Milletvekili aday listeleri açıklandı.
“Siyasetin Çerkeslere
7 Nisan mesajı” nı iyi
okumak gerek.
Ne dedi siyaset Çerkeslere:
“Siz, dünyaya
derneklerinizin küçücük
penceresinden baktıkça,”
“Siz, siyaseti bu teşkilatlanma yapınızla
seyretmeyi sürdürdükçe,”
“Siz, bu
iri lâflar eden
haliniz ve cılız
icraatlarınızla bir yere varamazsınız, siyasetin yönetiminde
yer alamazsınız.”
“Sevgili Çerkes kardeşler, siz, bugüne kadar
kâfe çaldınız, haydi şimdi
oynayın biraz!”
DEMEK
Kİ DERDİMİZİ ANLATAMADIK, GÜCÜMÜZÜ GÖSTEREMEDİK!
Çerkes toplumunun
siyasi otoriteden
taleplerini
Toplumun gücünü,
Bu
ülkeyi yönetenlere kim anlatacak?
Bireyler mi?
Dernekler mi?
Çatı kurumları mı?
Sahi
görevini yapmayan kim?
7
NİSAN’DAN 7 HAZİRAN’A
Nisan’ı gördük, sağ olursak Haziran’ı da
göreceğiz.
Göreceğiz
Çerkes siyasetinin
sonuçlarını.
Tek yürek olması gerekenlerin ne kadar
bencil, ne kadar
dağınık olduğunu
göreceğiz.
Sahipsiz toplum görüntüsünün yüreklerimizi nasıl acıttığını
göreceğiz!
Göreceğiz,
ezberlerimizi bozmadan
büyük işler yapamayacağımızı.
Göreceğiz,
derneklerde boş oturmakla
sosyal ve kültürel sorunlarımızın çözülemeyeceğini.
Göreceğiz ve belki, acı gerçekleri
samimiyetle dillendiren kişileri, neden bu kadar
insafsızca
eleştirdiğimize üzüleceğiz.
BU NE
TAHAMMÜLSÜZLÜK!
Çerkes toplumu olarak
siyasetin kıyıcığına
çekingen, ürkek küçücük bir adım attık ya, koptu kıyamet!
Ne
xabze kaldı ne usul ne kural!
Ne büyük ne küçük!
Ne
oldu bize?
Baksana, daha şimdiden kimyamız bozuldu!
RAHMİ
TUNA, NE DEDİ Kİ?
Sayın Rahmi TUNA, Çerkesçe yayın yapan
“Özgür Avrupa Radyosu”
na bir röportaj veriyor.
Sayın
Av. TUMA Rahmi Tuna, röportajında kısaca şunları söylüyor:
“Çerkes partisi kurulacaksa
geniş istişareyle
kurulmalıydı.”
“Keşke toplumu çok iyi tanıyan,
bu toplumun kültürünü iyi
bilen kişilerle birlikte hareket dilseydi.”
“Kimseye sormadan,
kimseye danışmadan
parti kurarsanız bu parti marjinalleşir.”
“Biz bu dağınıklıktan, Anavatanda da çok
çektik.”
“Çerkes partisi kurulacaksa bu parti
güçlü bir tabana sahip
olmalı, toplumumuzu temsil etmeli.”
“Bu parti,
Çerkes toplumunun derdiyle
dertlenmeli.”
“Bu parti, toplumumuzun
dağ gibi problemlerine
siyaset ortamında çözümler üretebilmeli.”
“Peki,
‘Biz Çerkes partisi
kurduk!’ diyenler, bu partiyi böyle mi kurdu?”
“Çerkes toplumuna
danışmadan partiyi
kurdular, kendi
kendilerini de milletvekili aday adayı olarak gösterdiler. Bu
olacak iş mi?”
“Biz bu işleri bu kadar hafife alırsak
kimseler bizi ciddiye
almaz ve hiçbir problemimiz çözülmez.”
“Sonra, her söylemde
Rus düşmanlığı yaparak
bir yere varılmaz.”
“Biz, siyasete gireceksek
daha politik, daha uyumlu,
daha kucaklayıcı olmalı, oyunu kuralına göre oynamalıyız!”
HADİ
SÖYLEYİN, SİZ BU SÖZLERİN NERESİNE İTİRAZ EDİYORSUNUZ?
Allah aşkına söyleyin, siz bu sözlerin
neresine itiraz ediyorsunuz!
Ben,
Sayın thamademiz Tuna’nın avukatı değilim.
Rahmi Bey’in avukata ihtiyacı yok, zira
kendileri son derece
başarılı bir avukat.
Sizce, değerli thamademiz, araştırmacı, yazar
Av. Rahmi TUNA, bu
düşünceleri için bu kadar insafsızca, seviyesizce eleştirileri hak
ediyor mu?
“Görüşünüze katılmıyorum!” der,
siz de görüşünüzü
söylersiniz, olur biter!
Bu ne tahammülsüzlük!
BU
ÜSLUP, ÜSLUP DEĞİL!
Siyaset sahnesinin sayın yeni aktörleri, bu
gidiş gidiş olmadığı gibi, bu
üslup da üslup değil!
Siz, bu kültüre dünya kadar katkısı olan bir
“thamade” mizin
düşüncesine katılmıyor olabilirsiniz!
Bunu anlarım!
Eleştiri hakkınız var, bunu da anlarım!
Ama siz, usulü de “xabze”yi de bir kenara
itip, ismi bu kültürle özdeşleşmiş bir büyüğümüze asla
hakaret edemezsiniz!
Çerkes zarafetine yakışmıyor bunlar!
Sayın Çerkes siyasetinin yeni aktörleri,
Amacınız bu topluma ve
bu kültüre hizmetse,
ne olur toplumunuzu
yanınıza alın, karşınıza değil!
|