında resmen bölücü kaldı.
Türk Ordusu'nun niye darmaduman olduğunu insan şimdi çok iyi
anlıyor. Böyle şebekleri paşa yaparsan dağılırsın tabiki.
Öteki Cumhurun Cumhuru ''ailemi tehdit ediyorlar'' demiş.
Bu durum şöyle oluyor:
Öteki Cumhurun Cumhuru: Madurum da madurum, çok madurum madurum...
Öteki Cumhur: Aptalım da aptalım, çok aptalım aptalım...
|
|
|
05 Şubat
2015
|
Dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. IŞİD namussuzlarının katlettiği
insanları çoğu yiğitçe ölüyorlar. Bu aşağılık yaratıkların tüm
eziyetlerine rağmen Ürdünlü pilot kahramanca yanarak öldü. Onun için
bu eşşekoğlu eşşekler daha da azıyor ve daha da acımazsız öldürme
teknikleri geliştiriyorlar.
Neticede ne yaparlarsa yapsınlar, insanlık kazanacak!
AKP'nin komedi kişiliği Burhan Kuzu, bu sefer çok ciddi ve tehlikeli
bir şey söyledi: ''Birisi çıkıp da 'Başkanlık sistemi diktatörlük
getirir' dediğinde gırtlaklamak istiyorum.''
Dincilerin bu gırtlakla dertleri nedir bilmiyorum. Müslüman aleminde
gırtlaklayan gırtlaklaya! Fakat Kuzu'nun dediği şey şu manada
tehlikeli. Sen istediğin kadar sistemin iyi olduğunu söyle. Sistemi
yürütecek olan arkadaş ne durumda? Sen ona bak! Adamın posta
koymadığı kişi ve kurum kalmadı. Yani utanmasa mahalle bakkalına
''Niye veresiye veriyorsun ulan!'' diye çatacak. Yani demem o ki,
cadde ve sokaklardaki trafik ışıklarında ''kırmızı'' dur demek. Adam
o ışıklarda durmuyor ki, sen niye bizi gırtlaklıyorsun Kuzu?
|
|
|
04 Şubat
2015
|
Bu ülkedeki tuhaflıkları yazınca bazıları kızıyor. Yahu bana
kızacağınıza tuhaflığı yapanlara kızsanıza. Şimdi ben yazmayım da
kim yazsın? Sivas'ta bulunan Pulur mahallesinde yol asfaltlama
çalışmaları sırasında toprağın altından insan isketi çıkmış. Bunun
üzerine mahalleli ''çıkan iskelet mübarek birine aitse
çarpılırız'' diye korkusundan yolun o tarafından yürümediğini
söylüyormuş. Biri de akıl edip, ''ulen yıllardır üstünden geçtik,
çoluk çocuk üzerinde top oynadı bir şey olmadı, şimdi ne olacak''
demiyor.
Sonra ''Sivas'ta yobazlar insanları niye yaktı ki'' diye şaşkın şaşkın
birbirlerine bakıyorlar. Korkudan birader, korkudan!
Feride abla, tek başına ağaçları kökünden sökmeye hazırlanan iş
makinelerinin önüne kale gibi dikilmiş. Helal olsun... Feride
ablanın enteresan bir oğlu var. Hani şu vatandaşa ''gavat'' diyen
tuhaf vali. İnsan şaşmadan edemiyor, öyle bir anadan, böyle bir
oğul!
Bulgaristan hükümeti Türkiye sınırını duvar örerek kapatacakmış. Bu
hiç de iyiye işaret değil. Türkiye gerçekten de koşar adım şeriata
mı gidiyor? Valla olur mu olur! Baksana Paris'te katliam yapan o üç
eşşekoğlu eşşek için ortalığı velveleye verip, bir de gıyabi cenaze
namazı kılan dinciler, IŞİD'in yakarak infaz ettiği Ürdünlü Müslüman
pilot için bırakın cenaze namazını Fatiha bile okumuyorlar.
Bulgarlar durumu sezip ''Aman neme lazım, biz şu sınırı duvarla
örelim'' dediler herhalde!
|
|
|
03 Şubat
2015
|
Ajdar adında bir meczup var. Bu çocuk kendini bir sanatçı, daha da
kötüsü şarkıcı sanıyor. Tabii felaket bir sesi var. Hareketleri de
tuhaf. Nedense bu garibanı ekranlarda gördüğümde hep aklıma bizim
Kaf-Fed geliyor. Ajdar'da, Kaf-Fed'te kendini olamayacakları yerde
gördükleri için zavallı görünüyorlar ama bunun farkında değiller.
Tha'dan hem Ajdar'a hem Kaf-Fed'e akıl sağlığı vermesini
diliyorum...
IŞİD adlı aşşağılık yaratıklar ordusunun başını keserek katlettiği
Japon gazeteci, 4 yıl önce attığı twitter mesajında ''Ancak Tanrı
yargılar. Ben Arap kardeşlerimden bunu öğrendim” yazmış. 4 yıl sonra
İslamcıların her zaman yalan söylediğini bedenini onlara kurban
ederek öğrenmiş oldu. Bu insanlığa ders olsun. Bunlara güvenmeyin
kardeşim!
Sadece Arap İslamcılar mı? Yooo... Bakın Türk İslamcılara. 40 yalanı
arka arkaya dizerler ruhun duymaz. Aha Fetullah... Aha Recep...
Hayır işin enteresanı bu kadar yalanları ortaya çıkar, gene de
kuyruğu dik tutarlar. Ben bunu anlamıyorum. Yahu benim bu kadar
yalanım ortaya çıksa, eve kapanırım. Gece gizli gizli, kimsenin
görmeyeceği saatlerde çıkarım, utancımdan!
Bu nasıl bir inançtır ki, yalanı meşru kılıyor?
|
|
|
02 Şubat
2015
|
CC'de anavanatandaki spor haberlerini görmek mutlu ediyor beni. Ne
kadar sporla pek içli-dışlı olmasam da herkes benim gibi değil. Ben,
özellikle buz pateni ile ilgili sporları seviyorum. Ve bu sporu elit
buluyorum. Hem sanatsal, hem sportif.
Bir de vurdulu kırdılı sporlar var ki, onlara nasıl spor denmiş
aklım almıyor. Mesela boks ve bilimum uzakdoğu sporları. Kimse bana
''özünde disiplin sporu'' masalı okumasın. Uzakdoğu sporuyla uğraşan
kimi tanıdıysam tam bir öküz. Hem de yontulmamış cinsten. Azcık aklı
başında olan da bu sporlara başlayınca sapıtıyor. Güreş bile öyle.
Bir tane aklı başında, kendini geliştirmiş güreşçi gösterebilir
misinz? Buna Gazanfer Bilgeler falan da dahil.
Bu topraklarda ne kadar şerefsiz eşşekoğlu eşşek varsa ''Bana
bunu-şunu diyen ispatlamazsa müfteridir, şerefsizdir'' lafını
kullanır. Benden size tavsiye. Hiç uğraşmayın, böyle bir laf diyen
birini görüyorsanız, dini, imanı, milliyeti, siyasi çizgisi ne
olursa olsun katıksız bir şerefsizdir, bu tiplerden uzak durun,
muhatap olmayın... Çünkü kendinden emin olan insan, kendine atılan
iftiralara böyle cevap vermez. Sadece güler, geçer...
|
|
|
31
Ocak
2015
|
Bizim Adige-Abhazları yerden yere vururum amma hakkını da teslim
ederim.
Mesela; bizim tartışmacılarımız hep bir ağızdan
konuşmaz. (İçimizde birkaç tımarhanenin bile kabul etmeyeceği
delileri hariç tutuyorum). Televizyonlardaki tartışma programlarını
seyrediyorum, yahu insan olan insanlığından çıkar. Kimse kimseyi
dinlemiyor. Herkes konuşuyor. Tümünün sesi de mikrofondan çıktığı
için hiçbir şey anlaşılmıyor. Birbirlerine hakaret de cabası...
Mesela; bizim evlilik programları gibi
rezilliklerimiz olmaz. Zaten zeges ve kaşenlik müesseselerimiz var.
Mesela; bizim gençlerimizin içinde de asimile
olmuş, lumpenleşmiş azımsanmayacak bir kitle vardır, fakat
gene de ''ayıp'' dedin mi 2 saniye de olsa saçmalamayı keser. Ulen,
der ''bu 'ayıp' lafı bir şey için deniyordu ama ne içindi'' diye
düşünür...
Mesela; bizim STK yöneticilerimiz ciddi ciddi
vizyonsuzdurlar, kapasitesizdirler, öngörüsüzdürler, bilmedikleri
konularda büyük konuşmayı severler, kendilerini Kaf Dağı'nda
görürler, amma en azından bunu aşağılık kompleksinden yaptığını
davranışlarıyla belli etmezler...
Mesela; bizim insanlarımızın içinde ''ırkçı''
nadiren çıkar. Çıkanda Adige-Abhaz ırkçısı değil, Türk ve Arap
ırkçısı olur. Ve sağlam ırkçı olurlar.
Mesela; bizim millet içinden dinci de az çıkar.
Musevilik'e iman eder, Hristiyanlık'a iman eder, Müslümanlık'a
iman eder amma her zaman diğer inançlara saygılı olur. İçimizden
zıvanadan çıkmışlar yok mudur? Tabii ki vardır. Aynen başka
milliyetlerin ırkçısı oldukları misali gibi sağlam dinci olurlar.
Amma gene de kafa kesen, esir aldıkları kadınların ırzına geçen
Adige-Abhaz dincisi bulamazsın. Yok eğer bulursan, yedi sülalesi
bozuktur. Dikkate alma...
|
|
|
30
Ocak
2015
|
Dün
Türk solu hakkında yazınca kıyamet koptu. Tabi benim lehime olan bir
kıyamet. Bazan benim gibi düşünen bu kadar çok insan olduğu görmek
şaşırtıyor ama mutlu da ediyor. Aykırı düşünceler de yok değil.
Mesela;
Serdar bey şöyle diyor: ''Sayın Hatko, tamam Türk solunu günah
keçisi yapmışsınız. Bence de birkaç yapıyı dışarıda tutarsak Türk
solu hem Kemalist, hem Türkçü bir çizgide olmuştur tarihi boyunca.
Ama adalet konusunda her zaman adil olmuşlardır. Nazım Hikmet için
yaptığınız yorumu -açıkça söylemem gerekirse- harika buldum. Ve ben
şiirin o mısrasını bu gözle okumamıştım. Saygılar...
|
|
|
29
Ocak
2015
|
Türk solu dendiğinde, durup 1 dakika düşüneceksin. Mesela dünyada
solcu olup da aynı zamanda faşist olan sadece Türklerden çıkar. Türk arkadaşlarım kızmasın!
Misal verecek olursam, Doğu Perinçek solcu mudur? (Bence Türkeş'e
rahmet okutur!) En azından kendi ifadeleriyle solcudur. Hatta öyle
böyle solcu değil. Parti bayrağı yıldızdır.
Dünya solu, düşüncelerini halkların çıkarı üzerine yapar. Yani hangi
halk olduğu önemli değildir. Bir Ugandalıyla, bir İngiliz arasında
onun için fark yoktur. Siyasetini emek-sermaye çelişkisi üzerine
kurar. Türk solu ise tam aksine Tükçülük üzerine kuruludur.
Hesap edin, Nazım Hikmet (rivayete göre Adige olduğu iddia edilen)
bırakın Türkiye'yi, dünyanın tanıdığı bir solcudur, gel gelelim ''Dörtnala
gelip Uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi
uzanan bu memleket, bizim.'' diyecek kadar da faşisttir. Bre adam
sen değil misin emperyalizimin yayılmacılığına karşı olan! Dört nala
niye geldin Uzak Asya'dan? Otursana oturduğun yerde!
Peki Türk demokratları? Ooooo, onların durumu daha da vahim.
Araplara çatarken Lawrance üzerinden bindirimler yapar ve ''bize
hainlik etti Araplar'' diye hep önünüze koyarlar. Ne yapmış bu
Araplar, gelip Bilecik'i mi işgal etmişler? Veya Edirne'yi!
Yooo... Adamlar seni, kendi topraklarından atmışlar. Bunun için
insan Araplara kin güder mi? Türk demokratı güder kardeşim.
Perinçek'e döneyim. Bu yiğit Türk solcusu Avrupa çıkartmasından
sonra açıklamada bulundu! Ve dedi ki; ''Kimse artık Ermeni soykırımına
soykırım
diyemez!'' Arkasından ekledi... "Avrupa insanının özgürlüğü için
buradayız!" Duyan da sanacak ki, Ermeni kapitalislerine karşı savaş
kazandı!
Komedi gibi değil mi?
Bu arada bizim Türkiye diasporası yiğitleri bu durumda iyiden iyiye
toz oldular.
İlkesizlik böyle bir şeydir. Yok eğer ille de sakalım da olacak,
bıyığım da diyorsan, tükürmeyeceksin kardeşim!
|
|
|
28
Ocak
2015
|
Şişine şişine, kabara kabara anavatana höyküren şebeklerin; iş
Türkiye'ye gelince nasıl sustalı maymuna dönüştüklerini görmek komik
oluyor.
AKP'nin akraba ayetli milletvekili Mehmet Metiner; 17 Aralık'ta
yolsuzluklar ile ilgili dava açan savcı hakkında ''O savcının
defterini dürmezsek bize de namert desinler'' demiş. Şimdi bizim
şempanzeler ''Olsun burası Rusya gibi despot bir liderin yönettiği
bir ülke değil. Demokrasi gereği milletvekili düşünce özgürlüğünü
kullanıyor.'' diyecekler. Ulen, bu lafı anavatanda bir milletvekili
söylese kıyameti kopararsın balta! Bu ikili tavır niye?
Şu Adige-Abhaz ''aktivist'' şebekleri nerede? Herhalde verecekleri
bir cevap vardır!
Kendi evinizin önündeki pisliği temizlemeden size rahat yok,
haberiniz olsun! Ensenizde boza pişirmeye devam edeceğim...
|
|
|
27
Ocak
2015
|
Dünya alem biliyor ki, Öteki Cumhurun Başı da, 23 Nisan Başbakanı da
IŞİD'in Kobani'den defedilmesinden acayip rahatsız oldular. Öteki
Cumhurun Başı bu konuda bir şey dedimi duymadım, okumadım fakat,
Başbakan tebrik mesajı yollamış. Yahu bari bu konuda omurganız olsun
be birader! Bölgede akan her damla kanda sizin parmağınız var...
Utanın da konuşmayın bari.
Nevzat bey kardeşimin yazısı esasında ibret alıncak bir yazı.
Kaf-Fed yöneticileri bu yazıyı dikkatle okuyup, kendilerine bir
çeki-düzen vermeleri gerekiyor. Benim gibi kaba saba da yazmamış
Nevzat bey. Gayet nazik koymuş meseleyi ortaya. Ben gene de
söyleyeyim. Kaf-Fed ve benzeri kurum ve kuruluşlardan bir halt
çıkmaz. Çünkü, vizyon desen vizyon yok, hedef desen hedef yok,
çalışma-emek desen zaten hiç uğrama. Köye muhtar olamayak adamlar
bunlar. Anca, car car car konuşmayı, büyük büyük laf etmeyi
bilirler. İcraata gelince vııınnnn!
|
|
|
26
Ocak
2015
|
Ukrayna işbirlikçisi bazı Adige örgütlenmeleri ve bazı sivil fareler
yine deliklerine kaçtılar. Ukrayna'nın, RF yanlılarının
denetimindeki bölgede yol alan belediye otobüsünü topçu ateşiyle
vurması ve en az 30 masum insanın ölmesine sebep oldu. Kirli
savaşlarda taraf olan kim varsa hepinizin Tha belanızı versin!
Şimdi şu soruya cevap verin!
Doktorsunuz, bir evden çağırıyorlar. Gidiyorsunuz ki, evin yetişkin
oğlu şizofren olmuş, anasıyla tek başlarına yaşıyorlar. Oğlanı mı
yoksa anayı mı tedavi etmeye kalkarsınız?
''Anayı tedavi ederim'' diyen dangalak çıkmaz değil mi aramızdan!
Ama bu topraklarda dangalak sayısı bildiğiniz gibi değil, sürüyle...
Artık, hem midem bulanıyor, hem CC yönetimi kızıyor ama be kardeşim
öyle şeyler söylüyorlar ki, yazmasam bu sefer kendimi berbat
hissediyorum. Sözcü gazetesinde gördüm. Bir video. Videodaki adama
bakıyorsunuz, son derece beyefendi bir tip. Yok yahu bu adam böyle
sapıkça bir şeyi demez, diyorsunuz ve tıklıyorsunuz videoya. Vallaha
da billaha da ayne şunu diyor: “Ne diyor İslam, annen de olsa diz
kapağının altından göbeğine kadar ve sırtına bakamazsın. Annen de
olsa, diz kapağının üstü tahrik eder.'' Şimdi, bir dakika nefes
alayım. Çünkü, bu adama söyleyeceğim lafı CC sansür eder.
Neyse, bu beyefendi tipli adama şunu söyleyeyim de onun kafasında
olan Adigeler de bilsin. (Adigelerde bu kafada adam yok, demeyin.
Bal gibi var!)
Birincisi; sen aklın erene kadar o anandan süt
emiyordun dangalak.
İkincisi; bir insan anasının diz kapağının altından
göbeğine kadar olan bölgeye ve sırtına niye baksın?
Üçüncüsü; evet, annesine cinsel arzu duyan insanlar
çıkabilir, buna da tıp dilinde ensest deniliyor. Yani, bu bir
hastalık. Sen değil diz kapağını kapatmayı, boydan boya çarşaf da
giydirsen bile, oğul hastaysa onun cinsel isteğine engel olamazsın.
Demek ki sorun ananın dizi değil, oğlunun hastalığıymış. Bunun
çözümü de anayı çarşafa sokmak değil, çocuğu tedavi etmektir. Çünkü
hasta olan çocuk!
İşte yobazlığın insanları getirdiği son nokta... Anasını bile seks
objesi olarak gören bir zihniyet. Tha topunuzun belasını versin!
Versin de şu dünya sizin gibi pisliklerden kurtulsun... Şeref
yoksunları!
İlgili haber linki >>>
|
|
|
24
Ocak
2015
|
Dış ülkeri bilmiyorum, fakat bu ülkede durum hiç iyi değil insanlık
adına. Hitlerden nefret etmek başka, Alman halkından nefret etme
ayrı. Eğer bir halktan nefret ediyorsan, hiç kıvırmayın siz akıl
hastasınız demektir. Suudi Kralı öldü. Adamı sevmeyebilirsiniz ama
onun üzerinden Suudi halkına nefret kusmak hastalıklı bir şeydir.
Haa! Arap yaşam biçimini veya inancını sevmeyebilirsiniz,
eleştirebilirsiniz ama nefret etmek saçmalık! Kral'ın ölüm haberi
altına yazılan yorumları okuyunca insanın tüyleri diken diken
oluyor. Genç nesili berbat bir gelecek bekliyor... Yazık!
Adigeliğe sıkı sıkı sarılın gençler... Sizi yönlendirmeye, anavatana
düşman etmeye uğraşan çakallardan uzak durun. Onlar Türkiye'nin,
Ürdün'ün, Suriye'nin, resmi uşaklarıdır. Yurtsever, demokrat,
milliyetçi maskelerine ve kafalarına arsızca taktıkları kalpaklara
kanmayın! Dünyada sahip olduğunuz en güzel hazine Adigeliktir.
Xabze'dir!
|
|
|
23
Ocak
2015
|
Kaf-Fed, yine esip gürlemiş... Ne idiğü belirsiz bir adamın
öldürülmesini büyük büyük laflarla basın bildirisi haline getirmiş.
Haber 7 adlı yandaş basın da ''get len, ne diye yalan iddialarla
insanları kandırıyorsunuz'' diye yazınca, seninkiler de bir panik,
bir panik!
Kaf-Fed adam olmayacak belli oldu. Hala kendi önündeki pisliği
temizlemeden, taaa elalemin Çeçen'iyle haşır neşir oluyor. Tha sizi
bildiği gibi yapsın sizi Çeçen örgütü olarak bıraksın! Sizi anca o
paklar, düşün Adige-Abhazların yakasından!
4 AKP bakanı her yerde aklandığına göre, insan haklarına saygı
sebebiyle bu bakanlara görevleri iade edilmeli değil mi? Ama bu
konuda herkes acayip suskun! Hayırdır?
Ahmet Hakan süper bir yorum yapmış. Aynen aktarıyorum:
Niğde türküsü ''Adeletin bu mu dünya'' şöyle der.
Adaletin bu mu dünya
Ne mal verdin ne yar dünya
Kötüleri silsen dünya
İyileri öldüren dünya
Türkünün son iki dizesini şöyle değiştiriyorum:
Egemen Bağış'ı güldüren dünya
Ali İsmail'in annesini alatan dünya.
|
|
|
22
Ocak
2015
|
İsmail Korkmaz'ın katillerine ödül gibi cezalar layık görüldü.
Herkes şaşkın. Ben de herkese şaşkınım! Yahu siz hangi ülkede
yaşıyorsunuz! NOKTA!
Yolsuzluklarla ilgili oylamada 4 AKP bakanı aklandı. Herkes şaşkın.
Ben de gene herkese şaşkınım! Yahu siz hangi ülkenin TBMM'sinden
dürüstlük bekliyorsunuz! ÜÇ NOKTA YAN YANA!
|
|
|
21
Ocak
2015
|
Bir video seyrettim. Resmi bir toplantı, yuvarlak masalar var. Bir
kadın Türk bayrağını masanın ortasına dikmiş, herhalde yetkililer
kaldır dediler ki, bar bar bağırıyor. Yanındaki ve etrafındaki
insanlarda yüksek sesle itirazlarını dile getiriyorlar. Açıkçası
videonun başında garipsemedim tepkileri, hatta haklı bile buldum.
Yani Türk bayrağına karşı yapılanlar saçmalık! Esasında tüm
bayraklara karşı yapılan saygısızlık, aptallıktır bana göre. Buraya
kadar her tepki yerindeydi ama bağıran kadın demez mi, Burada
Türkiye vatandaşı yok, Türk vatandaşı var, benim dedelerim Kürt'tü
ama ben öpöz Türk'üm. Çevreden bravo, helal ve alkış sesleri.
Videoyu kapattım. Yahu bunlar süzme dangalak! Kardeşim doğru olan
bir tepkini niye aptalca bir çıkışla manyaklaştırıyorsun... Yahu
sıkıldım be!
23 Nisan Başbakanı, nam-ı diğer Parmak Başbakan Cumhuriyet
gazetesinin Fransız dergisinin eklerini yayınlamasını dile doladı.
Her konuşmasında bir şeyler söylüyor. İşin enteresanı, Cumhuriyet'in
yaptığı kanunlarımıza göre suç değil. Kanunlarda suç olanı Parmak
Başbakan'ın polisleri yapıp, gazetelerin dağıtımını engellemişlerdi.
İşte burası böyle bir ülkedir. Kanuna uygun bir davranış devletin
başı tarafından yerden yere vurulurken, kanun dışı bir eylem
hakkında resmen ''tık'' yok!
|
|
|
20
Ocak
2015
|
Çoğunuz seyretmiştir. Samsun'un Canik ilçesinde bir yaban domuzu,
açlıktan kasabaya inmiş. Kasabadaki eşşekoğlueşşekler, hayvanı
taşlayarak, tekmeleyerek, sopalarla kafsına vura vura öldürdüler. Yahu ne insafsız ne acımaz oldu insanlar. Bu
arada ''taş atmayın'' diyen bir cılız ses duyuluyor, insan evladı
olan birinden ama takan kim! Bu aşşağılık adamların bir yaban
hayvanını katletmelerini buradan vereceğim.
Ayrıca CC'ye de yaban hayvanlarıyla alakalı bir film yolladım ''Günün Videosu''na
koyacaklar. Mutlaka seyredin... Yaban hayvanları bizim için
çalışıyorlar. Yani ona taş atan ayılar hayatlarını o domuza ve
onun gibi diğer yaban hayvanlarına borçlular. Ama kime
anlatacaksın, böyle öküzlerin bol olduğu toplumlarda hayvanlarda
kendi paylarına düşeni alıyorlar. Tha topunuzun belasını versin! (Bu
arada; domuzu katleden insan vücutlu yaratıklardan bahsederken,
adlarını sıfat olarak kullandığım eşeklerden, ayılardan ve
öküzlerden özür dilerim!)
Okurum Cevdet bey yazmış: ''Değerli Hatko, Hırant Dink katlinde
traji komik olan nedir bilir misiniz? Onu öldüren tetikçilerin
asıllarına indiğinizde kiminin Rum, kiminin Laz, kiminin Müslüman
Ermeni olduklarını görürsünüz. Asıl acı budur. Nasıl bir zamanların
en hızlı ülkücüleri Adigelerden çıkardı, onun gibi... Bu toprakların
ne yazık ki, böyle bir gerçeği var. Ve işin kötüsü bu gerçekten
halkın kendisinin haberi yok.''
Hala şu CHP'ye din düşmanı, peygamber düşmanı demiyorlar mı! Yahu
CHP, MHP'den daha sağcı, AKP'den daha dincidir. Bunu niçin
anlamıyorsunuz! 23 Nisan Başbakanı ''CHP Peygamber düşmanı'' demiş.
Yani peygambere hakaret edenlerin yasını tutmak için sen taaa
Parislere git, Netenyahu ile kol kola gir, sonra dön böyle
saçmala... Yani saçmalamanın bile bir mantığı olur be birader!
|
|
|
19
Ocak
2015
|
''Soykırıldık'' diye zırıl zırıl zırıldayan başta Kaf-Fed olmak
üzere ne kadar diaspora (bir ikisi hariç) örgütlenmesi varsa, her
sene 18 Nisan'da yapılan Çanakkale Şehitleri Anma Töreni'nin 24
Nisan'a alınmasına ''tık'' diyemediler. Hani kahramanca Adige-Abhaz
bayraklarıyla Rus elçiliği önüne giden şebekler var ya, onlardan da
ses yok.
Sebebi malum! Türkçü politikaların dışına çıkacak cesarette bir tek
adam yoktur diasporada, bir tek (rakamla, 1 tek)! Bu kahramanların
hepsi kuyruklarını bacaklarının arasına sokup sırra kadem bastılar.
Zira, neydi 24 Nisan 2015! Ermeni Soykırımı'nın 100.cü yılı.
O, hani zannedersiniz dünyanın en ilkeli, en demokrat, en insan
haklarına saygılı, en ''Soykırım insanlık suçudur''cu, en prensipli
ve diasporanın en biricik kurumu meşhuuurrrrr Kaf-Fed var ya, işte o
bile deliğine girdi, çıkartamıyoruz. Yahu siz değil miydiniz, kasıla
kasıla ''Soykırım insanlık suçudur'' demeçleri veren? Şimdi niye toz
oldunuz?
Tha müstahakınızı versin emi! Size bir abi tavsiyesi, olduğunuzdan
büyük göstermeyin kendinizi, yoksa böyle komik duruma düşersiniz.
Biraz alçakgönüllü olun, biraz dünyayı takip edin!
Bir AKP milletvekili Cumhuriyet'in 90 yıllık hayatına ''reklam
arası'' demiş. Oooohoooo, bizimler 150 yıldır reklam arasındalar, 90
yılın lafı mı olur!
Öteki Cumhurun Başı ile Merkez Bankası Başı'nın arasındaki kavga,
palavradır, numaradır! Yemeyiz! Ekonomi tepetaklak haberinizi olsun!
|
|
|
17
Ocak
2015
|
Osman Nevres desem, ''o da kim'' dersiniz! Hasan Tahsin desem, ''ha
şu İzmir'de Yunan'a ilk kurşunu sıkan kahraman'' dersiniz. İkisi
aynı kişi. Yani Hasan Tahsin kod adı, niye öyle bilmiyorum...
Bildiğim şey şu ki, bu kahramanın daha önce yaptığını öğrenince aha
tam Türk kafası diyeceksiniz. Hani kaç gündür ''anlayış, düşünce ve
ifade özgürlüğü'' falan diyoruz ya!
Osman arkadaş hakkında Soner Yalçın şunları yazmış:
''Osman Nevres, Paris Sorbonne Üniversitesi’nde Siyasal Bilimler
öğrencisi. İtalyanlar’ın Trablusgarp’a saldırmaları üzerine
Avrupa’da Türkler aleyhinde propaganda yapılmaya başlandı; saldırgan
İtalyanlar mazlum, savunmadaki Türkler ise zalim gösterildi.
Osman Nevres, Trablus Savaşı’yla ilgili bir belgesel filmin Paris’in
ünlü sinemalarından Olimpia’da oynandığını duydu. Heyecanla filmi
seyretmeye koştu. Film başlayınca Osman Nevres yerinde duramadı.
Çünkü, seyirciler perdede Türk askerlerini görünce yuhalıyor,
İtalyan askerlerini alkışlıyorlardı. Osman Nevres dayanamadı ve
oturduğu sandalyeyi perdeye fırlattı. Beyazperde boydan boya
yırtıldı. Fransızca “ışıkları yakın” diye bağırdı.
Seyircilerin korku ve şaşkınlık içinde bağırmaları üzerine makinist
filmi durdurdu ve ışıklar yandı. Osman Nevres bağırarak şöyle dedi:
“Benim sizlerden ne farkım var? Sorbonne Üniversitesi’nde okuyor ve
sizin dilinizi konuşuyorum. Ben de Türküm. Türkler bu filmde
gösterildikleri gibi vahşi ve zalim insanlar değillerdir. Onlar da
en az sizin kadar uygardırlar.” Osman Nevres daha fazla
konuşamadı; birkaç polis salona girdi. Gözaltına alındı.''
Eğer uygar olsaydın, filmin bitmesini bekler, sonra ayağa kalkar,
''bu filmde bizi böyle gösteriyorsunuz ama bizler uygar insanlarız.
Lütfen bu propaganda filmine kanmayınız'' derdin veya hemen; kendini
ifade edecek, kendince ''doğru'' olan bir belgesel çekmek için
kolları sıvardın. Oturduğun sandelyeyi perdeye atarak, perdeyi
yırtmak da ne demek oluyor, öküz!
Şimdi anlıyor musunuz neden Avrupa'da Türko-İslamafobi var! Tarih
boyunca yapmadıkları rezalet yok kardeşim!
|
|
|
16
Ocak
2015
|
Geri kalmış toplumlar denilince; sanmayın ki, sadece ekonomik manada
geri kalmışlıktan bahsediyorum. Bir ülkenin ekonomisin iyi olmaması,
o ülkenin ileri, çağdaş ve gelişmiş bir ülke olmaması manasına
gelmez. Mesela burnumuzun dibindeki Bulgaristan. Ayrıca Portekiz,
Macaristan, Polonya... Daha onlarca örnek verilebilir, Avrupa'dan,
dünyadan.
Bizim talihsiliğimiz bu topraklarda doğmak olmuş. Yani demokrasinin,
insan haklarının, çağdaşlığın zerresi yok burada! Yahu daha dün
Fransa'daki İslamcıların yaptığı katliama söylemediğini bırakmayan
bir kesim, şimdi Akid gazetesinin bastığı bir Atatürk resmi için
kıyameti koparıyor... Ulan ne hassas bir ülkeymiş yahu burası...
Dincisi hassas, laiği hassas, solcusu hassas, sağcısı hassas,
demokrati hassas, faşisti bile hassas... Herkes değer diye
belledikleri dışındaki her şeyi aşağılayıp, yerin dibine batırır,
fakat laf kendi değerine geldi mi ''aman bizim hassas olduğumuz
alanlara girmeyin''... Hey içine köpek siğsin (işesin. CC) sizin
hassasiyetinize emi!
Bir parantez açayım: Bunlara sebep ne biliyor musunuz? Çünkü o
değerinden başka artı değeri yok adamın. Dincinin Muhammet'ten,
Allah'tan, laikin Atatürk'ten başka değeri yok. Yani kendine
değerler kazandıramamış. Haaa onlara laf ederken bizimkiler de
farklı değil. Aha diaspora; değer üretemediği için neye sarılıyor,
''soykırıma''! Acı fakat gerçek şu ki, diaporanın 150 yılda ürettiği
tek şey, tarihte olmamış bir ''soykırım''!
Konumuza dönersek; temel prensip çok basittir. Sen kimsenin
değeriyle alay etme... Buna rağmen karşındaki senin değerinle alay
ediyorsa, hatta küfrediyorsa, yapacağın şey rahatsızlığını ona
anlatmak, eğer anlamıyorsa, cahil biriyle muhatap olduğunun farkına
varıp kendi işine bakmaya devam etmek. Bu kadar basit. Haa bu kolay
bir şey mi? Tabi ki değil. Kendimden biliyorum. En cahiliyle bile
cahil oluyorum. Değişmeye çalışıyor muyum? Hem de nasıl! Faydasını
görüyor muyum? Hem de çok!
Papa olacak arkadaş, ''Dr. Gasbarri, ki benim dostumdur, anneme
küfrederse kendisini bir yumruk bekler.'' demiş. İsa'nın kemikleri
sızlamıştır. Yanlışım varsa düzeltin, o, ''biri yanağınıza
vuruyorsa, siz öbür yanağınızı uzatın'' dememiş miydi? Bu şebek,
İsa'nın emirlerine karşı mı geliyor? Dinci değil mi işte!
Değerler derken; bize göre değer, çoğunluğa göre hiçbir şey olan
yazar Yaşar Kemal hastaneye kaldırılmış. Geçmiş olsun diyorum.
|
|
|
14
Ocak
2015
|
Bir aralar pek modaydı... Platformu, Forumu, Kongresi gibi
kelimelerin başına Kafkas veya Çerkes adını koydun mu, of aman of,
al sana dev gibi örgütlenme! Çoğu insan da yerdi bu numaraları. Hala
da yiyen yok sanmayın. Sayıları yukardan aşağı toplasan 50, aşağıdan
yukarı toplasan o kadar da etmeyen birkaç soytarı bir araya gelir,
kıyırıtık bir internet sayfası açarlar, sonra veryansın anavatan
yaparlardı! Tha'ya şükürler olsun ki, bu zibidilerden kurtuldu
diaspora. Şimdi bunlara özenen (şaka yahu, kim takar bunları) AKP'li
vatandaşlar ''Sivil Dayanışma Platformu'' adıyla gazetelere boy boy
ilan verip gazetecileri hedef gösteriyor. Bu kelimeler de mi bir
mana karmaşası var anlayamadım. Kim Platform, Forum, Kongre gibi
afilli isim taksa kendine, bir numaralı tetikçi oluyor. TDK
yetkililerine suç duyurusunda buluyorum, işlem başlatsın!
Okuyucum Sebahat hanım demiş ki; ''Sayın Hatko, Bir şeyin farkına
vardım ki, kim tarihiyle fazla övünüyorsa, o kişide aşağılık
kompleksi var demektir. Ve bu kompleks saçma, hatta komik şeyler
yapmalarına neden oluyor. Dünyanın en pahalı benzini kullanan
ülkeye, dünyanın en pahalı sarayını yapmak gibi... AKsaray'da
yaşanan yeniçeri askerleri de bundan ibarettir. Saygılarımla...''
|
|
|
13
Ocak
2015
|
Kahvede, parkta, sokakta herkes din konusunu konuşuyor. Artık içim
dışıma çıktı, kusacağım bu konudan. Okuyucularımdan gelen onlarca
e-mailin hepsi son Fransa olayı ile ilgili. Hemen hemen herkes
oratak fikirde. Müslümanlık kendine çeki-düzen vermek zorunda. Bunu
sadece okuyucularım yazmamış. Yaşadığım her yerde aynı sözler
dillendiriliyor. Evet artık konuyu değiştiriyorum.
Öbür Cumhurun Başı Padişah efendimiz, İsrail Devlet Başkanı'na
atarlanmış. Şöyle kısa bir Google araştırması yaptım. Bilgilerinize
sunuyorum:
Netenyahu: 1949 doğumlu
RTE: 1954 doğumlu
Netenyahu:
Massachusetts Teknoloji ve Harvard Üniversiteleri Mezunu
RTE: Ne mezunu olduğu muamma!
Netenyahu: İngilizce ve Fransızca biliyor...
RTE: Sular seller gibi İngilizce biliyor. Hatta o
kadar ki, İngiliz edebiyatı ve coğrafyasına iki kelime hediye etti.
(One minüts: Bir dakikalar ve White Sea: Akdeniz)
Netenyahu: Tek bir Kuruş zimmetine geçirmemiş.
RTE: Hırsızlığa şiddetle karşı... Onun için
''Hırsız Var'' diyeni içeri tıkıyor...
Netenyahu: Betonarme Başkanlık ofisinde çalışıyor,
tek katlı, üç odalı evinde yaşıyor...
RTE: Sarayda çalışıyor, sarayda yaşıyor...
Netenyahu: 1 Euroluk bardaktan şarap içiyor.
RTE: 1000 Euroluk bardaktan şerbet içiyor.
Netenyahu: 1 korumayla geziyor.
RTE: 5.000 korumayla geziyor.
Netenyahu: Vatandaşına ses etmiyor.
RTE: Vatandaşına ''Yahudi tohumu'' diyor...
Netenyahu: Vatandaşına ''Anneniz hanımefendi
nasıllar?'' diyor.
RTE: Vatandaşına ''Ananı al da git ulan!'' diyor.
|
|
|
11
Ocak
2015
|
Fransa'da 1.5 milyon kişinin katıldığı yüzyılın mitingi yapıldı.
50'yi aşkın devlet başkanı kortejin önünde yürüdü. Ülke genelinde
toplam 4 milyon insan gösterilere katılmış. Fakat tüm insanları
rahatlatan çok daha önemli iki gelişme oldu. Birincisi; Hizbillah adlı İslamcı
örgütün Genel Sekreteri Nasrallah şiddetle kınadı bu saldırıyı...
Helal olsun Nasrallah'a... ''Laik''im diye ortalıkta gezen, fakat bu
saldırıya 40 kılıf arayan şebeklere güzel bir ders verdi. İkincisi; Cuma günü Avrupa'daki
Müslümanların organize edeceği çok büyük katılımlı bir protesto
gösteri yapılacakmış.
Bu haberler insanlık için iyi gelişmeler. Artık Müslümanlar
akıllarını başlarına alıp, dinlerini kimseye dayatmamalıdırlar.
Hiçbir yerde! Sadece Avrupa'da değil. Mesela İran'da, mesela Suudi
Arabistan'da, mesela Türkiye'de... Kısaca her yerde! Artık İslamiyet
yüzünden kan dökmemeleri, dökenlerin karşışında kale gibi
dikilmeleri gerekmekte. Şahsi kanaatim, bu olaylar Müslümanlara
verilmiş son bir şans. Dinini kimseyi rahatsız etmeden yaşamayı
seçerlerse dünya da kendileri de huzura kavuşacaklar. Yok eğer, vay
niye rakı içiyorsun, vay niye oruç tutmuyorsun, vay ezanın hoparlörünü
kısmam, vay kız erkek bir arada olmaz, vay kadının çalışması
fahişelik gibidir, çalışmasın gibi dangalakça davranmaya
devam ederlerse, önce Avrupa'dan sonra dünya üzerinden
kazınacaklar...
Kısacası Müslümanlar şapkalarını önlerine koyup karar verecekler!
20 vatandaşını İslamcı teröristlere kurban veren Fransa'nın
Cumhurbaşkanı ''bu cinayetler ile İslam arasında bağ kurulamaz''
diyerek masum Müslümanları tehditten kurtarırken, Türkiye'nin
Başbakanı ''Cinayetlerin sebebi İslamafobi'dir'' diyerek tüm
Hristiyan ve ateistleri hedef tahtasına oturtuyor. Sonra da
ağlaşıyorlar; Müslümanlarıdan niye korkuyorlar, diye. Ulen bu
kafadaki insandan kim korkmaz!
Pendik'te dükkan önüne park kavgasında 2 kişi öldürülmüş. Kalaşnikof
bile kullanmışlar. Şimdi bunun sosyoljik izahını yapanlar çıkacaktır
mutlaka ama benim diyeceğim şudur hemşehrilerime: Değerli
hemşehrilerim, Avrupa'ya yerleşmeye çalışırsanız durumu
görüyorsunuz, Türkiye'de yaşıyorsanız zaten malumunuz, gelin fırsat
varken gidelim anavatana. Vallaha da billaha da daha huzurlu bir yer
bulamayız. Gerçi orayı karıştırmak için elinden gelen melaneti yapan
namussuzlar az değil fakat yine de Cennet gibi vatanımız... Tha
nazarlardan saklasın!
Mevlüt bey diyor ki; Müslümanların en büyük sorunu empati
yapmamaları. Tek doğru onlar. Buradan soruyorum, 2 Hristiyan
terörist Vakit gazetesini basıp siz Hristiyanlara küfrediyorsunuz
deyip oracıkta hepsini öldürselerdi ne olurdu?
Yanıt veriyorum: Haber duyulur duyulmaz Türkiye'de ne kadar kilise
varsa ateşe verilir, içindeki insanlar yakılarak veya boğazı
kesilerek öldürülürdü. Sonra büyük bir miting yapılır, ne kadar
Hristiyan ülke varsa bayrakları ayaklar altına alınır veya
yakılırdı. Hükümet hemen açıklama yapar, Hristiyanlardan her türlü
kötülük beklenir, bunun hesabını soracağız, bize vurmaya kalkan eli
kıracağız diye millete daha çok gaz verilirdi.
Bu söylediklerime tek kelime itiraz edecek olan çıkar mı? İslamafobi
durup duruken olmuyor beyler... Neden olan sizsiniz! Biz Sivasları,
Kahramanmaraşları, Çorumları unutmadık... Onlar niye unutsun!
|
|
|
10
Ocak
2015
|
Fransa'daki İslamcı terör dün de masumların canını aldı. Haberler ve
altına yazılan yorumlara bakıyorum da, gerçekten ruh hastasının bol
olduğu bir toplumda yaşıyoruz. Herkes kendi meşrebine ve dinine göre
dua etsin de bu ülkede iç karışıklık çıkmasın. Bu kadar psikopatın
olduğu bir yerde her yer kan gölü olur.
Demek istediğim şu, gazeteler de dahil alttan alttan bu işi
Fransızların kendi kendilerine yaptığını söylemeye çalışıyor. Yani
İslamcı katiller esasında İslamcı değil Yahudi! Veya MOSSAD ajanı!
Fransa Müslüman ülkeleri işgal etmek için böyle bir kumpas
düzenlemiş. ''İslam bu değil'' klişesinin bu da farklı versiyonu...
Bazıları da emperyalizm oyunu falan diye zırvaladılar. Tam bu arada
Yemen El Kaide saldırıyı üstlenmez mi! Komplo teorisyenlerinin hepsi
popolorunun üzerine oturdular! Nijerya'daki İslamcı terör örgütü
Boko'da bu arada boş durmayıp, iki bin (rakamla 2000) masum insanı
-haberlerde katledilenlerin de Müslüman oldukları yazıyor- kıtır
kıtır kestiler. Yahu bırakın insanı 2000 koyunu kessen yüreğin
patlar, 2000 insandan bahsediyoruz. Bu haberde bonus olarak
zırvayanlara gitsin!
Umudum artık bir saldırı olmaz! Olan ölen masum insanlara oluyor.
Diğerleri geberip Cehennem'in dibine gidiyorlar zaten!
|
|
|
09
Ocak
2015
|
Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Paris'teki İslamcı katliamı
savundu. Gerekçe olarak da Bu olayın temel sebebi Avrupa'da artan
İslamafobi'yi gösterdi.
Türkiye'ye bakarsanız, Rumafobi, Ermenimafobi, Hristiyanafobi,
Alevimafobi, Yahudimafobi, yani; fobinin kralını görürsünüz.
''Müslüman mahallesinde salyangoz sattırmayız'' lafı, ''Yahudi
dölü'' lafıyla süslenir. (Siz bir gavurdan ''Müslüman dölü'' gibi
bir laf duydunuz mu hayatınız boyunca? Duyamazsınız!) Ve de ne
enteresandır, bu insanlar bu kadar aşağılanma, bu kadar hakarete
uğramalarına rağmen; -mesela- bu insanlara her fırsatta ağız dolusu
küfürler eden Akit gazetesini basıp oradaki insanları öldürüyorlar
mı? Demem şu ki, Çavuşoğlu ne yaparsa yapsın, bu İslamcı katilleri
temize çıkaramaz, çünkü onların ruhlarında katletmek var!
Paris'tekinde de, Suriye'dekinde de, Pakistan'dakinde de,
Nijerya'dakinde de, Cezayir'dekinde de, Türkiye'dekinde de!
DHKP-C konusunda bazı eleştiriler aldım. Peşim hüküm verdiğimi
yazmış okuyucularım. Birincisi; canlı bomba olayını bu çakallar
üstlendi mi, üstlendi. İkincisi; karakoldaki gariban polise
saldırmak, ne zamandır solculuk oldu? Polisin içindeki namussuzlara
benim kadar katı yazan çıktı mı aranızda! Fakat bu olay tümüyle
dangalaklık! Üçüncüsü; DHKP-C denilen ne idiğü belirsiz terör
örgütünün yaptıkları ortada. Bunlar değil miydi hayat kadının dövüp,
sonra fotografını sosyal sitelerde paylaşarak övünen! Demem şu ki,
bunlar sol mol değil. Şebek bunlar şebek!
Polis karakolunda kendini patlatan kadının Dağıstanlı olduğu
yazılıp, çiziliyor. İslamcı terörist olduğu söyleniyor. Peki
şaşırıyor muyum? Tabi ki hayır! Yukarda ne dedik, bunların
ruhlarında katletmek var!
|
|
|
08
Ocak
2015
|
Adigelerde el öpmek, (asimile olmamışları kastediyorum) çok ama çok
ayıptır. Erkek erkeğe öpüşmek de. Türkler ve Araplar gibi el öpmenin
ayıp olmadığı kültürleri normal karşılarım. Yani geleneklerinde
varsa el-etek öpebilir. Bence hiçbir sakıncası yok. Ayıplamam da...
Fakat, hukuk fakültesine dekan olmuş bir öküzün, Öteki Cumhurun
Başı'nın elini öpmeye yeltenmesine ohaaaaa derim!
İslamcı teröristler, Fransa'da bir yayınevini basıp, katliam
yaptılar. Sebep olarak da yayınevinin yayınladığı karikatür
dergilerinde İslamiyet'le dalga geçilmesini gösteriyorlar. Gazete
haberlerine göre dergi sadece İslamiyet'le değil tüm dinlerle
dalgasını geçiyormuş. Yahudisi, Hristiyan'ı, Budist'i ve diğer
dinlerin insanları ses çıkarmıyor, Müslüman olanlar, Allah'ı
koruyor! Her zaman yazıyorum, yine yazayım. Bunlar tımarhanelik ruh
hastası. Yani öyle böyle değil. Şizofrenden beter durumdalar. Ne
diyeyim o inandığınız Allah önce sizin belanızı versin vahşi
eşşekoğlueşşekler...
Dün DHKP-C'li olduğu iddia edilen bir kadın da polis merkezinde
kendini patlatmıştı. Kendini patlattığı iddia edilen kızın ailesi,
ceseti görünce ''bu bizim kızımız değil'' demiş. Yani basında
belirtilen kız değil kendini patlatan. Fakat DHKP-C adlı terör
örgütü saldırıyı üstlenmiş. Bunlar, hani şu sokak kadınının ağzını
burnunu kırıp, sonra internette fotograflarını yayınlayan aşağılık
yaratıklar. Bunlardan da her türlü namussuzluğu bekleyebilirsiniz!
Kendi kanınızda boğulun vahşi eşşekoğlueşşekler...
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin gelmiş-geçmiş en ağzı bozuk yazarı
olan Engin Ardıç'ın bugün yazdığı yazının başlığı: Terbiyesizlik
etme...
Sen aklımı koru yüce Tha!
|
|
|
07
Ocak
2015
|
Şanlı parmak başbakanımız ''hırsızlık yapan babam olsa kolunu
koparırım'' demişti ya, ülkede hırsız bakan olmadığı için kimsenin
kolunu kopartmadı. Tabii ülkemizde hırsız olmaması çok iyi bir şey!
Kendilerini tebrik ediyorum!
Yüzde on barajı maalesef kalkmadı. Dolayısıyla 7-8 milyon oya sahip
Adige-Abhazların partisi hayal kırıklığına uğradı. Eğer baraj
kalksaydı en az 10 milletvekili cepteydi. Oooo, düşünün ondan
sonrasını... Lakin olmadı... Partinin adı mı? Valla unuttum! Yine de
parti yetkililerini tebrik ediyorum...
|
|
|
06
Ocak
2015
|
Hırsızlıkla suçlanan AKP bakanları Yüce Divan'dan yırttılar! Açık
konuşmak gerekirse, bu ülkede, bu adelet oldukça ben bu bakanları
haklı buluyorum. Çünkü, dünyanın en kirli işleri, en üçkağıtçı
numaraları, en namussuz davranışları ve en ahlaksız tekliflerinin
yapıldığı bir toplumda kimin suçlu, kimin suçsuz olduğunu
göremezsiniz. 2 kere 2 dört.
Yiğitçe söyleyin; eşiniz, dostunuz, akrabanız için bir defa dahi
olsa kayırmacılık yapmadınız mı?
Yiğitçe söyleyin; trafikte yediğiniz ceza yerine rüşvet teklif
etmediniz mi veya teklif etmeyi içinizden geçirmediniz mi?
Yiğitçe söyleyin; haksız olduğunuzu bile bile avukat tutmadınız mı?
Yiğitçe söyleyin; size iltimas geçildiğinde ''yok istemem ben sıramı
beklerim'' diyebildiniz mi?
Bir şarkıcının dediği gibi ''masum değiliz''!
|
|
|
05 Ocak
2015
|
Bir hafta bana baya uzun geldi... Bu işin bu kadar
mesuliyet yükleyeceğini hiç tahmin etmemiştim. Gazete okuyorum aklımda
burası, televizyon seyrediyorum aklımda burası. Kendi mesleğimde bu kadar
gayretkeş olmamıştım. Mesleği gazetecilik olan arkadaşlarıma, kardeşlerime
sordum, ortak cevapları; ''okuyucun seni ister istemez mesul kılıyor''
dediler. Göz önünde olmak baya zor işmiş...
Yeni yıla umutlarla
girdik herkes gibi. Fakat görünen o ki, 2015'in daha da felaket olacağına
dair işaretler var. Daha dakika bir; Türk kadını, hem de görevi Sağlık Bakanı
olan arkadaş tarafından golü yedi. Hazret, ''annelik bir
kadın için en büyük kariyer'' dedi. Bunların akıllarının fikirlerinin kadın
ve cinsellikte olmasını vallaha da billaha da anlayamıyorum.
Aynı
arkadaş, yani Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu: ''Yüce Divan'a güvenmiyoruz,
yolsuzlukları kendimiz temizleriz.'' demiş. Kadına böyle bakan bir adama
yakışır bir değerlendirme olmuş. Helal olsun! Ben deyince kızıyorlar.
Kardeşim kim bu dine bulaşmışsa cozutuyor. Hırsızlaşıyor, küfürbazlaşıyor,
iftracılaşıyor, küstahlaşıyor vs. vs.
Mesela, Yılbaşı'nda Noel Baba
kovaladılar. Öyle matraklık olsun falan diye değil. Ciddi ciddi kostümleri
giymişler, 2 yeniçeri, bir padişah ve bir Noel Baba. Padişah emir veriyor,
yeniçerinin biri de başlıyor Noel Baba'yı kovalamaya! Bu zekadaki insanlarla
aynı topraklarda yaşamak ne büyük talihsizlik!
Başka bir örnek; AKP
İznik İlçe Başkanı Mahmut Hersekli, ava gidiyor ve üç yaban domusu
öldürüyor. Sonra marifetmiş gibi öldürdüğü domuzların başında poz verip,
resim çektiriyor. İznik'teki yerel yandaş basın “Muhteşem
Mahmut, AK Parti aleyhine slogan
atan 3 domuzu öldürdü” diye manşet atıyor...
Kısacası dostlar,
2015'ten çok umutlanmayın!
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|