...................
...................
SORUNLARI ÖTELEMEK
10.03.2018
YEMUZ Nevzat Tarakçı
...................
 
...................

Kültürel farklılıkları görmemezlikten gelerek insan temel hak ve özgürlüklerini yok saymak, bu sorunu ötelemek, bu ülkeye çok zaman kaybettirdi

Türkiye, demokratik hak ve özgürlükler konusunda zor bir süreç yaşıyor.

Ne yazık ki her geçen gün baskı ve şiddet artıyor.

Bu ülkede farklı olmak, farklılıkları korumak, farklılıkları savunmak çok zor artık.

Tek tip insan yetiştirme uğruna her metot deneniyor.

Temennimiz, ülkeyi yönetenlerin, sorunu çözüme iradesini göstermesi.

Temel hak ve özgürlükler konusunda içine kapanan, demokrasiden uzaklaşan ülke görüntüsü Türkiye’ye yakışmıyor.

Onlarca yıldır kangren haline gelen temel hak ve özgürlükler sorunu, birçok problemi içinde barındırıyor.

Sorunun tarihi sürecini çok iyi bilmeden sorunu çözmek de mümkün değil zaten.

Türkiye’deki temel hak ve özgürlükler sorunu, söylemlerle, samimiyetsiz girişimlerle çözülmez.

Bu kahredici iğrenç sorunu çözebilmek için sorunun farklı boyutuyla yüzleşmek, en önemlisi de meseleyi dert edinmek gerekiyor.

Gönül arzu ediyor ki Türkiye, insan temel hak ve özgürlükleri noktasındaki bu eksikliğini bir an önce gidersin.

Bu konuda STK’lara çok büyük görev düşüyor.

Hal böyleyken, bu önemli konuda Çerkes toplumunun üst kurumları sorumluluk üstlenmeye hazır mı?

Acaba Çerkes halkı, bilgi ve birikimini, olası böyle bir oluşuma katmaya hazır mı?

Değil mi ki inanmadığınız, dert edinmediğiniz, acısını yüreğinizde hissetmediğiniz bir sorunu çözmek için samimi bir gayret de ortaya koyamazsınız.

 

ÜLKE ÇOK ZAMAN KAYBEDİYOR

Dil, kültür, yaşam tarzı gibi farklılıkları görmemezlikten gelmek, bu gerçekleri ötelemek çok zaman kaybettirdi bu ülkeye.

Her toplum, fıtratına, tabiatına, tarih içinde şekillenmiş karakterine uygun bir yer edinme refleksi içinde hareket eder.

Türkiye’nin bugünkü en önemli sorununu bir ateş topu haline getiren de bu hakikatin gereği gibi anlaşılamamış olması değil midir?

Baskı, zulüm, şiddet ve ayrımcılığı öne çıkaranların yıkımları karşısında hak arayışı noktasında Çerkes toplumuna sağduyulu tavrıyla model olmak yakışır.

Gerçeklerle yüzleşmenin,

Doğru bilinen yanlışları görmenin,

Kardeşçe yaşama yollarını keşfetmenin zamanı çoktan geldi.

 

Yeter artık!

Yeter, bu ülkede kin ve nefret söylemleri sona ersin!
Sevgi ve kardeşlik duyguları yeşersin.
Hak, hukuk ve adalet dirilsin.

Kimse kimseyi kendisi gibi düşünmeye zorlamasın.
Farklı diller, farklı kültürler üvey evlat olmaktan kurtulsun.

 

Bu toplum, öfke dilinden, nefret söyleminden usandı.

Artık ülkeyi yönetenlerin gündeminde hoşgörü, yüzlerinde tebessüm, seslerinde huzur, yüreklerinde sevgi olsun!