Vurdumduymazlıktan
uzak, sorumluluğun ağır sancısını duymak…
Dil, kültür, kimlik…
konusunda fikir üretirken duyarlı olmak…
Sizce de çok asil bir
duygu değil mi sorumluluk duygusu?
İnsanın yapacağı her işte,
söyleyeceği her sözde dikkatli olması ne güzel bir duygu.
Aslında sorumluluk, bireyin, kendi istek ve iradesiyle yaptığı her
eylemin mutlaka hesabını
verme duyarlılığıdır.
Evet çok kolay değil, düşünerek, inanarak
“Birilerini kırar mıyım
acaba? Ya birilerini yanlış yönlendirirsem?” hassasiyetiyle
yaşamak, bu duyarlılıkla yazmak, bu hassasiyetle konuşmak!
Daha da önemlisi
inandığı şeyleri yazmak, yazdığı şeylere inanmak.
Her
şeye rağmen kırılan, dökülen olursa
özür dilemeyi bilmek.
Ne
büyük erdem, sorumluluk bilinciyle
kalp kırmadan, idealleri
hançerlemeden, yüreklere ve bileklere basmadan yaşamak!
ÖLÇÜSÜZ ve PERVASIZCA
YAZMANIN ADI CESARET DEĞİL!
Aklıselim insan için
hangi eylem sorumluluk gerektirmez ki?
Duygu ve düşünceleri
internet sayfalarında paylaşmak, sorumluluk istemez mi?
Ya kültürel konularda
fikir beyan etmek?
Ya 21 Mayısları,
sürgünleri
konuşmak, bu kavramlar üzerine yazmak!
“Cesaret ve birikim” uluorta sorumsuzca konuşmanın,
ölçüsüzce, pervasızca
yazmanın adı olmasa gerek!
AKIL VE MANTIK SÜZGECİ
Hiç mümkün mü,
Duygu ve düşünceleri
akıl, mantık süzgecinden geçirmeden yazacaksın, konuşacaksın.
Kültürel konularda
kimlikleri kılıç olarak kullanacaksın.
Sonra da birlik, bütünlük,
kardeşlik ve insanlık paydasından bahsedeceksin.
SEN, KÜLTÜRÜNLE BEZEN
AMA…
Sen, elbette
kimliğinle, kültürünle bezenmelisin!
Ama
aynı zamanda renk, dil,
din ayrımı yapmadan insanlık ortak paydasında herkesi
kucaklamalısın.
Büyük birikimle, geniş
ufukla, kitlelere yazacaksın.
Başka kültürlere
asla düşmanlık yapmadan yazacaksın.
İşte o zaman kendini
aşmış olacaksın.
Yoksa her bir küçük mesele ayağına dolanacak, bu sığ düşünce ne
yazık ki her seferinde seni
“künde” ye
getirecektir.
NEDİR SORUMLULUK?
Evet, sorumluluk, bazen
susmaktır.
Yüreğin kan ağlarken
konuşmamaktır.
“Yanlış anlaşılırım!”
dan korkmaktır.
Sorumluluk, tarih
bilinciyle konuşmaktır, yüreğinden gelenleri yazmaktır.
Sorumluluk sahibi
olmak, insanların saygısını, güvenini ve sevgisini kazanmanın en
güzel yoludur.
Acaba ne kadar özverili
ne kadar hoşgörülü ve ne kadar bağışlayıcıyız?
Hiçbir menfaat
beklemeden
sevmeyi, birbirimize güvenmeyi öğrenemediysek, hayat adına
sorumluluğumuzu yerine getiremiyoruz demektir.
Evet, bizim her
teşebbüsümüz sorumluluk endeksli olmalıdır.
Rüya ve hülyaları gerçekleştirmenin en birinci yolu,
sorumluluk bilincine
sahip olmaktan geçer.
“ADIM HIDIR, ELİMDEN
GELEN BUDUR.” SORUMSUZLUĞU
Hep hayretler içinde
seyrettim sorumluluğunu bilmeyen sorumsuzları.
Yetkili ama sorumsuz.
Görevli ama umursamaz,
vurdumduymaz…
Bakıyorsun yetkili.
Bakıyorsun sorumluluk
makamında.
Peki ne yapıyor,
sorumluluğun dayanılmaz sancısını mı çekiyor?
Yoksa “Adım Hıdır, elimden
gelen budur!” kolaycılığında mı?
Ey sorumluluk, sen ne asil bir duygusun!
|