Bu kupkuru övünme hastalığı nereden bulaştı
bize, bileniniz var mı?
Ulu orta övünmek adeta milli hasletimiz(!)
oluvermiş.
Sen aldırma, övün yiğit Çerkes övün, övünme
anı bu an.
Her daim bilmediğin tarihini,
tanımadığın soylu
ecdadını an!
Bakıyorum da durmadan, yorulmadan
övünüyorsun.
“Ben”
diyorsun, “babam, sülalem,
soyum…”
“Çerkesler, Kafkasya…”
“Babam harikaydı,
dedem efsaneydi…”
“Şu yeniliği getiren, şu köyleri kuran benim
sülalem…”
“Atam,
dedem, tarihim, dilim, xabze’m…”
Övünmekten yorulmuyorsun.
NE
GARİPSİN SEN!
Sen, kimliğinle, kültürünle, özünle ilgili
hiçbir şey
bilmiyorsun.
Sen, toplumunla, kültürünle, tarihinle
ilgili, tek bir kitap,
tek bir yazı okumadın, okumayı da düşünmüyorsun.
Okumadığın gibi, bilenleri de
dinlemiyorsun.
Yaşantında olumlu tek bir davranışınla
kültürünü yansıtmadın.
Hep bilmediğin konularda konuştun,
hep övündün, hep
övündün.
Ne garipsin sen!
Her sözün övgü,
her ifaden abartı,
yalan.
Sadece konuşuyorsun sen, bilmediğini de
bilmediğin için her daim kendini haklı sanıyorsun.
Sen,
dev aynası içinde gerçekle hayal arasında yaşıyorsun.
Yazık sana!
SANA
NE!
Öyle ya, sana ne, gerçekten, sana ne
hakikatten.
Sana ne, dil yok olmuş,
xabze unutulmuş.
Gençlik eğitimsiz,
modelsiz kalmış,
ilgisizlik girdabında boğulmuş sana ne!
Samimiyetsizlik, vurdumduymazlık,
umursamazlık diz boyu
olmuş, sana ne!
Senin neyine,
ana dili, neyine senin
Ana vatan hatta olan biten.
PARDON!
Pardon, unuttum, affet beni!
Arabanda birkaç Cerkes müzikleri
CD’si
Evinin duvarında bir
bayrak, bir de kama.
Daha ne yapacaksın ki…
Sen
harika bir Çerkes’sin!
Yaşasın!
Mükemmelsin!
Çerkes toplum seninle
gurur duyuyor!
BİR
ÇERKES VAR…
Evet, bir Çerkes var
kültür derdiyle yanıp
tutuşan.
Birkaç Çerkes var her ifadesi
samimiyet olan.
Bin Çerkes var samimiyetten uzak kalan.
Yüz bin Çerkes var her daim
tribüne oynayan.
Gerisi gerinen,
kupkuru övünen!
|