Çerkes toplumu,
kendine âşık bir
millet, desem bana katılır mısınız?
Gelin doğru oturup doğru konuşalım.
Çok
övünen, az üreten bir toplumuz.
Abartılı
milliyetçi ideolojilerle
yetişiyoruz.
Dünyayı kendimize düşman görüyoruz.
“Biz,
özel bir milletiz!”
gibi şövenist söylemler, bizi realiteden uzaklaştırıyor,
uyuşturuyor, bencilleştiriyor, muhakemeden alıkoyuyor.
ŞÖVENİST BUDALALIKLAR
Biz, tarihin karşısında kendimizi hep
alacaklı hissediyoruz.
Biz, sanki
kusurlarımızı görmemek
için eğitim alıyoruz.
Biz, kendimize aşığız.
Tarihimize aşığız.
Sesimize,
fikirlerimize aşığız!
Biz, hep kendimizi görmek istiyoruz.
Dört bir yanımızda aynalar olsun istiyoruz.
Oysa topum kendisini yargılayabilmeli.
Davranışlarını, düşüncelerini
sorgulayabilmeli.
GENLERİMİZDE “ÖZ ELEŞTİRİ” YOK GALİBA
Toplumu oluşturan bireyler, yeri geldiğinde
kendini değiştirebilmeli, yenileyebilmeli.
Ne yazık ki bizim
millî kültürümüzde,
yani genlerimizde kendini sorgulama, kendini yargılama gibi bir
özellik yok.
Her şeyin
en iyisini biz biliriz.
Her şeyin en iyisini
biz yaparız.
Bizde yanlış olmaz!
ÖVÜNMEYE DEVAM
Kültür, tatildeymiş.
Kimlik, tamirdeymiş.
Dil,
yoğun bakımda…
Ne önemi var, olsun.
Boş ver!
Övünmeye devam.
“Benim asil toplumum…”
“Benim kültürüm var ya…”
EĞLENMEYE DEVAM
Dostum, bu ince hesaplara kafayı
takmayacaksın.
Bu derin mevzuları geçeceksin.
Boş
vereceksin.
Çal
pşinawa!
Çalsın
kâfe.
Eğlenmeye devam.
Gelsin çaylar!
Nerede
psıhalıve?
Hani
şıps, hani
paste?
Koyulaşsın sohbet, bitmesin muhabbet!
Övünmeye devam.
“Benim kültürüm, benim toplumum…”
BU
KÜLTÜR BÖYLE YAŞAR MI?
Sizce, bu durumda bu
kültür yaşar mı?
Bu dil canlanır mı?
Kimlik bunalımı sona erer mi?
Yoksa…
Yoksa
bu umursamazlık, bu
ümitsizlik, bu gayretsizlik bu toplumun sonu mu olur?
KÂFE EŞLİĞİNDE ÖLÜME HAYIR!
Ne dersiniz bu devran böyle sürüp gider mi?
Yani bu
yaralı kültür yaşar
mı?
Bu dil,
yoğun bakımdan çıkar
mı?
Yoksa kâfe eşliğinde ölüm mukadder mi?
DUR
PŞİNAWA!
O halde dur biraz
pşınawa!
Biraz ara versin Kâfe!
Bu arada
toplum titresin.
Titresin de kendine gelsin!
Daha derin düşünsün,
samimiyet, gayret ve
ümidi kuşansın.
Daha fazla üretsin, ekonomide, bilimde,
sanatta, edebiyatta…
Evet, çözüm, bu kültüre daha fazla hizmet.
Yoksa emin ol
bu gidişin sonu
hezimet!
|