Her dönem kendi neslini, her nesil de kendi
edebiyatını ve kültürünü
oluşturur.
Dil, kültür, sanat ve edebiyatın oluşmasında
merkez insandır.
“Edebiyat dili, dil, insanı kapsar, bunların hepsini kültür
kuşatır.”
Kuşaklar,
dil ve edebiyat vasıtasıyla
edindikleri bilgi, birikim ve geleneklerini birbirlerine aktarır.
BİR
TOPLUM DÜŞÜNÜN
Bir toplum düşünün,
Sanata, kültüre, edebiyata değer veren, bu
değerlere değer katan.
Şairi,
yazarı, sanatçısı bol, sevilen ve sayılan.
Okuyan, araştıran, düşünen, üreten…
Dansı, müziği, tiyatrosu itibar gören.
Bir
toplum düşünün,
Fertleri toplumla, kültürle, birbirleriyle
barışık.
Büyükleri, tahakküm ve tekebbürden uzak.
Yöneticileri hükmetme şehvetini tatmamış,
samimiyetten uzaklaşmamış.
Ana
dilleriyle şakıyan yeni nesil, kültürüne değer katmış.
Gençler tarihleri, kültür ve kimlikleriyle
her daim barışık.
Gayretli, donanımlı, uyumlu ve uyanık.
Bir
toplum düşünün,
Büyükler,
sanat ve edebiyat
sevdalısı.
Gençler, dil ve kültür meraklısı.
Çok okuyan, düşünen üreten, eleştiren bir
toplum.
TV’si,
Gazetesi,
Dergisiyle,
Yani topyekûn medyası
diline, sanatına,
edebiyatına saygılı, kültürüne duyarlı.
Çok satan kitapları hakeza…
YA
ÇERKES TOPLUMU?
Hadi şimdi de toplumumuzu bir düşünün!
Düşünelim!
Dilimizi,
Sanatımızı,
Edebiyatımızı,
Kültürümüzü,
Düşünelim.
Bu miras değerleri karşısında toplumun bilinç
ve heyecan seviyesini düşünelim.
Yetkililerin ufkunu, enerjisini, tahammülünü,
bu topluma ne kattıklarını,
Sosyal, sanatsal ve kültürel hayatımızın nasıl gittiğini,
Toplumumuzun ne kadar okuduğunu, neyi
okuduğunu,
Bireylerin sanat ve edebiyatla ilgisini,
Gençlerin kültür, kimlik,
sanat ve edebiyat
noktasında ne kadar duyarlı, ne kadar donanımlı olduğunu,
Yazılı
basınımızı, görsel basınımızı,
Kitaplarımızın, gazete ve dergilerimizin
tirajının ne kadar olduğunu
düşünelim.
Düşünelim!
Dilimizi,
Tiyatromuzu,
Müziğimizi,
Geleneklerimizi,
“Xabze”mizi? …
Neden sustunuz?
“BİZ,
BU HALİMİZLE ÇOKTAN YOK OLUŞU HAK ETTİK!”
Bilmem ki neden, niçin sustunuz?
Yoksa içinizden, en derin içinizden,
“Biz,
bu halimizle çoktan yok oluşu hak ediyoruz!” mu diyorsunuz?
Demeyin lütfen ne olur!
Sakın demeyin!
Haydi, ne olur, “Ümit var!” diyin.
“Bak,
iyi bir gençlik yetişiyor!” diyin.
“Bak, yetişkinler yeni nesle “kültür
iletişiminde” köprü oluyor.” diyin.
“Bak, gençler
her türlü sanat etkinliği
ve kültürel etkinliklerle bu kültürü yaşatma gayretinde.” diyin.
“Bak, sosyal, sanatsal ve kültürel
aktiviteler için toplumumuzda büyük talep var.” diyin.
“Yöneticilerimiz, yazar, çizer ve
düşünürlerimiz,
sanatçılarımız durumun farkında,
gerekli tedbirler alınıyor.”
diyin.
“Bu
kültürü yaşatma gayretleri katlanarak sürüyor.” diyin.
“Kuru
övünmelere, şişkin egolara paydos diyeceğiz!” diyin.
Hadi, ne olur bir şeyler diyin!
Susmayın hadi ne olur!
NOT:
Hayallerde hayat bulmuş nice
görünmezliği eserleriyle var etmiş yüreği sevgi dolu güzel insanlar,
selâm size. İyi ki varsınız!
|