KUYEKO NALBIY BİZE IŞIĞINI BIRAKTI

MAMIRIKO Nuriyet
Adige Mak Gazetesi, Temmuz 2013
Çeviri AÇUMIJ Hilmi

11 Haziran 2013 tarihinde Adige Cumhuriyeti (AC) Milli Kütüphanesi’nde  Adige şairi, yazarı, dramaturgu, AC Sanat dalında onursal emekçisi, Kandur anısına  Uluslarası Adige ödülü,  AC Devlet ödülü sahibi KUYEKO Nalbıy’in 75. doğum yıldönümü anısına bir toplantı düzenlendi.

Edebiyat ağırlıklı bu etkinliğe Nalbıy’in sanatının seslendiği yüreklere sahip olanlar, bilimadamları, yazarlar, ressamlar, artistler yetenekli çocuklar ve yazarın aile fertlerinden bazıları katıldılar.

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan AC Kültür Bakanı KULE Muhammed katılımcıları selamladı. Yazar KUYEKO Nalbıy’in Adige ulusunun iyiliğinin dile getiricisi olduğu, sanat anlamında büyük bir güce sahip olduğunu belirtti. Eğer Nalbiy’le karşılaşmış konuşmuşsan onun insanları nasıl büyük bir ideale fikre çektiğini bu konuda kanlarının kaynamasına vesile olduğunun altını çizerek ardından bize ışığını bıraktığını belirtti. Aynı zamanda sanatının eğitici-öğretici olduğunu da söyledi.

Kültür Bakanı Yardımcısı ŞEVAPTSEKO Aminet AC Hükümeti’nin 2013 yılının cumhuriyetimizde KUYEKO Nalbiy yılı olması kararı aldığını, bu vesileyle yazarın 75. doğum yıldönümün cumhuriyet genelinde çeşitli etkinliklerle kutlanacağını, onun eserlerinden oluşacak sekiz ciltlik külliyatın ilk 6 cildinin yayınlandığını kalan iki cildininde basılacağını söyledi.

‘Ve ölümsüzlüğe Adım Attığında Arkasında Işığını Bıraktı’ isimli etkinlik aynı adı taşıyan herkese açık kitap sergisi ve KUYEKO Nalbiy’in hayatını kronolojik olarak ele alan video sunumu ile devam etti.

Yazar KUYEKO Nalbıy 60’lı yıllarda Adige edebiyatına adım atarak kırk yıl kadar dur durak bilmeden eserler verdi çalıştı. Onlarca kitabı Rusça ve Adigece olarak yayınlandı. Şiir, düzyazı ve  dramalarda  bunların herbirinin kendi normlarına uygun olarak eserler sunma gücünü gösterdi. 30 yıl kadar şiir yazdı, ardından düzyazılarıda ortaya çıkmaya başladı. Tiyatro eserleride yazdı bu konuda da başarıları az değil. Nalbıy ardılımız olan çocukları da unutmadı, onlar içinde çok şey yazdı. Kısaca ardından bizlere büyük bir miras bıraktı. Şimdi bize kalan şey ise bunları öğrenmek, incelemek araştırmak üzerlerinde çalışmak. Ulusu için iyilikleri işleyen KUYEKO Nalbıy’in sanatı üzerine herkesin bu konularda eğilmesi – özen göstermesi gerekiyor.

Edebi etkinliği Adige Devlet Üniversitesi Filoloji Bilimdalı’nda Prof. Dr. PERENIKO Kutas yönetti. Nalbıy’in sanatına Adige dünyasının büyük değer verdiğini, şiirlerinin bir bütün olarak yürekten öyküler olduğunu, şiirlerinin her satırının düşün dünyasının aldığı bir nefes olduğunun altını çizdi. Kelimelerinin dolgun ve yüceliği bu konudaki gücünün büyüklüğü için Nalbıy’in dayandığı şeyin Adige halkbilimi, Adige gelenek-görenekleri olduğunu belirti. ‘Ölülerin Kadehi’ isimli eserini bir büyük edebiyat anıtı olarak gördüğünü KUYEKO Nalbıy’in bu yapıtı ile bütün Adige kültürü ve milletinin tarihi yolunu özce dile getirdiğini söyledi. Romanın 17 novelladan oluştuğu bunlardan Meşfeş’u ve Gupse’nin danslarında Adige ulusunun milli temeline dayandırarak Adige’nin özünün ne olduğunu Kuyeko’nun burada güzel işleyip incelediğine değindi. ‘Zekomez’ isimli povesti ise sofistik realizmin normlarına uygun yazmışken Nalbıy’in aynı zamanda aydınlık ve karanlığın uçlarının dünyaya değdiğini, birbirleri ile sürtüştüklerini güzel bir şekilde ortaya koyabilmeyi becerdiğini belirtti. Kutas’a göre bu eserde Nalbıy’in yazarlık yeteneğinde yeni açılımlar yaptığını da görüyoruz.

2010 yılında onun adına Moskova’da düzenlenen edebiyat etkinlikleri ile Türkiyenin büyük kentlerinde İstanbul ve Ankara’da düzenlenen etkinliklerinde ünlü yazar KUYEKO Nalbıy’in eserlerinin tüm sanatseverlerce ilgi çekici olduğunun bir kanıtı olduğunu Kutas belirtti. Etkinlikte Nalbıy’in eserlerinden ‘Kara Dağ’, şiirlerinden ‘Vişne Ağaçları’, ‘Dünya Yüreğimde Dönüyor’,  ‘Gönlün Külleri’ vd. hakkında Filoloji Bilimdalı’nda Prof Dr. KHUAKO Fatimet, HAÇEMIZ Mir, Filoloji Bilimdalı’nda kandidat HUAJ Nuriyet çeşitli sunumlar yaptılar. Bilimadamı Kirill Ankudinov KUYEKO Nalbıy’in tüm düzyazılarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, eserlerinde Dünya Edebiyat kriterlerini yakaladığını, bu konuda yazarın arzusuna erdiğini konuşmasında belirtti.

Etkinlikte konuşma yapan her bir bilimadamı Nalbıy’in sanatının bir yönünü ele alarak onun çalışmalarının büyüklüğünü dile getirdiler.

KUYEKO Nalbıy’in şiirlerinde, düzyazılarında, çocuklar için kaleme aldığı eserlerde, tiyatro yapıtlarında çok zengin ve anlaşılır bir dil kullandığının altını çizdiler. Adige Dram Tiyatrosu sanatçısı HATKO Anyet‘in KUYEKO Nalbıy’e ait ‘İlk aşkın nuru’ isimli eserinden okuduğu kısım büyük ilgi gördü çok alkış aldı.

Adige Dram Tiyatrosu’nun repertuarında KUYEKO Nalbıy’in yazdığı ‘ Suyun Aldığı Tepe’, ‘Pşı-Vork Savaşı’ ‘Atalarımızın Şarkısı’,  ‘Yalvarıyorum Beni Defnedin!’, ‘Savsırıko’nun Ateşi’, ‘Çocukcağızla Tseunej’ gibi eserlerin 80’li, 90’lı yıllarda yer almaya başladığı, günümüzde de onların ilgiyle sahnelendiğini izlendiğini Ulusal Tiyatro Sanatsal Yönetmeni KUKENE Murat belirtti. Ayrıca KUKENE Murat; sanatsal sinema filmi ‘Umudun Karanlığı’nın da senaryosunu yazdığını söyledi.

Etkinliği zenginleştiren nüveler arasında ünlü sanatçı VUCIHU (Bidanıko) Mariyet’in yetiştirdiği ‘Boncuk’ sanatsal çocuk grubunun sahnelediği eserlerde yer alıyordu. Mariyet’in belirttiğine göre Nalbıy’in ‘Adigece’ye Hakim’ isimli kitabında yer alan parçaları kullanarak çocukları Adigece’ye, konuşmaya, tavır ve xabzeye uygun yetiştirmeye çalışıyor.

Yazara karşı insanların ilgi duymasının sebebi KUYEKO Nalbıy’in eserlerindeki düşün, tarz, saçılan kuvetli aydınlıktır. Nalbıy’in insancıl görüntüsünü Adige Cumhuriyeti’nin farklı ünlü resaamları yaptıkları portrelerde kendi bakış açılarına göre canlandırdılar. Bu ressamlar KAT tevçoj, BIRSIR Abdullah vd.

Etkinliğe KAT Tevçoj hem katıldı hemde bir konuşma yaptı. KUYEKO Nalbıy’i çok iyi tanıdığına şüphe yok. Onun portresini bir gün içinde bir saatte çok hızlı yaptığını belirtti. KAT Tevçoj’ün üzerinde en çok durduğu şey ise ulusu için yaşamış şairin, yazarın, filozofun, ulusuna zengin bir miras bırakan KUYEKO Nalbıy’in hayatını geçirdiği evin önüne onun anıtsal bir heykelinin dikilmesinin gerekli olduğuydu. Fakat bu anıtın soğuk olmaması gerektiğini Nalbıy’in kendisinin nasıl halktan olduğu, onların evladı gibi aralarında bulunduğu şekilde yapılmasının yakışan olduğunu söyledi.

Doğu Halkları Müzesi Mıyekupe Şubesi Müdüresi Mimar KUŞU Nefset’te bu fikri destekledi. Erliği ile insancıllığı ile, ince düşünceleriyle örnek alınacak birsi olan KUYEKO Nalbıy için ÇERAŞE Tembot Anıtı’nın karşısında bir anıt yapılmasının yakışık alacağını ve bu konuda Adige Cumhuriyeti yöneticilerinin bilgilendirilmesi halinde bu olayın daha çabuk gerçekleşebileceğini söyledi.

KUYEKO Nalbıy ulusu için yaşadı, ardından bıraktığı aydınlığıda, mirasıda milletine bıraktı. Anılmayı ve isminin övgü ile dile getirilmesini çalışmaları ile haketti.