Kimliklerin çok konuşulacağı, temel
hak ve özgürlüklerin uzun süre tartışılacağı bu yeni dönemde,
Çerkes toplumunu temsil eden KAFFED, oldukça ağır sorumluluk
taşıyor.
Yani KAFFED, sivil ruhlu demokratik anayasanın inşası için
elini taşın altına koymalı.
Umarım, bilgi, birikim ve ufkuna inandığımız KAFFED yönetimi,
misyonunun gereğini yapmak için siyasi otoritenin muhatabı
olmaya hazırdır.
KAFFED, çözüme odaklanmış bir dil, yapıcı bir üslupla akıl
ve sağduyu ölçülerinde çözüm yolları önererek kimliği tartışılan
diğer halklara da güzel bir model olabilir.
Bu hassas dönemde federasyon, geçmişe takılı kalmayıp geleceği
kollayarak, kültürünü yaşatabilmek için önceliklerini gündeme
taşıyan, bu noktada siyasi otoritenin muhatabı olan güçlü bir
temsilci olmak zorundadır.
KAFFED, asrın fırsatını, yetkilileriyle, sözcüleriyle,
yazar ve çizerleriyle marjinal düşüncelerden kaçınarak,
ideolojik ve siyasi saplantılardan uzak durarak, kavgacı tavır
takınmayarak, “Muhatap alınmıyoruz!” alınganlıkları
yaşamadan misyonunu tamamlamalıdır.
KAFFED, Türkiye‘nin dokusuna uygun demokratik, sivil yeni bir
anayasa için “Ben, görev almaya hazırım!” mesajını verirken
etnisiteye dayalı sorunların çözümü için yetkin olduğunu
haykırmalıdır.
KAFFED’e birikimiyle, söylem ve eylemleriyle, uzlaşmacı,
kucaklayıcı tutumuyla kendi uzmanlık alanında siyasi
otoriteye yol gösteren, STK’ları yanına alan, problem çözücü
kocaman bir kurum olma tavrı yakışacaktır.
Tercih, ufkuna, birikimine inandığımız Sayın Genel Başkanımız ve
değerli yönetim kurulunun.
Biz, yüzyılda bir ele geçen bu fırsatın çok iyi
değerlendirilmesini sabırsızlıkla, heyecan içinde bekliyoruz.
SÖZÜN ÖZÜ
Varlığı çözümsüzlüğe bağlı olanlar, bu süreçte hayat-memat
mücadelesi verecektir.
Temel hak ve özgürlüklerini talep ederken şiddet kullananlar,
mağduriyetlerle pekişmiş sivriltilmiş milliyetçiliği
seslendirecektir.
KAFFED ise temiz mazisi, dik duruşu, birikimi, ufku ve
uzlaşmacı tutumuyla huzura, birlikte yaşmaya kapı
aralayabilecek güçtedir ve cesaretle bu görevi üstlenmelidir.
Aksi takdirde lafazanlık yapılarak kaybedilecek zaman, bu toplumun
geleceğini çalmak, istikbalini karartmak anlamına
gelecektir.
Sadece Kürt’lerin, Çerkes’lerin değil Türkiye’deki bütün
halkların kimliklerinin yasal ve anayasal güvenceye alınması için
KAFFED’e büyük sorumluluk düşüyor.
KAFFED, bu yeni dönemde, somut düşünceleriyle, birikimi ve
sahip olduğu küçümsenmeyecek kredisiyle siyasi iradenin
dikkatini üzerinde toplamalı, bu iradeye kilit rol
oynayabileceğini hissettirmelidir.
Hem de hemen. |