Allah aşkına birisi bana, yöneticilerimizin,
donanımlı bir Çerkes
gençliği yetiştirmek için neler yaptığını bir anlatsın.
Birisi anlatsın bana, hızla eriyen bu köklü
kültürü yaşatmanın, bilinçli gençlik yetiştirmenin dışında bir
yolunun olduğunu.
Yoksa ben mi gereksiz telaş içindeyim.
Derneklerimizin, federasyonlarımızın
gençlik projeleri var
ve uygulanıyor da ben mi haberdar değilim?
“Bu
toplumun en yetkilileri biziz!” diyenlerin gençlik projelerini
ne zaman göreceğiz?
Bu
yok oluşa dur diyecek, bu tükenişi durduracak bir girişim, bir
oluşum ne zaman olacak, kim yapacak?
Öyle ya telaşa ne gerek var!
Nasıl olsa diline hâkim, kimliği ve
kültürüyle barışık bir nesil yetişiyor(!)
Derneklerimiz tıka basa gençlerle dolu(!)
Gençlik konulu seminerler, tiyatrolar,
sohbetler, yazışmalar, yarışmalar, gençlik programları, gençlik
projeleri tam gaz yol alıyor(!)
Federasyonlarımızın öncelikli ve özellikli programları gençlik
üzerine(!)
Yıllık çalışma takvimlerine bir bakıverin en
ağırlıklı programlar hep gençlik, hep gençlik(!)
Baksanıza, federasyon yetkilileri yok oluşun
eşiğindeki gençliği kurtarma operasyonu için
seferber olmuş durumda(!)
Federasyonlarımızın gençlikten sorumlu
yetkilileri gecelerini gündüzlerine katmış eğitimcilerden ekip
oluşturmuş şehir şehir
gezip donanımlı gençlik yetiştiriyorlar(!)
“EN
YETKİLİ BENİM!” DİYENLER ÖVÜNÜN BU BAŞARI SİZİN!
Ey en yetkililer, dilini unutan, kültüründen
uzaklaşan bu pırıl pırıl gençler biraz da sizin eseriniz.
Övünebilirsiniz.
Siz
rahatınızı bozmayın.
Hadi çaylar da benden.
Afiyet olsun!
Çaydan sonra
“facebook” larınızın
başına geçin, üç beş gençle birlikte çektirdiğiniz
fotoğraflarınızı yayınlayın, paylaşın!
Altına da yazın
“İşte gençler, işte
gençliğimiz!”
Ben beğenirim.
Paylaşırım.
Bakarsınız yorum bile yazarım.
BASİT
SÖYLEMLER, KÜÇÜK EYLEMLER
Manzaraya bakın: Dağ gibi sorunların
karşısında cılız birkaç söylem ve birkaç küçük eylem.
Ve büyük iş yaptığını sanan yöneticiler,
yetkililer.
Diğer tarafta
savrulmuş gençler.
PARDON, AZ KALSIN YAZMAYI UNUTUYORDUM
Federasyonlarımıza ve bazı derneklerimize
haksızlık yapmak istemem.
Dernek ve federasyonlarımızın bu yıl
ortaklaşa düzenleyecekleri
“21 Mayıs gençliği bilinçlendirme programları” nı ve gençlerin
programa olan ilgisini” yazmayı unuttum.
Yöneticilerimizin bu yıl büyük gayret ve
fedakârlıkla 21 Mayıs’ı
aynı mekânda tek yürek olarak kutlayacak olmalarını ve halkın
bu olaydan duyduğu memnuniyeti belirtmeyi unuttum!
21 Mayıs’ta bile bir platformu, bir alanı,
bir mekânı paylaşamayan
yöneticilerin eskilerde kaldığını söylemeyi unuttum!
Yani sevinelim, övünelim
gençleri sadece 21
Mayıslarda hatırlayan, onları sokağa dökmekte yarışan,
yöneticiler yok artık!
Ha unutmadan, gençlerin varlık nedenini
“dernekte sandalye
taşımak” sanan yöneticilerimiz de kalmadı.
Ne mutlu bize!
İNSAF
YAHU!
Gençlere inanmadan, gençlere güvenmeden
olmaz.
Donanımlı gençlik olmadan olmaz.
Bu kültür iletişiminde
gençlere güvenemez,
gençlerle sağlıklı diyalog
kuramaz, gençlere örnek olmaz, dernekleri gençlerin ilgisini
çekecek mekânlar haline getiremezsek korkarım biz derneklerde
sandalye taşıtacak genç de
bulamayız!
İnsaf yahu!
Yazık Yahu!
NOT:
Kültür iletişiminde gençleri önemseyen, bu bilinçle gençlerle iç
içe olan, yüreği bu kültürün yaşatılması gayret ve inancıyla dolu
değerli yöneticilerimize binler selam.
|