Manzara vahim:
Görüntüsüyle gerçeği arasındaki mesafesi uçuruma dönüşen bir toplum olduk.
Zaman, göründüğü gibi olmayanların devr-i şahikası.
Bilmem ki sizin de aklınıza “Doğan görünümlü şahin“ esprisi geldi mi?

Durum fena:

Yükseklerde, kavak yelleri eşliğinde, toplumu ayrıştıran mütekebbir ve mütehakkim tutum ve davranışlar.

Kendisini toplumun akıl hocası sanan kibir timsali kişilerin, kültürü ve gençliği esir almış acınası hâli!

Ve devam edip giden acılar, sancılar, sıkıntılar.

HANİ SİZ SAMİMİYDİNİZ, HANİ ÇERKES FARKLIYDI?

Ey toplumu ve kültürü adına zerre kadar çile çekmediği halde “kahraman çilekeş” tiplemesi aşkıyla yanıp tutuşan zevat!

Ey, insan yetiştirme konusunda en küçük bir sancı hissetmemesine rağmen “toplum ve kültür insanı” rolünü başarıyla oynadığını sanan zat.

Hani bize samimiyet yakışıyordu?

Hani bizde bu tür maskeli oyunlar olmazdı?

Hani Çerkes farklıydı?

Bu çirkin oyun, ne zamana dek sürecek?

Yoksa bu oyun, bu kültür yok olunca mı bitecek?

BİLİRİM, SİZ HER ŞEYİ BİLİRSİNİZ!

Siz, yaşça büyükler,

Siz, toplumun gerçek sahipleri(!)

Siz, kültürün sözcüleri,

Siz, aristokratlar,

Siz, beyaz Çerkesler,

Siz, kerameti kendinden menkul Çerkes şeyhleri,

Öyle ya, toplumun gerçek sahibi sizsiniz!

Siz her şeyi bilirsiniz.

Senaryo sizden.

Alkışlar bizden!

Oyuncuları da siz seçin, seyircileri de.

Farklı düşüneni, “biat” ta kusur edeni, kayıtsız şartsız itaat etmeyeni dışlayın.

Dışlayın, gençlere asla göz açtırmayın!

Dışlayın, söyleminizle dışlayın, tavrınızla dışlayın!

Gençlerin görüşü mü olurmuş!

Ne anlar onlar kültürden, ne anlar onlar “xabze” den!

Değil mi ki gençlerin asli görevi dernekte sandalye taşımak!

Büyüklerin hizmetine bakmak!

Ortalıkta koşuşturmak!

Ve dahi ceketinin düğmesini çözmeden, asla itiraz etmeden, konuşmadan, nefes almadan boynu bükük siz büyükleri dinlemek.

Size göre böyle olur ideal Çerkes genci, değil mi?

Evet, donanımlı genç dediğin böyle olur ha!

Bu durumda genç de bilir ki yaşça büyükler kendi adına düşünür.

O bilir ki büyükler kendi adına kara verir, kendi adına uygular.

O sadece sandalye taşır.

Saygı böyle olur, gençlik böyle!

NE KADAR KOLAY DEĞİL Mİ?

Konu kibirse, konu ötekileştirmekse, konu toplumu ayrıştırmak, bölmekse kesin siz kazanırsınız.

Yaşınız büyükse, saçınız kırlaşmışsa ne kadar kolay değil mi gençlere akıl vermek, küçümsemek, yetmiyorsa hırpalamak!

Çok kolay her daim onları fırçalamak.

Oldukça kolay gençleri “günah keçisi” sanmak.

Hepsinden kolay “Gençler ‘xabze’ yi bilmiyor,  büyüklere saygı duymuyor!” diyerek onları kültürden soğutmak.

Bilmem ki nereye kadar kibir?

Ne zamana kadar tahakküm?

MASKELİ BALO EŞLİĞİNDE BİZANS OYUNLARI

Manzara vahim.

Bakın, her sahnede farklı oyun:

Bir sahnede “maskeli balo.”

Diğer sahnede “Bizans oyunları” finali.

Bir diğerinde “Battal Gazi” , “He - Man” …

Alkışlar, tebrikler cabası.

SAHİ, KİBİR, TAHAKKÜM, TEKEBBÜR ÇERKESÇE Mİ?

Evet, bu vahim manzaradan fayda umanlar var, o kesin!

Ama rahatsız olan kaç kişi, orası meçhul!

Anladım, anladım, geç de olsa anladım.

“Tevazu, uyum, hoşgörü” Çerkesçe değilmiş!

Ama merak ediyorum, “kibir, tahakküm, tekebbür” Çerkesçe mi?

NOT:

Her daim, sosyal ve kültürel birikimlerini toplumuyla paylaşan saygıdeğer büyüklerimize ve kültür sevdalısı duyarlı sevgili gençlere binler selam.