PENESHU Hazret’ten Çocuk Şiirleri

Çeviri: GHUNEKHO K. Özbay

KİM O ÇOCUK

Ne gördüm o çocukta,
Ne gördüm ki,
Koşar elini sallayarak,
Bende ardından koşarım.
Ara sıra tökezlenir,
Ama çabukta kalkar.
Ayağına diken batsa da,
Ağlamadan çıkarır.
Hızla avludan atlayıp,
Korkmadan da yürür,
Takip ediyorum çocuğu,
Ben ne istiyorum ki ondan.
Yağmur fırtına demeden,
Yalınayak oynayan kim,
Yaşantısıyla dünyası,
Benzer dünyama da.
Dereden geçerken,
Paçalarını sıvazlar.
Ona korkma derken,
Dere kenarında dururum.
Çocukların yaşamı,
Bir bahar, bir tırmanış.
Koçubey’in arkadaşı,
O, Şewcen Mos.
Ne gördüm o çocukta,
Ne gördüm bilmiyorum.
Koşarken elini sallayarak,
Bende onu takip ediyorum.
Ecelin ne olduğunu bilmeden,
Yaşar kendi halince,
Şimdi tanıdım o çocuğu,
O,b enim çocukluğum.

RİCAM

Sayının yetmediğinde doğan,
Dünyadakilerden olmayayım.
Şansım vardı,zorlukta çektim,
Tüm zorluklarla da yoğruldum.
Dert yanmak sorun değil,
Daracık yola da çıkmam.
Başıboş gezip durmanın,
Yaşamda anlamı nedir ki?
Sözünle yaptığım bir olsun,
Sözünü tutmayanlardan olmayayım.
İnsanlık için olmayan yaşamı,
İstemiyorum, sakısnırımda.
Tüm zorlukları karşılamak,
Ve onları yenecek cesareti ver bana,
Mutlulukla ismimin anılacağı,
Bir şarkı kalsın ardımda.

ÜÇ ÇOCUK

Üç kadın,
Çeşmede buluşur.
Üçünün de yaşı,
Çocukları da vardı.
Biri, benim Nurbiy’im,
Güzel şarkı söyler,
Yalnız ben değil,
Köydekilerde onu beğenir.
Diğeri de,
Ondan geri kalmaz.
Okumakla benim Kıne’ye
Hiç kimse yetişemez.
Üçüncü kadın,
Sessizce durur.
Diğer ikisi sorarlar,
Senin oğlu ne yapar diye.
Benim Osman’ımda,
Tüm çocuklar gibi,
Bakın oynuyor,
Sizin çocuklarınızla.
Kovaları alıp,
Analar yola koyulurlar.
Oynayan çocuklar,
Analarını karşılarlar.
Övgüleri anlatılan ikisi,
Oralı olmadan geçip giderler.
Osman ise uzanıp,
Alır annesinden kovaları.