...................
...................
BİZİ HALININ ALTINA SÜPÜRDÜKLERİMİZ BİTİRECEK
04.06.2016
YEMUZ Nevzat Tarakçı
...................
 
...................

Neler süpürmedik ki halının altına neler?
Neleri hasıraltı etmedik ki neleri?

İşimize gelmeyen her şeyi.

Önemsemedik.

Gülüp geçtik.

Gizledik.

Örtbas ettik…

Çözülmesi gereken sorunları hemencecik halının altına boca ettik.

Kim yaptı, kimler yapıyor bunu?

Kim olacak, ben, sen, o…

Yani biz!

Ama özellikle yetkililer.

Evet, yetişkinler ve yetkililer.

Çözüm bekleyen sorunları hasıraltı ettiler,

Ya da halının altına süpürülmesine müsaade ettiler.

Değilse göz yumdular.

Bu olumsuzlukları normal gördüler.

Sakıncasız buldular.

Hatta olumsuzluklara haklılık payı verdiler.

 

Ey yönetici ve ey yetkili,

Yanlışları gördün, umursamadın!

Hataları görmemezlikten geldin!

İnanmadıklarını söyledin.

Vitrine oynadın!

Samimiyetsizlikte yarıştın!

Dilin yok olduğunu,

Kültürün eridiğini,

Gençliğin tükendiğini biliyordun, hissediyordun…

Ama sustun!

Şu ya da bu gerekçeyle görevini yapmadın.

Acıyı, sancıyı kendi haline bıraktın.

Görmezden geldin.

Olumsuzlukları, yanlışları… halının altına süpürdün.

“Xabze” yi arı duru biçimde hayata hâkim kılmak varken bu kültürel değerleri de hasıraltı ettin.

Yetkiliydin, yetkini kullanmadın!

Etkiliydin, etki edemedin!

Cılız başarılarla teselli buldun!

Doğru söyleyenleri, yüreğinden konuşanları düşman ilan ettin.

Beni, kimsecikler eleştirmesin, dedin.

Sen, bu halin ve bu tavrınla sadece geçmişini değil, geleceğini de halının altına süpürdün.

Hassasiyeti, duyarlılığı… hasıraltı ettin!

Ama hasıraltı etmediğimiz, halının altına süpüremediğimiz şeyler de var.

Şişkin egolarımız,

Afra ve tafralarımız.

Onlarla sarmaş dolaş yaşıyoruz.

Çoğu kez:

Görmedim,

Duymadım,

Bilmiyorum, dedin,

İşin içinden sıyrıldın.

 

Demek ki çözüm bekleyen sorunları halının altına süpürmekle, hasıraltı etmekle olmuyormuş.

Bak halı kabardı.

Hasır şişti.

İhmalliğin faturası tek tek meydana çıkıyor.

Toplumuyla kucaklaşamayan kurumlar.

Devletle muhatap olamayan yöneticiler…

İşimiz çok zor!

Biz ya büyük düşünür büyük problemlerimizi çözeriz ya da:

Çöküşe,

Bitişe,

Batışa,

Yıkılışa,

Tükenişe kapı aralarız!

 

Ama siz yine de hal ve gidişata o kadar üzülmeyin.

Gelin siz, kafaya takmayın böylesi sosyal ve kültürel sorunları.

Kalbe zarar bu tür düşünceler.

Böyle gelmiş böyle gider bu işler.

Siz, yapıyor gibi görünün.

Küçük başarılardan büyük övgüler çıkarın.

Daha iyi olsun diye fikir beyan edenleri eleştirin, suçlayın.

Haa, unutmayın!

Siz görmediniz,

Duymadınız,

Bilmiyorsunuz!

Yaşasın Çerkes kültürü!

Yaşasın Çerkes toplumu!