“SEVGİSİZ AKIL” “İntikam Değil Adalet İstiyoruz”

Dr. MEŞFEŞ’Ü Necdet Hatam

“İntikam Değil Adalet İstiyoruz”

Türkiyeli birçok Çerkes bunu çok akıllıca, çok haklı, çok yerinde, çok barışçıl olarak değerlendiriyordur. Ben, her söylem ve eylemi değerlendirdiğim “gelecek kurgusu” paradigmama göre bu sloganı hiç  yerinde bulmuyorum. Hiç haklı bulmuyorum. Hiç akıllıca bulmuyorum. Daha önemlisi hiç de masum ve barışçıl bulmuyorum.

Çünkü “İntikam değil adalet istiyoruz” demek aynı zamanda ve güçlü bir şekilde adalet olmaz ise intikam isteyeceğiz, intikam için savaşacağız anlamına da gelir. Peki, Türkiyeli Çerkes Çemberi’ni kıramamış sürgünümsüler için, adalet olmazsa intikam alırız söylemi en büyük riya, yani yalan değil midir?

Sıkça gündeme getirim. Sağlıklı bir ihalede, ihaleye girenlerden karne istenir. Daha önce başardığım şu şu işler bu işi de başarabileceğimin kanıtıdır demeye getirirler. Ya da siyasiler “geçmişte yaptıklarımız gelecekte yapacaklarımızın garantisidir” der, bunu açıkça dile getirirler.

Şimdi bu bakış açısı ile adaleti elde edemezsek intikam söylemini değerlendirelim, öncesinde de şu gerçeğin altını çizelim. Adalet istemek kendileri adil olan, adaletle davrananların hakkıdır. Adil olmanın ilk koşulu da kişinin olduğu gibi görünmesidir. Sevmiyorken seviyor gibi yapan, önemsemezken önemsiyor gibi yapan, İntikam almayacak iken İntikam alacağı görüntüsü veren kişi adil değildir, adalet isteme hakkı da yoktur. Böyleleri eski dilde “riyakar” olarak tanımlanır. Riyakarların yani yalan söyleyenlerin ve bunlara göz yumanların “adalet istiyoruz” haykırışları olsa olsa “yüzsüzlük” olarak adlandırılır.

Türkiyeli bir Çerkes’in eğer adil ise “gelecekte de hiç bir şey yapmayacağımızın, elbette İntikam almayacağımızın da garantisi, şimdiye kadar yapmadıklarımızdır” diye söze başlamalıdır.

Çünkü;
-İzinlerinde, bir deniz kenarını, bir Avrupa kentini tercih edenlerin  anavatan için İntikam alabileceklerini söylemeleri riyadır.

Çünkü;
-Anavatanın bağımsızlık savaşına  katkıları minicik olan milyonların, anavatan için İntikam alabileceklerini söylemeleri riyadır.

Çünkü;
-Anavatan bağımsızlık savaşında şehit düşenlerin çocuklarına yılda 120 dolar eğitim katkısını çok görenlerin, anavatan için İntikam alabileceklerini söylemeleri riyadır.

Çünkü;
-Altın tepside sunulan, koşulsuz vatandaşlıktan yararlanmayanların, vatandaşlığını almadıkları ülke için İntikam alabileceklerini söylemeleri riyadır.

Çünkü;
-KAFFED internet sayfasında birden fazla vatandaşlığa izin veren yasanın yürürlükte olduğu bilgisi dururken, genel kurulda çifte vatandaşlık hakkı için mücadele edileceğini dillendirmek riyadır.

Çünkü;
-Var olan haklardan yararlanmayanların daha ötesi için mücadele edeceklerini söylemeleri riyadır.

Çünkü;
-Ekonomik durumları el verdiği halde anavatandan bir daire, bir arsa edinmeyenlerin, anavatan için İntikam alabileceklerini söylemeleri riyadır.

Çünkü;
-Seçmeli anadili sınıflarına, kendi çocukları, kendi yeğenlerini göndermeyen, Türkiye genelinde 500 öğrenci bulamayan çığırtkanların, anavatandaki dil eğitimini dert eder görünmeleri riyanın ta kendisidir.

Çünkü;
-Anavatanda anadilde yayımlanan kitaplarla ilgilenmeyen, katkıda bulunmayanların, yazarları teşvik etmeyenlerin her fırsatta anadili ne kadar sevdiklerini dillendirmeleri riyadır…

Çünkü;
-Seçmeli anadili derslerine kendi çocuklarını yeğenlerini göndermeyenlerin, ellerde bayraklar, “anadilim onurum, savaşırım korurum” çığlıkları ile yolları aşındırmaları riyadır.

Ve kolaylıkla eklenebilecek daha, çok sayıda riya örneği…

Derken düzenlemeye çalıştığım, hep karışık duran kitaplarımın arasında bana gülümseyen bir kitapçık. Yıllar içerisinde bütün dünyayı etkileyen Ankara Dönüş gençliğinin, küçümsenemeyecek borcumuzun olduğu Yaşar Bağ ağabeyimizin “Gülümse” adlı şiir kitabı. Ankara derneğinin kurumlaşmasında, gençlik kolunun kuruluşunda ve de Dönüş Gençliğinin dernek yönetimine gelmesinde büyük emekleri olan Yaşar Ağabeyin “Kardeşim ve dostum Necdet’e sevgilerimle” sözleri ile 26.4. 1994 tarihinde benim için imzaladığı sevimli kitapçık.

Anılara dolanıyorum. Neler neler başarabilmişiz. Ve Dönüşçü gençliğin başarısını şimdiki “akıllılarımızın” başarısızlığının nedeninin çok güzel anlatan, sadece beş dizelik büyük bir şiir:

SEVGİSİZ AKIL
Sevgide barış
Akılda İntikam egemen.
Sevgisiz akılla
Barış yapamazlar
İnsanlar…
Yaşar Bağ

Yeterli buluyor daha fazla yazmayı gereksiz görüyorum…