ÇERKESLERİN ÖZEL İŞARETLERİ VAR MI?

TLETSERUK Nahit Serbes
25.12.2013

Çerkeslerin özel işaretleri olduğu, bu yolla gizlice sinyalleşerek birbirlerini tanıdıkları söylentisi, harici âlemde hayli yaygındır, böyle bir şeyin söz konusu olmadığını dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışmışızdır. Ama acaba bu söylediğimiz tamamen doğru mudur?       Bir toplulukta, bir insana bakıp, bu Çerkes olabilir diye düşünüp de haklı çıktığımız, az mı oldu?       Peki, biz bu insanın Çerkes olduğunu nasıl tahmin ettik? Nasıl algıladık?

İşte bir örnek!

“2011 Mayıs ayının ilk günleriydi, Moskova’dan başlayıp, yaklaşık 10 gün süren ve Krasnodar havaalanında nihayetlenen seyahatimin son gününde, havaalanının salonunda, uçağın kalkış saatini beklerken, Türkçe konuşan 5 delikanlı dikkatimi çekmişti. Gençlerin yanlarına giderek, ‘’merhaba arkadaşlar, nereden geliyorsunuz’’ der demez, ‘’Rostov’dan geliyoruz ağabey, buyurun oturun’’ diyen iki genç hemen ayağa kalktılar. Ben de lütfen rahatsız olmayın dedikten sonra, ayağa kalkan iki gence siz Çerkes misiniz?’’ diye sorunca, ‘’evet Eskişehir’in Çifteler ilçesi Çerkeslerindeniz ve ikiz kardeşiz’’ dediler.

Okuduğunuz gibi bunun yanıtı, kültür birliğidir;  xabze kültür yapısına sahip olan kişilerin, bir sohbet sırasında veya davranışlarından birbirlerini tanımaları mümkündür; belli bir süre sonunda xabze kültürüne ulaşmış ve bunu kişiliğinin bir parçası haline getirmiş olan kişiler, birbirlerini tanırlar

Xabze sözcüğü, “Tha Bıze” (Allah kelamı) kelimesinden türemiştir, gücü ve evrenselliği göz önüne alınınca bunun kabul edilebilir olduğu gözükmektedir. Bu konulara kısaca göz attığımızda, bunlar insan yaşamının: doğum, çocukluk, buluğ, gençlik, olgunluk, ihtiyarlık ve ölüm safhasına işaret eder. Çerkeslik, akıl yolu ile çağdaş geleceğe yönelik bilgilere ulaşarak, her konu hakkında bilgi sahibi olunmasını ister. Böylelikle de insanlarımız sürekli bir gelişme içinde, çağdaş uygarlığın kapılarını zorlar.

Bu nedenle, gerçeklerin peşinde koşan bir Çerkes olarak, görevimiz daima edinilen yeni bilgileri akıl süzgecimizden geçirmektir.

Yaratıcılık fikir üretme sanatıdır. İnsan fikir üretebilmeli düşünebilmeli ve yorum yapabilmelidir. Bu durumda kişi beynini kullanmayı ve sağlıklı düşünebilme sistematiğini öğrenip, analizlere ulaşabilme yeteneğine kavuşacaktır.

Evrensellik denince akla gelen insan beyninin din, dil, ırk gibi dogmalardan kurtularak, kişilere insan hak ve hürriyetleri çerçevesinde eşit davranması, insanlığı ayırım yapmaksızın bir bütün halinde görebilmesidir. İnsanların yaşama, çalışma, düşünme, inanma ve ifade etme hürriyetleri vardır. Normal koşullarda bunları ellerinden alamayacağınız gibi, kısıtlayamazsınız da. Ancak unutulmamalıdır ki, kişilerin hak ve hürriyetleri diğer kişilerin hak ve hürriyetleri ile sınırlıdır. Bu nedenle kişilerin hak ve hürriyetleri yasalarla güven altına alınmıştır.

Xabze kültüründe yazılı olmayan kuralların oluşturduğu bir xabze disiplini kendini belli eder. Gerçi disiplin sözcüğü katı ve zoraki bir otoriteyi çağrıştırsa da; kardeşlik sevgisi, saygı ve toleransın hâkim olduğu, akıl ve hikmete dayanan bir otoritenin meydana getirdiği xabze disiplini, diğer disiplinlerden farklı bir özellik oluşturur. Xabze disiplini, birbirimize karşı davranışlarımızı düzenlediği gibi, davranışlarımıza hükmeden ahlâki dengeyi sağlar.

— Kişi şayet karşılaştığı olaylar karşısında ön yargısız, akıllı ve ölçülü davranarak sağduyulu olabiliyorsa,

— Şayet uygulamadan önce kararlarını ve davranışlarını kontrol ederek kendine hakim olabiliyor, itidalli davranabiliyor, bunun sonucunda doğruları savunabilecek cesareti kendinde bulabiliyorsa,

— Şayet haklıyı ve haksızı ayırırken, gerçeği titizlikle araştırıp, doğruyu ve yanlışı beyin süzgecinden geçirip, vicdan terazisinde tartarak adaletli olabiliyorsa,

— Şayet sabırlı olabilir, sabretmekten yorulmaz, bunlardan gelecek zararlara tahammül edebiliyorsa

— Zirvede iken mütevazı, güçsüzken onurlu olabiliyorsa,

— Gönlü sevgi dolu olarak, insanlara önyargısız, hoşgörülü yaklaşabiliyor, toleranslı davranabiliyorsa,

Kamil insan olma yolunda büyük bir adım atmış, sahip olduğu xabze kültürünü özümsemiş, kendi benliğinin bir göstergesi olarak dışarıya yönelmiş, olgun ve kültürlü bir Çerkes olmuş demektir.

Dilerim ki, xabze kültürünü, kişiliğimizin bir parçası olarak daima taşıyalım. Bu kültürü gemilere yol gösteren deniz feneri gibi, insanlık denizinde insanlar için kullanalım.