Yozlaşma rüzgârı hız kesmeden esiyor.
Kültürel yabancılaşma hakeza.
Köklü Çerkes kültürü hızla
eriyor.
Kültürel bilinç tükeniyor.
Yozlaşma ve parçalanmanın en
büyük mağduru gençler,
Savrulan gençler,
Sahipsiz gençler,
Modelsiz gençler…
Duyarsız devlet,
İlgisiz aile,
Umursamaz toplum, el ele vererek büyük gayretlerle
toplumu uyuşturup kültürü
yozlaştırırken yeni kuşaklardan kültürel bilinç beklemek fazla
iyimserlik olmaz mı?
AİLE ve KÜLTÜREL BİLİNÇ
Kültürün koruyucu meleği ailedir.
Ailesi yok olan kültür yok olmaya mahkûmdur.
Ne
yazık ki her daim övdüğümüz “Çerkes
ailesi” kurumu, bu bağlamda gün geçtikçe yıpranmakta,
bozulmakta ve gençlerin sorunlarının çözümünde
referans olmaktan hızla
uzaklaşmakta.
Hatta bugünkü haliyle aile yapımız, otoriter tutumuyla bazı
sorunlara kaynaklık bile etmekte.
ÇÖZÜM İÇİN KİM NE
YAPMALI?
Çerkes toplumu, kültürel eğitimin neresinde?
Yeni
kuşaklara Çerkes kültürünü
kim öğretecek?
Adige çocukları ana dillerini kimden öğrenecek?
Gençler kimi örnek
alacak?
Yani kültürel eğitimi kim verecek?
Devlet mi?
Aile mi?
Okul mu?
Televizyon mu?
Sokak mı?
AİLEYE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR
“Çocuklar, sözlerinizi değil ayak izlerinizi takip eder!” ifadesi
ne de güzel anlatıyor
doğru eğitim metodunu.
Kültürel
eğitim de bu usulle yapılmalı işte!
Yani, kültürel bilinç sözle yetinilmeyip
davranışa dönüştürülmeli.
Ancak o zaman gelecek kuşaklarla
kültür iletişimi
sağlanmış olur.
Gençler,
gelecekle ilgili en sağlıklı
planlamayı ancak
ailenin yakın ilgi ve desteği ile yapabilir.
BÜYÜKLER ROL
MODEL OLMALI
Kültürüyle
tanışma yaşında olan bir nesil düşünün.
Bu nesil, ayak izlerini
takip edeceği yetişkin bulmakta zorlanıyorsa,
Model konumundaki kişiler oldukça az sayıda ise
vay ki vay gençliğin
haline!
Kültürel bilince ulaşmak için
düşünen, okuyan, sorgulayan, Duygu ve düşüncelerini
olabildiğince eyleme dönüştüren, Yürekli gençler yetiştirmek
özellikle büyüklerin sorumluluğunda.
OKUMAYAN TOPLUM
"Okumayan insan;
düşünce, sanat, kültür, bilim, teknoloji üretemez!"
ifadesi ne kadar anlamlı?
Toplum olarak yaşadığımız kültürel ve sosyal birçok sorun ile
toplumun okuma düzeyi arasında doğrudan ilişki olduğunu söylemek
galiba yanlış olmaz!
BİRİSİ DERSE Kİ…
Bu yazıyı okuyan
birileri derse ki:
Anladım, devlet, kültür
konusunda duyarlı değil.
Ailelerimizin çoğu da kültürel bağlamda
donanımlı değil.
Çevre de istediğimiz
gibi değil.
Peki, bu durumda
derneklerimiz ne iş yarar, onlar ne iş yapar, derse biz ne
deriz?
|