O
denli doğal bir davranıştır ki. Karşınızdakinin ülseri
vardır. Acıdan kıvranmaktadır. Çok üzülürsünüz.
Elimizden geleni yapmaya çalışırsınız. Acısını birebir
yaşama olanağınız olmaz. Algılayamazsınız. Ancak
kendinizde ülsere yakalanıp, aynı sağlık sorununu
yaşadığınız zaman nasıl bir şey olduğunu anlarısınız.
Annemiz için çabalayan Ümit Özmen kardeşimizin ilk
e-maili geldiğinde, farkına vardık ki, acısını
algılayabiliyoruz. Çünkü aynı hastalıkla bizde
boğuşmuştuk.
Herkes bilir. ‘’Damdan düşenin derdinden, damdan düşen
anlar’’ derler. Aynen öyle.
Biz işin diğer boyutuyla ilgili bir şeyler yazacağız.
Ümit Özmen kardeşimizden bir kez daha mail geldi.
Yazdıklarından anlaşılıyor ki, soğukkanlılığını gün
geçtikçe yitiriyor. Bu durum hem bizim açımızdan, hem
Ümit açısından pek iyi değil.
Bizim açımızdan iyi değil, çünkü gerekli desteği
sağlayamamışız.
Onun açısından iyi değil, mailde yazdıkları -bulunduğu
durumdan dolayı- amacından sapıyor.
Bu nedenle bizim bu kampanya için daha çok çalışmamız,
Ümit kardeşimizin de daha soğukkanlı olması gerekiyor.
Bir ağabeyimiz vardı. Aynı hastalık onu da
yakalamıştı. Çevresinde; ailesinden başka kimse
bilmiyormuş kansere yakalandığını. Bir yaşlı anne, bir
ev hanımı eş, biri lise bir orta okul öğrencisi iki
evlat.
Kanser ne yazık ki, tedavisi en pahalı hastalık. Bu
ağabeyimizin ekonomik durumu kanserden bile kötüydü.
Hanımı ve oğlu para bulmak için kolları
sıvadıklarında, ikisini de terslemiş. ‘’Ben
hastalığımı para ile değil sizin ilginiz ve
desteğinizle yeneceğim’’. Bunu diyen; doktorların ‘’en
fazla 3 ay yaşar’’ dediği bir insan.
Sonuç olarak; ağabeyimiz kanseri yenmiş. ‘’En fazla 3
ay yaşar’’ın üzerinden 12 yıl geçmiş. Hala aramızda.
Hem de sapasağlam. Sizden, bizden farkı yok yani.
Ümit kardeşimizin bu nedenle soğukkanlı olması ve
annemizle olan ilişkisinde yalpaladığını
hissettirmemesi gerekir. Bunu rahatlıkla
söyleyebiliyoruz. Çünkü biz de damdan düştük. Hem de
iki kez.
Yardım kampanyası için söylenecekler söylendi.
Yapılması gereken duyurular da yapıldı. Bundan sonra
söylenecek her söz gereksiz ve itici olacaktır. Bu
aşamadan sonra artık Ümit’e değil, bize görevler
düşüyor. Bu kardeşimizin daha çok yalpalamasına neden
olmayalım.
SonSöz
Bugün 8 Ağustos 2005. Ne yazık ki, annemiz Melihat
Özmen hanımefendinin vefat haberi geldi. Sevgili
oğullarına baş sağlığı diliyoruz. (Kuban)
|