Soru gayet net. Türkiye Cumhuriyeti Devleti
Çerkesleri seviyor mu?
“Devletimiz Çerkesleri
sevmiyor!”
diyorsanız konuya nokta koyacağım.
“Seviyor!”
diyorsanız sözüme devam edeceğim.
Bilirsiniz; seven,
sevdiğini belli eder, sevginin gereğini yapar!
Devletimiz Çerkesleri,
Çerkes olarak seviyorsa onların Çerkes kalmasını istiyor demektir.
Hani “Farklılıklar
zenginlik kaynağımızdır!” derler ya devlet büyüklerimiz!
Hani “mozaik” diyorlar
ya siyasiler, toplum bilimciler…
O halde diğer renklerle
birlikte Çerkes kültürel değerlerinin de korunması, yaşatılması
gerekmez mi?
Farklı kültürler yaşatılamazsa
tek renkli, hatta renksiz
bir toplum oluşmaz mı?
DEVLET NE YAPMALI?
Peki devlet, bu kültürün yaşatılması için
gerekli desteği vermiyor
mu ki?
Veya devlet nasıl
yaşatır bu farklı renkleri, bu değişik kültürleri.
Devlet ne yapmalı,
nasıl destek vermeli?
Konu eğer Çerkeslerse, bu halk,
150 yıldır gayret ve
samimiyetle çok sevdikleri kültürlerini yaşatmaya çalışan
soylu bir halk.
Çerkesler çok testten
geçti:
Vatana bağlılık testi,
Sadakat testi.
Vefa testi.
Uyum testi…
DEVLET, ÇERKESLERİ İYİ
TANIYOR!
Devletimiz, uysal Çerkes
halkını ve Çerkes kahramanlarını çok iyi tanıyor.
Mesela:
Yunan işgaline karşı ilk kurşunu atan
Hasan TAHSİN,
Hamidiye kahramanı Rauf
ORBAY,
Milli Türk Edebiyatının öncüsü
Ömer SEYFETTİN, Halide
Edip ADIVAR…
Güreşte sırtı yere gelmeyen
Gazanfer BİLGE…
Futbolda Süleyman SEBA,
Can BARTU…
Türk sinemasında Türkan
Şoray, Ediz HUN…
Türk Televizyonunda Halit
KIVANÇ…
Bu güzel insanlar
görevlerini en mükemmel şekilde yapıp tarihe mal olmuş sadece
birkaç örnek!
Devlet, 150 yıldır ülkede
huzurun ve asayişin en büyük destekçisi olan bu halkı iyi
tanıyor.
Devlet, bu halkın Kurtuluş
Savaşındaki fedakârlıklarını çok iyi biliyor.
Devlet, hırsızı,
arsızı, sahtekârı olmayan bu soylu halkın duruşunu benimsiyor.
O halde devletin
Çerkeslerle asla bir problemi yok.
Zaten Çerkes halkının da
devletle bir derdi yok.
“ÇERKESLERİN EN ÖNEMLİ
SERMAYESİ SADAKKATTİR!”
Çerkes halkı gerçekten
problemsiz bir halk.
Ne
der Çerkes önderlerinden
JABAĞI:
“Asalet kanda değil
ruhtadır, soylu olduğunuzu ahlaki tutum ve davranışlarınızla
gösteriniz!”
Bakınız, kendisi Çerkes
olmayan araştırmacı yazar, Çerkes halkı için ne diyor:
“Çerkesler, sıkı asker,
Güvenilir istihbaratçı,
Sadık bürokrattır.
Onların
ellerindeki tek sermaye “sadakat” tir!”
ÇERKESLER VATANDAŞLIK
GÖREVİNİ EN İYİ ŞEKİLDE YAPIYOR
Devlet biliyor, herkes de bilmeli ki, Çerkesler,
Türkiye´nin birliği,
kalkınması ve gelişmesi için üzerine düşen görevi bugüne kadar
yaptı, yapıyor, bundan sonra da yapacak!
SEVGİ LAFTA KALIRSA…
O halde seven, sevginin
gereğini yerine getirmeli!
Devlet, Çerkesleri seviyorsa
“Bu kültür yaşamalı!”
diyorsa Çerkeslerin “ana
dili” nin öğretilmesine destek olmalı.
Bunu sadece ailelere ve
STK’lara bırakmamalı.
Ana sınıfından
itibaren bu dilin öğretilmesine imkân tanımalı.
Okullarda okutulmalı.
Çerkesçe yayınlar
arttırılmalı.
Çerkesçe TV’ler
olmalı.
Yoksa sevgi lafta
kalır!
DEVLET HANGİ ÇERKESİ
SEVER?
Yoksa siz şöyle mi
diyorsunuz:
Devlet, öyle kültür derdi
olan Çerkesi sevmez!
Devlet, TV isteyen
Çerkes’i sevmez!
Devlet, “Ana dili eğitiminde devlet desteği şart, hatta
ana dili öğretmek devletin
görevidir de!” diyen Çerkesleri asla sevmez!
Devlet, iki de bir “Ben
Çerkesim!” diyeni de sevmez!
Devlet, “Babam Çerkes
ama ben Fenerbahçeliyim!” diyen Çerkesleri sever, mi diyorsunuz?
Demek ki siz farklı
düşünüyorsunuz!
O HALDE, ACABA…
Devlet, Çerkesleri seviyor ve ana dili öğretimi dâhil her konuda
Çerkes halkına samimi destek olmak istiyor da biz mi
derdimizi devlete düzgünce
anlatamıyoruz?
Biz, istemeyi mi
bilmiyoruz acaba?
Veya bu dil, devletin desteği olmadan da
ailelerin gayretiyle
yaşatılabilir mi?
Ne dersiniz?
4 BİN YILLIK DİL CAN
ÇEKİŞİYOR!
Dile kolay, 4 bin yıllık geçmişi olan bir dil, Çerkesçe bugün
can çekişiyor.
Bu
dilin, devlet desteği
olmadan yaşayabilmesi imkânsız!
Bu
ülke için savaşırken
Türkçe bilmeyen Çerkesler, ne yazık ki şimdi ana dillerini
bilmiyor!
Dili yok olan kültürün,
kültürü yok olan toplumun yaşayabildiği nerede görülmüş!
DEVLET DE MİLLETİN
DEĞİL Mİ?
Bugün ne yazık ki 4 bin
yıllık geçmişi olan bir dil, “yok olma sürecinde” hızla
eriyor.
Devlet, bu yok oluşa asla
seyirci kalamaz!
Değil mi ki Türkiye’de yaşayan 7 milyona yakın Çerkes, bu
Cumhuriyetin asli
unsurudur.
Yani Çerkesler, milletin
ta kendisidir!
Sahi, zaten devlet de
milletin değil mi?
|