Çerkes toplumunun,
“kültürel yok oluşa
direniş” diye bir derdi olmalı. Hem de
çok çetin bir direniş
derdi.
Bilirsiniz, zor ve
zahmetli mücadeleler, ancak kafa yorarak,
beyin yakarak
yürütülebilir.
Günü kurtarmaya yönelik
basit çalışmalar,
Göstermelik
cılız faaliyetler, bu
kültür davasında yaya kalır.
Değil mi ki
Kültürümüz gücümüz,
gücümüzse kültürümüzdür!
GELECEK, O ZAMAN BİZE GÜLECEK!
Sizin “yok oluşa direniş”
diye bir davanız varsa
Toplum
“Davam!” diye
haykırıyorsa
Halk, kültürel yozlaşmayı
dert ediniyorsa
Duyarlı kesim,
kültürünü yaşatma
mücadelesini kutsal biliyorsa
Korkma, o zaman gelecek,
size güzelliklerle gelecek, size gülecek demektir.
UNUTMAYALIM!
Kültürel değerlerde
duyarlı olma davası,
umursamazlığı, vurdumduymazlığı asla kaldırmaz.
O, yürek ister!
O, samimi mücadele ister!
YA TOPLUM DUYARSIZLAŞTIYSA?
Peki, toplum
duyarsızlaştıysa,
Umursamazlık diz boyuysa,
Ne yapsın o bir avuç
duyarlı kesim?
Neyi,
nasıl anlatsın?
Kimi, ne zaman uyarsın?
KÜLTÜREL DİRİLİŞİN REÇETESİ
O duyarlı kesim durmadan,
yorulmadan yazacak, anlatacak!
Neyi?
Kültürel dirilişin reçetesini!
Peki, faydası olur mu?
Olsa da yazacak, olmasa
da anlatacak!
Kültürünü, bildiği,
anladığı kadarıyla
yaşayacak ve yansıtacak.
Var mı başka yol?
BU GAFLET NEDEN?
Söylemesi zor ama “kültür
hayatı” adına bizi kötü günler bekliyor.
Kafa yormuyoruz.
Beyin yakmıyoruz.
Çare üretmiyoruz.
Cılız faaliyetlerle
yetiniyoruz.
Gaflet üretiyoruz!
OLMAZ!
İnan ki olmaz!
Övünmekle olmaz!
Nutuk atarak hiç olmaz!
KÖTÜ GÜNLER PUSUDA BEKLİYOR
Söylemek zor, çok zor ama
bu gidiş bizi aydınlık
günlere götürmeyecek!
Bu gidişe
“dur!” demediğimiz
sürece,
Kötü günler daima pusuda
bekleyecek.
YA “KÂFE” DE SUSARSA?
Aman
“kâfe” susmasın!
Akordeon durmasın!
“Ana dil” unutulmasın!
Ümitler hiç solmasın!
KÜLTÜR YAŞAYACAKSA GENÇLER YAŞAMALI
Her “kültür” diyişimizde
konu dönüp dolaşıp gençliğe geliyor.
Gençlik ve kültür, ayrılmaz iki kavram.
“Kültür” kavramı ne de
güzel yakışıyor
gençlerimize.
Ne güzel yakışıyor size,
Bize,
Hepimize!
|